Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Hadis-i Şerif (https://www.forum.medineweb.net/494-hadis-i-serif)
-   -   Niçin bu kadar ağlıyor sunuz? (https://www.forum.medineweb.net/hadis-i-serif/2927-nicin-bu-kadar-agliyor-sunuz.html)

EcelBekcisi 28 Nisan 2008 23:35

Niçin bu kadar ağlıyor sunuz?
 
Peygamber efendimiz bir gün, bir yerde oturuyorlardı. Yanlarında da,hazret-i Ebû Bekir, hazret-i Ömer, hazret-i Osman ve hazret-i Alivardı. Resûlullah efendimiz birden ağlamaya başladılar. Mübarekgözlerinden sicim gibi yaşlar akıyordu. Hazret-i Ebû Bekir, Resulullahefendimizin bu haline dayanamayıp:
-Anam babam, sana fedâ olsun ya ResûlALLAH! Niçin bu kadar ağlıyorsunuz? diye sual ettiler. Peygamber efendimiz cevaben:
-Nasılağlamayayım ki, ümmetimin yolu çok uzundur. Omuzlarında ise çok ağırgünâhlar vardır. Onların günâhları yağmur ve kar tanelerinden, denizköpüğünden ve ağaçların yapraklarından da fazladır, buyurdular. Bucevabı alan hazret-i Ebu Bekir:

“Kalbinizi ferah tutunuz!”
-YaResulALLAH! Kalbinizi ferah tutunuz! Müslümanların yüklerinihafifletmek için, onların günâhlarının yarısını ben üzerime alacağım!diye arzetti. Hazret-i Ebu Bekir’den bu cevabı alan Resulullahefendimiz memnun oldular ve hazret-i Ömer’e dönerek:
-Ebû Bekir’in dediklerini işittin! Peki sen ümmetimin günâhkârları hakkında ne diyorsun? diye sual ettiler. Hazret-i Ömer de:
-YaResulALLAH! Ben Ebû Bekir’in söylediği ve yaptığı gibi yapamam! YalnızMüslümanların günâhlarının üçte birini yüklenirim, diye arzetti.Hazret-i Ömer’den bu cevabı alan Peygamber efendimiz bu sefer dehazret-i Osman’a döndüler ve aynı soruyu Ona sordular. Hazret-i Osman:
-YaResulALLAH ben de Ömer’in yaptığı gibi yapamam. Fakat Müslümanlarıngünâhlarının dörtte birini yüklenirim, diye arzettiler. Peygamberefendimiz hazret-i Ömer’in ve hazret-i Osman’ın bu cevaplarından memnunoldular ve teşekkür ettiler. Daha sonra hazret-i Ali’ye döndüler veaynı suali Ona da sordular. Hazret-i Ali de:
-Ya ResulALLAH, benSırat köprüsünün kenarında duracağım. Ümmetinin günâhkârlarının ateşedüşmelerine mani olacağım. Eğer onların durumu çok sıkışırsa, kendimionlar için feda edip ateşe atacağm, diye arzetti. Resulullah efendimiz,hazret-i Ali’nin bu cevabından memnun olup teşekkür ettiler.
Daha sonra Resulullah efendimiz, oradan ayrılıp hazret-i Aişe validemizin yanına gittiler ve Ona da durumu anlattılar ve:
-YaÂişe! Sen mü’minlerin annesisin, annenin çocuklarına şefkatli olmasılâzımdır! Peki sen ümmetimin günâhkârları için ne yapacaksın? diye sualettiler. O anda Resulullah efendimizin mübarek kızları hazret-i Fatımada orada idi. Bunun için hazret-i Âişe validemiz:
-Ya ResulALLAH, Fâtıma’nın huzurunda bir şey diyemem, diye arzettiler. Hazret-i Fâtıma da:
-Ey babacığım, annenin huzurunda, kızın konuşması uygun olmaz, diye cevap verdi. Onun bu cevabı üzerine hazret-i Âişe validemiz:
-YaFâtıma! ALLAHa yemin ederim ki, senden önce bu konuda bir şeysöyleyemem, dedi. Bunun üzerine hazret-i Fâtıma Peygamber efendimizedönerek:
-Ey babacığım, Mîzan’ın kurulacağı yere geli** ümmetininhesabını takip etmek için orada duracağım. Ümmetinin günâhlarısevaplarından ağır gelirse, oğlum Hasan’ın zehirle kirlenmiş gömleğinionların sevâp kefesine koyacağım. Şâyet sevap kefeleri yine de ağırgelmezse, bu sefer oğlum Hüseyin’in kanla kirlenmiş gömleğini ilaveedeceğim, diye arzetti. Hazret-i Fatıma’dan bu cevabı alan Resulullahefendimiz, tekrar hazret-i Âişe validemize dönerek:
-Ey mü’minlerinannesi! Sen ne diyorsun, sen ne yapacaksın? diye sual ettiler. Hazret-iÂişe validemiz cevap vermeden odasına girdi ve secdeye kapanıpağlayarak:

“Bu ne haldir yâ ResûlALLAH!”
“Ya Rabbî! Sen, benimü’minlerin annesi yaptın, kalbime evlât şefkati koydun ve onlarınsevgisini gönlüme yerleştirdin. Sen bilirsin ki, bir ana, çocuğununCehenneme girmesine râzı olamaz. Bunun için onları benimle Cennetegönder! Yoksa beni de onlarla Cehenneme koy!” diye dua etti. Hazret-iÂişe validemizin bu yalvarışının akabinde, Cebrâil aleyhisselâm gelerekPeygamber efendimize:
-Bu ne haldir yâ ResûlALLAH! ALLAHü teâlâ:“Âişe-i Sıddıka’ya de ki, O’nu, Cehenneme göndermem benim keremimeyakışmaz. Çünkü O, Habîb’imin zevcesidir. Çocukları, annelerindenayırmak da câiz değildir” buyurdu diye bildirdi.
Resulullahefendimizin ve Onun Eshabının, mü’minlere karşı şefkati, merhameti işteböyle idi. Peygamber efendimizin ve Onun vârislerinin, bu söz venasihatlerini hiçbir zaman unutmamamız ve bu şefkate, bu merhametelayık olmaya çalışmamız lazımdır. Aksi halde, mahrum kalır ve perişanoluruz.


SAAT: 16:44

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306