|  15 Şubat 2012, 22:42 | Mesaj No:9 | 
  |  Durumu:    Medine No :  11916  Üyelik T.:
02 Mart 2010  Arkadaşları:2 Cinsiyet: Yaş:56 Mesaj :
487Konular:
102  Beğenildi:11 Beğendi:0
 Takdirleri:10 Takdir Et: 
	 |   Cevap: Of'lular ne kadar zeki insanmış 
  .gif) .gif) .gif) Tebessüm ettik Allah razı olsun.Bu tebessümün arkasında öğrenmemiz gereken konuyu açalım.  Şeytanın Zarar Veremeyeceği KimselerŞeytanın kendilerine tesir  edemeyeceği kimseler de Kur'an'da şöyle belirtilmiştir: "Şeytan seni dürtecek olursa Allah'a sığın, doğrusu O  işitir ve bilir. Allah'a karşı gelmekten sakınanlar, şeytan tarafından bir  vesveseye uğrayınca, Allah'ı anarlar ve hemen gerçeği görürler."  (7/A'râf, 200-201).  "Kur'an okuyacağın zaman, kovulmuş şeytandan Allah'a sığın. Doğrusu  şeytanın, iman edenler ve yalnız Rablerine güvenenler üzerinde bir nüfûzu  yoktur. Onun nüfûzu sadece, onu dost edinenler ve Allah'a ortak koşanlar  üzerindedir." (16/Nahl, 98-100)   Allah'ın hâlis kullarına tesir  edemeyeceğini, şeytan, bizzat kendisi de itiraf etmiştir (15/Hıcr, 28-43;  17/İsrâ, 61) Âyetlerden de anlaşılıyor ki, Allah'a içtenlikle iman ederek ibadet eden  insanlar üzerinde, tabanca kurşununa karşı çelik yelek giyilmiş gibi şeytanın  hiçbir etkisi olamamaktadır. Allah'a iman edip emirlerine uyan ve  Peygamberimiz'in (s.a.s.) gösterdiği yoldan giden kişiler, şeytana galip  gelmişler demektir. O halde, şeytana boyun eğmemenin tek yolu, Allah'a samimi  olarak inanmak ve ibadetleri tam yapmak, Peygamber'in gösterdiği yoldan  ayrılmamaktır. Her işimize başlarken de şeytandan Allah'a sığınıp, Allah'ın  ismini anmalı; "eûzü besmele" ile başlamalıyız.
 
 
 | 
  |  |   |