[ELİF CAN]

İslam’dan Sırt Çevirenin Allah’ın Dini İle Alakası Yoktur.

Allah’ın emir ve yasaklarına riayet etmeyen ve sırt çeviren birinin Allah’ın dini ile alakası kalmaz,Çünkü hak olan dine karşı batıl olan cahiliyeyi seçmiştir.İslam her daim cehalet ve zulümün karşısındadır, İslam her an Allah’ın eşşiz yaratmasının ilmidir.

İslama karşı sunulan her hareket ve görüş mutlak manada cahiliye eseridir Allah’ın indinde din yalnızca İslam’dır

Allah katında geçerli olan din İslâm'dır. Kitap verilenler, kendilerine bilgi geldikten sonra karşılıklı ihtirasları yüzünden anlaşmazlığa düştüler. Kim Allah'ın ayetlerini inkar ederse bilsin ki, Allah'ın hesaplaşması çok çabuktur.
(Ali İmran/19)

Kim Allah'a teslimiyetten başka bir din ararsa, bu kendisinden asla kabul edilmeyecek ve o, ahirette kaybedenlerden olacaktır.
(Ali İmran/85)


İslam tüm dinlerin toplamının ismidir Allah’ın benzersiz ilminin eseridir.Cahiliye ise insanların kendi heva ve hevesleri neticesinde oluşturmuş oldukları zanni bir yoldur.İslam her zaman hak iledir hakkın kendisidir,Cahiliye ise batıl iledir batılın kendisidir,cahiliyenin en tehlikelisi ibadetler bazında olandır,çünkü Allah’ın dininden beslenmeyip cahiliye ile hareket edenlerin şirke bulaşması daha rahattır.

ALLAH, kendisinden başka birine ilahlık yakıştırılmasını asla bağışlamaz, (ama) dilediği kimsenin daha hafif günahlarını bağışlar: Çünkü Allahın yanı sıra başkasına ilahlık yakıştıranlar şiddetli bir sapıklığa düşmüş kimselerdir.
(Nisa/116)

Ayeti kerime’de şirkin boyutu açıkça izah edilmektedir ,şirk dışında yapılan günahlarda ise rahman isminin tecellisi ile bağışlama söz konusudur,İslam dininin mükemmelliğinde ki ana esas bir bütün olarak kullarından yaşanmasını ister çünkü parçacı İslam anlayışlarının ne tür sapkınlıkları yönelttiği günümüz dünyasında göz önündedir.Kim İslam’ı bir bütün olarak alır ve yaşarsa muttaki olarak müjdelenenlerdendir.

Kur’an’i kerim parçacı yaklaşım sergileyenleri ne tür bir kayıp içinde olduklarını şu ayeti kerime ile uyarmaktadır.

Ve insanlardan kimi de vardır ki, Allah'a (imanla küfrün) sınır(ın)da kulluk eder; öyle ki, başına bir iyilik gelse, O'ndan hoşnut olur; ama başına sınayıcı bir güçlük gelse hemen bütünüyle yüz çevirir, ve böylece dünyayı da, ahireti de kaybeder; zaten, hiçbir şeyle kıyaslanamayan kayıp da gerçekte budur!
(Hac/11)

Kur’an’i kerim’de ‘’Din yalnızca Allah’ın oluncaya kadar onlarla savaşın ‘’ emrini yeryüzünde hakim kılmak müslümanların vazifesi iken tam aksine hücuma uğrayan,zulüm gören, Müslüman’lar olmuştur.İslam beldeleri gün geçtikçe zalim otoritelerin hakimiyetine teslim edilmektedir.Bu hususta ilginç olan bu zalim şer güçlerin idarecilerini ayakta tutan,Yine zavallı olan ‘’Müslüman’lardır’’. Hatta bazı ülkelerde yönetimlerde bulunan zalimler kendilerinin müslüman olduklarını iddia ederek müslümanlara yapmadıklarını bırakmadıkları halde !

Müslümanların ve özellikle gençliğin sorumsuz davranışları,islamı özünden bilmemesi,hak yolunda yapılması gereken farziyetleri terketmesi,aklı kiraya vermeler,araştırmadan kulaktan dolma atalar inancını benimseme vb durumlar insanların bu şer güçlere teslim edilmesinde ana etkenlerdir.

Ey Muhammed ümmeti ! İslam’ı tanıyıp asıl kaynağına inmek ve öğrenilmesi gerekeni ordan öğrenme, bizleri ancak zalim ve şer güçlerin etkisinden kurtarır,bu kaynak Kur’an=Sünnet ekseninde Allah resulü ve sahabelerim dediği kutlu kişiliklerin öğretisi ile,yeryüzünde dini Muhammed’i hakim kılmaya çalışmak görevimizdir. Dini tüm bidat ve hurafelerden temizlemek adına Allah’ın ipine sımsıkı sarılma vaktidir.

Her an dillerimizde,gönlümüzde,hayatımızda Allah'tan başka ilah’ın olmadığı hakikatini haykırarak Hz Muhammed (s.a.v) ‘in Allah’ın kulu ve resulü olduğu hakikatini idrak ederek ancak İslam olunur.Bu İslamın adı Allah’tan gelen hakikatlere tabi olmak ve onun Kitabı ile yaşamaktır.


ELİF CAN
www.medineweb.net