Tekil Mesaj gösterimi
Alt 01 Mart 2010, 12:35   Mesaj No:13

HALUK GÜMÜŞTABAK

Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:HALUK GÜMÜŞTABAK isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 10862
Üyelik T.: 01 Ekim 2009
Arkadaşları:1
Cinsiyet:
Yaş:66
Mesaj: 489
Konular: 86
Beğenildi:3
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Re: Ayetlerin nüzul sebebi neden kur'anda bahsedilmemiştir?

Sayın Abdulmelik Bey ben eleştiriyi bırakın bana küfür edenlere bile sabrediyorum. Fakat sizden böyle bir itham beklemediğimden olsa gerek gerçekten üzüldüm. Benim düşüncelerimin yanlış olduğunu söylemeniz beni hiç üzmez. Bunu normal karşılarım. Ama benim topluma tepside zehir içirdiğimi söylemeniz gerçekten ruhumu incitti. Tekrar ediyorum bana yanlış düşünüyorsunuz diyebilirsiniz, hatalısınız diyebilirsiniz ama süslenmiş sözlerle İslam ı zehirliyorsunuz demek gerçekten bana dokundu. Belkide bu etkiyi yapmasının nedeni sizin gibi birisinden beklemediğim içinde olabilir. Belki bu kadar büyütmem normal değil di, haklı olabilirsiniz.

Sayın Arkadaşım ben sizin İslam ı anlayış şeklinize saygılıyım ve buna karışma ya da itiraz etme, yani öyle şey olur mu deme gibi düşüncemde yok zaten. Herkes kendisinden sorumlu ve tek başına hesabı verecektir. Gelelim sözlerinize bakın beni neyle itham etmişsiniz.

(bize düşen KİTAB'A AYKIRI OLANLARI AYIKLAMAK MI yoksa sünneti toptan red etmek mi? siz red taraftarısınız çünkü tek kaynak KİTAB diyorsunuz. )

Bu ithamınızı kesinlikle kabul etmiyorum. Ben kur’an dışında hiçbir bilgiyi kaynağı kabul etmiyorum asla demedim. Benim söylediğim hüküm veren, kural koyan, çözüm getiren tek kaynak Kur’andır dedim. Eğer kur’anın koymadığı bir hüküm peygamberimizin hükmü diye önümüze getiriliyorsa, o peygamberimizin değildir diyorum, çünkü kur’an hüküm veren ayırt edip çözüm getiren yalnız ALLAH TIR DİTOR. Eğer siz hayır kur’anın hüküm koymadığı konulara da peygamberimiz koymuştur, bazı haramları peygamberimiz ilave etmiştir diyorsanız, sizinle bu konuda farklı düşündüğümü söylerim. Kitaba aykırı olanları ayıklamakta böyle olur. Onun vermediği bir hükmü kabul etmemekle olur. Hiçbir bilgi toptan red edilemez, ancak yanlışlar ayıklanır. Peki, neye göre ayıklanır, eldeki doğru bilgilerle. Din adına emin olduğumuz kesin ve net tek doğru bilgi KURAN olduğuna göre, bize iletilen her dini ve iman konularını da ona danışarak kabul etmeliyiz. Benim söylediğim bunlardır. Siz benim için bunlar yanlış diyorsanız, benim size elbette söyleyecek sözüm olamaz. Hadislerin hepsi rivayetler yoluyla bizlere iletilmiştir. Rivayetler kesin kanıt olamaz. Bu bilgiler kur’an süzgecinden geçiyorsa doğrudur, geçmiyorsa doğru değildir dememiz gerekir.

Bana yazdığınız şu sözlere gelince; (ilim ehli olmayan kardeşlerimizin zihinlerini bulandırmak şüpheye sokmak hoş değildir. Siz kendinize göre haklı olabilirsiniz.) Kur’an her aklı başında insanın kendi eğitim seviyesine göre faydalanacağı yüce bir kitaptır. Onu yalnız kısıtlı insanların anlayacağını söylemek doğru değildir. Elbette herkes aynı kapasiteyle anlamayacaktır ama yöntem ve izah kur’anda basit anlatılmıştır. Onlara yol yöntem gösterildiğinde anlama kapasitesi çok daha fazla olacaktır. Bakın Allah ne diyordu ayeti okuyanlar için? (Hâlâ düşünmüyor musunuz?”, Öğüt alan yok mudur? Fakat düşünen mi var. Allah, ayetleri size işte böyle açıklar ki, derin derin düşünebilesiniz.) Eğer bizler toplumu düşünmeye yönlendirmez ise, kendi düşüncelerimizin esiri yaparız. Yaptığımız yanlışlara onları alet ederiz. Ben kur’andan anladıklarımı naklederken hiçbir zaman söylediklerimin kesin doğru olduğunu söylemem. Onları Kur’ana yönlendirir ve oradan sözlerimi karşılaştırmalarını isterim. Çünkü rabbim bu yolu öneriyor da ondan. Ben hiçbir bilgiyi hadisi askıya alalım demedim, söylediğim şey bu konuda dikkatli olalım diyorum. Daha önce örnek verdim. Hadislerin toplanmaya başlandığındaki sayıyı bir düşünün, günümüzde ise onun binlerce katı olduğunu düşündüğümüzde sizce çok ama çok dikkatli olmamız gerekmiyor mu? Ben eğer karşımdaki bir insanın kafasını karıştırmış isem onun kafasındaki bilgiler doğru bir kaynağa oturmamış demektir. Hiçbir doğru bilgiyi yanlış bilgi karıştırmaz. Hatta doğru bilgiyi almış bir insan, yanlış bilgiyi gördüğünde aldığı doğru bilginin mutluluğuyla övünür ve rahatlar. Doğru bilginin olduğu yere yanlış bilgi asla yaklaşamaz.

Değerli arkadaşım bana sitenizin köşesinde yer vermeniz bir inceliktir, sebep olanlardan Allah razı olsun, fakat eğer benim yazılarım kafa karıştırıyor ve sizin düşünce inançlarınıza göre tepside zehir sunmak gibi görünüyorsa, lütfen bir kez söylemeniz yeterlidir. Hemen yazılarıma son veririm. Hatta yazdığım yazıların tamamını silerim. Yeter ki bana tek bir kelime ile söyleyin yeter.

Son olarak söylediğiniz sözleri ben yanlış anladıysam bizleri okuyan diğer arkadaşlarımda yanlış anlayabilir.

(unutmayın her dediğiniz doğru olmalı ama her yerde doğruyu söylemek doğru değildir. amentüyü bile bilmeyen insanlar vardır burda. üfürükçülükten meded uman insanlar vardır.gelenek ve görenekleri din olarak kabul edenler vardır.DİKKAT EDİN BUNLARI TAMAMEN BATIRIYORSUNUZ. söyledikleriniz tekniktir ilim adamlarını ilgilendirir. hafızasında beş ayet 3 hadis olmayan bir insan sizce uzaklaşırmı yaklaşırmı. )

Her yerde doğruyu söylemek doğru değildir sözlerini hiçbir mantığa oturtamadım, burada sanırım bir şeyler anlatıyorsunuz ama ben dahi yanlış anladım. Ben kur’andan bahsediyorum ve onun gerçeklerinden. Bu konuda her şey çok açık ve net olmalıdır, çünkü her şeyin apaçık olduğunu söyleyen rabbim dir. Üfürükçüden meded umanlar islamı gereği gibi bilmeyenlerdir. Eğer kur’an ile onları karşı karşıya getirmiş olsak, Allah tan başka kimseden hiçbir şey istenmeyeceğini öğrenmiş olacaklardı, ne yazık ki siz anlayamazsınız diye öğrettiğimiz için, ona müracaat etme gereği bile duymuyorlar. Günümüzde ne yazık ki kur’an ışığından nurlanmayanlar, onun rehberliğine müracaat etmeyenler peygamberimiz devrinin geleneğini din zannedip uygulama yoluna gitmişlerdir. Benim apaçık konuşmamdan dolayı bana şu cümleyi söylemişsiniz (DİKKAT EDİN BUNLARI TAMAMEN BATIRIYORSUNUZ.) İnanın neyi batırdığımı bilmiyorum ama yapılan yanlışları kur’an ile su yüzüne çıkarmaya çalışıyorum o kadar. Benim söylediklerimin teknik ve ilim adamlarını ilgilendirdiğini söylemişsiniz. İnanın ben o kadar akıllı bir insan değilim ki çok ince tekniklerden bahsedeyim. Söylediklerim kur’anın apaçık sözlerinden başka şeyler değildir. Benim yaptığım Rabbimin okuyun, düşünün ve akledin dediği yoldan başka bir şey değil. Bize öğretilenlerin doğruluğunu karşılaştırmaktan başka hiçbir şey yapmıyorum. Benim yaptığım Rabbin ayetlerine uymayan sözlerin ayıklanmasından başka bir şey değildir. Bunu da biraz yavaş hareket etmekle birlikte kısmen de olsa zaten Diyanet İşleri Başkanlığı yapıyor.

Rabbim gönül gözlerimizi kur’an nuruyla nurlanan, kulakları eğriyle doğruyu ayıran, gözleri nefsiyle değil kur’an nuruyla gören, kulları arasına bizleri alması dileklerimle. SAYGILARIMLA Haluk GÜMÜŞTABAK
Alıntı ile Cevapla