Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB FORUM GENEL.::. > Sağlık-Yaşam/ Beslenme-Spor-Diyet > Tıbbı Nebevi ve Alternatif Tıp

Konu Kimliği: Konu Sahibi antivirüs,Açılış Tarihi:  19 Aralık 2008 (00:10), Konuya Son Cevap : 19 Aralık 2008 (00:17). Konuya 5 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 19 Aralık 2008, 00:10   Mesaj No:1
Medineweb Aktif Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:antivirüs isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 2797
Üyelik T.: 27 Temmuz 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 218
Konular: 66
Beğenildi:4
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Önemli Ortopedik Hastalıklar

Önemli Ortopedik Hastalıklar

Doğuştan Eğri Boyun (Tortikollis)

Boyun eğriliği sıklıkla başın sağ tarafa doğru eğilmesi şeklinde görülmektedir. Bir çok sebebi vardır : boynumuzun yan tarafındaki adelenin damarı doğum esnasında sıkışır ve adele birsüre kansız-oksijensiz kalınca yapısı değişir, kasılı kalır, uzunluğu azalır ve boynu o tarafa doğru eğer. Kemiklerdeki eğrilikler, eksiklikler , bazen de görme bozuklukları boyun eğriliğinin diğer sebebleridir.
Doğduktan sonra aile farkedemezse, eğrilik gittikçe artar. Bir yaşından sonra ameliyat gerektirecek dereceye ve sertliğe ulaşır. Bu devrede de tedavi edilmezse, çocuğun yüzü eğriliğin olduğu tarafta küçük kalır. Bu devreden sonra yapılan ameliyattan sonra boyun eğriliği düzelse bile, yüzdeki asimetri ( bir tarafın küçük, bir tarafın büyük oluşu ), baki kalır.
Çocuk üç aylık oluncaya kadar anne kendisine öğretilen boyun egzersizlerini yapar, çocuğu eğriliğin olduğu tarafa yüksek yastıkla , ters tarafa yastıksız yatırırsa büyük bir ihtimalle boyunda düzelme olur. Aksi takdirde, 3.aydan sonra boynu düzgün tutan sargılar ve cihazlar kullanılır. 1 yaşından sonra hala düzelmemiş boyunlarda, eğriliğe sebeb olan adele kesilerek veya bir kısmı çıkarılarak, eğrilik düzeltilir.
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi antivirüs 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Dua... Dua Bölümü Kara Kartal 2 1888 28 Aralık 2008 20:34
Yüreğime Sor Beni Şiirler ve Şairler Kara Kartal 1 2121 26 Aralık 2008 23:58
Kahve Gözlüm!** Şiirler ve Şairler Kara Kartal 1 2165 26 Aralık 2008 23:46
Yokluğun Adı Yok Şiirler ve Şairler Kara Kartal 2 2028 26 Aralık 2008 23:27
Bazı Çocukluk Çağı Hastalıkları Tıbbı Nebevi ve Alternatif Tıp Tuba_ 7 2557 24 Aralık 2008 21:36

Alt 19 Aralık 2008, 00:13   Mesaj No:2
Medineweb Aktif Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:antivirüs isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 2797
Üyelik T.: 27 Temmuz 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 218
Konular: 66
Beğenildi:4
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cvp: Önemli Ortopedik Hastalıklar

Kemik ve Eklem İltihapları

Mikroorganizma adı verilen gözle görülmeyen küçük canlıların çeşitli yollardan vucuda girip, kemiklere yerleşerek burada çoğulmaları sonucu iltihablanma dediğimiz hastalık ortala çıkar.Kemiğin iltihablanması sakatlayıcı bir durumdur önlenmesi ve zamanında tedavi edilmesi önemlidir.
Mikroorganizma kemiğe iki yoldan ulaşır. Birincisi , bir darbe sonucu kemik üzerindeki cilt dokusu yaralanır, aynı zamanda kemik de kırılırsa ; bu açık yaradan mikroplar kemiğe yerleşirler. İkinci yol bademciklerin, orta kulağın, dişlerin , bogazın , akciğerlerin iltihablanması sonucu burada bulunan mikroplar kan'a geçip, kan yoluyla kemiğin zayıf bölgelerine gelir, yerleşirler.
Kemiğe yerleşen mikroplar , eğer vucut dirençli ve sağlam değilse, burada çoğalmaya başlarlar. Çoğalırken kemik hücreleri ile beslenirler, dolayısıyle bu bölgede kemik yavaş yavaş yok edilmeye başlanır. Kemikte meydana gelen boşluk, cerahatle dolar.Cerahatin içinde mikroplar, ölü kemik hücreleri, vucudun ve mikropların salgıladığı sıvı vardır. Boza kıvamında ve renginde olur. Miktarı artınca kemiği deler ve önce kemik dışına çıkar, sonra cildi de deler ve vucut dışına akmaya başlar.
Bu devreden sonra, eğer vucut direnci yükseltilebilir ve mikropların direnci azaltılabilirse, eriyen mikroplar tarafından çürütülen kemiğin yerine yeni kemik yapılmaya başlar.Yeni kemik çürümüş kemiğin çevresinde yapılır.Yeni kemik yapımı tamamlanınca, çürümüş eski kemik vucudun dışına atılmaya çalışılır. Vucut bunu başarabilmek için önce çürümüş kemiği parçalayarak küçültür , sonra yeni kemikte ve ciltte açılan deliklerden küçük parçalar halinde çürümüş kemikler atılmaya başlar.Bu işlem senelerce, hatta hastanın hayatı boyunca sürebilir. Çürümüş kemik nekadar büyükse, işlem o kadar uzun sürer.
Mikropların kemikteki bu macerasının her safhasında, insan vucudunda farklı belirtiler vardır, ve her safhada yapılması gereken tedavi farklıdır.
Bir tedbir olarak bademcikler, orta kulak, dişleri , bogaz , akciğerler iltihabları zamanında tedavi edilmeli, kemik üzerinde bir yaralanma olduğunda çok temiz pansumanlar yapılmalıdır.



Kemiğe ilk yerleşim ve mikropların çoğalmaya başladığı dönemde, bölgede (en sık olarak uyluk ve bacak kemiğinin dize yakın yerleri, kol kemiğinin omuza yakın yeri ) şişlik, ağrı, kızarıklık ve ateş olur. Hasta topallayarak yürür veya yürüyemez.Henüz kemikte çürüme olmadğı için antibiyotik tedavisi mikropları öldürerek , kemiğin hastalanmasını önleyebilir.
Mikroplar kemikte yerleşip, çoğalmış, kemik içinde cerahat birikmiş ve kemik çürümüş ise; yine bölgede şişlik, kızarıklık, ağrı, ateş olur, ama ilk devreye göre daha şidditledir. Hasta yürüyemez.Kemiğin filmi çekildiğinde çürüme görülür. Bu devrede ; ameliyatla kemik açılır, içindeki cerahat boşaltılır, bölge temizleni rve antibiyotik tedavisi yapılırsa kemiğin bu bölümünün tamamen çürümesinin önüne geçilmiş olur.

Kemikteki cerahat , kemiği ve cildi delip vucut dışına akmaya başladığı zaman şişlik ve kızarıklık azalır, ama ağrı ve ateş devam eder. Bu devrede çekilen film de kemik tamamen çürümemiş ise ; cerahatin açtığı delik büyütülerek , cerahatin daha rahat akması sağlanır. Aynı zamanda antibiyotik tedavisi de yapılır.
Eğer kemik tamamen çürümüş ise , cerahatin akmasına müdahale edilmez. Vucudun direnci yükseltilmeye, mikropların direnci düşürülmeye çalışılır.Vucudun yeni kemik yapması beklenir.Bu devre artık iltihabın müzminleştiği (kronikleştiği) devredir.Yeni kemik yapımı tamamlandıktan sonra , çürümüş kemik ameliyatla alınır. Böylece vucudun senelerce çürümüş kemiği atması için uğraşmasına gerek kalmaz, iltihablı yerdeki akıntı da durur, fistül denilen delikler kapanır.
Eğer kemik iltihabı başlangıç devrelerinde durdurulup, tedavi edilmez ise çocukta kemiğin büyümesi yavaşlayabilir, durabilir. Bacak veya kol kısa kalır. Eklem hareketleri azalır, kısıtlanır. Bu durum kol veya bacağın sakat kalmasına yol açar. Senelerce sürecek bir iltihab çocuğun gelişmesini önleyebilir, böbreklerinin ve karaciğerinin bozulmasına yol açabilir.
Eklem iltihabı da benzer şekilde meydana gelir. Mikroplar eklemde, yaralanma veya vucudun başka bir yerinden kan yoluyla yerleşip, çoğalırlar. Eklem kıkırdağını yok edilir , ve eklem hareketi ortadan kalkar. Eklemde cerahat toplandığında şişlik, kızarıklık, ağrı ve ateş olur. Cerahat toplanmadan önce antibiyotik tedavisi yeterli olabilir , ama toplanınca eklemi ameliyat la açıp, cerahati boşaltmak ve bölgeyi iyice temizlemek lazımdır.
Alıntı ile Cevapla
Alt 19 Aralık 2008, 00:14   Mesaj No:3
Medineweb Aktif Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:antivirüs isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 2797
Üyelik T.: 27 Temmuz 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 218
Konular: 66
Beğenildi:4
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cvp: Önemli Ortopedik Hastalıklar

Çocuklarda Düztabanlık

Tıbbi lisanda hafif olanları "pes planus ", ağır olanları " pes plano-valgus" olarak isimlendirilen düz tabanlık , ebeveyinler tarafından ya hiç önemsenmemekte , yada gereğinden fazla büyütülmektedir. Hiç önemsememek erken devrede cerrahi tedavi yapılması gereken düz tabanlıkların tedavi edilmeden ileri yaşlara ulaşması ve çocuğun sakat olmasına yol açarken, gereğinden fazla büyütmek de kendiliğinden iyileşebilecek düztabanlıkların yaz-kış ve gece-gündüz çocuğa ortopedik ayakkabı giydirme zulmune dönüşmektedir.
Henüz yürümeye başlamamış çocuklarda ayak tabanındaki yağ dokusu çocuğun ayak tabanına düz bir görünüm verir. Aile çocuğun düztaban olduğuna hükmederek telaşlanır. Çocuk yürümeye başladığında bu yağ dokusu eridiğinden taban kavsi ortaya çıkar. Bu ayaklar herhangi bir tedavi gerektirmezler.
Gerçek düztabanlıklar ise iki çeşit olur: sert düztabanlık , yumuşak düztabanlık.
Sert düz tabanlık çocuk doğduğu andan itibaren dikkatli bir göz tarafından farkedilir. Ayak tabanı dümdüzdür, hatta topuk ve parmaklar biraz yukarı doğru kalkmıştır, ve ayak tabanı deniz kayığına benzer. Ayağın kavisleri yoktur, ve ellerimizle ayağa kavis veremeyiz , ayağı bükemeyiz. Burada ayak kemiklerinin doğuştan çıkık olması veya birbirlerine yapışık olması söz konusudur. Bu ayakların kendiliğinden veya ayakkabı ile düzelmesi imkansızdır. Çocuk doğduğu ve düztabanlık teşhis edildiği andan itibaren 3 aylık oluncaya kadar , ayak 10 günde bir değiştirilen alçılarla düzeltilmeye çalışılır. Çoğu zaman bu çabalar sonuçsuz kalır ,ve ayağı düzeltmek için 5 aylıktan itibaren seri birkaç ameliyat yapmak gerekir. Bu düztabanlık şekli oldukça nadirdir.


Yumuşak düztabanlık çocuk yürümeye başladığında farkedilir. Çünkü düztabanlığın bu tipinde çocuk basmadığı zaman ayak kavsi vardır, taban düz değildir, bastığı zaman ise düzleşir, ayak iç tarafındaki kavis çöker. Elimizle ayak tabanına şekil veririz, başparmağı geriye doğru büktüğümüzde ayakta taban kavsi oluşur. Burada ayak kemiklerinde anormallikler yoktur. Kemikleri bir arada tutan bağlarda gevşeklik vardır. Zamanla bu bağlar kendiliğinden sıkılaşarak kemikleri birarada tutmaya başlar ve çocuk bastığında artık ayağı düzleşmez olur. Bu tip ayaklarda yapılması gereken tedavi, çocuk bastığı zaman ayağının düzleşmesini önleyen tabanlıklı ayakkabılar kullanmaktır. Bu ayakkabıların amacı çocuğun ayaklarını düzeltmek değil, ayak bağları sıkılaşıncaya kadar ayak kemiklerinin şeklinin bozulmasını önlemektir. Bağların gevşekliği düzelince , kemikleri birarada tutacağından ayakkabılara olan ihtiyaç da ortadan kalkar. Bu ayakkabıları yaz-kış ve gece-gündüz giymeye gerek yoktur. Günde 6 saat giymek yeterlidir ve yaz aylarının sıcak günlerinde ara verilebilir.
Bazı çocuklar ayaklarını içe çevirerek yürürler. Bu yürüme şekli genellikle yumuşak düz tabanlı çocuklarda olmaktadır , ve bir telafi mekanizmasıdır. Çocuk bastığında ayak iç tarafındaki kavis çöktüğünden vucut ağırlık merkezi ayağın iç tarafına düşer. Çocuk vucut ağırlık merkezini ayağın üzerine düşürüp dengeli yürüyebilmek için , ayağını içeri doğru çevirir. Görüldüğü gibi ayağı içeri çevirerek yürüme bir hastalık değil , telafi mekanizmasıdır. Ayaktaki yumuşak düztabanlık iyileştiğinde kendiliğinden ortadan kalkar. Bazen içe basarak yürüme diz ve kalçalardaki kemik dönüklüklerinden de olur. Bir Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı bunun ayırımını yapar.
Ebeveyinler çocuklarına giydirecekleri ayakkabı hususunda bazen endişelenmektedirler . Yürümeye başlamamış çocuğa ayakkabı giydirmede ısrarlı olmamak gerekir. Daha önce giydirilmeye başlanan ayakkabının, ayağı şekillendirdiği doğru değildir. Çocuk yürümeye başladığında bot tarzında, ayakbileğini saran bağcıklı ayakkabılar tercih edilmelidir. Ayakkabının tabanı yumuşak olmalıdır.Böylece çocuk topuk-parmakucu yürüyüşünü yapabilir. Ayrıca ayakkabının yanları, yani iç ve dış fortları sert olmalıdır. Bu sert fortlar ayakbileğinin içe veya dışa yan yatmasına engel olur. Normal ayakları olan çocuklara bu özellikleri olan ayakkabılar alınabilir. Piyasada ortopedik ayakkabı olarak satılan ayakkabılar , düztabanlığın tedavisi amacıyla kullanılamazlar. Bu amaçla , bir ortopedi uzmanının reçetesi ile ortopedi atölyelerinde çocuğun ayak kalıbı çıkarılarak yapılan , özel tabanlıklı ortopedik botlar kullanılmalıdır.
Alıntı ile Cevapla
Alt 19 Aralık 2008, 00:15   Mesaj No:4
Medineweb Aktif Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:antivirüs isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 2797
Üyelik T.: 27 Temmuz 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 218
Konular: 66
Beğenildi:4
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cvp: Önemli Ortopedik Hastalıklar

Doğumdan Olan Kol Felci

Zor ve makat gelişi doğumlarda çocuğun boynunun zorlanması sonucu kol ve ele giden sinirler zedelenebilir ve felç ortaya çıkabilir. Felç nadiren sinirlerin kopması sonucu ortaya çıkabilir ; bu durumda sinirlerin dikilmesi gerekir, veya sinirlerin zedelenmesi sonucu gelişir ; bu durumda sinir kendiliğinden iyileşir.
Felç sadece omuz ve dirsekte olabilir, veya sadece el de olabilir, veyahut hepsinde olabilir. İlk 3 ayda hastaların %90 ında iyileşme olur . İlk iki ayda hiç iyileşme belirtisi olmayan , yani elini ve kolunu oynatmaya başlayamayan hastanın boyundan kola giden sinirlerin koptuğuna hükmedilir ve bu durum EMG ve MRI gibi ileri tetkiklerle tesbit edilerek , mikro-cerrahi teknikleriyle sinirler dikilir.
Tedavide esas; sinirlerin iyileşme müddeti içersinde eklemlerde sertliklerin , adelelerde zayıflamaların önüne geçmektir. Bunun için çocuğa devamlı olarak egsersiz yaptırılır. Sinir kendiliğinden iyileştiğinde, önünde sertleşmemiş bir eklem ve zayıflama mış bir adele bulursa , tedavide başarıya ulaşılmış olur.
Alıntı ile Cevapla
Alt 19 Aralık 2008, 00:16   Mesaj No:5
Medineweb Aktif Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:antivirüs isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 2797
Üyelik T.: 27 Temmuz 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 218
Konular: 66
Beğenildi:4
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cvp: Önemli Ortopedik Hastalıklar

Ayak Bileği Burkulmasından Sonra İlk Tedavi

Ayak bileği burkulmaları pek çok insanın başına en az bir defa gelmiştir. Çoğunlukla geçiştirilen bu yaralanmalar bazan daha sonra telafisi mümkün olmayan zaman ve tedavideki bazı fırsatların kaçmasına sebep olabilir. Bazen de ayak bileğinde ameliyat gerektiren kırıklara dahi sebep olabilir. Bu yüzden bazı durunlarda mutlaka uzman bir doktorun görmesinde fayda vardır. Sözgelimi burkulmadan hemen sonra yada daha sonra yavaş olarak şişme meydana gelen şişmeler, kırık olmasa bile en azından ayak bileği çevresindeki bağların esneme ve yırtılmalarına delalet edebilir. Bağ yaralanmaları bu erken dönemlerde basit bir tespit ile iyileşebilecekken ihmal edildiğinde daha sonra ayak bileğinde kalıcı gevşekliklere ve tekrarlayan burkulmalara hatta sakatlıklara sebep olabilir.
Ayak bileği burkulması meydana geldiğinde bir sağlık kuruluşuna başvururken yolda yapılacak ilk tedavi buz tatbiki ve bacağın yüksekte tutulmasıdır. Ayak bileğinde anormal hareket tespit edilen durumlarda transfer için etraftaki mukavva benzeri cisimlerle bölgeyi fazla sıkmadan olduğu pozisyonda geçici tespit yapılabilir.
Diğer taraftan böyle bir yaranmada sıkça yapılan hatalar bölgeye sıcak uygulanması, zeytin, et, soğan gibi yiyeceklerin bir takım işlemlerden geçirildikten sonra uygulanması sayılabilir. Bu tür müdahalelerin hiçbir yararı olmadığı gibi bazen hastaya zarar verebilir. Kesinlikle sakınılması gerekir.
Alıntı ile Cevapla
Alt 19 Aralık 2008, 00:17   Mesaj No:6
Medineweb Aktif Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:antivirüs isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 2797
Üyelik T.: 27 Temmuz 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 218
Konular: 66
Beğenildi:4
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cvp: Önemli Ortopedik Hastalıklar

Ortopedi Hekimine Sıkça Sorulan Sorular

1) Hangi yiyecekler kırığın kaynamasını hızlandırır?

Kırığın kaynamasını doğrudan anlamlı derecede etkileyen bir yiyecek yoktur. Fakat kalsiyum içeren gıdalar (süt ve süt ürünleri) artan kırık kaynama ****bolizması sebebiyle tavsiye edilir. Burada özellikle paça çorbası olarak bilinen yemekten bahsetmek yerinde olacaktır. Bu gıdanın yaygın inanışın aksine kırık kaynaması ile hiç bir etkisi olmadığı gibi bu besinin vücutta parçalanmasını sağlayan bazı enzimler insan vücudunda yoktur. Damak zevki olanlar yiyebilir.
2) Yakınımda kemik erimesi tespit edildi. Ben nasıl korunabilirim?


Kemik erimesi her insanın yaşlanmayla başına gelecek tabii bir süreçtir. Ancak zaman zaman bazı hastalıklar kemik erimesinin vaktinden önce va daha şiddetli çıkmasına sebep olurlar. Bu durumların tespit edilip tedavi edilmesi önemlidir. Kemik erimesinin kadınlarda en sık sebebi erken menapoz ve hormon dengesizlikleridir. Bu türlü rahatsızlıklar kadın hastalıkları ve doğum uzmanlarının alanına girer. Yaşlılığa bağlı kemik erimesinden korunmanın en etkili yolu düzenli egzersiz yapmaktır.Bunun dışında bazı kemik ****bolizma hastalıklarında da kemik erimesi ile karşılaşılabilir. Bu durumlarda ortopedi ve travmatoloji, fizik tedavi ve rehabilitasyon yada iç hastalıkları uzmanlarına baş vurmak gerekir. Günümüzde kemik erimesini önleyen yada azaltan bazı ilaçlar mevcuttur ancak ilgili branş hekiminin kontrolünde uygulanması gerekir.
3) Çocuğum yeni yürümeye başladı. Ayakları içe basıyor. Bu normal midir?


Çocukluğun ilk yıllarında ayak kavsi değişik fizyolojik sebeplerden dolayı tam oluşmayabilir. Bu durumda dikkatli ebeveynler tarafından düz tabanlık olarak yorumlanabilir. Bazı çok nadir anadan doğma anomalilerin dışında bu normal olabilir. Şüpheli durumlarda yine de bir uzmanın görüşünün alınması uygundur.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Konuyu değerlendir
Konuyu değerlendir:

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Kuran'da Kardeşliği Yıkan Hastalıklar Mihrinaz Kur'ân-ı Kerim Genel 0 16 Mart 2023 16:19
Sizde Hangi Hastalıklar Var? nermin Komik Paylaşımlar 30 18 Temmuz 2022 13:58
Hastalıklar Allahın Takdiridir.. İslaminesil Tıbbı Nebevi ve Alternatif Tıp 3 05 Mayıs 2014 22:20
Psikiyatrik Hastalıklar antivirüs Tıbbı Nebevi ve Alternatif Tıp 5 02 Şubat 2014 00:00
İnsanı Şeytana Tutsak Eden Nefsî Hastalıklar YaŞuHa Muhtelif Konular 0 13 Ağustos 2011 19:02

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.