Konu Başlıkları: HAYATIN SÜRPİZLERİ....
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 08Haziran 2009, 18:23   Mesaj No:5

FECR

Kur'ân Kürsüsü

Medineweb Emekdarı
FECR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:FECR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 6340
Üyelik T.: 19 Ocak 2009
Arkadaşları:20
Cinsiyet:Erkek
Memleket:ANKARA
Yaş:56
Mesaj: 6.107
Konular: 546
Beğenildi:1003
Beğendi:221
Takdirleri:9161
Takdir Et:
Standart RE: HAYATIN SÜRPİZLERİ....

Alıntı:
Nedir vahiyle hayatı inşa etmek ?Nasıl yapılır ?
Nedir Vahiyle yön bulmak ? Nasıl Bulunur ?
Nedir Vahiyle aklı inşa etmek ? Nasıl edilir ?
Bu soruların cevabını bulmaya yardımcı olacak şu denklemi kafamızda oturtuzsak cevaplar kendiliğinden ortaya çıkması lazım
İlişkiler denklemi şudur:

Allah-insan
İnsan-insan
İnsan-kainat(insan dışı varlıklar)
Bu üçlü ilişkinin içerisine de hayatı/yaşamı oturtalım
Bu üçlü denklemi Kur'an'la irtibatlandırdığımızda hayatın inşasının nasıl yapıldığı,yönün nasıl bulunabileceği,aklın fonksiyonu ve aklın vahiyle inşasını bulabiliriz.
Allah-insan ilişkisinde;
Allah yeryüzünde yaşamı inşa etmek için insanı yeryüzünün halifesi yaptı.Dikkat edin insan "Allahın halifesi değil,yeryüzünün halifesidir.Bu halifeliğinde yeryüzünü imha etmek için değil inşa etmek için görevlendirmiştir.Bu inşasını nasıl yapacağıni ise vahiy belirlemiştir.Bu vahiy ile akıl ve şahsiyet terbiye edilerek insan eşrefi mahlukat haline gelmiştir.

İnsan-insan ilişkisinde de vahy öncelikli olarak belirleyicidir.Çünkü Allah ile insan ilişkisi başlayınca,bu ilişki yani hayatı inşa etmesi insan-insan ilişkiyesiyle devam eder ve insan-kainat ilişkisiyle son bulur.Bu ilişkiler arasında irtibat koparsa;
Ya Hristiyanlar gibi ruhban bir yaşam öncelikli olur
Ya da Materyalist veya Yahudiler gibi dünyayı öncelleyen,dünyevi çıkarı gözeten bir yaşam oluşur.
Ama Allah'la irtibatın vahiyle sağlanması neticesinde ise hayatın bütününü kapsayan,dünya ve ahiretin dengesini kuran bir hayatı inşa edilir.
Vahy hayatı inşa eder,bunu yaparken insan fıtratını göz önüne alır.Çünkü yaratıcı olan Allah,yaratılan olan insanın özelliklerini en güzel şekilde bilir ve ona göre hükümler vaaz eder.Vahiyle inşa olmayan hayatların temeli sağlam olmadığından üstüne ne kadar kaliteli malzeme kullanılırsa kullanılsın o bina çökmeye mahkumdur.
Vahiyle inşanın nasıl yapılması lazım sorusu da önemli bir sorudur.Çünkü nasıl yapılmasını bilmeyen insanların attığı veya inşa etmeye çalıştığı zaman sağlam yapı olmayabilir.Çünkü temele ne kadar çimento ne kadar demir katılacağı ölçüsünden habersiz ustaların yaptığı temel çatırdar ve belli zaman sonra yıklılır.
Nasıl yapılmasının yolunu Allah yine vahiyle ve Peygamberlerin hareket metodu ortaya koymaktadır.Nasıl inşa edileceğinin yolu da belirlenmiştir.

Vahiyle yön nasıl bulunur?
Öncelikle bu vahyi bilmekle,içli dışlı olmak ve vahye bakış açısı ile ilgilidir.Issız bir yerde veya karanlıkta yön bulmak için bazı şeyler hakkında bilgi sahibi olmak lazım gelir ki yönünü bulabilsin.Gündüz yolunu kaybeden ile gece yolunu kaybeden kimsenin yön bulma yöntemi farklıdır.Geceleyin yönü bulmak için yıldızlara bakılır,gündüz yolu bulmak için güneşe bakılır,gölgeye ,tabiata baklır.Yön bulma metodları vardır.Bu metodları bilmeyen kimseler gece de olsa gündüz de olsa yolunu bulamaz.İşte vahiy de kişinin nereye yönelmesi gerektiğini,yol haritasını çiziyor,şeytanın yolunu,Allahın yolunu gösterir,seçim hakkını insana bırakır.İnsanı bu seçiminden sorumlu kılar ve insan da bu seçimin sonucuna katlanmak zorunda kalır.
İnsan hayatını vahiyle inşa etmek istiyorsa,vahyi kendi istediği yöne çekmemelidir.Yapması gereken şey;vahyin istediği yöne insanın gitmesidir.
Yani vahyi güden değil,vahiyle güdülen olmalıdır insan.

Vahyi akılla inşa etmek nasıl olmalıdır?
Akıl tek başına başıboş bırakılacak bir olgu değildir.Akıl başıboş bırakıldığında insan Rablığını,ilahlığını ilan etmekten kaçınmaz.Çünkü tarih bunu göstermektedir.
Allah vahiyle insanın aklını frenliyor,onu terbiye ediyor,Rahmanın çizgisinden sapmamasını istiyor.Rahmanın çizgisinden saptığı zaman akıl,insanı Rabbına karşı nankör kılıyor.Şükreden bir akıl değil de küfreden bir akıl çıkıyor karşımıza.

Aslında bu konu geniş bir şekilde de açıklanabilir ama Hz.Ali'nin bir sözü var:(Hatırlatığım kadarıyla)
"Soruya verilen cevap çok olursa,cevap gizli kalır."
Bazen 3-5 cümle ile anlaşılabilen şeyler için üzerinde çok konuşulmaya başlayınca ayrıntılar arasında boğulur kalırız ve böylelikle sorunun cevabı çetrefilli hale gelebilir.
Sorulan soruaya kendimce cevaplar vermeye çalıştım.Hatalarımız olabilir,ya da ifade etmekte zorlanmış olabiliriz.Affola.
Alıntı ile Cevapla