Tekil Mesaj gösterimi
Alt 26 Kasım 2010, 18:00   Mesaj No:6

HALUK GÜMÜŞTABAK

Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:HALUK GÜMÜŞTABAK isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 10862
Üyelik T.: 01 Ekim 2009
Arkadaşları:1
Cinsiyet:
Yaş:66
Mesaj: 489
Konular: 86
Beğenildi:3
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart

Değereli Abdulhamit kardeşim okadar güzel soru sormuşsunuz, iki sorunuza cevap vermekle diğer arkadaşlarımında sorularına cevap vermiş oluyorum. Allah razı olsun. Önce ilk sorunuza bakalım.

1-EVET inandığı halde edindiği velinin peşinden gidip sapması hangi konuda olabilir.

Ardı sıra gittiği veli, onu kur'anın hükümlerinden öte, atalarının inancı ile amel etmeyi öneriyorsa, Kur'an apaçık hükümler verdiği halde, ayetlerin anlamlarını değiştirip başka anlamlar yükleyerek Rabbin sölerini saptırıyorsa, sen kur'andan anlayamazsın diyorda, kendi görüşlerini öne çıkarıyorsa, herşey kur'anda yazmaz deyip Rabbin hüküm vermediği konularda hükümler veriyorda bunlarda Allah katındandır diyorsa, edindiği veli, dost insan o kişiyi Allaha ulaştırması mümkün değildir.


Gelelim Fazilet kardeşimizin saydığı günümüzde saygı gören insanlara. Bu saydıklarınız yada yüzlerce insan hakkında ne ben nede birbaşka insan asla hiçbir şey söyleyemez. Çünkü kimin takvaca üstün olduğunu yolca kimin doğru olduğunu bizler bilemeyiz. Elbette onların sözleri, yazıları eğer kur'anı bizlere anlatıyor, kendilerini bir beşer olmanın ötesinde göstermiyorlarsa, bizlere Rabbin kelamından hükümlerinden başka hükümlere yönlendirmiyorlarsa hepsinden Allah razı olsun demekten başka söz gelmez elimden. Yani kur'ana uyan tüm bilgilerden faydalanmalıyız. Bizlere düşende sayılan ve de sayılmayan tüm bilge insanlardan istifade etmek aklın yoludur. Bu konuda herkez özgürdür. Eğer önce kur'anı anlamışsa bir insan, onun hükümlerinden haberdarsa böyle insanı kimse aldatamaz kandıramaz. Hiç kimse kimsenin sözlerinden sorumlu değildir. Herkez hesabını tek başına verecektir. Diğer sorunuza gelince.

2- Saydığımız saygın kişileri Allah veli edinmeyinmi diyor, yahut ardı sıra gitmeyinmi diyor demişsiniz.

Daha önce söylemiştim. Allah kur'anda veli sözcüğünü değişik anlamlarda kullanır. Birincisi aile reisi anne baba yahut bakmakla yükümlü insan anlamındadır. İkinci olarakta din ve iman adına güvenilecek, yardım istenecek, kayıtsız şartsız itaat edilip ardı sıra gidilecek beşer edinmeyin der. Çünkü kimin takvaca üstün olduğunu yanlız ben bilirim. Ayrıca dost veli anlamında çevremizdeki güven veren yakın aakrabalarımızdan bahsedilir. Bunlar zaten müslümanın en yakın dostlarıdır. Daha sonrada veli sözcüğünü bizzat kendisi için kullanır. Derki, sizlerin yardım isteyecek, güvenecek, şefaat bekleyecek tek dostunuz, veliniz benim. Peki saydığımız bu ilim ehli kişileri yok sayın mı demektir bu söz? Elbette hayır bu yazdıklarımızdan bunu anlamak sözlerimi dikkatle okumamak demektir. Daha öncede söyledim, her insan aynı kapasitede anlayamaz, her konuda da böyledir. Okulda bile farklı kapasitede öğrenciler vardır. Hatırlayalım neler yapıyorduk. Ya ailemiz özel öğretmen tutuyordu, yada daha iyi anlayan arkadaşlarımızdan konuyu öğrenmeye çalışıyorduk. Demekki hepimiz biribirmizden faydalanmak zorundayız bir yerde. Fakat şunu unutmayalım, öğrenmeye çalıştığımı tüm konular bilgiler hepside ana kitabın özünden farklı değildir. Kitabın dışında bir ilavede yoktur. Hangi hocadan ders alsak bize aynı konuda başka örnekler verip öğrenmemiz gerekeni öğretmeye çalışır. Demekki saydığımız tüm insanlar, bilge kişiler eğer bize kur'anı anlatıyor onun özünden saptırmıyorsa hepside doğru insanlardır. Kişiler hakkında yorum yapmak bana göre çok doğru olmaz. Tabi gerektiğinde onuda konuşuruz.

Bana tenkit olarak, birde önce peygamberimiz diye başla da seni görelim demiş bir arkadaşım. Bu sözü okuduğumda içim sızladı doğrusu. Acaba peygamberimiz konuşmaya başladığı zman ilk sözü nedir bunu düşündüktemi bana bunu söylediniz? Peygamberimiz konuşmaya başlarken ilk sözü rabbim ile başlıyorsa bizlerinde ilk sözü bu olacaktır. Ondan sonrada elbette onun güvenine mazhar olan güven elçisi başımızın tacıdır.

Şimdide gelelim bu saydığımız kişilerin konumuna. Allah güvenilecek dayanılacak yardım istenecek veliniz yanlız benim diyorsa, burada Rabbin açıkladığı veli anlamının, dostlar arkadaşlar bilgi almamız gereken bilge insanlar sınıfında kabul ettiğimiz dost yada veli anlamında elbette sayabiliriz. Bunda ne sakıncası olabilir. Böyle hepimizin hayatında birçok dostu velisi zaten olmuştur. Benim önemsediğim konuya gelince. Hatırlayalım günümüzde öyle tarikatlar varki, şeyhlerinin, günahsız yanlış yapmayan Allah dostu olduğunu söyledikleri gibi, mahşer günü bu insanların bizlere Rabbin katında yardım edeceğini şefaat edeceklerini söylemekten çekinmiyorlar. İşte benim çekincem bunadır. Bunu kabul ettiğimizde kur'andaki yüzlerce ayetin hükmünede inanmamış olduğumuzu bilmeliyiz.

Benim söyleyeceklerim bundan ibaret, Rabbim yardımcımız olsun. SAYGILARIMLA Halukgta
Alıntı ile Cevapla