Yanılgımın yaygarası II
Bugün hiç bir sağır kelam düşmeyecek dilimden
Böyle başlamalı izbe hikayem
Uçsuz bucaksızlığını böyle dökmeliydim kaleme..
Bugün hiçbir şey sızmayacak satırlara
Ölemezmişim haybeden sen diye nefes arasında
Ütopik hayaller kurdurup külle köz arası koyma..
Bugün yarama sen bastığımı acı niyetine dizmeyecek dilim
Al artık ruh-i bedeni Satır aralarına koyma
Dizlerim kanıyor yalçın yokluğuna vurma..
Salma gözbebeklerini gözbebeklerime düşüyorum
Alma soluk kesen nefesini,üşütme teni
Dökmeden yürüyemiyorum,kırma asi direncimi..
Çok gürültülü sensizlik,sağır kalıyorum
Ne çok sustun çığlık çığlığa
Böyle başlamalı belkide mahvi masalım..
Bayatlamış bir ruhla,küflü sesimle soruyorum
Bedenin vitrininde mevsimsiz mi kaldım,
Hangi mevsimdin ki beni üzerine alamadın?
Esmer zaman sen damarımdan sızıyor kanıma
Mayhoş gülüyorum şaha kalkmış sen acılara
Hain sevgilinin son demidir biliyorum..
Başına buyruk pörsümüş zaman(ım)
Aşındırılmış yaş kalıplarına artık sığamıyorum
Sahi hangi mitolojik zamandan kalma bu hüznüm..
Yutkunuyorum ölümü sana yakıştırdığımda
Katıksız hüzne talip oluyor çürüyen yanım
Düşüyorum bak yine sen diye
son diye
vesayre..
Damla Aydın
(25.10.09)
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]