Cevap: Senai Demirciden  İnciler        Ve aşk eVLiLiğiN eLLeRiNDeN TuTTu " KiTaBıNDaN... 
çok iyi bildiğiniz gibi günlerden birgün,nasreddin hoca iğnesini  kaybeder.iğnesini evin avlusunda aramaya başlar.fakat onca zaman  aramasına rağmen iğneyi bulunamaz.komşusu iğneyi nerede düşürdüğünü  sorar.hoca kendinden emin cevap verir:''ahırda''hayretler içinde kalan  komşusu''ahırda kaybettiğini ahırda aramalısın '' der.nasreddin hoca  cevap verir:''ama avlu daha aydınlık!!''   
nasreddin hoca fıkralarının ilk bakışta sadece komik görünen,ama temelde  derin bi anlama işaret eden paradoksal mesajları vardır.    
kaybettiğiniz şeyi nerde arasınız?elbette bulmak için,değilmi?bulunca  onu aramaktan vazgeçersiniz.böylece arayışınız biter.peki ya size arama  eyleminin kendisi güzel ve anlamlı geliyorsa?yani,bizzat arama eyleminin  kendisi aradığınız şeyse?işte,nasreddin hocanında fısıldadığı  bu:''iğneyi aramıyorum ki onu düşürdüğüm yere bakıyım.benim için önemi  olan aydınlıkta olmak,ışıkta kalmak.bu yüzden avluda arıyorum.'' onun  önce ve öncelikle aradığı iğne değil,ışıktır.ve avluda yeterince ışık  vardır!    
Birgün mürid mürşidine sorar’’gün doğmadan önce kıldığımız namazın  güneşin doğmasına bir faydası oluyormu?mürşidin cevabı hayır  olur.namazın faydası güneşe değil sanadır,namaz sayesinde gün doğarken  uyanık kalıyorsun ya!.    
Bilgelik farklı dillerde de olsa,aynı şeyi fısıldıyor bize.nasreddin  hocanın aradığı ‘’ışık’’ ile mürdin her namaz sonrası farkına varmadan  tanık olduğu ‘’ışık’’ aynıdır.sonuç kadar sonuca giden yolda  yaşadıklarımız da önemlidir.    
Kadınların ve erkekelrin iletişim farklılıklarınıda bu misaller eşliğinde anlayabiliriz.   
erkekler; 
iğneyi bulmak için konuşurlar.yani onlar için önemli olan,eylemin  kendisi değil,eylemin sonucudur.konuşurlar çünkü bilgi aktarmak  isterler.konuşurlar çünkü bilgi toplamak isterler.konuşarak aradıkları  şey bilgidir.    
Kadınlar da; 
iğneyi bulmak için konuştukları olur.ancak,kadınlar  çoğunlukla,hemcinsleri olmayan nasreddin hoca gibi iğneyi aramayı bahane  edip,avluda ve aydınlıkta kalmayı tercih ederler.    
Kadınlar 
konuşurlar çünkü ne söylemek istediklerini konuşarak bulurlar.yani sesli düşünürler.   
erkekler ise, 
söylemek istediklerini bulmak için susmayı yeğlerler.    
Kadınlar 
konuşurlar çünkü üzüntü ve kederlerini konuşarak hafifletirler.bu  durumda bir şey iletmek istedikleri yoktur.sadece konuşmak için  konuşurlar.   
erkekler ise  
üzülünce susarlar,ağızlarını bıçak açmaz,taş duvara dönüşürler.erkekler  bu konuda mürid kadar cahildirler.onlara göre namaz güneşin doğmasına  katkıda bulunmak için kılınıyor olmalıdır.   
fakat kadınlar  
sözcükleri uyanık kalmak için kullanırlar.sözcüklerinin anlamlarının  peşinde değillerdir,sözcüklere eşlik eden ışığın peşindelerdir.yani  avluda kalmak isterler…    
Kadınlar 
konuşurlar çünkü yakınlık kurmak isterler.kadınlar için sözcükler bir  başkasının ruhuna uzattıkları küçük halatlardır.sözcüklerin içeriği  değildir önemli olan,sözcüklere tutunabilmektir.   
oysa erkekler 
yakınlık kurmak istediklerinde sözcükleri değil,suskunlukları  kullanırlar.onlar için sözcüklerin anlamlarından öte bir amacı yoktur.   
kadınlar için ise 
içinde hiç iğne bulunmasada avlunun aydınlık olması önemlidir.    
Kadınlar konuşurlar, 
çünki duygularını paylaşmak isterler.kadınlar için sözcükler iç  dünyalarının kuytularına sarkıttıkları kovalar gibidir.önemli olan  kovanın varlığıdır,kovada ne olduğu değildir.   
erkekler ise  
duygusal yakınlığa ihtiyatla bakarlar, iç dünyalarına dönmek istediklerinde susarlar,üzerlerine gelinmesin isterler.    
Özetlemeye çalıştığım gibi, 
erkekler ve kadınlar sadece bilgi alıp vermek için konuşma konusunda  mutabıktırlar.konuşmanın diğer amaçları kadınlara özgüdür.kadınların  diğer konuşma amaçlarında erkelere düşen ise sessizlik ve  suskunluktur.işte bu yüzden erkekler suskun kalmayı ve suskun  kalınmasını yeğledikleri özel durumlarda kadınlara dinleyici olmayı  beceremiyorlar.yine bu yüzden,kendilerinin konuşmayı ve konuşulmayı  yeğledikleri özel durumlarda erkeklere suskun kalmayı ve beklemeyi  beceremiyorlar.sorunların çoğu da bu karşılıklı beceriksizlikten  kaynaklanıyor.    
Bilmem anlatabildim mi?    
Kadınların en çok istediği şey sözdür. Her erkeğin iki dudağı arasında  olan sözü ister.konuşulsun isterler kendileriyle,konuşmaları dinlensin  isterler…        |