Konu Başlıkları: Güneşin Doğduğu Şehir
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 25 Şubat 2025, 23:43   Mesaj No:1

Nebevi Sevda

Medineweb Emekdarı
Nebevi Sevda - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Nebevi Sevda isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 59388
Üyelik T.: 05 Nisan 2018
Arkadaşları:3
Cinsiyet:
Memleket:Istanbul
Yaş:53
Mesaj : 1.620
Konular: 407
Beğenildi:1976
Beğendi:1102
Takdirleri:15155
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Güneşin Doğduğu Şehir

Güneşin Doğduğu Şehir

GÜNEŞİN DOĞDUĞU ŞEHİR

İnsan ve Medeniyet Hareketi gönüllüleri olarak dört ilçe ile Umre organizasyonu planladık.
Sabiha ve İstanbul Havalimanında ihramları giyip Cidde’ye vardık.
Cidde Havalimanında şirket görevlileri bizleri karşılıyor. Otobüslere binip Telbiye, tekbir ve zikirler eşliğinde Mekke’ye yöneliyoruz.
EY Mekke!
Peygamber Diyarı, Vahyin hamuruyla yoğrulmuş, taşlaşmış kalplere su serpen Mekke...
Aç kapılarını bir kere daha bizlere, uzaklarda kalmış, hasret çeken biz sevdalılara...
Otel kapısında ilahi, dua ve güllerle karşılanıyoruz
Kâbe özlemiyle yanan kalplerimiz, aşığın maşuğuna kavuşma anına birazdan şahitlik edecek
Giriyoruz Kabe’ye Erkam kapısından, kalpler kıpır kıpır, beyin adeta eriyen mum misali..
Rehberimiz kapatın gözleri diyor. Her adım adeta ruhun derinliklerini sarsıyor. Kâbe’yi ilk gördüğümüzde kapılıyoruz duaya ALLAHUEKBER! Ne kadar yüce, ne kadarda ihtişamlı Rabbimin mekanı..
Dua ve niyet ederek giriyoruz erler meydanına. Herkes kendi derdiyle niyazda. Dayanamaz yüreğin; ağladıkça ağlarsın. Gözyaşların sel olup rahmet bulana kadar ağlarsın.
Yürürsün usul adımlarla Kâbe etrafında Tavaf yapmaya. Kaptırmışsın kendini, kaptırılacak onca heva ve hevesden uzak yalnız Rabbin adına.
Tavaf namazı kılıyor, Zemzemden su içiyoruz. Sefa ve Merve arasında evladına su arayan Hacer gibi yürüyor ve belirli yerde koşuyoruz. Say bitiminde hz. Hacer’in tek başına o koskoca ıssız belde de mücadelesini dillendiriyoruz
Hz. Hacer, emzikli oğlu ve kendisinin o zamanlar hiç bir yerleşim yeri olmayan ve su bulunmayan bir yere bırakıldığında
“Bizi bu ıssız çölün ortasında bırakıp nereye gidiyorsun İbrahim? Bu kararı kendin mi verdin? Bunu sana Allah mı emretti?”
Hz. İbrahim (a.s.) bu yaptığının Allah’ın emri olduğunu bildirdiğinde annemiz şöyle cevap verir;
“Öyleyse git ey İbrahim! Sana ihtiyacımız yoktur. O (c.c) istediyse bizi koruyacaktır. Haydi git Allah bize yeter. Mücadele kadını Hz. Hacer.
Mücadele etmeyene nimet verilmez ki..
Hacer ce cehd etmedikçe ikrama nasıl ereceğiz?
Traşları olup ihramdan çıkıyoruz.
Cebeli Nur;
634 m yükseklikte ki dağa kadın-erkek, yaşlı-genç demeden onlarca yürekle gece vakti çıkıyoruz.
Tefekkür bizi tarihin derinliklerine götürüyor. Hz. Hatice nin ilerleyen yaşına rağmen Efendimize sürekli erzak götürmesi, Efendimizin yaklaşık 1 yıl boyunca ara ara mağarada gecelemesi. Yeryüzüne yayılan nurun bu pencereden çıkması..
Hira çevresini dolduran yüzlerce kişiyle duaya yükselen aminlerle oradan ayrılıyoruz

Tenim, Cirane ve Hudeybiye umreleri, Mekke iç ve dış ziyaretleri yaparak 110 kişi, 3 otobüsle Medine yollarına düşüyoruz.


Bedir Kuyuları, şehitlik ve melekeler tepesi. O kadar değinecek hadise var ki Bedir savaşı ayrı bir tefekkür konusu.



Varıyoruz Medine’ye, medeniyetin beşiğine insanlığın efendisine...
Selavatlar eşliğinde minareleri görmenin sevincini yaşıyoruz. Valizleri otele bırakıp Mescidi Nebevi de yerimizi alıyoruz.
Usul ve sessiz, adeta derinden bir iç çekerek, ağır adımlarla selamlamaya geçiyoruz.
Ravza ‘ ya giriş saatimiz geliyor. Kontrollerden geçerek içeri doğru giriyoruz.
Efendimizin kardeşlerimi özlediğim dediği kardeşleri Suffe’de yerini alıyor.

Her birimiz kendi içimizde adeta kayboluyoruz.

Efendim! Can Efendim! Ben geldim. Ümmetinden garip bir o kadarda sevdalı.
Tutamazsın kendini. Alın koyarsın yeşil halıya, secdede hıçkırık ve gözyaşı, ıslanır adeta yeşil halı. Daha kimler ağlamadı ki burada ey efendim! Daha kimler geldi geçti bu diyardan, senin o hasret çeken mekânından. Gözlerin ağlamaktan kan çanağı, kalkmak istemezsin Ravza’dan. Al canımı cananım can verilesi bu diyardan..
Düşlersin Efendini
Ey Efendim! Bende senin sağlığında yanında olsaydım. Uhud’da bir Hamza, Musab, Ebu Dücane, eşini ve yaralı yavrularını kenara bırakıp nerede Allah’ın Resulü diye canını veren bir Sumeyra elbet olurduk. Elbet canlarımız pahası seni korurduk.
Dualara kapanırsın ve ‘’Rabbim Efendimin Yolundan Ayırma’’ der. Mekke, Medine, Kudüs diyarları hayallerini süsleyerek yurduna dönersin.
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi Nebevi Sevda 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Adana konferansı Nebevi Sevda/Kişisel Nebevi Sevda 2 202 27 Nisan 2025 10:34
Yakin olmak/ Video Nebevi Sevda/Kişisel Nebevi Sevda 0 113 24 Mart 2025 23:09
Bekleriz Nebevi Sevda/Kişisel Nebevi Sevda 0 101 18 Mart 2025 17:13
Ebu Ubeyde konuştu: Nebevi Sevda/Kişisel Nebevi Sevda 0 112 06 Mart 2025 20:50
Güneşin Doğduğu Şehir Nebevi Sevda/Kişisel Nebevi Sevda 0 119 25 Şubat 2025 23:43