Herkes işine geldiği gibi görür.
Kim kimin başka alem, başka hal, başka lisan, başka dem oluşuyla ilgileniyor ki...Meselâ seviyorum, degerlim dediklerinizin kaç halini bilirsiniz? Dışın janjaniyla yetinenler, zahmet edip içeri girmeyenler herkesin "bir halini" bilirler. Gerisiyle ilgilenmezler.
Cevizin içine bir bakın. Kabuktan ibaret değil ya.
Bazısı da vardır. İçi kırmızı çizgisidir. Her ne olursa olsun kimseyi içine ortak etmezler. İyi kötü herşeyi orda halleder orada bitirirler. Kimseden yanlış-doğru anlayış beklentileri yoktur. İçerisini dışarıyla ustalıkla birleştirirler. Sorunları sadeleştirirler. Etrafındakilere zorluk çikarmazlar. Derinliği ve sınırları oldugunu bilirsiniz. Ama ilerleyemezsiniz, dışarısı neyse o... Tanıdığınız, bildiğiniz, gördüğünüz gibidir bu ucubeler. Çöpsüz üzüm.)))
Ayrıca kendi iç/dış bakım,onarım,tadilat işlerini halledebilenin başkasını rahatlıkla anlayabileceğine, empati yapabilecegine inananlardanim. Yoksa herkesi anlamaya çalışmak zaman kaybı
) Ve zaman değerli
"İçim Senin mülkündür Rabbim, temiz tutmama yardım et!"
Yüreğine sağlık sükut hanım yazarım
