Tekil Mesaj gösterimi
Alt 30Haziran 2020, 15:51   Mesaj No:3

Mihrinaz

Medineweb Baş Editörü
Mihrinaz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu: Mihrinaz isimli Üye şuanda  online konumundadır
Medine No : 14593
Üyelik T.: 15 Kasım 2011
Arkadaşları:68
Cinsiyet:Anne
Memleket:MEDİNEWEB
Yaş:43
Mesaj: 12.403
Konular: 1269
Beğenildi:11857
Beğendi:8991
Takdirleri:26311
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart

89) EL-MUĞNÎ

El-Muğni: Dilediğine zenginlik veren, istediğini zengin eden. “O size istediğiniz her şeyden verdi. Allah’ın nimetini sayacak olsanız sayamazsınız. Doğrusu insan zâlim, çok nankördür.”(14/İbrâhim, 34) “...Allah dilerse size lütfundan zengin edecektir. Şüphesiz Allah iyi bilendir, hikmet sahibidir.” (9/Tevbe, 28) “Doğrusu muhtaç olmaktan O kurtardı ve sermaye verip hoşnut kıldı.” (53/Necm, 48)



Gerçek zenginlik yalnızca Allah'a aittir. O dilediğini kendi fazlından zengin kılar, dilediğini de belli bir süreye kadar yoklukla dener. 'Vâris' sıfatında da belirttiğimiz gibi herşeyin vârisi yalnızca Allah'tır. İnsanların dünyada sahip oldukları zenginlikler, mal-mülk de yalnızca Allah'a aittir. Hiçkimse kendine ait herhangi bir şeyi ölümünden sonra yanına alamamakta, artık o metaların sahibi olamamaktadır. Hayatı boyunca çalışıp kazandığı herşeyi muhakkak geride bırakmaktadır. Ancak tüm bunlara rağmen yaşadığı kısa hayatta mal mülksahibi olmakla övünen, zenginliğiyle büyüklenen, ve bunun sonucunda Rabbini unutan kişiler için Allah Kuran'da şöyle hükmetmiştir: “Onlar sanıyorlar mı ki, kendilerine verdiğimiz mal ve çocuklarla Biz onların hayırlarına koşuyoruz (veya yardım ediyoruz)? Hayır, onlar şuurunda değiller.” (23/Mü’minûn, 55-56)



Allah dilediği kullarını ise dünyada büyük bir mülkle ödüllendirmiştir. Özellikle elçilerine verdiği büyük mülke Kuran'da pek çok âyetle dikkat çekilmiştir. Hz. İbrahim, Hz. Muhammed, Hz. Dâvud ve Hz. Yusuf, Allah'ın dünyada büyük bir zenginlikle ödüllendirdiği elçilerindendir. Hz. Süleyman ise dünya üzerinde hiç kimseye verilmeyen büyük bir mülkü Rabbinden talep etmiş ve buna sahip olmuştur. Ancak bu noktada unutulmamalıdır ki, Allah'ın elçileri kendilerine verilen mülkü Rablerini râzı etmek, O'nun hoşnut olacağı hayırlar işlemek için kullanmışlardır. Ellerindeki herşeyi, sahip olduklarıyla övünüp şımaran, mülkün gerçek Sahibini unutan insanlardan çok farklı bir amaçla harcamışlardır. Çünkü onlar bilirler ki mülk Allah'a aittir, dilediğine mülk veren Allah, dilediğinden de mülkünü geri alabilir.



Görüldüğü gibi evrendeki herşeyin tek hakimi, mülkün yegâne sahibi olan Allah, dünyada dilediği insanı zengin kılmaktadır. Gerçek zenginliği ise âhirette verecektir. Kendisine iman eden, tüm hayatını sâlih ameller işleyerek, O'nun rızasını kazanmaya çalışarak geçiren mü’minleri, âhirette çok büyük bir zenginlikle nimetlendirecektir. Rabbini râzı ederek cennete girmeye hak kazanan sayılı insanın orada karşılaşacağı zenginlik, Kuran'da çok sayıdaki âyette detaylı olarak tarif edilmiştir:



“Artık Allah, onları böyle bir günün şerrinden korumuş ve onlara parıltılı bir aydınlık ve bir sevinç vermiştir. Ve sabretmeleri dolayısıyla cennetle ve ipekle ödüllendirmiştir. Orada tahtlar üzerinde yaslanıp dayanmışlardır. Orada ne (yakıcı) bir güneş ve ne de dondurucu bir soğuk görürler. (Meyvelerin) Gölgeleri onlara pek yakın ve devşirilmeleri kolaylaştırıldıkça kolaylaştırılmış. Çevrelerinde gümüşten billur kablar, kupalar dolaştırılır. Gümüşten billur kaplar ki, onları belli bir ölçüyle tesbit etmişlerdir. Orada onlara bir kadeh içirilir ki, karışımı zencefildir. Bir pınar ki orada "selsebil" olarak adlandırılır. Çevrelerinde (gençlikleri ve dinçlikleri) ebedi kılınmış civanlar dolaşır-durur; sen onları gördüğün zaman saçılmış birer inci sanırsın. Her nereye baksan, bir nimet ve büyük bir mülk görürsün. Onların üzerinde hafif ipek ve ağır işlenmiş atlastan yeşil elbiseler vardır. Gümüşten bileziklerle bezenmişlerdir. Rableri onlara tertemiz bir şarab içirmiştir. Şüphesiz, bu, sizin için bir mükâfaattır. Sizin çaba-harcamanız şükre değer (meşkur:makbul) görülmüştür.”(76/İnsan, 11-22)



Tüm mülkün sahibi olan Allah Teâlâ’nın bu isminin tecellisini müslüman olsun olmasın tüm zenginlerde görmek mümkün. Allah Teâlâ dilediğini, dilediği yoldan zengin eder. Böylece hem kendi ismini tecelli etmiş olur hem de o kulunun ‘zenginlikle imtihanı’ için start vermiş olur.
__________________

~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~




Alıntı ile Cevapla