 Cevap: Mustafa İslamoğlu hakkında tartışma
Yazılan yazılara cevap verme hazırlığındaydım ancak görüyorum ki, kendilerinin "İslam alimi" diye niteledikleri şahsın ipe sapa gelmez beyanlarını hiçe sayıp, Cübbeli Ahmet Hoca gibi bir zatın sözlerine "uydurma" yakıştırması yapılmış. Madem savunduğunuz Mustafa İslamoğlu alim bir zat, neden Cübbeli Ahmet Hoca'nın "ilmi tartışma" yapılması için televizyon programına çıkma tekliflini kabul etmedi.!!! Çünkü biliyor ki, Cübbeli Ahmet Hoca onu ilmi anlamda mat eder.
Cübbeli Ahmet Hoca kaynak vererek ve reddiye yaptığı kişinin kendi kitaplarından örnekler vererek reddiye yapıyor.
Cübbeli Ahmet Hoca ve onun gibileri iyi ki var, yoksa 1400 senedir bize sağlam gelen din, bidat ehli hoca müsveddeleri yüzünden din olmaktan çıkacaktı.
Bir Ehli Sünnet tutturmuş gidiyorum ya, sanki ben bunu kafamdan uydurdum, sanki bu Ehli Sünnet olayı, Emevi devleti tarafından ortaya çıkartılmış gibi beyanlar yazılmış ama işin aslı öyle mi acaba?
"Ümmetim yetmiş üç fırkaya ayrılacak, bunların içinden bir fırkası ehl-i necat olacaktır."
buyurmuş. Ashab sormuşlar:
"Yâ Resûlâllah, o kurtulan fırka hangi fırka olacaktır?"
Şöyle cevap vermiş:
"Benim sünnetimden şaşmayanlar kurtulanlardan olacaktır! Yâni Ehl-i sünnet ve cemaat mensuplarıdır."(Tirmizi, İman,18; İbnu Mace, Fiten, 17)
Bu sözü söyleyen Peygamber'in (s.a.v) bizzat kendisidir. Nasıl oluyor da bu kavramı Emevi'ler çıkarıyor?
Hazreti Ayşe annemiz ve bilhassa Peygamber'imizin (s.a.v) vahiy katipliği yapmış bir sahabe olan Hazreti Muaviye (r.a.) hakkında ki olumsuz düşünenlerin;
Umeyr; "Muaviye'yi hayırla yad edin. Zira ben Resulullah'ın (s.a.v) (Allah'ım, onunla (insanlara) hidayetini ulaştır!) dediğini duydum dedi. (Tirmizi)
Hazreti Ali, (Muaviye, hiç mağlup olmaz) hadis-i şerifini hatırlasaydım, Muaviye ile savaşmazdım buyurdu. İmam-ı Beyheki de diyor ki: Hazret-i Ali buyurdu ki, Resulullahtan işittim, (Ümmetimden bazıları, Eshabımı kötüleyecekler. Bunlar, müslümanlıktan ayrılacaklardır.) buyurdu. (Mevahib-i ledünniyye)
İkinci binin müceddidi İmam-ı Rabbani hazretleri de buyuruyor ki:
(Hazret-i Muaviye'nin yanılması, Resulullahın sohbeti bereketi ile, Veysel Karani'nin ve Ömer bin Abdülaziz'in doğru işlerinden daha hayırlı oldu. Bunun gibi, Amr ibni As'ın yanlış bir işi, o ikisinin şuurlu işinden daha üstün oldu.) [c.1, m.120]
gibi beyanatları göz önünde bulundurması kendi lehine bir durumdur.
Sahabe-i Kiram hazretleri müctehidtirler. Hazreti Muaviye (r.a), Hazreti Ali (r.a) ile yaptığı savaşta ictihadi olarak haksızdı ama ilmi sadece kendi ekolünden okuyanların bunu anlayamaması normaldir.
Cemalettin Afgani, Muhammed Abduh, Reşit Rıza gibi masonluğu tescillenmişlerin, dine ne hizmeti olabilir ki?
"Dinin başını dinin kılıcıyla kesmek gerekir." diye beyanatı olan biri, nasıl olur da dine hizmet edebilir?
|