Alıntı:
FECR Üyemizden Alıntı
Yazı bana ait değil. Ama Murat Padak Hoca Kuran arastırmaları konusunda epey çalışmaları mevcuttur.
Sad süresi 32.ve 34. ayetin meali ve tefsirlerde iki türlü anlatım/ yorum var. 1. si sizin dedigiz gibi : "Boyunlarını ve bacaklarını sıvazladı " 2.si de :" Boyunlarını ve bacaklarını kesti" şeklindedir.
Ben de merak ettim Arapça sözlüklerde nasıl kullanılmış ona baktım. Gördüm ki Meani sözlükte Murat Hocanın dediği gibi kullanılmış.
مسح عنقه = قطعه
"onun boynunu kesti"
Ayrıca bu görüşü destekleyen bazı hadis rivayetleri de vardır.
Seleften yani Sahabe ve Tabiinden ve müfessirlerin beyanına göre; Süleyman a.s. atlarla meşgul iken namazın vakti geçmiş. Kasten değil unutarak geçmişti. Nakledildiğine göre; Süleyman a.s. namazdan kendini alıkoyduğu için bu atları kesmiş ve etlerini pay ederek fakirlere dağıtmıştır.
Meal ve tefsirler Kuran'ın bir yorumudur. Yorumlar mutlakiyet ifade etmez ama ufuk açıcıdır. Ne tümden red ne de tümden kabul gerektirmez. Kuranın muhkem ayetlerine ya da Kuran ve Sünnete aykırı olmadıkça anlam zenginliği olarak kabul edilebilir. |
İrfan hocam,
Konu Kuranı Kerim ise Allah Hz peygamberine bile ekleme ya da iskonto yetkisi verilmemiştir.karşılaştırmalı mealler konusunda uzun bir çalışma sürecimiz olmuştu.yukarıdaki zorlayıcı yorumu fikri yavuz dışında bir müffesir hatırlamıyorum.biraz gramer sarf nahiv bilgisi olan,kuranın hiç bir ilminden habersiz bir arap bile
mesehan kelimesini
katean olarak anlaması mümkün olmaz. oraya kateanı anlamlandırmak ya cehalettir ya da artniyettir.
ayetin kelime luğatına bakalım;
ruddû-hâ aleyya : red, terk, bırakmak, aslına dönüş, o, yüce olan
Fe tafika meshen : böylece temizlenmeye başladı, değişme, mesh
bi el sûkı : çarşı, yön, taraf, bacak, döndü, gitti, yürüdü,
ve el anak : boyun, gerdan, döndüğü taraf, yön,
ayetin cümle toparlanmasına bakalım;
(Sonra) “Onları (atları) tekrar bana getirin!” demiş ve ayaklarını ve boyunlarını sıvazlamaya(meshetmeye) başlamıştı.
mealcıların genel anlamlandırması böyle.
eğer mesehan kelimesini ketaan olarak anlamlandırırsak ki mümkün değil.kuranın teyemmüm kısmındaki muhkem ayetlerdeki " el ve ayaklarınızı meshedin" ibaresini el ve ayaklarınızı kesin olarak mı anlamamız gerekir?
tefsir konusunda yorum ve hüsnüzan mümkün.ancak meal konusunda böyle bir lüks yoktur.ayetlere takla attırmak laztikleştirmek kitaba değil kitabına uydurmak dahası Allaha din öğretmek daha dahası değişmez şaşmaz eksiksiz ve dokunulmaz olan kuran orjinalinden sapmak olarak...burda iyi niyet hüsnü zan kabul edilemez.
Allahu alem..