Tekil Mesaj gösterimi
Alt 09 Nisan 2009, 00:37   Mesaj No:2

KuM TaNeSi

Medineweb Emekdarı
KuM TaNeSi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:KuM TaNeSi isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 5998
Üyelik T.: 02 Ocak 2009
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Yaş:40
Mesaj: 1.956
Konular: 886
Beğenildi:21
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart Kuran-ı Kerim ile ilgili Sorular ve cevapları

Kuran-ı Azimüşşan'a Dair Sualler


SORU 1:

Arapça bilmeyen ve İslama yeni girmiş kimselerin kolaylıkla okuyabilmeleri için Kur'an-ı Kerim'in latin harfleriyle yazılmasının hükmü nedir?

CEVAP 1:

Şu bilinen bir gerçektir ki, Allah-u Zülcelal Kur'an-ı Kerim'i arapça indirmiştir Bu da bir çok ayet-i kerimelerde belirtilmiştir Nitekim buna işaret olarak Allah-u Zülcelal bir ayet-i kerimede şöyle buyurmuştur;

"Ve işte biz onu, arapça bir hüküm olarak indirdik" (Ra'd-, 37)

Kur'an-ı Kerim indiği andan itibaren, arap dilini ifade eden arap harfleriyle yazılmıştır Kur'an hem bir okuyuş, hem de bir yazılıştır Okuyuş olması hasebiyle, arapça dilini başka dillerden ayıran seslerin ifadesi olan arap harfleriyle yazılır

Hz Peygamber (asv) ve Raşid halifeler döneminden bu yana bu böyledir Bu olayda bütün ümmet icma etmiştir

Bilindiği gibi, latin alfabesinde, arap diline özgü sesleri ifade eden bir çok harf bulunmaz Sad, dat, ti, zı, ayın, ha gibi

Bunların dışında ancak, uzun süreli alıştırmalarla öğrenilebilecek ve telefruzla belirtilebilecek daha bir çok ayrıntı ve incelik vardır

Buna göre, Kur'an metnini arap alfabesinin dışında bir alfabe ile yazmak caiz değildir Eğer fatiha suresinin ve diğer bazı namaz surelerinin, başka bir alfabe ile yazılmasına ruhsat verilse bile, bu çok zorlu bir durum sınırları içinde olmalıdır

Bazı kaynaklarda belirtildiği gibi, zorunluluktan dolayı mubah olan şeyin miktarı, zorunluluğun boyutları kadardır

Kaçınılmaz olan bazı zorunlu hallerde, sözlü olarak ezberlemeleri güç olan bazı insanların, örneğin fatiha suresini, bazı ayetleri ve kısa sureleri latin harfleriyle yazmalarına izin verilebilir Namaz kıraati için gerekli miktardaki ayetleri ancak bu şekilde ezberleyebilecek olanlara bu ruhsat verilebilir Ancak doğru telaffuz için gerekli olan tüm işaretler ve belirtiler harfler üzerine konmalıdır

Ayrıca arapçayı telaffuz edebilen birine, gidip kontrol ettirmesi ve varsa yanlışları, bunları da düzeltmesi bir zorunluluktur İhtiyaç duyulan ayet ve sureler tam olarak ezberlendikten sonra Kur'an metninin latin harfleriyle yazılı olmasına lüzum kalmaz Artık kişi görevini yerine getirmiş ve böyle bir uygulamaya ihtiyaç kalmamış olur



SORU 2:

Tecvid ilmi ne demektir? Tecvidsiz Kurfan-ı Kerim okunabilir mi?

CEVAP 2:


Tecvid lügatta; bir şeyi güzel yapmak, süslemek manalarına gelmektedir Istılahta ise; Harflerin mahreç ve sıfatlarına uymak suretiyle, Kur'an-ı Kerim'i adab ve erkanına uygun bir şekilde hatasız okumak demektir Bununla ilgili kaideleri öğreten ilme de tecvid ilmi denir

Tecvid ilminin gayesi; Hz Peygamber (asv)'in ağzından duyulduğu üzere, Kur'an-ı Kerim'i fesahat ve belagatına uygun bir şekilde okuyabilmeyi sağlamaktır Kur'an-ı Kerim'in tecvid ve tilavetini öğrenmek erkek kadın her müslümana farzdır

Çünkü günde beş vakit kılmakla yükümlü olduğumuz namazın rükunlarından biri olan kıraatin sahih olması; ancak harflerin mahreçlerine, sıfatlarına ve tilavetle ilgili diğer adab ve erkanına riayetle mümkün olur

Bu husus olmadıkça kıraat sahih olmayacak, kıraat sahih olmayınca da namaz haliyle fasid olacaktır

Bu bakımdan namaz sahih olabilecek kadar tecvid ilmini öğrenmek farzdır

SORU 3:

Lahn ne demektir?

CEVAP 3:

Lahn; lügatta, "Hata etmek ve doğrudan sapmak" manalarına gelir Tecvid ilminde ise; "tecvid kaidelerine uymamaktan meydana gelen hata" demektir Bu da iki kısma ayrılır;

1-) Lahn-ı Celi (Zahir); Bu ağır ve açık hata demektir ki, Kur'an-ı Kerim okuyabilen herkesin kolaylıkla farkedip anlayabileceği derece de bulunan hatalı okuyuşlardır Bu da şu hallerde meydana gelir;

a-) Harflerin mahreçlerini veya sıfat-ı lazımelerini bozmak Ti harfini, dal veya te; hı harfini ha veya he olarak okumak gibi

b-) Harekelerde yapılan hatalar; ayetin manası ister bozulsun, ister bozulmasın, enamte aleyhim ayet-i kelimesindeki te'yi ötre veya esre okumak gibi

c-) Kelimede bir harf ziyadeleştirmek "Lem yelid" lafzını "Lem yeliid" diye okumak gibi

d-) Medd-i Tabiileri terketmek "Kaale" yi "Kale" okumak gibi

e-) Harekeyi sükuna veya sükunu harekeye çevirmek "Elhamdü" lafzını "Elihamidü" şeklinde okumak gibi

Bu hataların vukuunda ibarede mana değişebileceğinden fahiş bir hata ve haram işlenmiş olur Bu namazda okunduğunda çoğu zaman namazı bozar
Buna göre, Kur'an-ı Kerim okuyanlar, lahnın her çeşidinden kaçınmaları lazımdır

2-) Lahn-ı Hafi (Gizli);

Lahn-ı Hafiden sakınmak farz-ı ayn olmamakla beraber, Lahn-ı Lafı de, Kur'an tilavetini ve tecvid ahkamını zedelediği için, Kur'an okuyan herkes gücü yettiği ölçüde Lahn-ı Hafiden kaçınmalıdır Lahn-ı Hafi namazı bozmaz

SORU 4:

Bir kimse kendi görüşüyle Kur'an-ı Kerimi tefsir edebilir mi?

CEVAP 4:

Lügat yardımı ve rivayet olmaksızın Kur'an-ı Kerimi sadece kendi görüşüne göre tefsir etmek caiz değildir

Nitekim İbn-i Abbas (ra)'dan rivayet edildiğine göre Hz Peygamber (asv) şöyle buyurmuştur;


"Her kim Kur'an hakkında kendi görüşüne dayanarak bir şey derse (bir karar verirse) cehennemde yerini hazırlasın" (Tırmizi)

Cündüp İbn-i Abdullah (ra)'dan rivayet edildiğine göre Hz Peygamber (asv) şöyle buyurmuştur;

"Her kim Kur'an hakkında kendi görüşüyle bir şey derse; isabet etse (doğru dese) de muhakkak hata etmiştir" (Tırmizi)

SORU 5:

Kur'an-ı Kerim ve dini kitapların ticareti caiz midir?


CEVAP 5:

İmam-ı Nevevi bu konuda şöyle demiştir;

"Hadis, fıkıh ve faydalı şeyleri ihtiva eden her kitabı alıp satmak caizdir"

(el-Mecmu; 9/275)

Buradan anlaşıldığına göre Kur'an-ı Kerim ve dini kitapların ticareti caizdir

SORU 6:


Kur'an-ı Kerim okuyan kimseye selam verilir mi?

CEVAP 6:


Hanefi ve Şafii mezhebine göre, zikir eden, Kur'an-ı Kerim okuyan ve namaz gibi ibadetle meşgul olan kimseye selam vermek mekruhtur

SORU 7:

Bir kimsenin üzerinde ayet-i kerime yazılı olan bir kağıt veya parmağında Allah-u Zülcelal'in ismi yazılı olan bir yüzükle helaya girmesi caiz midir? "

CEVAP 7:



Nitekim Enes bin Malik (ra)'ten rivayet edildiğine göre, Hz Peygamber (asv) helaya gitmek istediği zaman parmağındaki yüzüğü çıkarırdı Çünkü üzerinde "Muhammed Resulüllah" yazılı İdi

(EbuDavud, Tırmizi, İbn-iMace)

Dört mezhebe göre de, üzerinde Allah-u Zülcelal'in ismi, Hz Peygamber (asv)'in ve meleklerin isimleri yazılı bulunan her hangi bir eşya ile helaya girmek mekruhtur Tuvalete girerken onu çıkarmak icap eder

Ancak çıkarıldığında o eşyanın kaybolacağından endişe edilirse çıkarılmayabilir

Muska ve cevşen gibi şeyler bir muşamba ile sarılı olduğu takdirde onlarla da tuvalete girilebilir Nitekim ibn-i Abidin de şöyle demiştir;

"Muska ve içinde ayet yazılı şeyler muşamba gibi ayrı bir kılıfla sarılırsa, onlarla helaya girmek, üzerinde taşımak caizdir"

SORU 8:

Cünüp bir kimse ya da Adet gören veya lohusa bir kadın Kur'an-ı kerim okuyabilir mi?

CEVAP 8:

Adet gören veya lohusa olan bir kadının veya cünüp bir kimsenin, bir ayet bile olsa Kur'an-ı Kerim okuması haramdır Nitekim Abdullah ibn-i Ömer (ra)'den rivayet edilen bir Hadis-i şerifte Hz Peygamber (asv) şöyle buyurmuştur;

"Hayzlı kadın ile cünüp olan kimse Kurfan-ı Kerimden hiçbir şey okumasın" (Tırmizi)

Buna göre, Kur'an-ı Kerime ancak, cünüplük ve benzeri şeylerden temizlenmiş olanlar el sürebilir

Yalnız, Hanefi mezhebine göre, bitişik olmayan bir kılıf, bir çanta veya torba içinde bulunan bir mushafı şerifi tutmak ise caizdir

Ancak bu kimseler, dua ayetlerini dua maksadı ile okuyabilirler Allah-u Zülcelal'i zikredebilirler, teşbih edebilirler O'na hamd ve şükürde bulunabilirler Selef-i salihinden rivayet edilen duaları okuyabilirler

Hanefî ve Şafii mezhebine göre, Kur'an-ı Kerim öğreticiliği yapan bir kadının adet hali geldiği zaman Kur'an-ı Kerime dokunmadan harf harf, kelime kelime, hece hece öğrencilerine Kur'an-ı kerimi öğretmesi caiz görülmüştür


Aksi takdir de baştan başa bir ayet-i okuması haramdır

Yalnız Maliki mezhebine göre, adet halinde olan bayan öğretici ve bayan öğrenciler için zarurete binaen caizdir

SORU 9:

Yatakta Kur'an-ı Kerim okumak caiz midir?

CEVAP 9:

Hanefi ve Şafii mezhebine göre, ayakta, yürürken, binek üzerinde ve yatarken Kur'an-ı Kerim okumakta bir beis yoktur

(Feta-va el-Hindiyye5/316)

Müslim, Hz Aişe (ra)'den şu hadisi şerifi rivayet etmiştir;

"Hz Peygamber (asv) ben hayızlı iken kucağıma yaslanır, sonra Kur'an okurdu" (Müslim)

SORU 10:

Bir kimse herhangi bir işle meşgul iken, birisi Kur'an-ı Kerimi yüksek ses ile okusa, onu dinlememekte bir beis var mıdır?

CEVAP 10:


Kur'an-ı Kerimi dinlemek Hanefî mezhebine göre vaciptir Buna göre bir kimse herhangi bir işle meşgul iken, birisi Kur'an-ı Kerim'i yüksek ses ile okusa ve onu dinlemek mümkün değilse, yüksek ses ile Kur'an-ı Kerim okuyan kimse vebale girer

Meşguliyet sebebiyle dinlemek mümkün olmadığı halde, Kur'an-ı Kerimi yüksek ses ile okumak caiz değildir

Kur'an-ı Kerimi dinlemek Şafii mezhebine göre ise sünnettir

SORU 11:

Kur'an-ı Kerimi ücret karşılığında okumak caiz midir?

CEVAP 11:

Ücret karşılığında Kur'an-ı Kerim okumayı fukahanın çoğunluğu caiz görmemiştir

Bu fukahalar ücret karşılığı Kur'an-ı Kerim okumayı yasaklayan Hadis-i şerifler ile istidlal etmişlerdir

Abdur-rahman bin Şibl (ra)'den rivayet edilen bir Hadis-i şerifte Hz Peygamber (asv) şöyle buyurmuştur;

"Kur'an-ı Kerim'i okuyunuz Fakat onunla -ücret alıpyemeyİnİZ "

(Ahmedb Hanbel, Beyhaki)

Bununla birlikte Abdullah İbn-i Abbas (ra)'dan rivayet edilen bir Hadis-i şerifte Hz Peygamber (asv) şöyle buyurmuştur;

"Karşılığında ücret aldığınız vazifelerin en haklı (helal) olanı, Allah-u Teala'nın kitabı Kur'an-ı Kerim mukabilindeki ücrettir"

(Buharı)

Bu hadis-i şerif ile istidlal eden bazı fukaha, ücretle Kur'an-ı Kerim okumayı caiz görmüştür

Hanefi mezhebine göre, taat ve ibadet karşılığında ücret almak haram olduğundan Kur'an-ı Kerim'i menfaat karşılığı okumak caiz değildir

(İbn-i Abidin; 5/34)

Bu durumda ücret alan da verende mesuldür

Şafii mezhebine göre ise, mezarlıkta ücret mukabilinde Kur'an-ı Kerim okutmak caizdir

Çünkü Kur'an-ı Kerimin sevabı okuyucuya ait olsa da okunan yere de Allah'ın rahmeti indiğinden kabir sahibi faydalanır

SORU 12:

Üzerinde ayet-i kerime yazılı olan bir seccade üzerinde namaz kılmak caiz midir?

CEVAP 12

Hanefi ve Şafii mezhebine göre, bir seccade üzerine ayet-i kerime veya
Allah-u Zülcelal'in ismi yazılı olursa, onun üzerine oturmak veya namaz
kılmak caiz değildir (el-Mühezzeb; 1/25)

SORU 13:

Kur'an-ı Kerimi yakmak caiz midir?

CEVAP 13

Kur'an-ı Kerim yıpranır, istifade edilemez hale gelse bile onu yakmak caiz değildir Basılmayan bir arazide onu bir çukur kazıp defnetmek veya temiz bir şeye sarıp bir mağara da saklamak lazımdır

(Fetava el-Hindiyye; 5/323)

SORU 14:

Kur'an-ı Kerimi yüksek sesle ve dalgalandırarak okumak caiz midir?

CEVAP 14:

Hanefi ve Şafii mezhebine göre, Kur'an-ı Kerim'i okurken terci (Sesi yükseltip alçaltma, dalgalandırma) mekruhtur Bu şekilde okunan Kur'an-ı Kerim'i dinlemekte mekruhtur

Bu şekilde Kur'an-ı Kerim okunursa, gaye Allah-u Zülcelal'in nzası olmaktan çıkıp, insanlar görsün, bilsin gibi bir yanlışa götürür

SORU 15:

Tilavet secdesinin hükmü nedir? Kurfan-ı Kerim 'de kaç tane secde ayeti vardır?

CEVAP 15:

Kur'an-ı Kerim'in içerisindeki surelerde on dört tane secde ayeti vardır
Bunlardan birini okuyan veya işiten her mükellef için bir tilavet secdesi gerekir

Hanefi mezhebine göre, tilavet secdesini işiten kimsenin maksadı ister Kur'an-ı Kerim'i dinlemek olsun isterse olmasın, hem dinleyenin hem de okuyanın secde etmesi vaciptir

Şafii mezhebine göre ise, tilavet secdesi yapmak sünnettir

Tilavet secdesi Kur'an-ı Kerim 'de on dört yerde vardır

l-)A'raf;206

2-)Rad;15

3-)Nahl;49

4-)İsra;107

5-) Meryem; 58

6-)Hacc;18

7-)Furkan;60


8 )Nemi; 24

9-) Secde; 16

10-)Sad;24

ll-)Fussilet;37

12-)Necm;62

13-)İnşikak;21

14-)Ala'k;19

Şafii mezhebine göre, hac suresinin 77 ayetinde de tilavet secdesi vardır

Sad süresindeki ayet şükür secdesi olup namaz dışında okunduğu zaman secde yapılması müstehaptır

En sahih görüşe göre de namazda yapılması haramdır

(Muğni'l-Muhtaç; 1/244)

SORU 16:

Tilavet secdesinin yapılışı nasıldır?


CEVAP 16:


Hanefi mezhebine göre,

namazın dışında tilavet secdesi şöyle yapılır;


a-) Secde ayeti okunduğu zaman ayağa kalkılır

b-) Kıbleye dönülür

c-) Sonra tilavet secdesi yapmaya niyet edilir

d-) Sonra eller kaldırılmadan " Allah-u Ekber" diyerek secdeye
gidilir

e-) Secdede üç defa "Sübhane Rabbiye'l-A'la" denir,
f-) Daha sonra " Allah-u Ekber" denilerek ayağa kalkılır

g-)Secdeden ayağa kalkılırken "Gufraneke Rabbena ve ileyke'l-Masir" denilir

(Tilavet secdesinde Kadeye oturulmaz ve selam verilmez)

Şafii mezhebine göre ise, oturulmuş halde iken niyet edilir, tekbir getirilir, secdeye gidilir ve sonra selam verilir Tilavet secdesinde niyet, tekbir ve selam vermek şarttır, namaz için geçerli olan şartlar tilavet secdesi içinde geçerlidir

SORU 17:

Bir mecliste secde ayet-i tekrar okunursa ne lazım gelir?

CEVAP 17

Hanefi mezhebine göre, aynı mecliste aynı secde ayeti birkaç kez ard arda okunduğu takdirde, hem okuyan kimsenin hem de dinleyenlerin bir defa secde etmeleri yeterlidir

Ama aynı secde ayeti ayrı ayrı meclislerde okunursa, ya da aynı mecliste ayrı ayrı secde ayeti okunursa, her biri için ayrı ayrı tilavet secdesi yapmak gerekir

(Durrü'l-Muhtar; 1/726)

Şafii mezhebine göre, bir kimse secde ayetini iki ayn mecliste tekrarlasa yahut bir mecliste tekrarlasa her okuyuş için akabinde secde etmesi gerekir

Böyle bir kimse secde ayetini okuduktan sonra secde etmez, özür sebebiyle de olsa araya örfe göre bir fasıla girerse eda olarak secde edemez Örfe göre araya bir fasıla girdiği takdirde secde sakıt olur

SORU 18:


Bir kimse secde ayetini, radyo, tv ve hoparlör aracılığı ile dinlese tilavet secdesi lazım gelir mi?

CEVAP 18:

Hanefi mezhebine göre, tilavet secdesi için secde ayetini okuyan ve dinleyen kimselerin secde vücubunu yerine getirmeye ehil kimseler olması şarttır

İster Kur'an dinlemek kastı ile işitilsin, ister böyle bir kasıt olmaksızın işitilsin farketmez

Ancak Kur'an okuyanın insan olması, uyanık olması ve akıllı olması gerekir Okuyanın cünüp olması veya hayızlı olması, veya kâfir olması veya mümeyyiz çocuk olması veya sarhoş olması bu hükmü değiştirmez

Bir kimse secde ayetini eğer papağandan yahut kayıt aletlerinin şeritlerinden (tv, radyo) dinlerse yahud ses yankısını dinlerse secde etmek icap etmez

Bir görüşe göre, bu durumda secde vacip olmasa bile secde edilmesinde bir sakınca olmadığından secde edilmesi, Kur'an-ı Kerim'e saygı ve hürmeti gösterir

Şafii mezhebine göre, tilavetin meşru ve kasde bağlı olması şarttır

Mesela, cünüp bir kimsenin, sarhoşun, hayızlı ve nifaslı bir kadının okuması meşru olmadığı için burada tilavet secdesini gerektiren ayeti okumakla ne okuyana ne de dinleyene tilavet secdesi sünnet olmaz

Yanı lan (unutarak) kimseden yahut papağandan yahut teyp gibi aletlerden dinlenirse secde etmek meşru olmaz, (çünkü burada kasıt yoktur)

(Fıkhu 'l-Islam; 2/239)

SORU 19:

Abdestsiz veya cünüp olan veya hayız ve nifas halinde bulunan bir kimse secde ayetini işitirse ne lazım gelir?

CEVAP 19:

Hanefi mezhebine göre, abdestsiz veya cünüp olan bir kimse secde ayetini işitirse, abdestsizliğini veya cünüplüğünü giderdikten sonra, tilavet secdesini yerine getirmesi vaciptir

Hayız ve nifas halinde bulunup tilavet secdesini işiten kadınlara secde etmek vacip değildir

Şafii mezhebine göre, hayız ve nifas halinde bulunup secde ayetini işiten bir kadına secde etmek sünnet değildir Abdestsiz veya cünüp bir kimsenin işitmesinde ise, secde ayeti okunduktan sonra hemen abdestsizliğini veya cünüplüğünü giderirse, araya fasıla girmemiş olur ve bu durumda secde etmesi sünnettir Fakat araya fasıla girerse, eda olarak secde edemez


SORU 20:

Tilavet secdesini geciktirmekte bir sakınca var mıdır?


CEVAP 20:


Hanefi mezhebine göre, namaz dışında okunan secde ayetinden dolayı yapılması vacip olan secdenin zamanı belirsiz olup geniş zaman içinde yapılabilir


Şafii mezhebine göre, tilavet secdesi ayeti okunur ve örfe göre az bir fasıla verilirse bir şey lazım gelmez, yine secdeye gidilir Fakat uzun bir fasıla verilirse eda olarak secde edemez Buradaki fasılanın miktarı da normal kıraat ile iki rekatlık bir namazın süresi kadardır

SORU 21:

Kerahet vakitlerinde tilavet secdesi yapılır mı?


CEVAP 21:

Hanefi mezhebine göre, tilavet secdesi ayeti kerahet vakitlerinde okunursa, tilavet secdesini aynı vakitte yapmakta bir sakınca yoktur Fakat kerahet vakitleri dışında okunan tilavet ayetinin secdesi, kerahet vakitlerinde yapılamaz

Şafii mezhebine göre, kasıtlı olmayıp normal olarak kerahet vakitlerinde okunan secde ayetinden dolayı kerahet vakitlerinde tilavet secdesi yapmakta bir sakınca yoktur

Eğer kerahet vakitlerinde secdeye gitmek için kasıtlı olarak tilavet secdesi okunursa, bu halde secde yapmak haramdır Bu secde ayeti ister kerahet vakitlerinde okunsun isterse kerahet vaktinden önce okunsun farketmez

Tilavet secdesine gitmek niyetiyle, namazda secde ayeti okun-sa ve tilavet secdesi yapılsa, İbn-i Abdusselam'a göre o kimsenin namazı bâtıl olur
__________________
Söz işlemez yüreklere sükûtum dağlar gibi...
Alıntı ile Cevapla