Sinsi Plan; "Yalnız Kur'an"/Muhsin Arslan
Tarih boyunca semavi dinler, dejenere edilmek, çıkar, şeytanilik, küfür ve siyaset adına her türlü imkânla hedef alınmıştır. Bu planlar, Tevrat, Zebur ve İncil için uygulanmış ve ne yazık ki başarıya ulaşmıştır.
Bugün ise bilinçli ya da bilinçsiz bir şekilde Kur’an’a yönelik saldırılar söz konusudur.
Bilinçli olanlar, Müslüman gibi görünerek kaleyi içten yıkmaya çalışan müsteşriklerdir (oryantalistler).
Bilinçsiz olanlar ise bu rüzgâra Allah rızası (!) için kapılan saf ve samimi kimselerdir.
Kur’an’ın Sahibi tarafından koruma altına alındığını, vahyin aslına sadık kalındığını bilenler, Tevrat ve İncil’e yapılanları Kur’an’a yapamayacaklarını bilirler.
Kur’an yok edilemeyeceğine göre, Müslümanların Kur’an’a bakışını, berrak imanlarını çeşitli hile ve desiselerle bulandırmaya çalışmaktadırlar.
“Ey Müslümanlar! Şeytan sizi Allah’ın rahmetiyle aldatmasın” ilahi ikazının bir benzeriyle karşı karşıyayız. Biz de “Ey Müslümanlar! Bu güruh sizi Kur’an ile aldatmasın” diyoruz.
Kur’an’dan cımbızla seçtikleri ayetleri, Arapça bilgisi olmadan meallerden faydalanarak esnetmekte, siyak-sibakını görmezden gelmekte, sebebi nüzulü köşeye atmakta, ilk ve tartışılmaz Kur’an müfessiri Hz. Muhammed (sav)’i ve 1400 yıllık İslam alimlerini rafa kaldırarak, “biz anlarız, biz biliriz” iddiasıyla Müslümanların imanına büyük darbe indirmektedirler.
Tarihte mezhep, meşrep, siyasi ya da fıkhi farklılıklar hep furuatta kalmıştır. İman ve İslam esaslarında hiçbir tartışma olmamıştır. Hz. Resulullah’ın sünneti tartışmaya açılmamıştır.
Ama günümüzde bazı gruplar farklıdır:
Sünnet ve hadis-i şeriflere inanırız ama içlerinde mevzu, uydurma olabileceği ile Müslümanları tüm hadislerden soğutma çabası içindeler. Bu çok sinsi ve şeytani bir plandır.
Konuyla ilgisi olmayan ayetleri sık sık servis ederler. Müslümanların çoğu Kur’an ilimlerine vakıf olmadığından bu sinsi düşüncelere kapılabilmektedir.
Bilinçli olanları bir kenara bırakalım, bilinçsizce bu işe giren saf ve samimi Müslümanların piyonlaşması üzücüdür.
Başörtüsü, kadınların imamlığı, kadının tesettürü, çalışması, Kur’an’a abdestsiz dokunulması, çok eşlilik, cuma namazının farziyeti, darul harb, muta nikahı, zikir, tasavvuf, âlimlerin yanılması gibi konular tartışmaya açılmakta, yumuşak karınları hedef alınmaktadır.
İmam-ı Azamlar, Gazaliler, Kutuplar, Bediüzzamanlar, Elbennalar, İbni Abbaslar hedef tahtasına konmuş, ruhaniyetlerine acımasızca saldırılmıştır.
Şeriatın temel kaynakları olan Kur’an, sahih sünnet, icma ve kıyas, bu gruplarca dörde indirgenmiş ve “Yalnız Kur’an” sloganı öne çıkarılmıştır.
En önemlisi, bu grupların Müslümanların hidayetine hiçbir katkısı yoktur; mukaddesatı hafife almakta, hassasiyetleri yok etmektedirler.
Ashabı kirama “Hz.” demeyi fetişizm olarak görüp, tasavvuf âlimlerini tekfir etmekten çekinmemekte, kuranca sabit mübarek gün ve geceleri hurafe olarak görmektedirler.
Allah’ım! İçimizdeki beyinsizler yüzünden bizi helak etme...
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Muhsin Arslan
12.07.2010
Malazgirt[/FONT][/COLOR]