Tekil Mesaj gösterimi
Alt 26 Kasım 2010, 09:23   Mesaj No:3

HALUK GÜMÜŞTABAK

Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:HALUK GÜMÜŞTABAK isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 10862
Üyelik T.: 01 Ekim 2009
Arkadaşları:1
Cinsiyet:
Yaş:66
Mesaj: 489
Konular: 86
Beğenildi:3
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart

Değerli arkadaşım belki aynı şeyleri söylüyoruz ama, sanırım bakış farkıyla. Kur'an veli anlamını birkaç anlamda kullanmıştır. Örneğin bakmakla yükümlü olduğu kimse. Bir başka anlamda dost, akraba, arkadaş anlamındadır. Birde esas bahsettiğim veli, yani Rabbin ayetinde bahsettiği sakın velilerin ardına düşmeyin ayetindeki velinin anlamı ise, din ve iman adına güvenecek ve ondan yardım isteyecek, ona dayanacak onun söylediklerini kayıtsız şartsız kabul edip, onu şefaatçi edinip ardı sıra gitmeyin dediği velidir. Örneğin bu konuda bir başka ayetinde ne der Rabbim? Yardım istenecek güvenilecek VELİNİZ YANLIZ BENİM. Çünkü neden söylüyor bunu? Yine başka bir ayetinde açıklıyor. Kimin takvaca üstün olduğunu yalnız ben bilirim. Peki, bizler neler söylüyoruz? Bu insan Allah dostu, cennetlik, çok doğru bir insan, onun hatası yanlışı yoktur. Bu insan hatta bizlere şefaat edecektir, demiyor muyuz? İşte bunları sakın yapmayın diyor rabbim. Hatta ayette bunu yapan, din ve iman adına dostlar edinen veliler edinen birisi pişmanlığını nasıl dile getiriyordu? Keşke filancayı dost edinmeseydim.

Peygamberimizi saf dışı bıraktığımı söylemişsiniz. Benim bu düşünceyi doğrulayacak tek bir sözümü bulamazsınız. Benim yaptığım Rabbin ayetini, söylemek istediğini anlamaya çalışmaktır. Eğer başka şeyler söylüyorsa, lütfen siz düşüncenizi söyleyiniz.

Sizin verdiğiniz örneğe bakalım.

Açın gözünüzü! Allah'ın dostları üzerine ne korku vardır, ne de onlar mahzun olurlar. Onlar ki, iman etmişler ve Allah'a karşı gelmekten sakınmışlardır. (Yunus Suresi, 62-63)


Bakın Rabbim ne diyor? Allahın dostları korkmayacaktır diyor. Bu ne demek? Rabbim e gereği gibi iman edenler korkmasın diyor. Peki, bu kişilerin kimler olabileceği konusunda bizlerin bilgisi tam olarak var mı? Ancak görünüş ve sözlerine göre değerlendirip arkadaş dost edinebiliriz. Ama hatırlayınız bunun değerlendirme makamı biz değiliz Yüce Rabbim. Bu ayette Allah kimsenin ardı sıra gidin demiyor. Hatırlayınız din ve iman adına sarılacağımız rehber kur’an dan bahseder ve aklımızı bu konuda kullanmamız örneğini verir.

Cevabınızın sonunda biz anlayamadıklarımızı öğrenmek için öğretmen arıyoruz demişsiniz. Çok doğru ben her zaman bu örneği vermişimdir. Öğretmensiz asla olmaz. Ama bize verilen bilgilerin doğruluğunu kur’an ile karşılaştırmak şartıyla. Okulda bile ders almak için öğretmen bulmak istediğimizde çevremize sorarız, hangi öğretmen daha iyi diye. Ne ile karşılaştırırız, ders verdiği öğrenciler Üniversiteyi kazanmış mı kazanmamış mı? Demek ki doğru bilgiyi öğreten hoca her zaman önemlidir, kazandırır. Önemli olan bunu seçebilmektir. Onun içindir ki önce bizler kur’ana var gücümüzle çalışacağız, onun kurallarını öğreneceğiz, daha sonrada çok iyi anlayamadıklarımızı anlamak için yardım isteyeceğiz.

Hatırlayınız bugün bizlere peygamberimizin ya da birçok değerli âlim insanların sözleridir dedikleri bilgilerin, aslında bir kısmının onun sözleri olmadıkları çıkıyor ortaya. Peki, tüm bunları kontrol etmediğimiz takdirde ne olur halimiz, yanlış bilgileri de alırsak? İşte bizlere düşen her bilgiden faydalanmak ama doğruyla eğriyi ayırt edebilecek kadar Kur’anın güneşinden faydalandıktan sonra yapmalıyız. Hiç kimse peygamberimizi devre dışı bırakmaya cesaret edemez, çünkü bu aklın ve kur’anın kabul etmeyeceği düşüncedir. Benim söylediğim peygamberimiz kur’anı hayatına geçiren bir insandı. Onun yaptıkları da kur’anın ta kendisiydi.
Cevabınızın sonunda şu sözleriniz beni çok üzdü. Ah Haluk abi ah...

Değerli kardeşim ben ne yaptım, ne yazdım? Allahın ayetlerini anlamaya çalışmaktan başka. Sizden Furkan suresi 28. ayeti lütfen çok iyi düşünmenizi rica edeceğim. Acaba o feryatta bulunan, keşke falancayı dost edinmeseydim diyen iman etmiş bir Müslüman, acaba dost edindiği Müslüman olmayan imansız birisi olabilir mi? Bu mümkün değil. Çünkü kur’an da sizinde yazdığınız ayetlerde olduğu gibi inanmayanları iman etmeyenleri dost edinmeyin diyor. Demek ki dost edindiği kişide Müslüman ama onunla dost olduğuna pişman olmuş, acaba neden olabilir? Çünkü devamındaki ayette kur’an bana geldikten sonra beni o saptırdı diyor, peki inandığı halde kur’an dan sapması hangi konularda olabilir? Gel kur’ana peygamberine inanma demiş olamaz, çünkü bunu yaparsa dostluğu biterdi. Peki pişmanlık duyduğu konular nedir ki, beni kur’an dan saptırdı diyor? Lütfen Allah aşkına bu söylediklerimi düşünün. Kur’an dan nasıl uzaklaşır bir Müslüman? Bugünkü yapılanlarla bu ayetteki sözleri lütfen karşılaştırınız.

Rabbim cümlemizi gönül gözleri parıl parıl kur’an nuruyla parlayan kullarından eylesin. SAYGILARIMLA Halukgta
Alıntı ile Cevapla