Tekil Mesaj gösterimi
Alt 02 Ağustos 2011, 18:31   Mesaj No:3

bilinmez

Meal Gurubu Üyesi
Medineweb Emekdarı
bilinmez - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:bilinmez isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13966
Üyelik T.: 27Haziran 2011
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 2.154
Konular: 309
Beğenildi:178
Beğendi:15
Takdirleri:560
Takdir Et:
Standart Cevap: Müslüman Kimdir?

Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem zamanında haccın farziyetine uymayan kimseler hakkında Allah-u Teâlâ şöyle buyurdu:

"Oraya (Ka'be'ye) yol bulabilen kimsenin orayı Allah için haccetmesi farzdır. (Haccın farziyetini kabul etmeyip) bundan dolayı küfre girenler bilsinler ki Allah bütün alemlerden müstağnidir." (Ali İmran: 97)

İslam'ın bütün getirdiğini kabul edip bir tek dirilmeyi kabul etmeyen kişi bütün alimlere göre kafirdir. Kanı ve malı helaldir.

Allah-u Teâlâ şöyle buyuruyor:

"Allah'ı ve rasullerini inkar edenler ve (inanma hususunda) Allah ile rasullerini birbirinden ayırıp: "Bir kısmına iman ederiz ama bir kısmına da inanmayız" diyenler ve bunlar (iman ile küfür arasında bir yol tutmak isteyenler) yok mu? İşte gerçekten kafirler bunlardır." (Nisa: 150-151)

Allah-u Teâlâ bu ayette açık bir şekilde Kur'an'ın bir kısmına iman edip bir kısmına iman etmeyen kişinin gerçek bir kafir olduğunu söylüyor.

Tevhid ise Allah'ın farz kıldığı en önemli ve en büyük farzdır. Namaz, zekat, oruç ve hacdan daha büyüktür. Rasulullah'ın emrettiği her şeyle amel edip bir tek namazı veya orucu veya haccı kabul etmeyen kişinin kafir olduğu hususunda alimler arasında ihtilaf yoktur. Durum böyleyken bütün rasullerin ortak dini olan tevhidin rükünlerinin bir kısmını yerine getirmeyen ve onu bozucu amel işleyen kişi nasıl kafir olmasın?

İşte bu konuda Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem'in ashabı bizim için büyük bir örnektir. Ki onlar Beni Hanife kabilesi La ilahe illAllah Muhammedun Rasulullah'a şehadet ettikleri ve namaz kıldıkları halde sadece zekatı vermedikleri için onları kafir ilan edip savaş açtılar.

Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem zamanında iman ettiklerini iddia ettikleri halde söyledikleri bir söz yüzünden kafir olmuş kimseler hakkında Allah şöyle buyuruyor:

"Onlara soracak olursan: "Biz andolsun ki eğlenip oynuyorduk" diyecekler. Allah'la, ayetleriyle ve rasulüyle mi alay ediyorsunuz? Özür beyan etmeyin. İnandıktan sonra küfre girdiniz." (Tevbe: 65-66)

İşte Allah-u Teâlâ bu ayette imanlı olduklarını iddia ettiklerini ve söyledikleri sözü şaka mahiyetinde söylemiş olduklarını iddia ettikleri halde onların bu özürlerini kabul etmeyip söylemiş oldukları bu bir tek söz yüzünden küfre girdiklerini bildiriyor. Ayrıca Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem zamanında olup iman ettikleri, namaz kıldıkları, oruç tuttukları, haccettikleri halde sırf bir söz yüzünden Allah-u Teâlâ onları tekfir etmiştir. Ve onlar hakkında şöyle buyurmuştur:

"Söyledikleri kötü sözü söylemediklerine dair Allah'a yemin ediyorlar. Halbuki o küfür sözünü elbette söylediler. Ve müslüman olduktan sonra kafir oldular." (Tevbe: 74)

Allah-u Teâlâ; bir kişiyi şehadeti getirse, namazı kılsa, oruç tutsa ve hatta müslüman olduğunu iddia etse bile bir söz yüzünden nasıl ki tekfir ediyorsa, millet meclisi veya cumhurbaşkanı veya kralın seviyesini veyahud insanın heva ve hevesinden çıkartılan anayasayı Allah-u Teâlâ'ya, rasulüne ve Allah'ın bize gönderdiği Kur'an'a eşit ve hatta üstün tutan sırf müslüman olduklarını iddia edip, şehadeti getiren ve namazı kılıp orucu tutan kişileri niçin tekfir etmesin!?

La ilahe illAllah Muhammedun Rasulullah'a şehadet eden, namaz kılan, oruç tutan kimseler tekfir edilmez, sözünün yanlış olduğunu bu şekilde ispat etmiş olduk.




Birinci şüpheyle ilgili olarak alimlerin sözünü naklettikten sonra meseleyi şöyle özetleyebiliriz:

1 - Her şahsın İslama girişi değişiktir ve küfrüne sebeb olan şey ile doğrudan alakalıdır.

Eğer kişi, risaleti (vahyi) inkar ettiği için küfre girmişse, risaleti kabul ve ikrar ederek, eğer risaletin yalnız araplara has olduğu inancından dolayı küfre girmişse, risaletin tüm insanlar için olduğunu kabul ve ikrar ederek, eğer zekatı inkar ettiği için küfre girmişse, zekatın farziyetini kabul ve ikrar ederek, eğer taguta muhakeme olduğu için küfre girmişse, tagutu reddedip yalnız Kur'an ve sünnete muhakeme olmak suretiyle İslam'a girer.

2 - Kişinin İslam'a girebilmesi için içine düşmüş olduğu şirkten kesinlikle arınması gerekmektedir.

3 - Kişinin İslam'a girebilmesi için, Muhammed sallAllahu aleyhi ve sellem'in bütün getirdiği şeylere kesinlikle iman etmesi gerekir.

Eğer kişi namaz, oruç ve İslam'dan nefsine hoş gelen illeri kabul edip de, Allah'ın indirdiği ile hükmetmek, yalnız Allah'ı, rasulünü ve mü'minleri dost edinmek ve cihad etmek gibi İslami diğer yükümlülükleri kabul etmezse kafir olur. Çünkü, bu tavrıyla kitabın bir kısmını kabul etmiş, bir kısmını da reddetmiş sayılır.

4 - Bir kişi herhangi bir söz veya hareketinden dolayı küfre girmişse, İslam'a dönebilmesi için bu fiillerinden dolayı tevbe etmesi ve bunlardan arınması gerekir. Eğer böyle yapmazsa La ilahe illAllah Muhammedun Rasulullah'ı söylese, namaz da kılsa, oruç da tutsa hala kafirdir.

Alimlerin sözleri bize, kişi "Lailahe illAllah" dese bile, onu şirk ve küfre düşüren söz ve amellerden arınmadıkça müslüman olamayacağını göstermektedir.

SON OLARAK ŞU AYETİ HATIRLATMAK İSTERİZ...

[GÜNAH içinde ölen] kimselerin cehennemlik olduğu kendilerine açıklandıktan sonra, yakın akraba olsalar bile, Allah'tan başkasına tanrılık yakıştıran kimselerin bağışlanmasını dilemek artık ne Peygamber'e yaraşır, ne de imana erişenlere. (tevbe 113)


AYRICA EZHATIM KARDEŞİME TEŞEKKÜRLER RABBİMİZ ECRİNİ ATRIRSIN
Alıntı ile Cevapla