[muallime]

Güzel kardeşlerim ;Allahın Rahmeti bereketi üzerinize ve ümmeti Muhammede olsun.
Hem yazıyı paylaşan ,hem konuya katılan kardeşlerimin tesettür konsndaki takvası ve gayreti takdire şayan ..Lakin gözden kaçırdığınız,farkedemediğiniz bazı noktalar oldğunu düşünüyorum.

Allahın Kuranı Kerimde emrettiği ve razı olduğu tesettür için şartlar şunlardır.

Vücut hatlarını belli etmeyecek,dar olmayacak,içini belli edecek şekilde ince olmayacak,erkek kıyafetine benzemeyecek,örtüden güzel kokular gelmeyecek.kadının cazibesini ortaya çıkarmayacak.Bu şartları hangi çeşit ve ölçülerde kumaş parçasıyla örterse örtsün ,tesettür emri yerine getirilmiş olur.

Kadınlığı ortaya çıkaran dikkat çeken renklerle örtünmek de takvaya uygun bir tesettür olmaz.Teberrüc olur.(1)
Topuz,topklu aykkabılar ,makyaj,çok renkli örtüler,teberrüc kısmında değerlendirilir.

Şimdi gelelim ŞAL takanların durumuna ;Bir kadın ha 90X90 bir örtü kullanmış;1.20X60 cm.örtü kullanmış NE FARKI VAR?????

Önemli olan tesettür şartlarına uyuyor mu ? uymuyor mu????

Kare bir eşarbında vakkosu yahudisi çiçeklileri çok inceleri var.

Güzel kardeşlerim bir arama motoruna giriniz ve Başka milletten müslüman kadınları yazarak resimlere bakınız.hepsi ama hepsi şal takarlar .kare 90X90 başörtü sadece Türkiye kadınlarına özgüdür .Bulgar romanya azeri kadınlarında da küçük kare başörtüsü takanlar görülüyor. daha çok Türkilere ait bir tarz .

Bunun dışında arap ,bosna mısır,alman ,ingiliz,çeçen,amerika ,avustrya tüm dünya Müslüman kadınları şal türü bir örtüyle kapanırlar,örtünürler.İğne kullanmazlar .(İğne de sadece Türklere has bir kullanım tarzıdır.Ve Tehlikelidir.)

Şimdi Türkler haricinde hiçbir Müslüman kadının tesettürü yok mudur ?

Sonuç olarak Şal takanlar güzel oluyor evet,Ama çiçekli bir eşarp takan bir kadın da güzel görünüyor.

Önemli olan metre ve boyutundan ziyade ;Kadının kadınlığını gizleyecek,dikkate sunmayacak her örtü tesettürdür diyebiliriz.
Bu konuda Sizlere tavsiyem Türkiye sınırları dışına çıkarak( ) biraz daha ilmi düşünmenız.

Bazı cemaatler de çarşaf dışında örtüyü tesettür kabul etmezler. Kuran daki cilbab kelimesinin çarşafa delalet ettiğini kabul eder ve Pardesünün gavur giysisi olduğunu vurgularlar.

Halbuki tesettür konusunda geniş bir araştırma yapıldığında görülüyor ki ;üzerinde birleşilmiş bir (çarşaf ,cilbab,abaye,pardesü vs.)tesettür isminden ziyade vasıfları vardır. Yukarda belirttiğimiz gibi.

Hepinizin tesettür konusundaki Hassasiyetinizi takdir ve tebrik eder selam ederim.

Dip not:
1-Teberruc: Kadının, doğuştan gelen (tabii) ve edinilen (sun'i) güzelliklerini uygun olmayan yerlerde kasıtlı olarak göstermesi; bunun için çaba sarfetmesi anlamında bir Kur'ân terimidir.

Terim bu kökten olarak Kur'ân'da iki âyette geçer:

1. "Nikâh umudu olmayan, oturan kadınların, "teberruc" yapmaksızın elbiseleri bırakmalarında kendilerine bir vebal yoktur. Iffetli olmaları (ve dış elbiselerini dahi bırakmamaları) ise kendileri için daha hayırlıdır. Allah her şeyi işitendir, bilendir. (Nûr: 24/60)

2. "Evlerinizde vakarla oturun. Önceki cahiliyye kadınlarının teberruc'u gibi teberruc yapmayın (süslerinizi teşhir ederek dolaşmayın). Namazı kılın, zekâtı verin. Allah'a ve Rasûlüne itaat edin. (Ahzâb 33/33)