Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Tebliğ-İrşad-Vaaz-Hutbe-Nasihat (https://www.forum.medineweb.net/182-teblig-irsad-vaaz-hutbe-nasihat)
-   -   Bizim dil sorunumuz yok, ‘dıl’ (gönül) sorunumuz var (https://www.forum.medineweb.net/teblig-irsad-vaaz-hutbe-nasihat/25905-bizim-dil-sorunumuz-yok-ve8216dilve8217-gonul-sorunumuz-var.html)

RemLe 17 Mayıs 2013 15:08

Bizim dil sorunumuz yok, ‘dıl’ (gönül) sorunumuz var
 
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez Hakkâri ziyaretinin ikinci gününde bölgede görev yapan din görevlileriyle bir araya geldi.

Yüksekova ve Şemdinli’de halkın gösterdiği yüksek teveccühten dolayı teşekkürlerini ileten Diyanet İşleri Başkanı Görmez, iki günlük Hakkâri ziyaretinde kendisini en çok etkileyen olayın, yaşlı bir vatandaşın dağdan topladığı Hakkâri’nin sembol çiçeği boynu bükük laleyi kendisine takdim ederken ‘Bunları senin için topladım’ demesi olduğunu kaydetti.

"Bizim hiçbir görevimiz, konjonktüre, belli süreçlere, mevsimlik geçici zamanlara bağlı değildir..."
Hakkâri’de görev yapan din görevlilerine seslenen Başkan Görmez, bölgenin içinden geçtiği sürece de değinerek, “Bizim hiçbir görevimiz, konjonktüre, belli süreçlere, mevsimlik geçici zamanlara bağlı değildir. Kalpler arasında köprü kurmak bizim asli görevimizdir. Biz bu görevimizi yeni hatırlamışsak aldanmışız demektir.

Bu ülke zor süreçlerden geçti. Kardeşliğimiz büyük yaralar aldı. Nice zorluklar, sıkıntılar yaşandı. Nice genç yavrularımızı, evlatlarımızı kaybettik, nice insanlarımızı, gençlerimizi dağlara kaptırdık, nice büyük felaketler yaşandı. Bunun sorumlusu olarak sadece idarecileri, güvenlik mensuplarını, bu ülkeyi idare eden siyasetçileri göstermek mümkün müdür? Bizim hiç taksirimiz yok muydu? Âlimler, hocalar, seydalar, müftüler, imamlar, kanaat önderleri olarak, bu ülkeye ilim, irfan öğretenlerin hiç kusuru yok muydu?” dedi.

Başkan Görmez şöyle konuştu;
Her türlü ırkçılığın, ayrımcılığın ve ötekileştirmenin, ırkından, renginden, dilinden, soyundan, sopundan dolayı insanı hor ve hakir görmenin inandığımız din olan İslam’a uymadığını bildiğimiz halde görevlerimizi hakkıyla yerine getirdik mi?
"128 bin kişinin İslam’ı anlatmakla görevli bir kurumun olduğu bir ülkede biz hakkıyla görevlerimizi yerine getirdik mi?"

Ben bu soruyu Edirne’de de, Bursa’da da, İstanbul’da da soruyorum. 128 bin personeli olan bir kurumuz biz. 128 bin kişinin İslam’ı anlatmakla görevli bir kurumun olduğu bir ülkede biz hakkıyla görevlerimizi yerine getirdik mi? Biz tahlillerimizi geniş tutarız ancak bu tahlillerimizi yaparken de herkes gibi davranamayız. Geçmişteki acılara bakıp sorumlu tayin etmek değil bizim işimiz. Biz hakkıyla görevimizi yerine getirdik mi?

Görev yaptığımız yerde insanları görevimizi layıkıyla yaptığımıza, Efendimizin veda hutbesinde yaptığı gibi şahit tutabiliyor muyuz? Biz hepimiz görevimizi hakkıyla yerine getirsek, cahiliye zihniyetindeki düşünceler, İslam’ın karşı olduğu ideolojiler, cahiliye kalıntıları gençlerimizin yüreklerini işgal eder miydi? Bu soruyu sormak lazım.

“Bizim dil sorunumuz yok, ‘dıl’ (gönül) sorunumuz var…”
Dillerin, renklerin farklılığı Allah’ın ayetlerindendir. Her kim Kur’an’ın ayetlerini inkâr ettiğinde hangi konuma düşerse, bu ayetleri inkâr etmekte insanı o konuma düşürür. Benim başkanlık yaptığım müessesede herhangi bir arkadaşımız, herhangi bir köyde, kasabada, mahallede görev yaptığı mahalde Cuma namazında camide vaaz ederken, cemaati içerisinden kendisini anlamayan bir tek kişi dahi varsa, o kişiye onun anlayacağı dili de bildiği halde buna rağmen o kişiye gidip onun anlayacağı dille İslam dinini anlatmazsa görevini ihmal etmiş olur.

Bizim dil sorunumuz yoktur, bizim ‘Dıl’ (Gönül) sorunumuz var. Dil gönlün tercümanıdır. Gönülde bir şey yoksa dil ne yapsın. Dinin bütün temel kavramları dünyada aynıdır. Tevhit tevhittir, tekbir tekbirdir, hamd hamddır. ‘Allah’ dediğiniz zaman kimse ‘Bu nedir?’ diye sormaz. Caminizde sizi anlamayan herhangi bir tek amcamız varsa ve siz onun dilinden anladığınız halde o dilde ayeti tercüme etmiyorsanız görevinizi ihmal ediyorsunuz. Yüksek bir özgüvenle, ilmine, irfanına güvenerek cemaate Dini Mübin-i İslam’ı anlatmalıyız.

Herkesin hasret kaldığı barış zamanında çocuklarımızı kuranla buluşturmalıyız. Sürekli bir yenilenme içinde olmadıktan sonra görevin hakkını vermek mümkün değil. İlmimizi, irfanımız geliştirmeliyiz.

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]


SAAT: 06:12

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306