Konu Başlıkları: ruhun sırlarında bir gezinti
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 01 Ekim 2007, 00:07   Mesaj No:1

CaferTayar

Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:CaferTayar isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 89
Üyelik T.: 21 Ağustos 2007
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 555
Konular: 227
Beğenildi:15
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart ruhun sırlarında bir gezinti

ruhun sırlarında bir gezinti

sevgi değer doslar bu gün güncemi ziyaret eden bir dosumun güncesinden
yaptığım bu iktibası sizlerle paylaşıyorum
umulurki istifadenizde fikri açılımlar yapar
selam ve dualar ile




Hani insan yağmura yakalanır da iliğine kadar ıslanır ya …
Mübarek öyle muhteşem bir ay şu ramazan ayı…
Hani bayram gelecek diye ödüm kopuyor desem abartmış olmam..
Yarabbi şükrümü nasıl ifade edeyim..
O gün Fatiha suresinin mana bedenini okumuştum ki göz yaşlarıma engel olamadım.
Yazan kişi yi bizzat tanımıyordum , zaten yazdığı da üç dört sayfadan ibaretti.. Hatırladım…
Hani bir öğlen vaktiydi namaza durmuştum ..
Sıradan bir insandım ve sıradan bir gün müydü diye sonradan takvime baktım..
Bir hicri yılbaşı imiş.. Bir gün önce ha demeden hayran olan gönlüm ;
ve nasıl dır fatiha namazda sorularım Ona iki kelam ettirmeyi başarmıştı..
Anlattı o şahsına munhasır tarzıyla , güzel konuşan anlamı taşıyan isme sahip zat-ı şahane …
Ki ben dilemiştim ki rabbim yollamıştı onu bana.. O bilmese de…
Arınmadan el sürülemiyordu Kur’an ,a .. Fatihasız namaz yoktu namaz demek salat demekti..
Fatiha Suresinin sırrı besmeledeydi.. ve Kilit cümle ‘’huzurdasın ‘’ dedi.
Daha abdest alırken arınmaya başlamalıydı../ O bana ne anlattı hatırlamıyorum ..
Ama o namaza nasıl başladım biliyorum.. /
İhlas suresini düşünmüştüm bir gece evvel.. Allah ‘ ın ahadiyetini ,samed oluşunu ..
Ve derken euzu besmeleyi düşündüm. Arınmak! Şirkten ..
Şirk ten arınmadan idrak edemezdim hiçbir şeyi..
O bana şah damarımdan yakınken nasıl oluyordu da uzakta ayrı bir varlık olduğumu düşünüyordum ..
Beni Ondan ayrı olduğumu sandıran şey neydi.. Düşündüm.. Kafamı kesip bir kenara koydum..
Bedenimin masanın üzerindeki bir bardaktan ya da masadan hatta bir kediden farkı yoktu..
Bir kediyi düşündüm.. Kedinin düşünme melekesi yoktu ve kendini ayrı müstakil bir varlık sanma olayı yoktu..
Neydi kediden farkım ? Akıl! Aklım ,benlik algım bana böyle hissettiriyordu..
Vehmi bir benlik duygusuna sahiptim.. İşte bu şirki yapan bedenimde taht kurmuş malum varlıktı ..
İkilik algısını oluşturan ş…. ın şerrinden sığınarak başlıyorum .. b sırrı ile arınmaya abdeste ..
Euzu Besmele yi okudum.. Düşünmeye devam ede ede namaza niyet ettim..
Niyet ettim öğlen namazını kılmaya …Allahu ekber ..
Kendime ait sahip olduğum ,sahip olduğumu sandığım tüm kimliklerden tek tek sıyrıldım ..
Hiçbirşey kalmadı, namazdan silindim… . Subhanekeyi okudum.. Fatiha suresine başladım..
Hamd alemlerin Rabbı olan Allaha mahsustur..
Kendisini değerlendirecek yegane varlık kendisi idi ben sadece dilimi kıpırdattım.
Aklımdan şu cümle hızla geçti..
/… Ben kulumun tutan eli konuşan dili olurum… /
tasavvufi bir cümleydi, fatiha suresini düşünmeye çalışıyordum fakat bu cümle aklımdan çıkmıyordu..
Birden olağanüstü bir şey oldu..
Eskiden beri ;dünyanın neresinde en çok mutlu olurum sorusuna cevabım hep Medine, Kabe, Mekke upuzun ıssız çöller olurdu..
Dünyanın o en güzel yerinin seccademin üzeri olduğunu fark ettim..
Aman ALLAHIM… Ben bu hakikati nasıl yıllardır görmemiştim ..
Bu nasıl bir namazdan gafillikti..
/Bu hakikati burada yazmam lüzumlu değil .. Bilen bilir..
Bilmeyen zaten kendi yaşamadan haberdar olamayacaktır. /
Namazın ne olduğunu , bütün uzuvlarımın ne kadar önemli olduğunu ,
kendimden ne kadar bihaber olduğumu, ve en önemlisi taşıdığım emaneti ,
hatta hatta şu an bana yaşatılanın nasıl muhteşem bir olay olduğunu sanki bir nefeslik bir an içinde idrak ettim..
Ve bunu idrak ettiğim anda
yıllardır nasıl cehalet içinde kaldığımı ve bu kıymetli uzuvlarla ne kadar çok günah işlediği mi düşünüp olağanüstü bir utanç yaşadım.
Bu utanç o kadar büyüdü ki gözyaşlarıma hakim olamadım..
Kaçıncı rekattı bilmiyorum ama ben hala öğlen namazının ilk dört rekat sünnetinde idim..
Ve ağlamam devam ediyordu.
Yaşadığım utançdan ayağa kalkamıyordum.
En nihayet doğrulmaya başladığımda sanki seccademden kilometrelerce yukarı çıkmaya başladım.
Ayaklarımla bedenimin üst kısmı arasında sanki çok uzak bir mesafe vardı.
Ve ben bu kadar yüksekten her an düşebilirdim..
Alel acele devam edip oturdum ve tahiyyatı okumaya başladım ..
Fakat seccade ile aramdaki yükseklik algım bir türlü azalmıyordu. Zar zor selam verdim ..
Ağlamam devam ediyordu.. Seccadenin kenarlarına tutundum..
Bir şekilde ordan ayrılmalıydım zira şimdide korku duymaya başlamıştım..
Yükseklik algım ve utancım devam ettiği için midir bilmem ,
önce hafifce ayağımı sağ tarafa doğru seccadenin dışına yani halının üzerine uzattım.
Ama ayağa kalkamazdım.. Ne derler hani; O nun Ekberiyeti yanında benim aczim… Haşyet mi..
Ben kimm ?haşyet duyma şerefi kim? Namazın devamını getirecek gücüm kalmamıştı..
Korkmuştum ve koca evde yalnızdım..
Hemen cep telefonundan ablamı aradım.
Bana ne dedi hatırlamıyorum ancak ardından Onu da aradım..
Yardım edecek birine ihtiyacım vardı.. O ise bana ne olduğunu kavrayamadı.
Bu sonradan onunla ilgili yaşayacağım ilk hayali sükuttu.
Kendisi hemen bana yakın oturan arkadaşlarımdan birini arayarak bana yardım etmesini istediyse de adımı yanlış telaffuz ettiğinden maalesef arkadaşım bana değil başkasına ulaşmış..
Üstünde durmadım.. Vardır her işte bir hikmet.. Her neyse..
Telefonlardan medet bulamayınca dosdoğru yatağıma gidip yorganın altına girdim..
Biraz korkum geçince kalktım..
O gün bir arkadaşımın doğum günü idi ve bir saniye…
cep telefonumda tarih kayıtlı meğerse.. 10 şubat mış..
Birkaç yıl önce 10 şubat .. hicri yılbaşı olan.. Aman her neyse..
(şifre çözecek saat değil şu an ) gece 03 J
Giyindim evden çıkıp doğum gününe gidersem biraz kendime gelirim diye düşünmüştüm.
İyi de oldu.. Fakat bir tuhaflık var..
Evin içinde bir odadan diğer odaya geçerken sanki kapıdan sığmıyorum ..
bedenim genişlemiş gibi.. Üstelik banyo da iki sn fazla kalamıyorum içim daralıyor..
Kuvvetli bir arzu namaz abdestim olmadan adım bile
atamam hissi veriyor bana.. Ve daha da tuhafı mutfakta fark ediyorum bunu;
bir iş yaparken sağ elim sol elime fırsat vermiyor, her işe kendi atlıyor..
Ne var ki sol elimde!.. Her şeyi sağ elle yapmaya çalışmak çok komik..
Kendimi evden dışarı attım.. Allahım her şey ne kadar muhteşem, yerli yerinde, olması gerektiği gibi..
Yere basıyorum yer inciniyor mu acaba!
Ertesi gün işyerinde arkadaşım ne oldu sana diyor yüzün çok parlıyor..
Öyle mi diyorum şaşırıyorum..
Evde yalnızım gece yatacağım lakin abdestsiz kalıcam endişesi müthiş ve dilimde dua ile uyuyakalmışım.
Sabah daha gün doğmamış bir ses beni uyandırıyor..
Büyük taş bir blok başka bir taş bloğun üzerinden kaydırılmış gibi bir ses.
Canlı sesi değil taş sesi..
Başka ses olsa korkardım..
Sanki amacı beni uyandırmak..
Çok dinlenmiş ve hiç zorlanmadan kalkıyorum ,hemen gidip namaz abdesti alıyorum..
Ve ardından 100 adet korunma duası okuyorum.. Hergün okuduğum gibi..
Enteresan bir şey daha.. Tam yüzü tamamlayınca sabah ezanı okunmaya başlıyor..
Peki bu nedir dedim kendime ? Neydi bu yaşadıklarım..
O gün ablam bana çaktırmadan arkadaşı Allahın Mustafa kulu na beni araması için gizlice ricada bulunmuştu da …
O da taaa Diyarbakır dan beni arıyordu üstelik bana mubarek olsun abla banada dua et diyordu ?
Ve ben ona Allah hidayet versin diyordum nedense.. Hiç dillendirmediğim bir dua.. !!!
Birkaç sene önce yaşadığım bu olayı (Allah herkese nasip etsin)
anlatmamın sebebi bu olaydan da önce yaşadığım bir rüyayı birkaç gün önce birden yorumlayıvermemdi.
Rüyamda babamla diyar bakır’a gidiyorduk ve ben emekli olmuştum .
Babamı bir binanın kapısında bırakıp yukarda adı geçen fakat benim henüz tanışmadığım Mustafa adlı kardeşimi ziyarete gitmiştim güya.. Mustafa beni evine konuk etmişti geceydi ve o çok yüksek binadan bana şehrin tüm ışıklarını seyrettiriyordu.
Benim emekli oluşum babamın adının manası ve diğer bütün doneleri kullanarak ki
( burada geçen bakır kelimesinin manasını bilen bilir) bir anda rüyanın anlamına vakıf oldum..
Sadece bu rüya değil başımın yanına mıknatıs (dolayısı ile demir )etkisi yapan müzik setinin kolonunu koyarak uyuduğum o gecede enteresan bir rüya görmüştüm.
Dileyen bu ilginç deneyimi yaşayabilir.
Ömer Çelakıl ‘ın demirle ilgili bir yazısını okumuştum ve gerçeğe yakın rüya görmenin merakına tutulmuştum..
Çok sık denemeyin, sakıncalı imiş..
Yatarken ki yönünüzde önemli elbette..
Ruya şöyle; NUR_AY adlı arkadaşımın kızı ve benimde bir oğlumuz aynı gün doğmuş..
Nuray ın adını EZEL koyduğu kızının her nedense aslında benim olduğunu fark edip bana veriyorlar..
Çok güzel mavi gözleri olan bir bebek ezel.. Ezeli ablamın kucağına verdiğim sırada düşüyor ve alnı kesiliyor.
Küçük bir kesi lakin dikiş atsın diye dr SU_at beye götürüyorum , müdahale ediyor ki kendisi aslen KALP cerrahı ..
Gayet net değil mi ne olup bitiyor… J
Ben ayın şakk ettiği günden beri ağzım kulaklarımda geziyorsam bu kendi mi arayışımdaki sırrımı çözdüğüm içindir.
Kendime gelme formülümü merak edenlere haykırıyorum..
Mutluluğu yakalamak için lütfen koşulsuz sevin, neye sahipseniz karşılık beklemeden ,
paylaşın ve asla iman ettiğinizin yegane ispatı olan namazdan vazgeçmeyin..
Namaz kılmıyorsanız
Ruh sıkıntınız ve yangınınız asla bitmeyecektir.
Namaz kılıyorsanız ve hala sıkıntı yaşıyorsanız sabredin ve infak edin ….
Gerçek mümin olmanın yolu sevgiden geçer..

.ahir zaman_sıradanbirinsanı

yorum
Yazan: annelerimiz | Tarih: 30/9/2007
Konu: hayatın kıyılarında gezinirken

harika bir kompozisyon
sevgi değer bu yazını alıyorum ve medine webde yayınlıyorum müsadenle
bazen sözleri gönülle ve bazende akılla mukayeseli konuşturmanın farklı bir doğaçlaması
ancak böylesine güzel ifade edilebilir sanırım
bir yanı tevhid bir yüzü metafizik bir yanı ilhamın rüyacasına işaretlerin
rumuzlarla özün şuur altını böylesine kurgulaması mükemmel
sanırım ikibinli yılların öze seyahatinin suf i versiyonunu sizden öğrenmek gerekiyor
her şey bir yana bu yazınıza bayıldım kalbi teşekkürler

..............cevaben........
Ne diyeceğimi bilemedim bir an..
Bir şey yazıyorum ve bana yansıyana şaşkınlıkla bakıyorum..
Bir anı ,bir yazı ,bir hayat gerçek manada yorumlanamadıktan sonra ne işe yarar ki..
Siz yorumlamasanız ben bendekini göremem..
Kendimde olanı bana gösterdiğiniz için Allah razı olsun...
Siz bu yazdıklarımı yorumlayacak ilme ve kalbi yakınlığa sahipsiniz ...
Allah daima sizin gibilerle muhatap etsin bizleri..
Yazıyı elbette yayınlayabilirsiniz..
Sevgiyle kalın..
..........................nil
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi CaferTayar 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Hacet kapısın tıklarken Şiirler ve Şairler CaferTayar 0 1927 13 Eylül 2008 10:34
geçmiş zaman aynası Şiirler ve Şairler CaferTayar 0 2042 13 Eylül 2008 10:29
Cuma Günü Selevat Getirmenin Önemi: Dua Bölümü Seyyid 1 2340 12 Eylül 2008 11:39
rahmet katrelerinde bir  cuma  soluğunda dua Dua Bölümü CaferTayar 0 2238 12 Eylül 2008 11:31
Hayat ve kulluğumuz açısından Ramazan Cuma-Bayram-Kandiller CaferTayar 0 1835 06 Eylül 2008 12:07