Konu Başlıkları: Tesettürlü Erkek Aranıyor
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 05 Nisan 2017, 19:55   Mesaj No:8

Mihrinaz

Medineweb Baş Editörü
Mihrinaz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu: Mihrinaz isimli Üye şuanda  online konumundadır
Medine No : 14593
Üyelik T.: 15 Kasım 2011
Arkadaşları:68
Cinsiyet:Anne
Memleket:MEDİNEWEB
Yaş:44
Mesaj: 12.414
Konular: 1272
Beğenildi:11876
Beğendi:8995
Takdirleri:26381
Takdir Et:
Standart

Tesettür ile davranış birbirlerine paraleldir. Kadın ve erkeğin tesettürü farklı olsa da ortak noktada buluşurlar. Bir kadının tesettürü aynı zamanda bakışında olmalıdır ve bu erkek için de geçerlidir. Bir kadının tesettürü aynı zamanda yürüyüşünde olmalıdır ve bu erkek için de değerlidir. Bir kadının tesettürü aynı zamanda konuşmasında olmalıdır ve bu erkek için de geçerlidir. Bir kadının tesettürü aynı zamanda bir ortama girişindeki ağır başlılığında ve vakarında olmalıdır ve bu erkek için de geçerlidir.

Verilen seminerler, düzenlenen konferanslar hep kadının davranış ve tesettürünü içeriyor ve hep kadınlara yönelik oluyor. Sizler de dikkat ettiniz mi? Bir tane dahi erkeğin tesettürü ve davranışlarını konu içeren bir konferans ve seminer yok. Kimse erkekte olması gereken tesettürden bahsetmiyor, erkeğin tesettüründe ve davranışlarında yaşanan değişimleri göz önüne alarak gündeme getirmiyor.

Özellikle Müslüman erkeklerin hal ve tavırlarında olması gereken tesettür çoktan yitirilmiş durumda. Erkeğin de bir tesettürü vardı. Karşı tarafı cezbetmeyecek, davranışları ve bakışlarıyla Müslüman Kadında olması gereken tesettürü, tek bir davranış yıkabilirken erkekte olması gereken tesettürü de tek bir davranış yıkabilir. Kadın olsun, erkek olsun tesettür davetkâr tesettüre dönüştüğü vakit yozlaşmaya başlar.

İffet kadına ne kadar yakışıyorsa, erkeğe de o kadar çok yakışıyor. Hayâ kadına ne kadar yakışıyorsa, erkeğe de o kadar çok yakışıyor. İffet ve hayâ ne derece kadının ayrılmaz parçası olması gerekiyorsa, erkeğin de o derece ayrılmaz parçası olmalıdır. Kadında var olması gereken tesettürün farklı bir çeşidi de erkekte var olması gerekir. Kadın kendini nasıl şer bakışlardan sakınmaya çalışıyorsa, erkek de o kadar şer bakış olmamak için kendini sakınmalıdır. Kadın ve erkek arasındaki denge ve düzen karşılıklı sağlandığı sürece yıkılmaz duvarlar örer, kırmızı çizgiler çizer mahremiyetin etrafına...

Kapalı kapılar ardında bile elbiselerini çıkartmaktan çekinen ve belini doğrultmasına mani olan hayâsı ile tanıdığımız Hz Osman (ra) örnekliği var önümüzde. O Allah Resulünün bile kendisinden utandığı bir Müslümandı. Hz. Aişe (r.anha) validemiz anlatıyor:
"Resulullah (sav) dizi açık bir şekilde oturuyordu. Ebu Bekir (ra) (içeri girmek için) izin istedi. (Resûlullah) ona izin verdi. Yine halini değiştirmedi. Sonra Ömer (ra) izin istedi. (Resûlullah) ona da izin verdi. Yine halini değiştirmedi. Sonra Osman (ra) izin istedi. Resûlullah dizinin üzerine elbisesini sarkıttı. Onlar kalktıklarında ben dedim ki: "Ya Resûlallah! Ebu Bekir ve Ömer senden izin istedi, sen aynı haldeyken o ikisine izin verdin. Osman izin istediğinde ise, elbiseni üzerine sarkıttın (dizini gizledin, örttün)."
Efendimiz (sav) şöyle buyurdu: "Ya Aişe, vallahi meleklerin kendisinden utandığı bir adamdan utanmayayım mı?" (İbn-i Cevzi, Sıfatü’s-Safve, 1/126)

İffetiyle tanıdığımız Hazreti Yusuf aleyhisselamı da bilmeyen yoktur. Hz Osman'ın hayâsı ve Hz Yusuf'un iffeti her çağda yaşatılmalıdır. Hz Osman'ın hayâsını, Hz Yusuf'un iffetini kız çocuklarına öğütlediğimiz kadar erkek çocuklarına da öğütlemek duası ile…
__________________

~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~




Alıntı ile Cevapla