Konu Başlıkları: Osman Gazi'nin Rüyası
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 20 Ağustos 2020, 17:33   Mesaj No:1

HAS-TARİHÇİ

Medineweb Acemi Üyesi
HAS-TARİHÇİ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:HAS-TARİHÇİ isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 61848
Üyelik T.: 19 Ağustos 2020
Arkadaşları:0
Cinsiyet:Erkek
Memleket:Niğde
Mesaj: 23
Konular: 10
Beğenildi:3
Beğendi:15
Takdirleri:145
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Osman Gazi'nin Rüyası

Osman Gazi'nin Rüyası

OSMAN GAZİ'NİN RÜYASI

Osman Gazi bir gece Şeyh Edebali’nin zaviyesinde misafir kalmıştı. Gece, vakit hayli ilerleyince istirahat etmek üzere odasına çekilmişti. Fakat yatmak üzereyken rafta gözüne ilişen Kuran-ı Kerim’e saygısından dolayı yatamadı. Uyuyamadı. Kuran’ı alıp okumaya başladı.

O gece sabaha kadar Kuran okudu. Tam 6 saat. Hikmet-i İlahi, Osman Gazi Han’ın Kuran’a olan bu saygısından dolayı her okuduğu saate 1 asır lutf edilmiş, hanedanı 6 asır hükümran olmuştur 7 cihana.

Vakit sabah ezanlarına yaklaşmışken, yorgunluk ve uyku da bir hayli bastırmışken, Kuran elinde, yaşlandığı yerde, tatlı bir uykuya daldı Sultan Osman Han.

Uyurken bir rüya gördü. Rüyasında kendisi Şeyh Edebali’nin yanında yatıyordu. Edebali’nin göğsünden bir hilal doğdu. Hilal biraz yükseldikten sonra büyüdü, büyüdü ve dolunay haline gelince kendisinin göğsüne girdi. Daha sonra göğsünden bir ağaç bitip büyümeye, yükselmeye başladı. Bir çınar ağacıydı bu. Büyüdükçe yeşerdi, güzelleşti. Dallarının gölgesiyle bütün dünyayı kapladı.

Ulu çınarın gölgesinde dağlar, dağların dibinde pınarlar gördü. Ağacın yanında ise dört sıra dağlar gördü ki bunlar Kafkas, Atlas, Toros ve Balkanlardı. Ağacın köklerinden Dicle, Fırat, Nil ve Tuna çıkıyordu. Bu nehirde koca koca gemiler yüzüyordu. Tarlalar ekin doluydu. Ağaçlar meyve dolu. Dağların tepeleri ormanlarla örtülüydü. Ruy-i Zemin yemyeşil, asuman masmaviydi. Vadilerde şehirler vardı. Şehirlerde camiler arz-i didar ediyordu. Bunların hepsinin altın kubbelerinde birer hilal parlıyor, minarelerinde müezzinler ezan okuyorlardı. Ezan sesleri ağaç dallarındaki kuşların cıvıltısına karışıyordu. Bir ara ulu çınarın yaprakları kılıç gibi uzamaya başladı. Derken bir rüzgar çıkıp bu yaprakları İstanbul’a doğru çevirdi. Şehir iki denizin ve iki karanın birleştiği yerde iki masmavi firuze ile iki yemyeşil zümrüt arasına oturtulmuş pırıl pırıl bir elmas gibiydi. Sanki bütün dünyayı kuşatan geniş bir ülke gibi halkalanan bir yüzüğün kıymetli taşını andırıyordu İstanbul.

Ve nihayet Osman Gazi Han bu yüzüğü parmağına takıyorken uyandı.

Sabah ezanları okunuyordu.
__________________
TARİH_ÖĞRETMENİ
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi HAS-TARİHÇİ 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Gerçek Dost Kimdir Bilgi Dağarcığı HAS-TARİHÇİ 0 859 21 Ağustos 2020 10:11
Helal Olsun Arkadaş - Afet İnce Kırat Şiirler ve Şairler HAS-TARİHÇİ 0 932 20 Ağustos 2020 18:16
Papazı Dövdürtmeyecektik - Nazlı Ilıcak Bilgi Dağarcığı HAS-TARİHÇİ 0 498 20 Ağustos 2020 17:37
Osman Gazi'nin Rüyası Tarih HAS-TARİHÇİ 0 633 20 Ağustos 2020 17:33
Brastikli Aziz Ağa Tarih HAS-TARİHÇİ 2 915 20 Ağustos 2020 17:29