Medine-web Üyemizden Alıntı
 “Sadece Dostuz” Masalına Cevap!
Karşı cinsle arkadaş olmak ya da kalmak haram mı?
Biz kalben temiziz, sadece sohbet ediyoruz. karşı cins olmasa da fark etmez,
‘Allah niyetimizi biliyor’,
‘dervisin zikri neyse fikri de odur’…
Bunlar dayaklık savunmalar!
Medeniyet, çağdaşlık, uzay çağı ne fark eder? Vahiy kesin bir dille rest çekiyor: yapılmasına değil, yaklaşmama uyarısı. Yaklaşırsan yaparsın; bu kaçınılmaz. Üstelik ana zinaya gelene kadar on zina çeşidini çiğneyerek…
“Zinaya yaklaşmayın.” isra 32 de geçer.
Allah “yapmayın” demiyor, yaklaşmayın diyor.
Yaklaşırsan yaparsın; “Ben yarattığımı bilmez miyim?” diyor.
Ateşle barutun dostluğu ne kadar doğruysa,
ateş yansam da baruta zarar vermem derken, barut da “Merak etme, ateş dostum, ben patlamam” diyorsa,
ateşle barutun dostluğu ne kadar samimiyse, karşı cinsle dostluk da o kadar “kalbim temizdir.”
fıtratla kavga olmaz.welen tecide lisünnetillahi tebdila...Allahın kanunu değişmez.
Zina bir anda değil;ruhla,karşı cinsi sarsmakla ya da sarsılmakla,bakışla, sohbetle, yakınlıkla başlar.
Kalbin temizse harama yaklaşmazsın.kimseyı kandırma başta kendini..
Kadınla erkek birbirine karşı nötr tuz buz değildir; fıtrat, çekim üzerine kuruludur.
kadınla erkeğin “Sadece dostuz” diyerek nefsini aklamaya çalışmak savunmaya geçmek ayetle savaştır.haramı işlemek farklı bir şey haramın meşruluğunu savunmak işi yokuşa sürer küfre kadar...
yabancı bir kadınal erkeğin dostluğu olmaz dostlukta ısrar varsa bunun yolu nikahtır.
göz bile dikkat isterken kalbi serbest bırakmak gaflettir.
Kalbin, mantığın, fıtratın ve dinin aynı şeyi söylüyor: Yaklaşma!
Çünkü o yolun sonunda senin iraden değil, şeytanın vesvesesi nefsinin fıtratı kazanır.
Dahası kalplerin hiçbir kontrolü yoktur yani hiç kimse kalbine hükmedemez, deviremez, çeviremez, susturamaz.
takvada ısrar edenlerde;
Öyle bir aşamaya gelirse kalp, sahibine acı vermekten başka işe yaramaz.saklasa da aklasada gizlese de karşı tarafa yansıtmasa da..
Göz değil kapatsın, kulak değil tıkasın, ağız değil kapatsın kalp bu…
O kalp ki, senin tüm vücuduna saniyeler içinde kan pompalayan ve senden izin almayan…
Bu iki soru ve cevaba eğip bükmeden dürüstçe düşün
Sen: “Kalbim temiz” diyorsun.
Ama o temiz kalp niye karşı cinsin yanında huzur buluyor?
“Arkadaşız” diyorsun,
ama eşinle konuşmadığın kadar onunla dertleşiyorsun.
Fıtraten:
Kadınla erkek nötr değildir. Çekim yaratılışta vardır dostlukla değil.
Mantıken:
Kalp, “kontrol bende” diyeni en önce rezil eder en hafif tabiriyle acı çektirir.
Sen hissetmesen bile karşı tarafın kalbi kayarsa, bu kul hakkıdır.
Vicdanen:
Bu bağ sana helal mi?
Yarın biri eşinle “sadece dostuz” dese içine siner mi?
Sonuç:
“Kalbim temiz” diyerek haramı meşrulaştırma.
Zinaya giden yollar da zinadır.
Sen o yolda yürürken “ben gitmem” deme…
Yolu açarsan, şeytan yürütür.
Zaruretler var elbette:
Doktor, öğretmen, eğitim gibi bir sürü alan zarurettir; dikkat edilmesi gereken de zaruret kadar iletişimdir.
Soracaksan sor, çekil. Muayene olacaksan ol, çekil.
Sonra “Çay içelim mi?” demek samimiyet değildir, niyet sakattır.
Dürüstlük, farkında olmadan da olsa böyledir. |