Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Hafta'nın Misafiri (https://www.forum.medineweb.net/111-haftanin-misafiri)
-   -   28 haftanın misafiri fecr abimiz (https://www.forum.medineweb.net/haftanin-misafiri/15312-28-haftanin-misafiri-fecr-abimiz.html)

FECR 25Haziran 2009 19:59

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
Güzel dualarınız Allah razı olsun.Allah hepimizin ilmini hayırlı olarak artırsın.

FECR 26Haziran 2009 18:36

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
Alıntı:

muhammed can Üyemizden Alıntı
1-PEYGAMBERİ/HADİSİ/HAC'I/NAMAZI/ VB İSLAMİ İMAN ESASLARINI VE İBADET KAVRAMLARINI RED EDEREK GÜYA HANİFLİK İDİASINDA BULUNANLARIN İNANÇ DURUMU HAKINDA Kİ FİKRİNİZ NEDİR.

2_"De ki: 'Şüphesiz Rabbim beni doğru yola, dosdoğru dine, hanîf/Allah'ı birleyen İbrâhim'in milletine/dinine iletti. O, şirk/ortak koşanlardan değildi." (6/En'âm, 161)
BU AYETİ NASIL YORUMLAMAMIZ GEREKİR HANİFLİK DİYE BİR İNANÇ ŞEKLİ İSLAM GELDİKTEN SONRADA ÖZELİNİ KORUYABİLMİŞMİDİR.

3-HANİF DİN İNANCI HALA GEÇERLİMİ?

4-HANİF DOSTLAR GRUBUNUN YOĞUN ÇALIŞMALARININ HEDEFİNDE NASIL BİR POTANSİYEL HESABI VARDIR?

5-HANİF DOSTLAR GURBUNUN İBADETSİZ VE ÖRNEKSİZ İNANÇLARININ KAYNAK VE DAYANAKLARI NELERDİR?

1-Kayıpkentli kardeşin de dediği gibi mealciliğin uç noktasını temsil etmektedirler.Hanifdostları sitesine ara sıra göz atarım.Akla hayale gelmeyen uç fikirleri görünce insanın morali bozuluyor."Bu kadar da olmaz" demekten kendimizi alamıyoruz.Son günlerde bir yazı dikkatimi çekti."Mushafın tertibi hatalı mı?".Buruc suresinde ayet sıralamasının yanlış dizildiğinden bahsediyorlar.Bunu mealine bakarak söylüyorlar.Halbuki Arapçasından okusalar veya arapça ahenki hakkında bilgileri olsa bunu söylemekten çekinmeleri gerekirlerdi.Arap Edebiyatın şahikada olduğu bir zamanda nazil olan bu ayetlerde gerek ahenk gerek anlam olarak bir dizilişte hata olmuş olsaydı,Mekkeli müşrikler ve Arap Dilbilimcileri ile şairler bunu dillerine dolarlar ve Kur'an aleyhinde kampanyanlar düzenlemekten hiç çekinmezlerdi.Ama Kur'anın edebi icazı karşısında söz söyleyememişlerdir.O zaman söz söyleyemeyen kimselerin yerine bugün Arap Edebiyatından anlamayan insanların söz söylemesi ve de kendini Hanif olarak lanse eden ve kendi dışındaki kimseleri müşrik kabul etmekten sakınmayan kimselerin söylemesi ne kadar da garib.
2-Bu ayetin anlamı çok basit,anlaşılır bir bir ayet.Gerek bu ayete gerekse hanif kavramı geçen diğer ayetlerin hepsine birden bakın "hanif din" tabiri geçmez.Hanif kavramı dinin adı değil durumu olarak kullanılır.Yani Allahı birleyen/dosdoğru/lekesiz/şaibesiz/tertemiz anlamlarına gelir.Bir ayette de müslüman kavramıyla beraber kullanılır.Hanif, dinin özelliğini,olması gerektiği şeklini ortaya koyan bir isimdir,yoksa bir din adı değildir.Hanif din diye bir tabir uydurursak,müslüman din diye de bir din diye kullanmamız gerekir o zaman.Ama gerek müslim olma gerekse hanif olma,Allahın dinine inananların bir özelliğidir.
Yani haniflik bir inançın adı değil,inancın nasıl olması gerektiğini ortaya koyan özelliklerden sadece birisidir.
3-Yukarda söylediğim gibi haniflik yani Allah'ı birlemek,dosdoğru olmak inancın bir özelliğidir.Müslüman aynı zamanda haniftir diyebiliriz.Ama bugün kendililerini hanif kabul edip de gerek Peygamberi gerekse bize kadar gelen tüm verileri toptan reddedici bir anlayışın ürününü kastetmiyorum.
4-Potansiyel hesablarını bilemeyiz.Ama bu potansiyel kimlerin işine yarıyor ona baktığımız zaman Müslümanların lehine işlemediğini görebiliyoruz.
5-İbadetsiz ve örneksiz inancın kaynağı kendilerine göre Kur'an'dır.Kur'anın ayetlerinin uygulayıcısı olan Hz.Peygamber a.s'ı devreden çıkarırsan ayrıca tüm tarihsel verileri tamamen reddedersen ve Kur'an ayetlerini kendi aklına göre açıklamaya çalışırsan sonuç böyle bir şey olur.İnandığını yaşamayan insanlar bir süre sonra yaşadıkları gibi inanmaya çalışırlar.

FECR 28Haziran 2009 10:35

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
Alıntı:

HasanNasrallah Üyemizden Alıntı
1-hz peygamberin konumu nedir.
2-peygamberin her söylediği söz vahiy kaynaklımıdır?
3-peygamberin her yaptığı hareket vahiy kaynaklımıdır veya her yaptığı sünnet diye algılanmalımıdır?
4-vahiyle çelişen çok sayıda hadis ve sünnet argümanları var ve bunlar çoğu kaynak kitaplarda ve bir cemaatlerde delil olarak kulanılıyor?
5-örnek olarak sunulan peygamberi anlatarak insanları islama çağırmak yerine efendilerinin hayatlarını örnek olarak sunmak islamimi?
6-peygamber size ne emretiyse onu alın neyi nehyetiyse onu terkedin düsturu bizlere neyi öğretmeyi amaçlamaktadır?
7-vahiyin temel amacı nasıl bir inşa'dır_
8-fırkalaşmaya götüren temel sebebler nelerdir?
9-kur'an nesli çalışmaları noktasında hareket metodumuz nasıl olmalı?
10-eleştirilince hemen iste çökertmeye yeltenen insanların yaptıkları bu davranışlar nasıl değerlendirilmelidir?
11-müslümanlar olarak hep kur'an vahiy dememize rağmen kur'an ve vahiy neden hayatımızı değiştirmez oldu?

1-Hz.Peygamberin konumu tesbit etmek çok önemli bir konudur.Bu konuda tarih boyunca insanların çoğu ifrad ve tefritten kurtulamamıştır.Bir kısım insanlar Hz.Muhammed a.s'ı insan üstü,kendisine olağanüstü mücizeler verilen,her yaptığı,her konuştuğu vahiy olarak algınlanmış ve bu çerçevede bir peygamber imajı çizilmiştir.Peygamber Hz.Muhammed-s.a.v.-insan olma özelliklerinden uzak,insanüstü,dünya hayatı ile alakası olmayan melek gibi,hiçbir zaman hata işlemeyen bir varlıktır.Onun ağzından çıkan her söz vahydir ve bağlayıcıdır.Yaptığı her amelin veya elbiseninin,sakalının vs.kudsiyeti vardır.
Bir kısım insanlar da bu çizilen imaja tepki olarak tam zıddı bir imaj ortaya çıkarmışlardır.Hz.Peygamber Muhammed –a.s-sıradan bir insan olup,Allahtan aldığı vahyi insanlara papağan gibi okumuş ve postacı gibi iletmiştir.O risaletini insanlara tebliğ etmiş artık işi bitmiştir.Fonksiyonunu öldükten sonra yitirmiştir.Onun insanlara artık önderliği,liderliği kalmamıştır.
Ayrıca bunlardan farklı olarak bir de mistik bir sapıklık vardır ki;o da Allah’ın sevgili kulları diye adlandırılan evliyalar ile peygamberler eşittir anlayışı hatta bazı evliya Peygamberden bile üstündür,çünkü Peygamber vahyi aracı yani Cebrail vasıtasıyla alır,evliya ise direkt vahiy alır anlayışı mevcuttur.Evliyalar,vahyi Allahtan alırlar ve müritlerinin ne yaptıklarını görür anlayışı da bir tür sapkın anlayıştır.
Peygamberi gerçek konumuna oturmak için Kur'an peygamberi nasıl tanıtmış onu bilmemiz gerekir.Temel kriterimiz Kur'an'dır ve Allah Rasulu de Kur'an'a muhalif birisi olmadığı için Peygamberi tanımanın en etkili ve en doğru yolu Kur'an'dır.Kur'an'a baktığımızda Peygamberi'in diğer insanlar gibi insan olduğundan,çarşıda pazarda gezdiğinden,Allah bildirmedikçe yani vahy gelmedikçe kendiliğinden hiç bir ayet ve mucize getirmeye gücü yetmediğini,tebliğinin karşısında insanlardan bir ücret,çıkar beklemediğini,ölümlü olduğunu,hata ettiğinde vahiyle düzeltildiğini,diğer insanlardan farkının kendisine vahyediliyor olduğunu ve kendisine tabi olunmasının Allaha itaat olduğunu,insanlara görevinin tebliğ olduğunu ,sevdiklerini bile hidayete erdirmeye güç yetiremediğini,günlük hayatının diğer insanların hayatından fazlaca farklı olmadığını yani insanların içinde yaşayan,onların karşılaştığı sorunlarla karşılaşan,zaman zaman ailevi sorunlarla da uğraşan,kafirlere karşı savaşların çoğuna bizzat katılan,ve en önemlisi Kur'an ayetlerini bizzat kendi hayatında uygulayarak "CANLI KUR'AN" olduğunu muşahade ediyoruz.

Hz.Muhammed –s.av.-Alllahtan aldığı vahyi insanlara iletmekle kalmamış,ayetleri hayatta pratiğe çevirmiş ve bütün ümmete örneklik etmiş,yaşayan Kuran olmuştur.Rasulullahın Kuran’ın pratik uygulamaları bizler için örnek olmalıdır.Peygamber hayatta yaşamasa da Kuran ve Peygamberin uygulamaları bizler için hüccettir.Bağlayıcılığı vardır.Peygambere itaatın Allaha itaat olduğunu biz Kur’anda açıkça görmekteyiz.
diğer soruların cevalarını vereceğiz inş.

FECR 28Haziran 2009 11:25

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
2-peygamberin her söylediği söz vahiy kaynaklımıdır?
Hz.Peygamberin her söylediğin vahiy sanılmasının delili olarak şu ayeti ileri sürerler:
O, hevâdan (arzularına göre) konuşmaz.
O (Kur'an) sadece vahyolunan bir vahiydir
.53/Necm-3-4
Bu ayet Mekke dönemi ilk zamanlarda nazil olan bir ayettir.Mekkeli müşriklerin Peygamberin vahiy olarak söylediği sözleri kendisinin uydurduğunu ve Peygamberin cinlenmiş olduğundan bu sözleri sarfettiğini ileri sürmelerine karşı bu ayetler nazil olmuştur.Yani Hz.Peygamberin size Allahın vahyi olarak söylediği sözleri kendi hevasından uydurmadığını,bu vahyin Allah tarafından gönderildiğini ifade etmek için ve aynı zamanda Mekkeli Müşriklere karşı Hz.Peygambere destek olmak ve ona büyük bir moral vermesidir.
Hz.Peygamber a.s'ın konuştuğu sözlerini 3 kategoriye ayırabiliriz:
1-Peygamber olarak söylediği sözler.Bu sözler Allah'ın ayetleridir.Bu sözlere Peygamberimiz ne bir ekleme ne de çıkarma yapmıştır.Olduğu gibi insanlara iletmiştir.Bu sözler bütün inananları kapsar ve bağlayıcıdır.Çünkü vahiydir.
2-Peygamberimizin lider,devlet başkanı olarak söylediği sözler.Bu sözler de o zamanda yaşayan müslümanlar için bağlayıcı olmuştur.Çünkü Ululemre itaat aynı zamanda Allah'a itaattır.Şunu da unutmamak lazımdırki Allah Rasulu,lider,devlet başkanı olarak verdiği kararları genellikle istişare neticesinde almıştır.Mesela;kafirlerle nasıl savaşılması gerektiği gibi hususlar.Zamanla bazı stratejik durumlar değiştiğinde farklı uygulamalar olamsı da normaldır.Hulefa-i Raşidin zamanında Hz.Peygamberin devlet idaresi sırasında uyguladığından farklı uygulamalarda yapılmıştır.
3-Hz.Peygamberin insan olarak söylediği sözler.Bu sözler vahiy kaynaklı değildir.Mesela;sahebeye Medine'deki hurmalıkların aşılanması olayı ile bir söz söylüyor,ve sahabe onun söylediği şeyi uyguluyorlar ama o yıl verim alamıyorlar.Bunun üzerine Hz.Peygamber a.s "Siz bu konuları benden daha iyi bilirsiniz" demiştir.Yani dünyevi bir konuda peygamberin söylediği sözler vahiy kaynaklı değildir.Rasulullah"Ben kabak yemeği sevmem veya şu meyvayı çok severim" demesi vahiy kaynaklı değildir.
Ayrıca Rasulullah bir söz söylediği zaman Ashab:"Ey Allahın Rasulu,bu söz vahiy mi yoksa sizin görünüş mü? diye sorarlardı.Allah Rasulu:"Vahiy "derse "Amenna ve saddakna" der kabul ederler ama "Benim görüşümdür" dediğinde ise kendi düşüncelerini söylerler,itiraz ederlerdi ve kendi görüşlerini söylerlerdi.
3-peygamberin her yaptığı hareket vahiy kaynaklımıdır veya her yaptığı sünnet diye algılanmalımıdır?
Bu sorunun cevabı da ikinci sorunun cevabı gibidir.Rasulullahın her yaptığı vahiy kaynaklı değildir.Sakal bırakması,yemesi,içimesi veya insani özellikler vahiy kaynaklı değildir.Kur'anın hayata aktarılmasını ortaya koyan sünnetleri/amelleri vahiy kaynaklıdır.Namaz,oruç,hacc gibi ibadetlerin durumuyla ilgili şeyler bağlayıcıdır.
Rasulullah'ın duruma göre değişken sünnetleri de vardır.Kafirlere benzememek adına yapmış olduğu sünnetler vardır ki konjukture göre değişkenlik olabilir.

FECR 28Haziran 2009 11:46

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
5-örnek olarak sunulan peygamberi anlatarak insanları islama çağırmak yerine efendilerinin hayatlarını örnek olarak sunmak islamimi?
Kur'an müslümanlara "usvetün hasene-en güzel örnek" olarak iki peygamberi yani Hz.İbrahim a.s ve Hz.Muhammed a.s'ı ayetlerinde ifade eder.Bu demek değildir ki diğer peygamberler örnek değildir?.Hepsi de bizler için örnektir.Ama İbrahim a.s ve Muhammed a.s'ın örnekliğini ön plana çıkarmasının sebebi belki de onların mücadele metodları,dosdoğru bir metod ortaya koymalarıdır.(Burdan diğer peygamberlerin dosdoğru yol üzerinde olmadığı sakın anlaşılmasın).
İnsanlar ile Peygamber arasındaki farkların en önemlilerinden birisi de,peygamberler hata yaparlarsa vahiyle o hatalarını düzeltirler ama diğer insanlara vahiy inmediğine göre onların düzeltme imkanı olmaz.Bunun için bizim örnek almamız gereken,anlatmamız gereken peygamberlerin hayat mucadelesidir.Peygamber dışındaki insanların ön plana çıkarılması demek onların zaaflarının hatalarının da bir anlamda meşrulaştırılmasına vesile olabilir.Yanlış doğru kabul edilmiş olur.Allah bile örnek verirken "Yunus gibi olma "diyerek Yunus a.s'ın sabırsızlığının örnek alınmasını istemiyor ama onun tevbesini örnek gösteriyor.
İnsanlara dayanan,onları hatasız gören,her yaptığını masum sayan,onların her haretini örnek alan bir anlayış İslami olmaz.Önemli olan insanlara dayanmak değil,fikirlere dayanmaktır.

ali 28Haziran 2009 12:08

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
sizce ?
hucurat 10,11;
vefanin vefati;
mustazaf kurdler;
aci;
dusten uyanmak;
kabus;

FECR 28Haziran 2009 13:01

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
Alıntı:

HasanNasrallah Üyemizden Alıntı
4-vahiyle çelişen çok sayıda hadis ve sünnet argümanları var ve bunlar çoğu kaynak kitaplarda ve bir cemaatlerde delil olarak kulanılıyor?

bu soruyu unutun abi herhalde?

Haklısın atlamışım o soruyu:)

4-Hadis tarihinde uydurma hadislerin varlığı tarihsel bir gerçektir.İnsanlar önce kendi anlayışlarını,yaşamlarını sistematik haline getirirler sonra da bu anlayışlarına uygun argumanları oluşturmaya çalışırlar.Cemaatler ve tarikatlar kendilerine göre bir yapılanması vardır,bu yapılanmayı meşruiyet kazandırmak için delil olarak kaynak arayışına girerler.Kendilerine uygun nerede bir haber,hadis varsa onları ön planda tutmaya çalışırlar.Tarikat yolunu benimseyen kimselerin hadis literatürü ile hadis ilimleriyle uğraşanların hadis literatürü farklıdır.Tasavvuf erbabının delil olarak gösterdiği hadisleri Kutubis sitte de bulmak zordur.Onu bırakın kitaplarındaki bir çok hadisin kaynağı bile yazmazlar.Mesela İhyau Ulümiddin adlı İmamı Gazali'nin kitabındaki hadislerin bir çoğunun kaynağı belirtilmez.Hatta tercüme edenler o hadisin alt kısmında "Bu hadisin kaynağını bulamadım,bilmiyorum" diyerek de şerh düşmüşlerdir.Bu gibi kitaplarda bir sözün yanına "Bu kudsi hadistir" diyerek o hadis hakkında söz söylenmesini de engellemeye çalışırlar.
Hz.Peygamberin vahye aykırı söz söylemeyeceğini gerçeğini göz önünde bulundurarak bu tür hadislere yaklaşmak daha güzeldir.

FECR 28Haziran 2009 15:11

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
6-peygamber size ne emretiyse onu alın neyi nehyetiyse onu terkedin düsturu bizlere neyi öğretmeyi amaçlamaktadır?

Kur'anın bazı ayetleri vardır ki insanlar o ayetleri istedikleri yöne çekmeye çalışırlar,farklı anlamlar çıkarmaya çalışırlar.Bu daha çok (lafın gelişi) Bektaşi mantığının ürünüdür.Mesela"Namaza yaklaşmayın" ayetini eksen alırlar ama "sarhoşken" ifadesini pek kulllanmazlar.
"Peygamber size ne emrettiyse onu alın,neyi nehyetdiyse ondan kaçının" ayeti de bu tür ayetlerdendir.Ayetin düzgünce yani tam olarak beraber okuyalım:

Allah'ın, fethedilen memleketler halkının mallarından Peygamberine verdikleri; Allah, Peygamber, yakınlar, yetimler, yoksullar ve yolda kalmışlar içindir; ta ki içinizdeki zenginler arasında elden ele dolaşan bir devlet olmasın. Peygamber size ne verirse onu alın, sizi neden menederse ondan geri durun; Allah'tan sakının, doğrusu Allah'ın cezalandırması çetindir.59/Haşr-7
Ayetin başını ayrı,ortasını ayrı,sonunu ayrı ele alırsak farklı farklı yorumlar çıkabilir.Bu ayet fethedilen ülkelerden elde edilen gelirin dağılımı konusunda Peygamberin yaptığı dağıtımdan memnun olmayan kimselere karşı bir ultimatondur.Allah Rasulu ganimetlerden elde edilen mallardan bir kısmını savaşa gidemeyen kimselere,ilimle uğraşan kimselere de dağıtım yapmasına savaşa katılan kimi sahabelerin itirazı üzerine nazil olmuştur.
Bugün insanlar bu ayetin sadece ortasını ele alarak ona göre yorum yapmışlar ve Peygamberimizin her konuştuğunu,yaptığını vahiy kaynaklı sanmışlardır.Yapılan yorumlar bu mihval üzere olmuştur.Halbuki ayetin tamamını okuduğumuzda olay gayet net bir şekilde ortaya çıkmaktadır.Bir önderin,liderin tasarrufunu,dağıtımını ele almaktadır ve esas ayetin öncesindeki cümle çok dikkat çekicidir:"(Mal)ta ki içinizdeki zenginler arasında elden ele dolaşan bir devlet/güç olmasın." Bu ayet insanlar arasındaki maddi uçurumları azaltmaya yönelik bir ayettir

FECR 28Haziran 2009 15:49

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
7-vahiyin temel amacı nasıl bir inşa'dır
Vahyin temel amacı insanla birlikte hayatı inşadır.Allah bu hayatı inşa görevini insana vermiştir.
Biz emaneti, göklere, yere ve dağlara teklif ettik de onlar bunu yüklenmekten çekindiler, (sorumluluğundan) korktular. Onu insan yüklendi. Doğrusu o çok zalim, çok cahildir.33/Ahzap-72

Hayatı inşa görevini yüklenen insanoğlu,inşa ederken,çimentoyu,demiri, kumu,kireci,suyu,boyayı,kiremiti,tuğlayı vs şeyleri nerelerde,nasıl ve hangi ölçülerde kullanılacağını da vahiyle hareket ederek inşa etmeye çalışacaktır.Vahiyden bağımsız hayatı inşa etmeye kalkarsa o inşa çökmeye mahkum olacaktır.
Vahiyle inşa da amaç işi kitabına uydurma değil,işi Kitaba uyarak yapmaktır.İnşa'nın bütün merhalelerinde vahyin söz sahipliği etken konumdadır.
8-fırkalaşmaya götüren temel sebebler nelerdir?
Hepiniz O'na yönelerek O'na karşı gelmekten sakının, namazı kılın; müşriklerden olmayın.Dinlerini parçalayan ve bölük bölük olanlardan (olmayın. Bunlardan) her fırka, kendilerinde olan ile böbürlenmektedir30/Rum-31-32.
Allah inananların fırkalara ayrılmasını murat etmez,yani istemez.Ama insanlar fırkalar/grublara/hiziplere ayrılmışlardır.Bunun sebebleri toplumların durumundan durumuna değişkenlik gösterebilir.Ama genel olarak şunları söylemek mümkündür herhalde:
-Enaniyet-bencillik duygusu
-Dünyaya olan hırs-tekasür hırsı
- Kafirlerin nifak tohumu ekmeleri
-Kimi Müslümanların basiretsiz olmaları
-Siyasi sebebler
-İtikadi sebebler
-Ameli sebebler
ve buna benzer şeyler diyebiliriz.

FECR 28Haziran 2009 16:34

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
9-kur'an nesli çalışmaları noktasında hareket metodumuz nasıl olmalı?
Örnek bir nesil oluşturan Hz.Peygamberin uyguladığı nebevi metod en güzel metottur.Bu metodta sabr,tertil,tedric önemlidir. Acelecilik,tekfircilik,basamakları hızlıca atlamak,bir anda toplumda değişimi beklemek,kendini değiştirmeden başkalarını değiştirmeye çalışmak,nebevi metodun (-) yönleridir.
Metodun nasıl olması ve nasıl yapılması hususunda vahiy ve vahyin uygulayıcı olan Peygamber a.s'ın hayatını iyi tahlil etmek gerekir.Tahlil edilmeden yapılan metodun sonucunda örnek bir Kur'an neslinin oluşması zordur.
10-eleştirilince hemen iste çökertmeye yeltenen insanların yaptıkları bu davranışlar nasıl değerlendirilmelidir?
Bu soruyu tam anlayamadım.Cümle düşüklüğü ve yazım eksikliğinden soru kafamda canlanmadı:).Yeniden sorulunca cevaplamaya çalışalım inş.

11-müslümanlar olarak hep kur'an vahiy dememize rağmen kur'an ve vahiy neden hayatımızı değiştirmez oldu?
Vahiy dememiz lafta kalıyor,hayatımızda değişiklikler olmuyorsa,ortada bir sorun var demektir.
Ya vahyi biz anlayamadık
Ya anlamaya çalışmıyoruz
Ya anladık ama işimize gelmiyor
Ya vahyi yaşamayı başkalarına havale ediyoruzdur
Ya vahyi yaşamayı ütopya olarak görüyoruzdur
Ya etken olmak değil de edilgen olmaya alışmısızdır
Ya inandığımızı yaşamadığımız için yaşadığımızı inanç haline getirmişizdir
Ya da .......................(başka şeyleri de siz ekleyin)

FECR 28Haziran 2009 17:01

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
Alıntı:

ali Üyemizden Alıntı
sizce ?
hucurat 10,11;
vefanin vefati;
mustazaf kurdler;
aci;
dusten uyanmak;
kabus;

Hucurat 10-11.ayeti öncelikle beraber okuyalım:

Müminler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah'tan korkun ki esirgenesiniz.Ey müminler! Bir topluluk diğer bir topluluğu alaya almasın. Belki de onlar, kendilerinden daha iyidirler. Kadınlar da kadınları alaya almasınlar. Belki onlar kendilerinden daha iyidirler. Kendi kendinizi ayıplamayın, birbirinizi kötü lakaplarla çağırmayın. İmandan sonra fâsıklık ne kötü bir isimdir! Kim de tevbe etmezse işte onlar zalimlerdir.
Hucurat suresi bilindiği gibi Medine inen ve sosyal hayatı,insanlar arası ilişkileri düzenlemeye yönelik ayetlerin olduğu bir sure.
Bu ayetlerde dikkat çekici kavramlar şunlar.
-İhvetun(kardeşlik)
-Islah -düzeltme kavramı
-İttika kavramı
-Ey İman edenler ifadesi
-Alay kavramı
-Hayır kavramı(Kimin hayırlı olabileceği)
-İnsanın kendini ayıplaması
-Lakap takmanın kötü olması
-İman kavramı
-Fasık kavramı
-Tevbe kavramı
-Zulüm kavramı
Bu ayetler içerisindeki kavramlar islam toplumunun adalet üzere tesis edilmesi gerektiği gerçeğini gözler önüne seriyor.Müminlerin ancak kardeş olmaları ifadesi dikkat çekiçicidir.Kardeş olmanın özelliğine dikkat çekiliyor,bu kardeşlik kan bağından çok inanç kardeşliğini ortaya koyuyor ve kardeşliğin ilkelerini ortaya koyuyor ki kardeş olmak,kardeşiyle alay etmemeyi,ayıplamamayı,kazık atmamayı,lakap takmamayı,kardeşlerine karşı dürüst olmasını,yalan söylememesini gibi ahlaki ilkelere sahip olmaktır.

Vefanın vefatı
Büyük bir düş kırıklığı,yılların emeğinin bir anlamda yıkıldığını görmek,ummadığın taşın insanın başını yarması gibi bir şey,beklemediğin,ummadığın kimseden büyük darbe almak
Mustaz'af Kürtler
zayıf bırakılmış,zulme uğramış insanlardan bir kısmının adı.Sadece Kürtler değil,inancının önüne engeller konulan herkes mustazaf olarak olarak isimlendirilebilir

Düşten uyanmak
Ayakların yere basmak gerektiğinin farkına varmak

Kabus
Korku

FECR 28Haziran 2009 17:29

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
Alıntı:

HasanNasrallah Üyemizden Alıntı
10-eleştirilince hemen islami web siteleri çökertmeye yeltenen insanların yaptıkları bu davranışlar nasıl değerlendirilmelidir?

İslami bir tavır değildir.İslami Web siteleri fikir paylaşım siteleridir,insanlar emek harcıyorlar,yazı yazıyorlar.çaba sarfediyorlar.İnsanların bu çabasının boşa gitmesine vesile olmak ne insani ahlaka ne de islami ahlaka sığar.Aynı zamanda diğer kimselerin haklarını girmek,gasbetmek anlamına gelir.Düşünün ki bir çok meseleye yorum yapmışsınız,yazılar yazmışsınız ve o yazıları başka bir kaytetmemişsiniz ve bir anda siteniz çökmüş ve bilgiler gitmiş.İnsanın bu durumdan morali bozulur ve yapacağı işten de zevk almaz hale gelir.Dolayısıyla fikrime uymadığı için islami siteleri çökertme fikri gayri ahlakidir.

FECR 28Haziran 2009 17:47

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
Ecmain

Hayırlı ilim versin cümlemize
................................

namzet davadar 28Haziran 2009 18:32

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
zührüf suresi 61 ayeti
onun gelişi kıyametin alametlerindendir.
bu ayeti nasıl anlamaliyiz.
birde ali imran suresi 191"ci ayeti nasil anlamaliyiz.

FECR 28Haziran 2009 19:12

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
Alıntı:

namzet davadar Üyemizden Alıntı
zührüf suresi 61 ayeti
onun gelişi kıyametin alametlerindendir.
bu ayeti nasıl anlamaliyiz.
birde ali imran suresi 191"ci ayeti nasil anlamaliyiz.

Öncelikle Zuhruf 61.ayeti okuyalım.
O kıyametin kopacağını bildirir; o saatin geleceğinden şüphe etmeyin, Bana uyun, bu doğru yoldur.
Buradaki "o" yani "ha" zamirinin neye raci olduğu tartışılmıştır.Burada kastedilen O kimdir ya da nedir
Kimi müfessire göre buraki "O"dan kasıt Kur'andır.Yani Kuran kıyametle ilgili bilgi kaynağıdır.Artık kıyametin kopacağının,yaklaştığının göstergesidir.Kıyamet gibi gaybi bir konunun Kur'anla bilinmesini ifade eder.
Kimileri de bu ayetteki "O" zamirinden kasıtın "Hz.İsa" olduğunu söylemişlerdir.Arapçadaki kurala göre zamirlerin en yakını kastedildiği ilkesine binaen böyle düşünülmüştür.O zaman Hz.İsa'nın gelmesi kıyamet alametlerindendir.Bu Hz.İsa'nın babasız doğması,Allahın izniyle ölüleri diriltmesi,hastalara Allahın izniyle şifa vermesi gibi özellikleri yüzünden kıyametin yani yeniden dirilişin alametlerinden birisidir.
Bu anlamın yanında bazı hadislere dayanılarak verilen yorumunda Hz.İsa'nın yeryüzüne tekrar geleceğine dair yorumlar vardır ki bunu pek uygun görmediğimi ifade edeyim.Ordaki hu zamirinin yani "O" ifadesinin Kur'ana raci olması da mümkündür.Çünkü bundan sonraki ayette şöyle buyruluyor:
[/i]Sakın şeytan sizi bu yoldan alıkoymasın; şüphesiz o size apaçık bir düşmandır.
Zuhruf-62
Genellikle Kur'an hakkında bir ayetten sonra insanlar uyarılır,bu kitabtan yüz çevirmelerini engellemek ve şeytanın adımlarını izlememeleri istenilir.Burda da şeytanın bizleri Kur'an'ın yolundan alıkoymaması emrediyor.

Ali İmran 191.ayetine gelince;bakalım önce mealine:
Onlar, ayakta dururken, otururken, yanları üzerine yatarken (her vakit) Allah'ı anarlar/zikrederler, göklerin ve yerin yaratılışı hakkında derin derin düşünürler (ve şöyle derler:Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın. Seni tesbih ederiz. Bizi cehennem azabından koru!
[i]
Bu ayet aslında çok açık.Müslümanın her anında Allahı hatırlamasını gerektiğini ortaya koyuyor.Yani Müslüman her hareketini,hayatını Allahı hatırlayarak yapacak.Allahsız bir hayattan uzak duracak,Allahlı bir yaşam sürecektir.Yaptıkları amelleri Allah için yapacaklar,tefekkür edecekler,hayatın her devresinde Allahın hakimiyetini görecek,aklından çıkarmayacak ve Allahı tesbih edecektir.Buradaki zikir ve tesbih kavramlarının bugün insanların anladığı zikir ve tesbih ile alakası yoktur.
Müslüman yaptığı hareketleri "falanca ne der"diye değil "Allah ne der" diye düşünerek yapmalıdır.

namzet davadar 28Haziran 2009 19:21

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
SEVGİLİ ABİM TARİKAT EHLİ KİŞİLERLER BU AYETİ ULUL ELBAB EHLİ OLARAK DEĞERLENDİRİYORLAR
ONLARA GÖRE MÜTEŞEBİH AYETLERİ ANCAK ULUL ELBAB OLANLAR ANLAR
ANLAMAKTANDA KASIT ALLAH ONLAR"LA KONUŞUYORMUŞ MUŞ?

FECR 28Haziran 2009 19:36

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
Ulul elbab kelimesi "akıl sahipleri,sağduyulu insanlar" demektir.Bütün müminler sağduyu,akıl sahibidirler.Zaten aklını kullanmasalar nasıl mümin olacaklar?.Allah'ın insanlarla konuşmasının vahiyle olduğunu belirtiyor.Vahyin artık Muhammed a.s ile kesildiği yani dinin artık kemale erdiği ve adının İslam olduğu belirtildiğine göre insanların Allah ile görüştüğünü söylemesi,Allaha atılan iftiradan başka bir şey değildir.Müteşabih ayetleri anlama konusundaki ayette Ulul Elbab tabiri değil de "Rasihun"(İlimde derinleşenler) tabiri geçer.
Herkes bir şey iddia eder.İddiaların en kötüsü kendi konuştuğu sözü Allah'a aitmiş gibi konuşmaktır.Ayet onlar için "veyl" "yazıklar olsun" ifadesini kullanır.

Medine-web 28Haziran 2009 20:43

RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz
 
kaliteli ilmi ve ibadet hükmündeki bu güzel emeğiniz için Allah razı olsun Hocam..
+
5000 rep :)


SAAT: 01:19

vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320