Konu Başlıkları: insan Olmak/Erkam Taylan
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 13 Mayıs 2014, 17:05   Mesaj No:5

Erkam Taylan

Medineweb Üyesi
Erkam Taylan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Erkam Taylan isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 44761
Üyelik T.: 09 Temmuz 2014
Arkadaşları:0
Cinsiyet:Bay
Memleket:Van
Yaş:42
Mesaj: 94
Konular: 16
Beğenildi:26
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: insan Olmak

"İnsan, başıboş bırakılacağını mı sanıyor" diye adeta haykırıyor Kuran.

Biliyoruz ki, insan zarardadır.

İnsanız ve zarardayız... İnsan olamadığımız kadar zarardayız.

Kuran'da "insan" adı verilmiş bir sure var. Bu sureye Dehr suresi de deniyor, Dehr zaman manasına gelir. 31 ayetten oluşuyor ve "gerçek şu ki" diye başlıyor.

Elbette insan ile zaman arasında bir ilişki var.

İnsan imtihandadır ve insana bir zaman, süre verilmiş...

ALLAH "büyük eseri" olarak insanı muhatap alıyor.

İnsan ALLAH'ı hem sevmeli hem de ALLAH'tan korkmalı.

İnsanı içindeki o büyük sevgi tutar.

ALLAH sevgisi, ALLAH'a isyandan, O'na muhçup olmaktan korur insanı...

Sevme potansiyeli ile insan sevilecek "Büyük gücü" bulduğunda kalbinden arınmaya başlar...

Gerçek sevgi insana edep yükler, insan edeple ağırlaşır...

Yeniden düşünmek için, ağırlaşmak için, "İnsan" suresinden bazı ayetleri sıralıyorum...

"Gerçek şu ki, insan (henüz) anılır bir şey değilken (yaratılmamışken) üzerinden uzunca bir zaman geçti."

"Şüphesiz biz insanı, karışım halindeki az bir sudan yarattık ve onu imtihan edeceğiz. Bu sebeple onu işitir ve görür kıldık."

Şüphesiz biz onu (ömür boyu yürüyeceği) yola koyduk. O bu yolu ya şükrederek ya da nankörlük ederek kateder."

Devamındaki ayetlerde ahiret hatırlatılıyor, iyileri ve kötüleri bekleyen akıbetten haber veriliyor.

Her insanda bir miktar akıbet endişesi vardır ve olmalıdır.

Bu kiminde dünya ile sınırlı kalır, kiminde dünyayı aşar, dünyadaki yaşayışı şekillendirir ve ahiret endişesine kadar ulaşır...

ALLAH kullarının, asık suratlı, çetin bir günün azabından korkup kendisine sığınmalarını istiyor ve anlatmaya devam ediyor;

"ALLAH da onları o günün kötülüğünden korur ve yüzlerine bir aydınlık ve içlerine bir sevinç verir."

Sabredenlerin cennet ve içindekilerle mükafatlandırılacağını anlatan ayetlerden sonra sure şu ayetlerle bitiyor;

"Sabah akşam Rabbinin adını an."

"Gecenin bir kısmında ona secde et; geceleyin de onu uzun uzadıya tespih et."

"Şunlar (inanmayanlar) dünyayı tercih ediyorlar ve çetin bir günü arkalarına atıyorlar."

"Onları biz yarattık ve eklemlerini (birbirine) biz bağladık. Dilediğimizde (onları yok eder) yerlerine benzerlerini getiririz."

"İşte bu bir öğüttür. Dileyen, Rabbine ulaştıran bir yol tutar."

"ALLAH'ın dilemesi olmadıkça siz dileyemezsiniz. Şüphesiz ALLAH hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir."

"O, dilediği kimseyi rahmetine sokar. Zalimlere ise elem dolu bir azap hazırlanmıştır."

Yukarıdaki 'insan' biziz...

Yaratan bilir...

İnsan için kurtuluş ve gerçek huzur o bilgiye talip olmaktır...

Bunun da kendince bir usul ve adabı vardır.

Yaratıcısını bilmeyen insan aldanır...

Aldananlar da hayatı şekvayla tüketirler..

Biliyor ve inanıyorum ki, vahiy hem aklı hem de ruhu aydınlatır.

İnsan, bütün bu bilgileri ilim ederek kalmamalı, hikmete ulaşmaya gayret etmeli ki, anlasın ve aldanmaktan kurtulsun.

Anlamak anlaşılmaktan daha hayati önemdedir insan için.

Mahiyetini anlamak... Kendisini anlamak... Varlık serüvenini anlamak... Yolu ve yolculuğu anlamak... Varlığı ve yokluğu idrak etmek...

ALLAH'ı bulmak...

"ALLAH'ı bulan neyi kaybeder, O'nu kaybeden neyi bulur" diyor bulanlar...

Hikmetle bakmayınca bu alemde pek de bir şey anlaşılmıyormuş...

İnsan yaradılış itibariye tedirgindir, muhtaçtır, eksiktir, zayıftır, ürkektir...

Ama insan ALLAH'a muhtaç olduğunu idrak ettiğinde, yani Ona kul olduğunda her şeye kul olmaktan, her şeyden korkmaktan kurtulur...

ALLAHım; Bize seni anlayacak ilim, bizi sana götürecek irfan, hikmet ver, bize seni isteme iradesini bağışla...

ALLAHım; Korkunu da sevgisini de esirgeme kalbimizden.

ALLAHım; Yaradılışımızdaki imtihan maksatlı eksikliklerimizi, bize vereceğin hidayetle gider, yaşayışımız istikamet bulsun
__________________
Özgürlük Akılların Kiradan kurtulması ile Başlar..
Alıntı ile Cevapla