Durumu: Medine No : 2004 Üyelik T.:
25 Mayıs 2008 Arkadaşları:0 Cinsiyet: Memleket:ürgüp.. Yaş:42 Mesaj :
303 Konular:
99 Beğenildi:8 Beğendi:0 Takdirleri:10 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | namazı terk etmenin bahaneleri namazı terk etmenin bahaneleri Namaz kılmayan insanlardan bazıları ve en başta nefsimiz, “Canım ne olacak,
Allah affeder” der. Namazı terk eden nice insan, Rabbimizin af ve mağfiretinin
sonsuz olduğunu, Onun her şeyi affedeceğini söyler. Oysa bu, şeytanın bir tuzağıdır.
Elbette Rabbimiz şirkin dışında bütün günahları affeder. Ama nasıl?
Şu ayet meali bizi bu konuda daima uyanık tutmalıdır:
“Ey insanlar! Rabbinizin emir ve yasaklarına karşı gelmekten sakının. Ve öyle
bir günden korkun ki, ne babanın evlâdına, ne evlâdın babasına hiçbir faydası
olmaz. Allah’ın vaadi şüphesiz haktır; sakın dünya hayatı sizi aldatmasın. O çok
aldatıcı şeytan da, Allah’ın azabını unutturup sadece affına güvendirerek sizi isyana
sürüklemesin.” (Lokman Suresi: 33)
Son cümle apaçık bir şekilde “Nasıl olsa Allah affeder” diyerek, namaza karşı
ilgisiz olmanın yanlışlığını ortaya koyuyor.
“Gafûr ve Rahîm” olduğu için namaz konusundaki ihmalimizden dolayı bizi
affedeceğini umduğumuz Rabbimiz, açıkça bu konuda bizi uyarıyor, aldanmamızı
istemiyor.
Biz şimdi, Rabbimizi Kendisinden daha mı iyi tanıyoruz ki, “Affeder, affeder”
diye namazı terk ediyoruz? Sanki, “Allah her ne kadar Kur’an’da 70 defa
namazı emrediyorsa da, merak etmeyin O merhametlidir, affeder” diyoruz.
Öncelikle şu gerçeği unutmayın: Rabbimizin merhametine ve affına güvenerek
günah işlenmez. Ancak gafletle günah işlenmiş, ama sonunda pişmanlık duyulup
af dilenmişse, o başka. Şu uyarıya dikkat edin:
“Allah katında makbul olan tövbe, o kimsenin tövbesidir ki, onlar bilmeyerek
kötülük işlerler de, çok geçmeden pişman olup tövbe ederler. İşte onların tövbesini
Allah kabul eder. ” (Nisâ: 17)
Demek ki, tövbenin kabul olabilmesi için günahın “bilmeyerek” işlenmesi ve
çok geçmeden pişman olunması gerekir. Oysa namazını kılmayan nice insan,
hem bile bile bu günahı işliyor, hem de hiç pişman olmadan her gün aynı günahı
işlemeye devam ediyor. Eğer bilerek işlese, arkasından samimî bir tövbe edip bir
daha işlemese, inşallah yine affedilir.
Evet, Rabbimizin güzel isimleri içinde en fazla olan, “şefkat, af ve merhamet”
manasını taşıyanlardır. Rahmetinin, gazabını geçtiğini belirten de Odur. Kendisine
ortak koşmaktan başka her şeyi affedeceğini de belirtmiştir.
O kadar ki, ömrünü günahla geçirdiği halde samimî bir tövbe ettiği için affına
mazhar ettiği ve Cennete koyacağı insanlar vardır. Ama, bütün ömrünü iyilikle
geçirdiği halde böbürlenip, ibadetiyle övünüp, ayağı kayıp Cehenneme yuvarlananlar
da bulunmaktadır.
Gafletle günahı işleyip, sonradan ayılan, kendine gelen, şuurlanan bir insan,
“Ben ne yaptım, ne büyük hata işledim” diye sarsılır, ciddi bir pişmanlık duyar
ve affedilmesi için yalvarırsa, Rabbimiz affedebilir.
Dikkat edin: “Affedebilir” diyoruz. Çünkü, Allah’ın af ve mağfireti hiç kimsenin
ipoteği altında değildir. Hiç kimse Ona ait bir yetki hakkında fikir yürütemez,
Onu etkileyemez.
Ve en büyük günahlardan birisi, “Allah bana azap etmez” düşüncesi, bir başkası,
“Ben nasıl olsa Cennetliğim” anlayışıdır.
Tabiî, “Allah beni affetmez”, “Allah beni Cennetine sokmaz”, “Ben kesinlikle
Cehennemliğim” gibi düşünceler de yanlıştır.
Çünkü, Allah’ın ikramı, ihsanı, affı, bağışı, adaleti hiç kimsenin etkisi altında
değildir. Rabbimiz, her hususta olduğu gibi, bütün fiillerinde de tek, bağımsız ve
sorumsuzdur.
Bunun için diyoruz ki, bırakın günah işlemeden önce, samimiyetten uzak ve
çelişki içinde, “Allah affeder” diye düşünmek; günahtan sonra içten ve yürekten
tövbe ve istiğfar etsek bile neticeyi bilemeyiz. Ne, “Affedildik” dememiz, ne de,
“Affedilmedik” diye düşünmemiz doğrudur. Ölünceye kadar affını ümit eder,
azabından korkarız.
Bu bakımdan namaz kılmayıp, “Allah affeder” diye düşünmek, büyük hatadır
ve namaz için bir özür olamaz.
__________________
Bende 1 yumurta var, sende 1 yumurta var. Ben sana 1 yumurta versem, sen bana bir yumurta versen, bende 1 yumurta sende 1 yumurta olur.Bende 1 bilgi var, sende 1 bilgi var. Ben sana 1 bilgi versem, sen bana 1 bilgi versen, bende 2 bilgi, sende de 2 bilgi olur.
|