Rahman Süresi İniş(Nüzul) Sebebi Rivayetleri
Rahman Süresi Nüzul Sebebi
Atıyye'nin İbn Abbâs'tan rivayetinde ve İbn Mes'ûd kavlinde Medine-i Münevvere'de[1] ve Ra'd Sûresinden sonra nazil olmuştur
el-Hasen, Urve ibnu'z-Zübeyr, İkrime, Atâ ve Câbir ise Sûrenin Mekke-i Mükerreme'de indiği görüşündedirler Alûsî bu görüşü cumhura nisbet eder[2]
İbn Abbâs'dan gelen bir rivayette de o, bu sûrenin medenî oluşundan "Göklerde ve yerde kim varsa hepsi O'ndan ister O, her gün bir şe'n içindedir" (âyet: 29) âyetini istisna etmiştir[3] Bunun tersi de söylenmiş*tir Yani ona göre sûre medenî, bu âyeti ise mekkîdir[4]
Âyetlerinin adedi, yetmiş sekizdir [5]
29 Göklerde ve yerde kim varsa hepsi O'ndan ister O, her gün bir şe 'n içindedir
Mukâtil der ki:
Yahudiler:
"Allah cumartesi günü hiçbir şeye hükmetmez" dediler de bu âyet-i kerime bunun üzerine nazil oldu[6]
46 Rabbının makamından korkan kimseye iki cennet vardır
Ayetin nüzul sebebi ile ilgili rivayetler:
1- İbn Şevzeb ve Atâ'dan rivayete göre bu âyet-i kerime Hz Ebu Bekr hak*kında nazil olmuştur[7]
2- İbn Ebî Hâtim'in ve Kitâbu'l-Azame'de Ebu'ş-Şeyh'in Atâ'dan rivayetle tahriclerine göre Hz Ebu Bekr bir gün kıyameti, mizanı, cenneti ve cehennemi, meleklerin saf saf dizilmesini, kıyamette göklerin dürülmesini, dağların savrul*masını, güneşin dürülmesini, yıldızların saçılmasını anmış ve düşünmüş de: "İs*terdim ki şu yeşillikler gibi bir yeşillik olayım da bir hayvan gelsin, beni yesin ve ben hiç yaratılmamış olayım" demiş ve işte bunun üzerine bu âyet-i kerime nazil olmuş[8]
3- İbn Ebî Hâtim'in babası kanalıyla Atıyye ibn Kays'dan "Rabbının ma*kamından korkan kimseye iki cennet vardır" âyet-i kerimesi hakkında rivayeti*ne göre bu âyet-i kerime, "Beni ateşte yakın Belki böylece Allah'ın azabından kurtulurum" diyen birisi hakkında nazil olmuştur O, bu sözü söyledikten sonra böyle söylediği için bir gün bir gece tevbe etmiş ve Allah Tealâ da onun tevbesini kabul buyurarak onu cennetine koymuştur [9]
4- Hafız İbn Kesir ise şöyle der: "Doğru olan, İbn Abbâs ve başkalarının da dedikleri gibi, âyetin umum ifade etmesidir"[10]
[1] İbnu'l-Cevzî, age VIII,105 Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/843
[2] Alûsî, age XXVII,96 Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/843
[3] Alûsî, age XVII,96-97 Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/843
[4] Kurtubî, age XVII,99 Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/843
[5] İmam Celaleddin es-Suyuti, Lubabu’n-Nukul Fi Esbabi’n-Nuzul, Fatih Yayınevi: 2/630
[6] İbnu’l-Cevzî, age VIII,114; Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/843
[7] İbn Kesîr, age VII476 İmam Celaleddin es-Suyuti, Lubabu’n-Nukul Fi Esbabi’n-Nuzul, Fatih Yayınevi: 2/630 Vehbe Zuhayli, et-Tefsirü’l-Münir, Risale Yayınları: 14/191
[8] İmam Celaleddin es-Suyuti, Lubabu’n-Nukul Fi Esbabi’n-Nuzul, Fatih Yayınevi: 2/630 Suyûtî, Lubâbu'n-Nukûl, 11,146; Alûsî, age XXVII,117 Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/843 Vehbe Zuhayli, et-Tefsirü’l-Münir, Risale Yayınları: 14/191
[9] İbn Kesîr, age VII476 Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 2/843
[10] Abdulfettah El- Kâdi, Esbab-ı Nüzul, Fecr Yayınevi: 399