|  Durumu:    Medine No :  5879  Üyelik T.:
28 Aralık 2008  Arkadaşları:32 Cinsiyet:Bay Memleket:İst Yaş:40 Mesaj :
3.152Konular:
1383  Beğenildi:177 Beğendi:17
 Takdirleri:285 Takdir Et: 
	  Konu Bu  
				Üyemize Aittir! |   Mustafa Cihat Ezgi Sözleri 
   Mustafa Cihat Ezgi Sözleri  Aşağıdaki bilgi İHLForum 'dan, 10.01.2009 itibariyle alınmıştır.
 
  
  
 76 kışının 19 kasımında bir Cuma akşamı açmışım gözlerimi dünyaya. İnsanların korkudan evlerinin pencerelerini sıkı sıkı perdelediği, evlatlarını uğurlarken sıkı sıkı tembihlediği, sağ salim eve dönmeleri için el açıp dua ettiği bir zamanda. Tedirginliğin insanların hep yanında olduğu bir dönemde merhaba demiştim dünyaya.
 Elbette dünyaya gelişim birilerinin hasretle ümit ettiği ve bir yerleri kurtarması için beklenen bir kahraman gelişi değildi. Sade bir Anadolu evinde Kılıç ailesinin ümitlerinin karşılığı herkesin yaşayabileceği kadar bir mutluluk anı sadece. Evin en küçüğü, diğer 3 kardeşinin arkadaşlarına “bizim bir kardeşimiz daha oldu” diyecekleri kadar sade ve sevinçli bir haber.
 
 Babam ismimi doğmadan önce koymuş. “Allah bir erkek evlat verirse adı Mustafa Cihat olsun adının adamı olsun” demiş.
 
 Çocukluğum her çocuk gibi oyunlarla ve oynayacağımız yeni oyunların hayalleriyle geçti. Belki tek farkım her şeyin çok kıymetli olduğu ve kıymetinin bilindiği bir devrin çocuğu olmamdı. Mahallede plastik topu olanın tüm oyunları ve kurallarını belirlediği, top oynarken plastik kramponu olanın takım kaptanı olduğu zamanlardı. Her şey azdı kıymetliydi, farklıydı ama çok tatlıydı.
 
 Çabucak geçen yıllar ve ilk okul. “Yahu Cihat maşallah görmeyeli kocaman adam olmuşsun sen be” diyen babamın arkadaşlarını hep sevdim.
 
 Ortaokul imam hatibe yazılıp okul bahçesinde, beyaz gömlek, lacivert bir ceket, gri pantolon, ağabeyimden kalan bordo kravatla ve elimdeki kitaplarla girdiğim o ilk gün “babamın arkadaşları haklı ben artık büyüdüm” dedim. Artık bundan sonra bende kravat takıcam. Ceket giyicem boyumdan büyük laflar edicem.
 
 Ortaokulda uslu bir öğrenci olduğumu söylerlerdi hep hocalar, sorulduğunda cevap veren az konuşan çok dinleyen bir öğrenci. Lisede ise tam tersi çok konuşan dinlemeyen sorulmasa da her şeye karşı cevap veren bir öğrenci.
 
 Lisede geçen 3 yıl geleceğimi yönlendirdi demeliyim. Bağlılık, sadakat, kardeşlik, idealler, hayaller ve daha bir çok erdem. Daha düşmeden koluma giriverecek ağabeyler, dostlar tanıdım. Her sorunun bir cevabı vardı. Ve hepsinin cevabını öğrenmek için hep sordum tereddütsüz ve şüphesiz cevaplar aldım ve onlara sıkıca sarıldım. Bana sorulursa aynen cevaplamak için.
 
 Lise sona geldiğimde abi olmanın tadıyla ve heyecanıyla daha bir başka konuşmaya başladım. Bu konuşmalar biraz yüksek sesli olsa gerek değerli bir abim bana “radyo kurduk orada program yapacaksın” dedi. Cevabımı dinlemeden bunu söz saydı. Ve radyoda program yapmaya başladım. Bu arada bir müzik grubumuzda vardı. Bizim saydığımız sahiplendiğimiz ezgileri söylemeye dinletmeye çalıştık anlatan ve dinleyen olmasa da.
 
 Hızlı geçen günler ve yıllar bana iltimas yapmadı yoluna durmadan devam etti. Antalya’da geçen 5 yılda hayatın önemli virajlarından geçtim. Radyo ve müzik hep ilgimi tazeledi. Anlatmak istediklerimi konuşarak anlatmaktan daha güzeldi müzikle anlatmak. 93 yılında kendimde fark ettiğim Mevla’nın bana bahşettiği ilham, sözlere ve melodilere döküldü. Antalya’da kurduğumuz müzik grubu ile de bestelerimizi okumaya derdimizi anlatmaya çalıştık.
 
 Ve 97 'de hayatımın en önemli teklifini duymak nasip oldu. Can dost Eşraf Ziya soğuk bir kış günü bana “Cihat gel senle İstanbul’da bir müzik firması kuralım” dediğinde artık beklenen zamanın geldiğini fark ettim. Artık söylediklerim yazdıklarım konuştuklarım sadece bende kalmayacak aynı düşündüğümüz insanlarla ortak sözümüzü olacak dedim. Ve 98 'de Marmara Müzik adı altında, can dost Eşref Ziya abimle sesimizi duyurma adına bir fırsat yakalamış olduk.
 
 Gelinen bu günde, en azından bir dostla, hayatın herhangi bir yerinde olmak, onunla her şeyi paylaşmak, ideallerimizi inancımızı onunla beraber diri tutmak, duayla, sabırla, inançla, vefayla, sadakatle ve ille de şükürle olmak yakışır bana ve herkese.
 
 Merak edenler için yazılan bunca şeyden sonra eğer bir hata edildiyse affola. Takdir edersiniz ki yazmak zordur hele ki kendini yazmak daha bir zor, o halde mazur görmek bizim kardeşliğimize ve samimiyetimize yakışır.
 
 Dualarınızda bana yer ayırmanız dileğiyle..
 
 Mustafa Cihat
 
 
 -------------------------------------------------------------------------
 
 
 
 
 Mustafa Cihat Ezgi Sözleri
 
 
 
 Mustafa Cihat - Mahcubuz (Eylül 2007)
 
  
 
 
 Mustafa Cihat - Tutunamadık
 
 Anlatamadık ağladık
 Anlaşamadık ağladık
 
 Aslında sen yoksun diye olur olanlar
 Kadim bir el bulamadık tutunamadık
 
 İkliminde yaşayanlar yarenin oldu
 Rahmetinde buluşanlar can evin oldu
 Seni görenler divane aşığın oldu
 Kadim bir aşk bulamadık tutunamadık
 
 Ya Muhammed
 Ahde sadık kalmadık
 Aşk oduyla yanmadık
 
 
 
 
 
 
 Mustafa Cihat - Sen Nerdesin
 
 Hiç olmadığım kadar durgunum bugün
 Kurumuş dallar gibi vurgunum bugün
 
 Kanı çekiliyor içimin
 Canı kesiliyor elimin
 Dili tutuluyor sesimin
 Sen nerdesin
 
 Düştüğüm bir girdap garip bir muamma
 Alışkın değilim bu kör kuyulara
 Hiç olmadığım kadar suskunum bugün
 Soğumuş canlar gibi solgunum bugün
 
 
 
 
 
 Mustafa Cihat - Hepsi Ondandır
 
 Aramışsam bulmuşsam
 Yürümüşsem durmuşsam
 Ölmüşsem yaşamışsam
 Hepsi Ondan dır Hepsi Hak'tandır
 
 Gelmişsem gitmişsem
 Gülmüşsem üzülmüşsem
 Kanmışsam uyanmışsam
 Hepsi Ondan dır Hepsi Hak'tandır
 
 Aç gözlerini bak bahar uyanıyor
 Hayata bir bak nasıl yol alıyor
 Düşünmeyi bırak zaman tükeniyor
 
 Sanma ki her şey nedensiz oluyor
 Hepsi Ondan dır hepsi Hak'tandır
 
 
 
 Mustafa Cihat – Emri Olur
 
 Geceye katran çal,
 Acıya hüzzam,
 Ah edersem tutmasın elim,
 Tutulsun dilim.
 
 Ey kemankeş,
 Durma vur !
 Nasılsa bu sine vurgun,
 Nuru düşsün düşlerin kor olsun !
 Seni görmesin kör olsun.
 
 ***
 
 Taş bassın yerime dedi, gönlüne,
 Gönlüne…
 Emri olur başım gözüm üstüne,
 Üstüne,
 Üstüne aman, aman,
 Üstüne aman, aman.
 
 ***
 
 Bakmasın demiş bir daha yüzüme,
 Yüzüme…
 Emri olur inansın bu sözüme.
 Sözüme,
 Sözüme aman, aman,
 Sözüme aman, aman.
 
 ***
 
 Almasın demiş adımı diline,
 Diline…
 Vay ben ölem, atın toprak üstüme.
 Üstüme,
 Üstüme aman, aman
 Üstüme aman, aman.
 
 
 
 
 Mustafa Cihat - Mahcubuz
 
 Yaşlandı artık dünya yorgunuz
 Kirlendi artık ruhlar solgunuz
 
 Bu yüzden mahsunuz
 Bu yüzden mağlubuz
 Bu yüzle gelmeye mahcubuz
 
 Ellerimiz viran sözlerimiz yalan
 Günlerimiz zarar hep ziyan
 
 Bu yüzden mahrumuz
 Bu yüzden mahkumuz
 Bu yüzle gelmeye mahcubuz
 
 Savrulduk artık tenha bir yoluz
 Kaybolduk artık bir var bir yokuz
 
 Bu yüzden mahsunuz
 Bu yüzden mağlubuz
 Bu yüzle gelmeye mahcubuz
 
 Ellerimiz viran sözlerimiz yalan
 Günlerimiz zarar hep ziyan
 
 Bu yüzden mahrumuz
 Bu yüzden mahkumuz
 Bu yüzle gelmeye mahcubuz
 
 
 
 
 
 Mustafa Cihat - Tasalanma
 
 Ne bu yangın yeri
 Ne bu nemrutlar
 Ne bu sürgün yeri
 Ne bu vurgunlar
 
 Biz bu yangın ile yanacak değiliz
 Tasalanma kaygılanma gel
 Biz bu rüzgar ile solacak değiliz
 Tasalanma kaygılanma gel
 
 Ne bu zindan yeni
 Ne bu isyanlar
 Ne bu devran yeni
 Ne bu meydanlar
 
 Biz bu zindan ile yılacak değiliz
 Tasalanma kaygılanma gel
 Biz bu devran ile kalacak değiliz
 Tasalanma kaygılanma gel
 
 
 
 Mustafa Cihat - Sadece Sevdim
 
 Aldı şapkasını yürüdü karanlık sokaklara
 Kaçıncı isyan bu kaçıncı fırtına
 Durdu bakındı etrafına kayboldu umutları
 Kaçıncı zindan bu kaçıncı fırtına
 
 Yürüdü ağladı kahrından yaktı bi cigara
 Nedir bu halin mübtela diye soranlara
 Ne dilendim ne ilendim sadece sevdim
 
 Yumdu gözlerini uzandı kaldırımlara
 Kaçıncı rüzgar bu kaçıncı fırtına
 Uyan dedi bir ses git yoluna gelme buralara
 Kaçıncı kavga bu kaçıncı fırtına
 
 
 
 Mustafa Cihat - Çağlara
 
 Çağlara dağıtıp sevinç ezgini
 Utansın öfkeler duyup sesini
 Karanlığa nakış nakış sevgini
 İşle de gönüller bahtiyar olsun
 
 Çileyi eritip sabır kapında
 Çiçekler büyütüp vuslat yolunda
 Yaşamak düşünü bölmeden veda
 O sonsuz himmetin bize yar olsun.
 
 
 
 
 Mustafa Cihat - Yolcusun Sen
 
 Yolcusun sen yollar senin han kimin
 Sorarsın bulamazsın ben kimim
 Tanıdık bir yüz ararsın bulamazsın
 Yabancı bu yerler sana kalamazsın
 
 Hadi düş yollara yolcusun sen yolda kal
 Bir ışık bekleme içindeki senden al
 Ama geç kalma sakın varacağın yer yakın
 Umut olsun yol azın adın
 Yolcusun sen düş yollara geride kalma
 Nerdeysen bu kendini firari olma
 Yolcusun sen düş yollara geride kalma
 Nerde isen bul kendini adını sorma...
 
 
 
 Mustafa Cihat - Bahanem Yok
 
 Şimdi bir bahanem var
 Karla kapandı yollar
 Bahara erişirsem
 Yarim haberin yollar
 
 Gel deme bana gelemem ben
 Sevemem seni diyemem ben
 Yok ki bahanem
 
 Sen gülende dillerim susar lal olur
 Sen gelem de dizlerim düşer ram olur
 Sen sevemde gözlerim yanar kahr olur
 Sevgili gönül şad olur
 
 Şimdi bir bahanem var
 Kar boran kara dağlar
 Bu tufan tükenirse
 Yarim yüreğim dağlar
 
 Gel deme bana gelemem ben
 Sevemem seni diyemem ben
 Yok ki bahanem
 
 Sen gülende dillerim susar lal olur
 Sen gelem de dizlerim düşer ram olur
 Sen sevemde gözlerim yanar kahr olur
 Sevgili gönül şad olur
 
 
 |