Konu Başlıkları: Yusuf Suresi ve Verdiği Mesajlar
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 02 Mart 2012, 13:52   Mesaj No:10

kamer34

Medineweb Sadık Üyesi
kamer34 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:kamer34 isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13038
Üyelik T.: 14 Aralık 2010
Arkadaşları:9
Cinsiyet:
Memleket:istanbul
Yaş:53
Mesaj: 871
Konular: 41
Beğenildi:6
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart Cevap: Yusuf Suresi ve Verdiği Mesajlar

Güzel abim ben kızmıyorum,kızmamda..Herkes kendi ideolojisinin hesabını verecektir...

Müslüman alimleri savunmaya gelince... Ben müslümanım tabiki saffımı belli ettirmek zorunluluğum vardır... Alimlere tabi olma yada onların fikirlerinde yararlanma meselesine gelince...

Bakın sayın abim insan tevhid akidesine sahip olmadığı takdirde konularıda kendi akidesine göre yorumlar.. Ve hayata dair tüm düşüncelerine o pencereden bakar... İşte böylesi fikirlerle tevhidi, İslamı, mülaza etmekte o denli zor olur...

Bizler hergün fatiha suresinde şunu söyleriz “ilet bizi ya rabbim nimet verdiklerinin yoluna” nimetlerin en büyüğü şüphesiz tevhid akidesidir...

İnsanların insanları tabi olması onları alim önder kabul etmenin islam dininde belirli şartları vardır...Bu şartlar oluştuktan sonra ancak insanlar insanlara muvvahid alim şehit diyebilir...

Düşüncelerini sapıklık üzere bina etmiş insanlara tabi olmakla hz.Ömer gibi hz.Ali gibi hz.Ebubekir gibi müslüman imamlar gibi insanlara tabi olmak onların fikirlerinden yararlanmak onları ilah edinmek anlamına gelmez...şu ayete bakalım

Nisa/59”Ey iman edenler, Allah'a itaat edin; peygambere itaat edin ve sizden olan emir sahiplerine de. Eğer bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz, artık onu Allah'a ve Resulüne döndürün. Şayet Allah'a ve ahiret gününe iman ediyorsanız. Bu, hayırlı ve sonuç bakımından daha güzeldir.””


Bu ayette Allah’a ve Rasulune kayıtsız şartsız itaat vardır.. Bunun dışındaki insanlara şart edatı getirilmiş ancak sizden olanlar ibaresi konulmuştur.. Buda bizlere şunu göstermektedir...İnsanlara itaat ancak hak üzere olmaları kaydıyla söz konusudur.... Tevbe/31 geçen Adyy bin Hatem ile Rasulullah (sav) arasındaki diyaloğa baktığımızda Rasulullah: Din adamlarınız helal haram sınırlarını belirlerken sizlerde onlara tabi oldunuz....İşte bu suretle sizler onları Rab edinmiş oldunuz...İnsan Kuran da bu genel kaideyi bilmeyecek kadar basiretten yoksun ise bu insanın müslüman akidesine sahip olmasıda imkansızdır...

“Unutmayın islam alimin hatası varsa bunu dile getirmek ayrı ama onu şirkle küfürle itham etmek ap ayrıdır ...”
Alıntı

Şu cümle enteresan bir cümledir...Hatta dehşet bir cümledir...... Henüz hata yada günah kavramı ile şirk küfür kavramlarını birbirlerinden ayırd edemeyen bir din tabiki hak din olamaz...

Bugün şirk düzenin anayasaları yada, babayasaları islam dini üzeremi inşa edilmiştir...Yoksa insanların insanlara olan kulluğunun yada insanların insanları RAB olarak benimsediklerinin açık göstergesimidir....

Ellerinizle rey vererek anaysalar çıkartığınız fani yasalarınız acaba hırsızlaığa nasıl bir ceza vermektedir. Peki ya miras hukukunuz...Yiyecek içeçek giyecek ile ilgili fani yasalarınız nasıl bir yasama ile yürütülmektedir.... Hazineniz devlet tahvilleri bonusu adı altında faiz üzere kurulu değilmidir...?

Hz. Yususfun devletini Rasulull (sav)in devletini hiç açıp okuduzumu..?. Sizin fani yasalarınız ile bir ilişki kurabildinizmi...? ......................Elbetteki hayır............................

Başlarını örtüp mezarlıklardan, yatırlardan, katırlardan, atlardan medet ummak,rabıta adı altında şirkin en babasını işlemek,ben bilmem şeyhim bilir desturu ile hayatını şeyhinin dudaklarından çıkacak üçbeş kelimeye bağlamak,ılımlı islam adı altında kafirleri dostlar veliler ilan etmek,kadının tüm vucut hatlarını kendi tv kanalllarında boy boy sergilemek,örtünmek dinin teferuatlarındandır diyerek özellikle manken gibi kadınları seçerek tv kanallarının reytinglerini artırmak,haşa ben kademeleri aştım Allah olduğumu fark ettim diyen kafirane düşüncelere sahip olmak.....Evet tüm bunlar size göre birer küçük hatamıdır....?

Fakat islam dininde bunlar yoldan çıkmışlığın tuğyanlığın en üst sınırlarıdır.....


Toplumlar Allah’ın kitabına dönmedikçe islam dinini kendilerine şiar edinmedikçe,hak ile batıl arasına kesin belirleyici bir çizgi koymadıkçı hak din üzere olamazlar....İslam davetçilerinin tebliği ancak insanları Allah’ın kitabına davet etmektir..

......................O halde okuyalım...........................


İbahim/52
“İşte bu (Kur'an) uyarılıp-korkutulsunlar, gerçekten O'nun yalnızca bir tek ilah olduğunu bilsinler ve temiz akıl sahipleri iyice öğüt alıp düşünsünler diye bir bildirip-duyurma (bir ültimatondur)dur.”
Allah, muhakkak Hz. Muhammed'e (s.a) verdiği sözleri de yerine getirecektir.................

Selam hidayete erenlere...........
__________________
Kimin Ne Dediği Değil / Allah'ın Ne Dediği Önemli.
Alıntı ile Cevapla