Gıda ürünlerinde hilesiz şehirler
 

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yaptığı denetimler sonucu gıda ürünlerinde hiçbir hileye rastlanmayan 18 şehir:

📍 Ağrı
📍 Ardahan
📍 Artvin
📍 Bayburt
📍 Bingöl
📍 Bitlis
📍 Düzce
📍 Erzincan
📍 Hakkari
📍 Karabük
📍 Kars
📍 Kastamonu
📍 Kırıkkale
📍 Kırşehir
📍 Nevşehir
📍 Niğde
📍 Uşak
📍 Van

Way be nasıl sağladınız bunu? :)

illerin çoğu tanıdık geldi.van bitlis ağrı bingöl hakkari ardahan...buralarda fabrika ve resmi üretim nerdeyse sıfır.tamamen kişisel ve organik ürünlerdir.

pancar et yoğurt süt nohut mercümek bal tahıllar buğday un vs..bunlarda sahtelik olmaz en fazla süte su katarlar.böylesi zaten ikinci kez süt satması mumkun değil yediden yetmişe hepsi birbirine tanıdık.)

ancak kaçak ürünlerimizde orjinal ve evrenseldir. çay sigara benzin elektrik ve silah konusunda kaçakçılıkta rakibimiz yoktur.)

Kıskandım sizi desem :) Biz metropollerde yaşayanlar. Kazandıgımızı nerdeyse gıdaya veriyoruz ama ne yediğimiz belli değil.. bakdıgın zaman bu saydıgınız yerlerde yaşayanlar elit insanların yaşam kalitesine sahip. Elit kesim doğal hayat ve öze dönmek anlamında şehir dışında yaşıyor. Bizim gibi metropollerde yaşayanlar 60,70 yaşından sonra köye yerleşiyor ama iş işden geçmiş oluyor o yaşdan sonrada sağlık sorunlrından dolayı rahat bir hayat yaşayamıyorlar bir ayakları hastanelerde.. çok geç olmadan çözüm bulmak lazım :)

Aracı yok , kendileri kesip kendileri dağıtıyor ve üretende satanda kazanıyor . Hiç bir iş yapmayan aracılar kazanmıyor bu sayede hilede olmuyordur. Aracıya verilen her pay hile hurda tağşişli:)
Abi kaçak ürünlerin tiryakisiyizgülümseyen00sigara telefonAğzı-Açık000 mehmet şimşek bakanım duymasın Ağzı-Açık000elektrik kaçağı hariç. Faturalar milletten tahsil ediliyr:)

Bereketli iki ovanın ortasına yerleştiysem de olmadı :) Hile, pestisist yakamizı bırakmıyor. Bunun tamamen ticari ahlakla veya denetim mekanizmasıyla alakalı olduğunu düşünüyorum. Fabrikalar olmasa dahi sahtekarlık diz boyu. Doğu Karadeniz( Giresun'dan ötesi.)de üretim, fabrika konusunda coğrafya sebebiyle çok gelişmiş değildir ama malesef hilenin, aldatmanın dibini bulmuşlar. Denetim yok, piyasa çok serbest. Tereyağıyla üpünlü Trabzon'da hiçbir zaman saf tereyağı bulamadım. Peynir öyle... Süt öyle...

Köyde peynir süt aldigimiz farklı komşuların ürünleri bile aynı değil. Tmm fark olur hayvanın yeminden, cinsinden de yağsız-tatsiz bariz farkların bir açıklaması vardır elbet:) Üç harfli marketlerin ürün fiyatları dahi farklı bizim oralarda.

Fiyatına razıyız amma köyümüzde dahi onca para verip şöyle kaymaklı yoğurt, yağlı peynir yiyemiyorsun. Süzme peynir yine baş köşeye oturuyor:)

Helal ve tayyip beslennelere selam olsun. Biz kullar yapaylığın, hilenin, aldatmanın dip olduğu yerlerde "acaba hangisi daha temizdir" "ucuzu mu, temizi mi- helali mi, pahalısı mı" kıskacında sürekliliği sağlamakta zorlanarak, beslenmeyle-doyma arasında sıkışarak cihad yapıyoruz. Neslimiz şişme antibiyotikli tavuk yemekten, ithal angus et yemekten, ekmek tüketmekten yürümeyi unutmuş kümes hayvanına döndü. Allah acısın halimize.

Olması gereken şeylere de insanın inanası gelmiyor, cidden mi helal olsun diyebiliyoruz aslında normali bu.
Ahlaklı olan her insan kimseyi hiç bir şekilde aldatmaz.
Kaldı ki her ürüne, yiyecek, giyecek hayatın her alanında hile var maalesef, güzel şeyleri gördükçe uzaydan gelmiş gibi şaşırıyoruz,,, 🙄🤦
Hayatın her alanında güzel ahlak olmadıkça bir çok şey hep hileli yaparlar, Allah fırsat vermesin, ıslah etsin inşallah diyebiliyoruz,,,