Konu Başlıkları: Tasavvuf-i Hayat
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 30 Ağustos 2007, 11:13   Mesaj No:2

TufeyL

Medineweb Kıdemli Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:TufeyL isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 50
Üyelik T.: 15 Temmuz 2007
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 303
Konular: 116
Beğenildi:4
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cvp: Tasavvuf-i Hayat


İşitmenin hayırlı oluşunun alameti, kişinin Hakk’tan duyduğunu bütün özellik ve vasıflarıyla anlayarak işitmesi ve dinlemesidir.

Sufi anlatılan ve ilham edilene kulak verir.

Şibli: “Kur’an’ın nasihatleri kalbi Allah ile beraber olan ve göz açıp kapayıncaya kadar da olsa O (cc)’ndan gafil olmayanlar içindir.”

Anlayış makamı, sohbet ve konuşma yeridir. O da kalbin işitmesinden ibarettir. Müşahade makamı ise kalbin basiretli olmasıdır. Anlayış, ilham ve semain tabi neticesidir.

Kalbin ölümü nefsin şehvetlere dalmasındandır.

Allah Teala’ya kulak vermeye mani olan her şey nefisden kaynaklanır.

Anahatlar umumi bir bakışla idrak edilir. Tefarruat ise insan yaratılışının kifayetsizliği sebebiyle tamamiyle idrak edilemez.

Tohum eken hakime benzer, tohum ise doğru söze benzer.

Heva ve hevesten tad almak asalak bir dikenin gelişmekte olan bir bitkiye mani olması gibidir.

Sufinin kalbi ilahi sevginin bütün lezzetleriyle konakladığı yerdir. Saf sevgi ruhu huzur-u ilahiye ulaştıran bir bağdır.

Rasulullah (SAV) kainat yaratılmadan önce makam-ı istikrara en yakın kişi olmuş, temkin sohbetine katılmış bulunduğundan bütün hal ve davranışlarında ilahi n urlar apaçık görülmüştür.

Fehimden ilme, ilimden amale ulaşılır.

Ayetler, ilahi hususiyet ve vasıflar taşır. Okunması ve dinlenilmesiyle ilahi tecelliler yenilenir ve kişi Allah’ın azamet ve cemalinin aksettiği bir ayna olur.
Alıntı ile Cevapla