Tekil Mesaj gösterimi
Alt 24 Eylül 2009, 23:22   Mesaj No:11

asa

Medineweb Acemi Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:asa isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 9154
Üyelik T.: 12 Temmuz 2009
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 37
Konular: 1
Beğenildi:0
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart RE: Bir evliyayı vesile ederek dua edilirmi?

Alıntı:
MEVLÜT HÖNÜL Üyemizden Alıntı

Sahabe Peygamber efendimizden kendileri için dua etmelerini istedikleri vakit Allah resulü Onlarla beraber Dua etmiştir Yani kendi adını andırarak dua ettirmemiştir Dualarının kabul olmasını Allah�tan istemiştir Burada aracılık değil bizzat onlarla beraber Dualarına icabet etmiştir.
Osman b. Huneyf (ra)’ten şöyle rivayet edilmiştir: Gözleri âmâ olan bir adam Peygamber (asm)’a gelerek “Allah’ın beni afiyete kavuşturması (gözlerimin açılması) için duâ et!” dedi. Peygamber (asm) da “Eğer istersen duâ edeyim, eğer istersen (sana yapacağım duâyı) tehir edeyim. Bu senin için daha hayırlıdır” dedi. Adam; “Duâ et!” dedi. Peygamber (asm) ona güzelce abdest alıp, iki rekât namaz kılmasını ve şöyle duâ etmesini emretti: “Allah’ım! Senden istiyorum ve rahmet peygamberi olan peygamberin Muhammed ile sana yöneliyorum. Ey Muhammed! Bu ihtiyacımın yerine getirilmesi için senin ile Rabbime yöneldim. Allah’ım onun benim hakkımdaki şefaatini kabul eyle.” (Adam Peygamberimizin dediği gibi yaptı ve gözleri açıldı.) (Ahmed c.4, s.138, Tirmizi c.5, s.569, İbn Mace c.1, s.441)
Ahmed b. Hanbel bu hadis için “İsnadı sahih ve râvileri sikadır” demiştir.
Bu sahih hadis fazla beyana lüzum kalmayacak derecede vesilenin câiz ve müstehap olduğuna delildir.

Yahudiler Tevrat’ta âhir zaman peygamberinin geleceğini görmüşler ve onu bekliyorlardı. Hatta savaşlarda bekledikleri peygamberi vesile yaparak savaşıyor ve muzaffer oluyorlardı. Şu âyet ona işaret eder:
“Onlara Allah tarafından yanlarında bulunanı (Tevrat’ı) tasdik edici bir kitap (Kur"ân) gelince -ki daha önce (o gönderilecek peygamberi vesile yaparak) inkâr edenlere karşı fetih istiyorlardı- işte bildikleri (o peygamber) kendilerine gelince, onu inkâr ettiler. Bu yüzden Allah’ın lâneti kâfirler üzerinedir.” (Bakara 89)


Ebû Nuaym Delail-i Nübüvve adlı kitabında Ata, Dahhak tarikiyle İbn Abbas (ra)’dan şöyle rivayet etmiştir: “Benî Kureyza ve Nadir Yahudileri Muhammed (asm) peygamber olarak gönderilmezden önce kafirlere karşı Allah’tan fetih istiyorlar ve şöyle duâ ediyorlardı: “Allah’ım! Ümmî peygamber hürmetine senden düşmanlarımıza karşı bize yardım etmeni istiyoruz. Allah da onlara yardım ediyor ve muzaffer oluyorlardı. (Ed-Dürrül Mensur c.1, s.216) Hâkim ve Beyhaki’nin İbn Abbas’tan yaptığı rivayette ise Yahudilerin “Ahir zamanda bize göndereceğini vaat ettiğin ümmî peygamberin hürmetine bize yardım eyle” diye duâ ediyorlardı. (4)
Eğer vesile şirk olsaydı bu âyette Cenâbı Hakk Yahudileri şirkle takbih ederdi. Üstelik onların peygamberimizi vesile etmelerinin ardından düşmanlarına karşı muzaffer olmaları Allah’ın onların duâsını kabul ettiğinin ve o duâdan razı olduğunun delilidir.
Peygamberimiz daha doğmadan Hz. Âdem (as) ve Yahudilerin onu vesile yaparak ettikleri duâya Allah’ın icabet etmesi, onun vefatından sonra da duâlara vesile yapılacağına delil olur.


Ebû Said El-Hudri (ra)’dan yapılan rivayetin bir kısmında Peygamberimiz (asm) “Kim evinden namaza çıktığında “Allah’ım senden isteyenlerin hakkı için, bu yürüyüşüm hakkı için istiyorum derse…” denilmiştir. (İbn Mace, c.1, s.256, Ahmed s.3, s.21, Müsned-i Ebûl Cad, 1-299, Musannef İbn Ebi Şeybe, 6-25)
Benzer bir hadis İbn Merduye tarafından yine Ebû Said El-Hudri (ra)’dan rivayet edilmiştir: “Resûlullah (asm) namazını bitirdiği zaman, Allah’ım! İsteyenlerin senin üzerindeki hakkı için istiyorum. Muhakkak ki isteyenlerin senin üzerinde hakkı vardır.” (Eddürrül Mensur c.2, s.224)
Alıntı ile Cevapla