Konu Başlıkları: 1400 Yıl Önce Gelen Email
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 28 Ağustos 2007, 11:20   Mesaj No:1

keserim

Medineweb Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:keserim isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 85
Üyelik T.: 21 Ağustos 2007
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 74
Konular: 11
Beğenildi:1
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart 1400 yıl öncesinden gelen e-mail

1400 Yıl Önce Gelen Email

Bilgisayarlara gelen “e-mail” sistemi, mâzînin sıcacık mektûb muhabbetlerini öldürmüş olsa da, insanlık için yeni bir haberleşme tekniğinin başladığını görüyoruz. Benim gibi tutucu birisi dahi sonunda direnmenin faydasızlığını kabûl ettikten sonra, artık bu selin önünde fiziken durmak mümkün değil. Artık iş kalıyor faydalısını zarârlısından ayırmaya…

Geçenlerde bana ulaşan bir e-mail bakın ne diyordu:

“Ey Allâh’ın kulları! Bugünün genç Müslümanları! Her gün sabırsızca bekliyorsunuz, ‘Bana e-mail geldi mi?’ diye. Günde birkaç kez online oluyorsunuz. Mutlu oluyorsunuz, ‘Bir mailiniz var!’ yazdığında. Okumak için sabırsızlanıyorsunuz. Ba'zı mesajlar gerçekten güzel, arkadaşlarınızdan, dostlarınızdan sıcacık. Fakat, çoğu öylesine gelmiş alâkasız. Sâdece zamânınızı alıyor. Derhal siliyorsunuz.

“Biliyor musunuz, yaklaşık 1.400 yıl önce, Allah (cc) size uzun bir e-mail gönderdi. Meleği Cebrâîl (as) aracılığıyla elbet, kulu Muhammed aleyhissalâtü vesselâma. Açtınız mı bu e-maili? Subject: Kur'ân, ‘Kuşku barındırmayan rehber’. ‘Download’ ettiniz mi bu dosyayı? Kalbinize ‘bookmark’ladınız mı? Hayâtınızın ‘favoriler’ine eklediniz mi? Her sabahınızın ‘başlangıç sayfası’ yaptınız mı?

“Açtıysanız bu e-maili, hepsini okumuş olmalısınız… Gönderilen elçilerin kıssalarını… Helâk olan kavimlerin öykülerini… İnsanlığa mesajları, günlük hayâtınızın rehberini, geleceğe dâir güzel haberleri, müjdeleri. Allâh’ın sizden ‘reply’ edip, e-mail olarak iyi amel beklediğini.

“Şimdi, her sabah uyandığınızda; ilk bu e-maili okuyun. Kur'ân’da ‘save’ edildiği şekliyle, hatırlayın ve ona göre ‘reply’ eyleyin.

“Sevgili genç Müslümanlar! İslâmın geleceğine ‘enter’leyin…”

Orijinalitesine hiç dokunmadan aynen aldım ki, belki böylesi daha dikkat çekici olur.

Evet, ey günümüz Müslümanı! 1.400 sene öncesinden bizzât her birimize gönderilen o ezelî mesajla aramız nasıl?

Günümüzün beyin bombardımanı altında yârın hiçbir kıymet-i harbiyyesi olmayan fason gündem maddeleri ile meşgúl olarak ömrünü beyhûde geçirenlere söz te'sîr eder mi? Bütün dünyâyı hercümerce veren ne Birinci ve ne de İkinci Dünyâ harblerini hatırlayan var. İstiklâl Harbinde göğüs göğse ölüm-kalım mücâdelesi verdiğimiz “yedi düvel” bugün “ezelî dost” sayılmış. Ülkenin seksen yıllık târihindeki Cumhurbaşkanlarının isimlerini bile sırasıyla hatırlayan yok denecek kadar az. Ya'nî, bugün ehemmiyetli sandığımız gündem maddelerinin dahi yarın saman alevi gibi söneceğini kimse anlamak istemiyor.

Ya “Kur’ân” öyle mi? Sekerâtla başlayan, kabir ve berzahla devâm eden, haşir ve sırât yolculuğuyla süren bir ebedî yolculuğun “tek rehberi” odur. Âlemlerin Rabbi olan Mevlâ’mız, onu bize göndermiş; ya'nî bana, sana, ona göndermiş! Niye bu gerçeğe karşı lâkaydız? “Ölmemek” gibi bir imtiyâzımız mı var yoksa?

Ey Müslüman! “114 sûre”nin içinde nelerin yazılı olduğunu bilmenden vaz geçtim, acabâ sâdece isimlerini sırasıyla sayabiliyor musun? “6.666” âyetten kaç tânesini biliyor da îmân ediyorsun? Tefsîrlerden, hadîslerden, akáid ve fıkıh kitâblarından sarf-ı nazar; elindeki tek kitâbla aran nasıl? Politika, san’at, spor vb. mâlâya’niyyât sana çok mu lâzım? Haber karşısında mı daha çok vakit harcıyorsun, Kur’ân okurken mi?

Bu mukaddes Kitâb ölülere okunmak için mi indirildi, duvarlarda süs malzemesi olsun diye mi? Evvelâ, bu İlâhî mesajı her gün okuyor muyuz? Okuyorsak, anlıyor muyuz? Anlıyorsak, yaşıyor muyuz? Sekerâttan başlayıp Cennet ve Cehennem’de sona erecek olan kaçınılmaz yolculuğun tek ölçüsü orada yazılanlar olduğuna göre; acabâ inancımızda mı bir şey var, yoksa o mesajı gönderene mi i'timâd etmiyoruz?

Bana kızma, okuyup dudak bükme efendi! Münker ve Nekir’i gördüğün vakit, aha bu fakirin ne demek istediğini elbette anlarsın. Geriye dönüş biletini şimdiden ayarladın mı?..
Mustafa KAPLAN .
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi keserim 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Tağut nedir? İslami Kavramlar Tuba_ 6 2535 05 Kasım 2007 10:45
Ağla Ağla Şiirler ve Şairler keserim 0 1690 30 Ekim 2007 23:23
Prof Bayraklı: Namazın Kazası olmaz.. Namaz-Abdest-Teyemmüm NUR 6 3972 25 Ekim 2007 11:13
Mevlana'nın vasiyeti Güzel Sözler-Deyımler-Nükteler Tuba_ 1 2023 25 Ekim 2007 00:10
Salavatlar ve anlamları Dua Bölümü Kara Kartal 1 2143 24 Ekim 2007 23:59