Tekil Mesaj gösterimi
Alt 12 Şubat 2014, 18:31   Mesaj No:25

Ali Parlak

Medineweb Aktif Üyesi
Ali Parlak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Ali Parlak isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 38986
Üyelik T.: 10 Şubat 2014
Arkadaşları:3
Cinsiyet:Erkek
Memleket:Karaman
Mesaj: 164
Konular: 25
Beğenildi:76
Beğendi:68
Takdirleri:340
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Allah Aşkına Talip Olanlara/Ali Parlak

Alıntı:
dua dilencisi Üyemizden Alıntı Mesajı göster
Şunu demek istiyorum:
Aşka talipseniz eğer,
Ameliyata hazır olun...
Doktor(cc) sizi en güzel şekilde ameliyat edecektir.
Size belalarla olgunlaştıracaktır.
Çünkü Gül’e(cc) olan sevgi,
Dikenler(belalar) ile olmazsa bilinemez… Hakkı ile sevilemez…
Hakkı ile zaten sevemezsin de…


Yazı içten ve samimi hissedilerek yazılmış Allah c.c. razı olsun hem okudum hem düşündüm aylardır çevremdeki insanların teselli sözlerine takıldım düşündüm üzüldüm kendimle iç hesaplaşma yaşadım yeri geldi göz yaşlarıma hakim olamadım en yakınımla hatta annemle dahi paylaşamadım onu üzmemek adına..Sınava tabi tutulmaya başladığında insanların yaptığı yorumlar düşüncelerimi dahada derinleştirdi..Hocam bu sözlerin mantığını ben çözemedim hazır bu yazı yazılmış bende tevafuk okumuşken sınavlar yada sizin tabirinizle amaliyatlar üst üstte geldiğinde insanların yorumu "dikkat ettiğim hususları kişileri Allahtan çok sevdiğimi ve Allah onlarla beni sınava tabi tuttuğunu dile getirenler oldu

Dua dilencisi kardeşim… Çok samimi duygularla yazılmış bir yazıyı, samimi duygularla okumuş ve samimi bir soru sormuşsunuz. Yalnız sizin sorunuz o kadar derin ki, yüzeysel olarak anlatmak pek açıklayıcı olmayabilir. Samimiyetinizden dolayı samimi bir cevap yazmak istedim. Onun için kepçeyi biraz derin daldırayım dedim. Dilim ne kadar dönerse artık. Lütfen okurken şunu aklınızdan hiç çıkarmayın. ‘’En iyisini Allah bilir.’’
Derler ki; peygamberlerden birisi yıllarca tebliğ yapmış ama hiç kimseyi inandıramamış. Hatta yalancı deyip küfür etmişler. En sonunda dayanamayıp ellerini havaya kaldırmış: ‘’Allahım, ne yaptıysam inanmıyorlar. İşleri güçleri hakaret ve küfür etmek.’’ Hemen Cebrail ile mesaj gelmiş: ‘’Kulum sen sadece anlat. Onlar bana da küfür ediyorlar.’’
İnsanları az çok tanımışsınızdır. Kendilerini yaratana bile küfür ediyorlar. Peygamberlere bile küfretmişler, aşağılamışlar. Düşünün bir kere: Bu dünyada küfürü her insan hak etse bile, peygamber ler de hak ediyor muydu? Peki Allahu Teala küfürü hak ediyor mu? Her durumda nimetinin hangisini kesiyor? Nefes alma nimetini bile, ciğerleri hasta olana sorun. Saymakla biter mi nimet?
İnsanların yaptığı yorumları boş verin, kimseyi memnun edemezsiniz. Nasreddin Hoca eşeğe binmiş, eşeğe yazık demişler. Eşekten inmiş, siz manyak mısınız niye binmiyorsunuz demişler. Çocuğunu bindirmiş. Yaşlı başlı adamı yürütüyor demişler. Kendisi binmiş, çocuğu yürütüyor demişler. Yani insanların sözleriyle hareket etmeyin, her işinize bir kulp takarlar.
Bir cenazedeyim… Ev sahibinin acısı tüm benliğini sarmışken, bir de yemek vermiş. Adam cenaze evinde olduğunu unutmuş, ev sahibine bağırıyor oturduğu yerden. Bunun tuzu yok, salatası nerede, ayranım bitti. Yemek hiç güzel değil diye bağırıyor… Yazık ev sahibi de acısına mı yansın yoksa… Neyse… Anladınız… Memnun edemezsiniz.
Siz Kuran ve sünnet ışığında doğru bildiğinizi yapın. İnsanlar ne derse desin, boşverin.
Gelelim yazının mantığına:
Çevrenize şöyle bir bakın. Allah’ın yaratmadığı bir şey görüyor musunuz? Hayır. Allah Teala Saffat Suresi 96. Ayette şöyle buyuruyor: ‘’ Ve sizi de, yaptığınız şeyleri(fiillerinizi) de Allah yarattı.’’ Her şey Allah’tan. Hayrihi ve şerrihi… Sorumluluk sahibi olmayan kullardan gelen zararlara hep eyvallah deriz. Allahın bir bildiği vardır deriz. Sabretmesi kolay olur. Ama sorumluluk sahibi olan kullardan(insanlar ve cinler) gelenlere sabretmek zordur. Çünkü onlardan gelenleri Allah’tan bilmeyiz. Kuldan biliriz. Şöyle düşünmek lazım. Kul ister. İstek dua olarak kabul edilir. Ve Allah tarafından yaratılır. Eğer bize kul eliyle bir zarar geliyorsa, bunu da Allah’tan bilmeliyiz. Çünkü fiili yaratan O. Ama kul kendi isteğinden sorumlu olduğundan, cehennemdeki kendi ateşini körüklemekten başka bir şey yapmaz. Yalnız hep şunu unuturuz. Allah dilemedikçe bütün bir kainat da bir araya gelse, bir yaprak dahi kımıldatamaz. Yaprak kımıldıyorsa demek ki Allah öyle istiyor.
Peki Allah bizim başımıza niye şer getiriyor. Sebeplerini en iyi Allah bilir. Ama O’nun merhametini bildiğimiz için kendimizce tahminde bulunabiliriz.
Mesela:
1. Kendi ellerimizle yaptıklarımız yüzünden olabilir. Yaptığımız kötülüklerden veya günahlardan dolayı, Rabbimiz bizi temizlemek istiyordur. Maide Suresi 6 ‘’ Allah size güçlük çıkarmak istemez, ama sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak ister. Umulur ki şükredersiniz.’’ Engel olamadığımız şer sandığımız şeyler, üzerimizdeki günah kirlerinin temizlenmesi için olabilir.
2. Rabbimiz bize cihad için imkan sunuyordur. Cihad için yola çıkanın, dönünceye kadar Allah yolunda olduğunu ve ölünce şehit olacağını söylemeye gerek var mı bilmiyorum. Elimizle, olmadı dilimizle, olmadı kalbimizle… Sonuçta hepsi cihad.
3. Veya bizim bilmediğimiz bir sebebi vardır. Beni çok etkileyen ve kör bir kız ile annesi arasında geçen bir konuşma var. Paylaşmak isterim. Küçük kız sorar: ‘’Neden ben?’’ Annesi göz yaşlarını gizlemeye çalışarak cevap verir: ‘’Belki Allahın senin için özel bir planı vardır.’’
4. Her başa gelen bela da, cennetteki derecen birer birer artıyor olabilir. Çünkü hep dualarımızda demiyor muyuz, Allahım beni peygamberimize komşu yap. Allahu Teala bakıyor halimize, amellerimize, işlerimize. O mevkilere gelecek kadar çalışmıyoruz. Ama duaları da kabul etmek istiyor. O zaman senin bela diye nitelediğin her şey başına geldikçe, peygamberimize yaklaşıyorsun…
5. Ben ne kadar ağır imtihan olursam olayım, hiçbir peygamberin imtihanı kadar ağır olamaz. Ya hu Allahu Teala SEVGİLİM dediği peygamberini bile ağır imtihanlardan geçirmiş, beni mi imtihan etmeyecek.
6. Bakara Suresi 214 – ‘’ Yoksa siz, kendinizden önce yaşayanların başına gelenlerin, sizin de başınıza gelmedikçe, cennete gireceğinizi mi zannettiniz? Onlara (öyle) şiddetli belâ ve sıkıntılar (felâketler) dokundu ki, resûl ve onun yanındaki âmenû olanlar: “Allah'ın yardımı ne zaman?” diyecek kadar sarsıldılar. Allah'ın yardımı gerçekten yakın değil mi?’’ Bu sözü açıklamaya gerek var mı bilmiyorum…
7. Bizim bilmediğimiz, Allahın bildiği başka sebepler de olabilir… Belki de hepsi… İçiniz rahat olsun. Üzerinizde bela varsa ve siz hala Allah’ı seviyorsanız, belaya aldırmayın. Çünkü Allah sizi seviyor.
Şunu hiç unutmayın: Allah, şükredenleri pek yakında ödüllendirecektir. (Ali İmran Suresi, 144)
Alıntı:
dua dilencisi Üyemizden Alıntı Mesajı göster
"dikkat ettiğim hususları kişileri Allahtan çok sevdiğimi ve Allah onlarla beni sınava tabi tuttuğunu dile getirenler oldu

İçinizi ferah tutun. Allahtan başka mevcut yok. Kimi severseniz sevin, ancak Allah’ı seversiniz. Fakat şu püf noktasını unutmayalım hiçbir zaman. Sevdiğimiz kişi Allah’tan gayrı, başka bir alemin yaratığı veya başka bir tanrının kulu değil. Allah da biliyor bizim zayıf karakterli olduğumuzu, dayanamayacağımızı. Birini sevdiğiniz zaman aklınıza Yakup as gelsin. Ne kadar severseniz sevin, onun Yusuf as ı sevdiği kadar sevemezsiniz. Biliyorsunuz kaybettiğinde ağlamaktan gözleri kör olmuştu. Allah imtihan eder. Ama kuluna (tövbe estağfirullah) gıcıklık olsun diye de zulmetmez. Bir şeyi çok sevebilirsiniz. Sadece yüzünüzü Allah’a dönün, hepsi bu. Allahu Teala size demek istiyor ki, kulum beni unutma.
Alıntı:
dua dilencisi Üyemizden Alıntı Mesajı göster
hatta daha ileri gidip geride kalan oğlum üzerinden acımasızca tahminlerini yürütenler oldu

Özür dilerim oğlunuz hakkındaki durumu tam anlamadım. Ama acımasızca tahminler yürütenleri siz cahillikleriyle baş başa bırakın. Size ne söyleyeceğinizi Allah söylüyor bakın: ‘’Ve Rahmân'ın kulları yeryüzünde tevazuyla yürür. Ve onlara cahiller hitap ettiği (lâf attığı) zaman “selâm” derler.’’ (Furkan 63)
Alıntı:
dua dilencisi Üyemizden Alıntı Mesajı göster
kendimi dinlemeye başladım geçmişte dikkat ettiğim hususları defalarca sıradan geçirdim beynimde,

Kendinizi yıpratmayın. Müslüman geçmişe yönelik yaptıkları için ‘’keşke’’ demez. Zaten geçmişe dönse de farklı bir şey yapmaz. Çünkü o kaderdir. Yine aynısını yaparız. Keşke ile uğraşmayın.
Ama geleceğe dönük ‘’keşke’’ye izin verilmiştir. Çünkü ‘’keşke’’ geleceğe dönükse, bu bir duadır…
Alıntı:
dua dilencisi Üyemizden Alıntı Mesajı göster
inanan insan tedbir alır tevekkül eder benim aldığım tedbirler başımıza gelen musibetlerle içselleştirildi yeri geldi sorumlusu bile tutuldum kendimi sorgulamaya başladım benmi yanlış düşünüyorum

Tedbir haktır. Tevekkül haktır. Başa gelen musibetler kaderle alakalıdır. İsteseniz de kaçamazsınız. İsyan yok. Rıza var. Tedbir, tevekkül, sonrası Rıza… Rıza lokmasını yemek zordur. Herkes yiyemez, boğazına durur. Bu lokmayı yiyemeyenler de hep sorumlu arar. Sorumlu aramak Hakikatta Allaha şirk koşmaktır. Sizi sorumlu tutanlar bilseler ki Allaha şirk koşuyorlar, böyle bir şey yapmazlardı.
Kendinizi asla sorumlu tutmayın. Olay sizden çıkmış. Allah’tan geldiğini bilin ve Rıza lokmasını zor da olsa yemeye bakın. Allah dostu olmak kolay değil. Sevgilinin tokatına dayanamıyorsak, aşktan bahsetmek niye. Dikenler elinize batacaktır. Kanatacaktır. Canınız yanacaktır. Her acıyı asla yalnız çekmeyin. O acılarınız Allah ile paylaşın. O her acınızı aslında sizin ile beraber tadıyor. Sıkıntıları sizin ile beraber çekiyor. Çünkü yaratan O. Siz sadece acılarınızı O’nunla paylaşın.
Eee güzel insan. Canınız her acıdığında dua vakti gelmiş demektir. Duanın tam kabul edileceği zaman o zamandır. Yakınmak yerine niye isteyebildiğiniz kadar istemiyorsunuz ki… Fırsatı değerlendirin, isteyin isteyebildiğiniz kadar… Bir damla göz yaşıyla da mühürü vurdunuz mu… Tamamdır ya hu…
Alıntı:
dua dilencisi Üyemizden Alıntı Mesajı göster
yoksa çevremdeki insanların haksız sui zanları çarpık düşünceleri mi farklı ..

Hikaye bu ya, zamanın birinde bir ülkeye yağmur yağmış. Ama ne yağmur...
Yalnız bu yağmur sularının bir özelliği varmış. Çok değişikmiş. İçen deliriyormuş.
Yağmur suları içme sularına karışınca olayın vehameti iyice anlaşılmış. İçen delirmiş, içen delirmiş. Kısa zaman içinde ülkedeki tüm halk kafayı yemiş. Herkes deli...

Sadece o sulardan içmeyen bir tek saray halkı kalmış. Ama gel gör ki sarayın suyu da azalınca, saray halkı da çaresiz, yağmur suyundan içmek mecburiyetinde kalmış. Artık onlar da deli...

Sadece bir tek kral o sudan içmemiş. Koskoca ülkede tek akıllı kral kalmış. Ama ne var ki bu seferde halk başlamış bağırmaya... ''Kralımız deliiii, kralımız deliiii, kralımız deliiiiii....''
Kral bakmış olmayacak, bu durum böyle gitmeyecek... ''Getirin'' demiş... ''Getirin o sudan ben de içeceğim.''
Getirmişler... İçmiş... Kral, kafaya tencere kapağını geçirip sokağa çıkmış...

Halk sevinç çığlıkları içinde bağırmaya başlamış... ''Kralmız akıllandııııııı, kralımız akıllandııııı, kralımız akıllandııııı...'''
Sadede gelelim: Bu hikayede sizin konumunuz ne? Bırakın insanları ya hu…

Alıntı:
dua dilencisi Üyemizden Alıntı Mesajı göster
Allah c.c. merhametine kalben ruhen inanıyorum laf olsun diye değil musibetlerle gelen rahmeti canım yansada sanki yüreğimizin yanan kısmına tedavi uygular gibi

Eyvallah
Alıntı:
dua dilencisi Üyemizden Alıntı Mesajı göster
ama insanların mantığını çözemedim

Kimse çözemez zaten… Çünkü ne kadar kafa varsa o kadar da mantık var. Hiç biri birbirine benzemez.
Sizin göreviniz onların mantığını çözmek değil. Siz HAKKIN ŞAHİDİ olarak geldiniz bu dünyaya…
Biz
La ilahe İllah, Muhammedun Resulullah
Demek ve yaşamak ve şahit olmak için geldik.
Alıntı:
dua dilencisi Üyemizden Alıntı Mesajı göster
ben mi yanlış düşünüyorum teselli edeyim derken sanki haşa Allah c.c. benden intikam alıyormuş gibi defalarca dile getirenler oldu ve halada oluyor bugünde bir örneğini yaşadım..

Allah kullarından intikam almaz. Şanına yakışmaz. Allahın kafir kulları, yaptıklarından ötürü, nimeti inkar ettiklerinden, elestü bi Rabbiküm hitabından kaçtıklarından dolayı, Kahhar isminin tecellisini üstlerine çekerler. Yine de onlara ahirete kadar mühlet tanınır. Allah intikamını alır derler. Ama bu kulların kendi elleriyle yaptıklarından dolayı kendilerini ateşe atmalarından kaynaklanır. Yoksa Allah kullarına niye azap etmek istesin ki. O kadar nasihata rağmen sen kendini ateşe atarsan, tercihini öyle yaparsan, kim ne yapsın?
Alıntı:
dua dilencisi Üyemizden Alıntı Mesajı göster
MUsibet ve sınavlar hakkında derin ukalaca yorum yapanlara nasıl bir yaklaşım olabilir ?

Öncelikle SELAMETLE deyin.
Sonra mümkünse o kişilerden uzak durmaya çalışın. Peygamber efendimiz bizden daha merhametli olduğu halde Vahşi’ye ne demişti: ‘’Mümkünse gözüme görünmemeye çalış. Çünkü bana amcamı hatırlatıyorsun.’’ Bu durum bize bir yol gösteriştir. Zarar gördüğümüz kişilerden uzak durmaya çalışmak bir yoldur.
Uzak duramıyorsanız, ileri geri konuşanlara Allah’ı hatırlatın.
Onlar sizi eleştirdikçe siz onlara nasihat edin. Belki de size, onlara islamı anlatmak için bir fırsat sunuluyor…
Biraz uzun oldu ama umarım sorunuzun cevabını bu yazının içinde bulursunuz.
Saygılar efendim…
__________________
O'nunla var ol var olacaksan,
Kurtul O'nsuz tüm var oluşlardan...
Alıntı ile Cevapla