Tekil Mesaj gösterimi
Alt 12 Ağustos 2013, 15:09   Mesaj No:11

Medineweb

Medineweb Emekdarı
Medineweb - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Medineweb isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13301
Üyelik T.: 04 Şubat 2011
Arkadaşları:5
Cinsiyet:erkek
Yaş:38
Mesaj : 4.833
Konular: 926
Beğenildi:342
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: TDV İslam Ansiklopedisi '' Allah'' Maddesi

ALLAH
(<tl)
Abbas Mahmûd el-Akkâd'm
(1889-1964)
çeşitli din ve felsefelerin
Allah hakkındaki görüşlerini inceleyen
ve İslâmiyet'teki Allah inancının
mükemmelliğini savunan eseri.
Başlangıçtan günümüze kadar insan­lığın tanrı anlayışı ile insandaki din duy­gusunu ele alan eser bir giriş, üç bölüm ve bir sonuç kısmından oluşur. Birinci bölümde akîdenin menşei ve mahiyeti ele alınarak bu konuda Taylor, Max Mül-ler, Freud gibi araştırıcıların görüşleri ile totemizmin insanlığın ilk dini olduğu şeklindeki görüş tenkit edilir. Daha son­ra tann inancının tarih boyunca geçirdi­ği merhaleler üzerinde durularak "Kevnî Şuur" başlığı altında varlık, varlığın ni­teliği, zaman mefhumu, insandaki din duygusu gibi konulara temas edilir. Te­lepati, telerji, ipnotizma, psikometri, ruh çağırma, tecrübî psikoloji gibi ruh bilim­lerinin uzmanlarına ait görüşler ve bun­ların değerlendirilmesine yer verilir. "Al­lah Zâttır" başlığı altında da Allah'ın var­lığının "zât'tan başka bir kelime ile ifade edilemeyeceği belirtilerek bu konudaki Eski Mısır. Hint, Çin, Japon, İran, Bâbil ve Yunan telakkilerinden bahsedilir.
"Dinde Yeni Dönem" adını taşıyan ikin­ci bölümde kitabî dinlerle felsefedeki ilâh anlayışı üzerinde durulur. Bu bölüm­de Yahudiliğin Yehova ve mesih telakki­si, Sokrat öncesi ve sonrası İlkçağ filo­zoflarının tanrı ve âlem anlayışları, Hı­ristiyanlığın teslîs ve mesih inancı, İslâ­miyet'teki Allah akidesi kısmında da Al­lah'ın zâtı ve sıfatları ile diğer din ve felsefelerdeki ilâh telakkilerinden ayrıl­dığı hususlar açıklanır.
"Felsefeden Sonra Dinler" adlı üçüncü bölümde öncelikle felsefenin gelişmesin­den sonra semavî dinlerin durumu in­celenir. İlk olarak Yahudiliğin durumu, yahudi filozof Philon ile Müsâ b. Mey-mûn'un felsefe İle yahudi itikadını telif etme çabalan anlatılır. Daha sonra Hı­ristiyanlığın durumuna, hiristiyan ilâhi­yatçı Origene, Arius, Nestûr (Nestorius), Saint Augustin ve Saint Thomas'nın fi­kirlerine temas edilir. Son olarak da İs­lâm'ın durumu ele alınır. İmamet, kazâ-kader, Allah'ın sıfatlan konusunda or­taya çıkan görüşler incelenir. Daha son­raki kısımda kitabî dinlerden sonra fel­sefenin durumu anlatılırken. Descartes, Berkeley, Spinoza. Leibnitz, David Hume, Stuart Mili, Kant, Hegel gibi Yeni ve Ya­kınçağ filozoflarının tanrı-âlem ilişkisi hakkındaki görüşleri ele alınır. Bu ko­nuda tasavvufî düşünceye ayrılan kısım­da ise sûfiyyenin Allah-âlem telakkisi açıklanır. Allah'ın varlığının delilleri bah­sinde, filozofların Allah'ın varlığını is­pat etmek için kullandıkları delillerin en meşhurları olan burhân-ı kevnî (kozmo-lojiK delil), burhân-ı gâî (teleolojik delil). ekmel varlık delili ve ahlâk delili ile bun­lara yöneltilen itirazlar ve cevaplan be­lirtilerek materyalizmin dayandığı te­sadüf prensibi reddedilir. Kur'ânî deliller kısmında, isbât-ı vâcib'e temas eden bazı âyetler zikredilerek bu âyetlerin ik­na yönünden en kuvvetli deliller olduğu belirtilir. Çağdaş filozofların görüşlerinin ele alındığı kısımda Stuart Mili, VVılliam James, Spengler, Nietzsche ve Hart-mann'ın fikirleri aktarılıp bunların tahlil ve tenkitleri yapılır. Tabii ilimler ve ila­hiyat bahisleri konusunda Arthur Stan­ley Eddington, James Hopwood Jeans, Albert Einstein, Cressy Morrison gibi po­zitif bilimlerde meşhur olan âlimlerin Allah'ın varlığına dair görüşleri açıklanır.
Sonuçta ise tevhid akidesinin inançla­rın en üstünü, insanın akıl ve fıtratına en uygunu olduğu, aklın iman konusun­da büyük role sahip bulunmakla birlik­te temel unsur teşkil etmediği, hissin, şuurun ve apaçık hakikatlerin de akıl gibi imanda etkili olduğu belirtilir.
Akkâd eserinde, dinleri ve felsefî ce­reyanları çok iyi bilen bir düşünür ola­rak bunların inanç konusundaki görüş­lerini tenkit ve tahlile tâbi tutabilmiştir. Bu yönüyle kitap, ilim-felsefe-akide ara­sındaki ilişkileri inceleyen ve Allah'ın var­lığını ispat etmek için kaleme alınan ye­ni ilm-i kelâm devrine ait bir eser ma­hiyetindedir. İlk defa 1947 yılında Kahi-re'de yayımlanan eserin birkaç baskısı yapılmıştır. Eser aynca "Mevsûatü Ab-bâs Mahmûd el-Akkâd" adlı külliyatın I. cildi (15-316) İçinde neşredilmiştir (Bey­rut 1970).








bu hizmet [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] ailesine mahsustur..alıntı yapanlar kaynak bildirmezlerse kul hakkına girmiş olurlar
Alıntı ile Cevapla