İsrail ordusu, Gazze Şeridi’ne son 24 saatte 170’in üzerinde hava saldırısı düzenledi.
BM öncesi sonrası liderler ne güzel konuştular. Ne güzel anlattılar Gazze'de yaşanan vahşeti. Vicdanlara ne güzel seslendiler. Erdoğan çok güzel konuştu.... Hepsi çok harika konuştu...Bu kadar...
"Yeter artık" demek biz sıradan insanlara düşer. Liderlere düşen yol belirlemek, çözüm üretmek, katliamı durdurmak, açlığı önlemek, zalime dur demek.
BM kürsüsünden, Gazze’ye yardım götürmek için yola çıkan Sumud Filosu’na selam gönderilirken tam o anda İsrail filoya saldırıyordu. Yine tam o sırada işgal planı duraksamadan işliyor ve Gazze’nin aç çocukları ölüm sınırında son anlarını yaşıyordu. Liderler konuşurken İsrail durmuyordu. Çünkü hiçbir konuşma veya hiçbir cümle onları durduracak kadar etkili değildi. Liderlerin sıkça söylediği gibi sözün bittiği yer çoktan aşıldı.
Bir yanda Gazze'de ki soykırım, katliam konusunda İsrail'e zerre toz kondirmayan Trump var. Diğer tarafta Gazze konusunda çok duyarlı, sürekli konuşan, İsrail'i en ağır şekilde yerleştiren ama Trump'a toz kondurmayan, sorumlu görmeyen git öte diyemeyen bir dünya var...
ABD’nin desteği en azından eksiltilmeden Gazze kurtulamaz ve fakat bu konuda Trump’a baskı yapabilecek bir ülke ve lider yok. Açıkça görüldü ki New York’a böyle bir hazırlıkta, planla veya niyetle giden de yok.
Yâ Râb, bu uğursuz gecenin yok mu sabâhı?
Mahşerde mi bîçârelerin, yoksa felâhı!
Nûr istiyoruz… Sen bize yangın veriyorsun!
Yandık diyoruz… Boğmaya kan gönderiyorsun!
Esmezse eğer bir ezelî nefha, yakında,
Yâ Rab, o cehennemle bu tûfan arasında,
Toprak kesilip, kum kesilip Âlem-i İslâm;
Hep fışkıracak yerlerin altındaki esnâm!
Bîzâr edecek, korkuyorum, Cedd-i Hüseyn’i,
En sonra, salîb ormanı görmek Harameyn’i!
Bin üç yüz otuz beş senedir, arz-ı Hicaz’ın
Âteşli muhitindeki sûzişli niyâ
|