[Mihrinaz]

ŞURA SURESİ BİZE NE ANLATIYOR

Şura suresinin işlediği konuların başında,Allah ın son Rasul Muhammed as aracılığıyla gönderdiği mesajın daha öncede,diğer Rasuller aracılığıyla iletildiğidir.Bunun için sizlerin bu mesajı sanki ilkkez duyuyormuşçasına şaşmanız,sizin için bir delhizden ibaretttir.Çünkü bu mesaj ilk insan ve ilk Peygamber ile başlamıştır.

Asıl acayip karşılanması gereken,sizlerin hem yeryüzünde nimetlenip,daha sonra alçakça kibirlenmeniz ve bu mesaja sırt çevirmenizdir.Bunun için başınaza gök yarılıp parçalanadabilir,her türlü cezayıda zaten hak ediyorsunuz.

Allah tarafından gönderilen elçiler,sizleri uyarırlar bu ayarılarını dikkate alırsınız veya almazsınız bu sizin bileceğiniz bir iştir.Rasuller sizin için hiçbir ölçüyü değiştiremezler zaten böyle bir iddalarıda bulunmuyor.Rasuller sizlerin iyiliğini istedikleri için sizlere merhametle yaklaşırlar,yalnız sizler kendinize acımaz ve Rasullere uymassanız Allah ın kaderinin önüne hiç kimse geçemez.Cezayı hak edenede, bu cezasını zaten Allah tan başkasıda vermeye muktedir değildir.

Size türlü saçmalıkları din[yaşama biçimi] olarak anlatanlar sizleri adece aldatmakla kalmayıp ahiretinizide heba etmenizi sağlarlar.Bunun için Rasullerin getirdiği öğretiye uyun,uyunki kurtuluşa erin....

Alllah ın yarattığı insanlar kendi öz iradeleriyle ve özellikli donatılmış yaratılışla hakikati bulma özelliği vardır.Bu donanımla yaratılma sebebi, şunun içindirki,insanlar bu donanımla hakikatı arama ,bulma ,kabul ve red edme gibi haklara sahiptirler.

Yani her insanın boynuna kendi tercihi dolanacaktır.

İnsanlar kendi donanımlı özellikleri,onların kendilerine verilen hayatta bir nizamı oluşturmada Allah tan azade bir şekilde hareket etmek gibi bir basiretsizliğe sürükleyebilir.Demokrasi,kominz,sosyalizm gibi..Bu tamamen bir yanılma işidir. Çünkü yaratan kimse,yine yarattığı şeyin özelliğine göre neye ihtiyaç duyacağını ve duymayacağınıda en iyi bilendir.Bu dünyayı ve içindekini kim yaratmışsa,yönetmede,hükümde,kanunda O na ait olmadığı müddetçe bütün işler karışır ve karıştığı gibi...İnsan bu ölçüleri koymda yeterli donanımda olmadığı gibi böyle ilah vari davranmayada müsaittir.Bu tür iş ve kişilerin söylemlerindende eylemlerindende kaçının.....

Tabi bu özellikte yaratılan insanlar,bazen vesveselere kapılabilir bunun içinde hemen Allah sığınıp yardım istemelidirler.

İnsanların dünya ve ahirette huzur bulmaları,hayatın her alanında,yürütme,yasama ve yargının sadece Allah ın hükmüne ve Rasulunun örnekliğine bırakılmalıdır. fıtri olarak buna müsahit olan insanlar,çoğu kez çıkarcı uyanık geçinen kendi hayatları üzerinde hakimiyet kurmak isteyen ve özellikle yaşadığımız bu dönemde din adamı,eğitimci,kişiler ve müfredatlarıyla dini[yaşama biçimi] ni tahrif etmişler ve etmeye çalışmaktalar.

Bu tahrifat,geçmişteki Rasullerdede olduğu gibi bu günde pratize olarak devam etmektedir.Bunun için her daim uyanık olmak,her türlü söz ve fiili kabul ve uygulamadan önce Allah ın beyanı olan Kuran ve RASULUNUN PARATİZE edilmiş örnekliğinde aramak gereklidir ki kişi hakikatten kaymasın.

Ayrıca bir insanın Allah tarafından Rasul olduğunun delili ,rasul olmadan önceki hayatında doğal olarak bilmediği ve demediği hakikatleri,Rasul olduktan sonra halka duyurmasıdır.Tıpkı Muhammed as 40 yaşaından önce demediğini,40 yaşından sonra dile ve fiili uygulamada gösterdiği gibi...

Son olarak,Rasullerin insanlara getirdiği vahiyi Allah tan aldığını söylemesi,Rasullerin bizzat Allah ı gördüğü anlamına gelmediğidir.Rasuller ancak melek,rüya ve kalplerine ilham ile vahiy alırlar.Bu vahiy alma şeklide Rasullerinde hidayeti bulma şeklini gösterirden bahseder..