Konu Başlıkları: Hutbe:Ne Mutlu Şu Kimseye
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 09 Mayıs 2008, 17:11   Mesaj No:1

Seleme

Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:Seleme isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 556
Üyelik T.: 11 Kasım 2007
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 829
Konular: 194
Beğenildi:13
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Hutbe:Ne Mutlu Şu Kimseye

Hutbe:Ne Mutlu Şu Kimseye

NE MUTLU ŞU KİMSEYE Kİ...

Esselâmü aleyküm ve rahmetullàhi ve berekâtühû!..
Aziz müslümanlar! Allah'ın selâmı, rahmeti, bereketi dâimâ üzerinize olsun... Cenâb-ı Hak dünyada ve ahirette cümlenizi aziz ve bahtiyar eylesin; sevdikleriniz, çoluk çocuğunuz ve büyüklerinizle beraber...
Bir arkadaşın evinde misafiriz, kardeşlerimizle beraber... Türkiye'deki gibi muhabbetli bir ev sohbeti halindeyiz, içindeyiz. kardeşimizin besmele ile açtığı sayfadan cuma sohbetimizin hadis-i şeriflerini okuyorum:

a. Kardeşini Kendisine Tercih Etmek

Birincisi, Abdullah ibn-i Ömer RA'dan rivayet edilmiş bir hadis-i şerif. Peygamber Efendimiz SAS buyuruyorlar ki:

183/1 (Eyyümemruün iştehâ şehveten ve âsera alâ nefsihî gafarallàhu lehû.)

Kısa bir cümle halinde, mübarek hadis-i şerifi Peygamber Efendimiz'in. Peygamber SAS Efendimiz buyuruyor ki:
(Eyyümemruün) "Herhangi bir kişi ki, (iştehâ şehveten) canı bir şey arzu etti, çekti. Yiyecek, içecek herhangi bir şeyi canı çekti, o konuda iştihası kabardı." Diyelim armut istedi canı, veya elma istedi, veya erik istedi, veya bir meşrubat istedi, veya bir yemek istedi, aldı ama, baktı ki karşısında bir kardeşi, ahbabı, arkadaşı, sevdiği bir kimse var, veya Allah'ın başka bir kulu var. (Ve âsera alâ nefsihî) "Kendi nefsine onu tercih etti." Onu canı çekmişti, istemişti, arzulamıştı o şeyi, ama kendisi alacak yerde onu karşısındakine veriyor. O mü'min kardeşini kendisine tercih ediyor.

"Kim böyle yaparsa, canının çektiği şeyi kardeşine ikram ederse, kardeşini kendisine tercih ederse, 'Onun da canı istiyordur, bu güzel bir şey; o da istemiştir.' diye ona verirse; (gafarallàhu lehû) Cenâb-ı Hak böyle davranan bir mü'mini mağfiret eder, günahlarını bağışlar."

Şimdi aziz ve muhterem kardeşlerim, bu âsera-yü'siru-îsâr; --peltek se ile-- tercih etmek, daha uygun görmek mânâsına bir kelime. Ahbaplıkta arkadaşlıkta birkaç şekilde davranılabilir diye yazıyor, ahlâk ve tasavvuf kitapları; meselâ, İmam Gazâlî (Rh.A) İhyâ'sında... Birisiyle ahbapsın, mü'min kardeşsin, arkadaşsın, tanışıyorsunuz. "Ona karşı davranışlarında, ikramlarında üç durum bahis konusudur." diyor İmam Gazâlî:

1. Arkadaşını bakımıyla yükümlü olduğun bir kimse kadar kollamak. Yâni senin evinde kim var, senin kazancınla kimlere bakıyorsun sen, kimlere hayır geliyor?.. Evinde hanımına geliyor, çoluk çocuğuna geliyor. Belki evinde bir yeğenin filân varsa, işte köyden göndermişler, okusun diye... Senin evinde kalıyorsa yeğenin kalıyor. Belki kocası ölmüş, yalnız kalmış bir akraban, amcanın karısı, yengen, halan kalıyor. Neyse... Veya hizmetçin, kölen.
Onun tabii ihtiyacını görürsün. Çünkü artık senin çatının altında, senin bakımın altında. Yâni ihtiyacını karşılayıvermen, bu bir mertebedir. Bu arkadaşlığın, dostluğun en aşağıdaki mertebesidir.

2. Orta derecesi, neyin varsa bölüşüyorsun. İmkânların kendinde ne varsa, o kadarını da ona veriyorsun. Bu daha fazla tabii, yarı yarıya bölüşüyorsun. Buna da bölüşme, yarı yarıya ortak olma deniliyor. Bu orta derecesi.
3. Üçüncü yüksek derecesi ise, şimdi bu hadis-i şerifte de geçen îsâr derecesi. Îsâr; kendisine kardeşini, karşısındakini tercih etmek. Yâni, "Ben yemeyeyim ama, o yesin! Ben giymeyeyim ama, o giysin!" diye, ona öncelik tanımak. Onun ihtiyacını görmeyi daha öne almak.
Bu kimin ahlâkı imiş?.. Kur'an-ı Kerim'de geçiyor: Medine-i Münevvere'nin ensàrı, Mekke-i Mükerreme'den gelen mü'min kardeşlerini, muhâcirîni bağırlarına basmışlar, onların ihtiyaçlarını görmüşler; öylece Cenâb-ı Hakk'ın rızasını, takdirini kazanmışlar. Kur'an-ı Kerim'de buyruluyor ki:

(Ve yü'sîrûne alâ enfüsihim velev kâne bihim hasàsah) "Kendilerinin sıkıntıları bile olsa, öncelikle kardeşlerini tercih ederler, onların ihtiyaçlarını görürler." Gık demezler, belli etmezler, ses çıkarmazlar.
Bu arkadaşlığın yüksek derecesidir. Yâni, önce arkadaşını düşünmek, arkadaşını kendi canından kıymetli bilmek, İslâm kardeşliğinin en yüksek derecesidir. Hàlis müslümanlar arasında böyle güzel güzel kardeşliklerin tarihte misalleri çok, bizim aramızda da, yaşayan şu andaki müslüman kardeşler arasında da nasib eylesin...
__________________
Dünyayı Güzellik Kurtaracak.
Bir İnsanı sevmekle başlayacak herşey...
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi Seleme 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Üniversiteli Bayanla Geçinme Sanatı İslamda Kadın ve Erkek mehmet akif2 20 8717 20 Mayıs 2009 18:42
Üniversiteli Erkekle Geçinme Sanatı İslamda Kadın ve Erkek mehmet akif2 1 2289 20 Mayıs 2009 18:35
A.Hakan'dan Döneklik Konferansı Serbest Kürsü kurtmehmet 4 2226 10 Mayıs 2009 19:54
Hanefi Mezhebi: İslamda Kazanç Zekat-İnfak Seleme 0 2194 19 Nisan 2009 03:52
Hanefi Mezhebi: Alışveriş İlmihal Bölümü Seleme 0 2272 19 Nisan 2009 03:51