Sessiz Geceler Ne Söyler
Sessiz...
Geceler ne söyler
Hangi sineye ibret zerk eder
Hicrana düşmüş kederin nasıl teselli eyler
Lahzanın
Derdinde midir gam
Nefsine adanmış olan ister şan
Ecel ruhumu alır, can çaresiz kalır, durur an
Gülmek
Hangi derde deva
Yoksa tebessüm etmek mi evla
Kahkaha atmak için bahane arayandır heva
Edep
Ne ülfetli bir sevda
Ruhun hakikatindedir o haya
Utanmaktan uzak kişiden, bekleme hiç vefa
Samimiyet
Ruhi, kalbi sadakattir
Aidiyetini, kendini bilmeyen cahildir
Akıl, ilim, irfan, hikmet içindir, avutan nefistir
Geçmiş
Yıllarda yokluk vardı
Ne bulursak yemek helalse haktı
Dert, illet, şeker, tansiyon ve stres çok uzaktı
Ecel
Vaktini hızlandıran vardı
Bilinmeyen hastalıklar o an yakalardı
Solunum, sindirim kalp ne kadar bilinen farktı
Ölüm
O yıllarda kırk, kırk beş
Yaşlarında aniden sessizce yakalardı
İnsan en az kendi kadar uzuvlarını tanımalıydı
Köyde
Belde ve mezralarda
Karnı, başı ağrıyanlar vardı, çare arardı
Her ne söyler, tavsiye ederlerse onu uygulardı
Gün
Batar, gece ağrı başlar
Sabaha kadar telaş içinde kıvranır yatar
Gün açmış, ahali işe başlamıştır, nefes bitmiştir
Mustafa Cilasun