Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   İslam/Dinler/Mezhepler (https://www.forum.medineweb.net/219-islam-dinler-mezhepler)
-   -   yavuz sultan selim han (https://www.forum.medineweb.net/islam-dinler-mezhepler/9609-yavuz-sultan-selim-han.html)

KARAKÖSE 14 Şubat 2009 19:39

Cvp: yavuz sultan selim han
 
yaw arkadaşlar neden çatışıyorsunuz. saray kavramı olayı çözüyor.
peygamber saray edinmedi, dört halifede saray edinmediler. onlardan sonra düzen ilahi ilkelere tamamen bağlı yöneticiden, biraz kuran biraz saray hayatı ve eğlence düşüncesinde olan saltanat sahiplerinin eline geçti.
Osmanlı saltanattır veselam. bu osmanlı çok kötüdür demek değildir, osmanlının gökteki yıldız olmadığı demektir.

hattaboğlu 14 Şubat 2009 19:45

Cvp: yavuz sultan selim han
 
saray kavramı yaşıyor diye hz osman ra da atıfta bulunulur..

bkz. şeriati...
[FONT=Times New Roman][SIZE=2]Bu yönetimin kurucusu (Yani, Peygamberimiz’den söz ediyor) gittikten sonra Ali’nin yalnızlığı ve siyasi hizipleşme, hilafet binasının temel taşının yanlış konulmasına neden oldu Ebu Bekir’in, Ömer’i kendisine halife seçmesiyle İslami yönetime ikinci darbe de indirilmiş oldu. Ömer ve Ebu Bekir’in bizzat kendileri bu yanlış harekete neden olmalarına rağmen, İslam’ın siyasal teşkilatı Rasul’un bıraktığı gibi kalmıştı: Basitlik, eşitlik ve servetin bir yerde toplanmasına engel olunarak, adilce paylaşılması göze çarpıyordu. Ömer’de gidince , yaşlı,sofu ve yönetim için yetersiz bir adam olan Osman hükümeti eline aldı. İslam hükümeti sarsılmaya başladı,(şu ifadelere bakınız Allah aşkına) İslam kanunlarında yapılan değişiklikler o kadar şiddetliydi ki, Muhammed’in binası kökten viran oldu. Onun zamanında hilafet, saltanata, İslami hakimiyet kulubesi, Şah’ın sarayına, sadelik şatafatlı teşrifata, Muaviye’nin ve Osman’ın yeme-içme sarayına dönmüştü.”(Bkz.Ali Şeriati, Ebuzer,S.10)


--
saray anlayışı da göreceli demekki...

Emekdar Üye 14 Şubat 2009 19:47

Cvp: yavuz sultan selim han
 
PADİŞAH YAVUZ SULTAN SELİMİN VEZİRİ ŞEYHÜLİSLAM İBNİ KEMAL´İN ÇALDIRAN SAVAŞIYLA İLGİLİ FETVASI:

Onlar Şah İsmail tarikatinin metodunun son derece kolay olduğunu ileri sürüyorlar. Şah İsmail´in "helaldir" dediğini helal, haramdır dediğini haram sayıyorlar. . Şah şarabı helal kılsa, şarap helal oluyor. Özetle, küfürlerinin çeşitleri, Dinden dönmeleri küfürlerinde şüphe etmiyoruz. Sürekli gelen haberlerle bize ulaşmıştır. Ülkeleri Dar´ul-Harb´tır. Erkeklerinin ve kadınlarının nikahı geçer*sizdir. Onların çocuklarının her biri zina çocuğudur. Onlardan birinin kestiği hayvan (ölü) mundar olur, her kim bir kadınları ve çocukları helal olur. Adamlarına ge*lince, onlar Müslüman olmadıkça öldürülmeleri zorunludur. Müslüman olduk*larında, zındıklıklarının tersine, diğer Müslümanlar gibi hür olurlar. İnsanlar*dan birisi (Darüs-Selâmı)-(şeriatın hüküm sürdüğü) terk etse bile, onların dini*ni seçse, onun da kesinlikle katli vaciptir.*




Kaynak : Mecımüa-i Resal, Süleymaniye ktp. Pertev Paşa kısmı No:621,yk

Gülağ Öz, İslamiyet Türkler ve Alevilik, s.193








YAVUZ SELİM’İN ŞEYHÜLİSLAMI MÜFTÜ EL HAMZA’NIN

KIZILBAŞLARLA İLGİLİ FETVASI (1512)



Müslümanlar! Bilin ve öğrenin ki şu Kızılbaş toplumunun başkanları Erdebil-oğlu Şâh İsmail´dir. Peygamberimiz aleyhisselâmm şerîatini ve sünnetini ve İslâm dinini ve din bilgisini ve Kur´ânı küçümsedikleri ve de Allah Tâlâ´nın haram kıldığı günahlara helâldir dedikleri ve Kur´ân´ı ve Mushafları ve şerîat kitaplarını hor görüp ateşte yaktıkları ve de bilginlere ve dindarlara ihanet edip öldürüp mescitlerini yaktıkları ve de pis başkanlarını Tanrı sayıp secde ettikleri ve de Hazret-i Ebu Bekir´e ve Hazreti Ömer´e sövüp halifelik halifeliklerini inkar edip sövdükleri ve de peygamberimizin şeriatını ve İslâmı yok etmeye kast ettikleri, bu anılan ve de bunların Şeriata karşı söz ve davranışları bu fakire ve diğer İslâm âlimlerine göre tevatürle bilinip açıkça belli olduğundan biz dahi şeriat’ın hükmü ve kitaplarımızın nakli ile FETVA VERDİK ki adı geçen toplum Kızılbaşlar-Kâfir ve dinsizdirler ve de her kimse ki onlara uyup o ***** dinlerine razı ve yardımcı olurlarsa onlar da kâfir ve dinsizlerdir. BUNLARI DAHİ ÖLDÜRÜP, TOPLUMLARINI darmadağın etmek tüm Müslümanlara vacip ve farzdır. Müslümanlardan ölen said ve şehid olup cennete girer ve onlardan ölen aşağılık cehennemin dibindedir, bunların hâli kâfirlerin hâlinden daha fena ve çirkindir. Zira bunların kestikleri ve avladıkları ister doğan´la ister ok ile ve av köpeği ile olsun murdardır ve nikâhları gerekse kendilerinden ve gerekse başkasından alsınlar bâtıldır ve de bunlara kimseden miras Yoktur.bir bucak halkı bunlardan olsa da) Allah yardımcısı olsun Osmanlı Padişahına gerekir ki bunların (Kızılbaşların) ileri gelenlerini öldürüp mallarını ve kadınlarını dahi ve çocuklarını İslâm gazilerine taksim ede ve bunları ele geçirilince tövbeliklerine ve pişmanlıklarına inanmayıp öldürülmeli ve de bir kimse ki vilayette olup onlardan olduğu bilinirse ya da onlara giderken yakalanırsa öldürülmeli ve tüm bu toplum hem dinsizdir ve hem bozguncudur, iki yönden katledilmeleri vaciptir. Ey Allahım dine yardım edene sen de yardım et ve Müslümanları hor göreni sen de hor gör,



(bu fetvayı veren) Sanı Görez adıyla meşhur el-Müftü Hamza"1



Yavuz Sultan Selim’in İran Seferi, İ.Ü.Ed.Fak. Tarih Dergisi sayı 22 s.17. 1968

İslamiyet Türkler ve Alevilik, Gülağ Öz, s. 188, 1999 Ankara




1)II.Murad 1427 yılında Amasya - Tokat - Çorum bölgesinde; dört kardeşin oymak beyi olduğu Alevi Kızılcakocaoğulları Türkmenleri üzerine Yörgeç Paşa’yı bir ordu ile göndererek hile ile verdiği yemekte 4 kardeşin başını ketirir ve 400 kişide zincir ve prangalarla bağlayarak bir mağarada yaktırır.Çorumlu ovasında çoluk çocuk demeden Türkmenleri kırıp geçirir. Sürü ve davarlarına da el koyar. Hoca Sadeddin Efendi bu Osmanlı katliamını övünerek ve ballandırarak anlatarak şöyle demektedir: “Yörgüç Paşa bir Türkmen getirene bir hil’at adamış, bunu da tellallarla duyurmuştu. Bu yollada pek çok Türkmeni temizlemiş oldu.” Kılıçtan kurtulanlar ise dağlara sığınırlar. Yörgeç Paşa, Osmancık yöresinde Zeytun’da Kocakayası adıyla anılan ve Haydar adlı bir beye ait hisarı fetheder. (11) Zeytun’da bugün Kırca adlı bir alevi köyü vardır ve soyadı “zeytun” ve oğulları adıyla çok sayıda insan vardır.



2) Yavuz Sultan Selim, Çaldıran savaşı dönüşü 24 Kasım 1514’de Amasya’ya gelir ve konaklar, yörede Kızılbaş avına adamlarını göndererek katliamlar yaptırır.Şubat 1515’de Yeniçeri ayaklanmasını ile pahalılığı ve kıtlığı bahane ederek, Alevi köylerinin topraklarına el koyarak Sünni eşrafa ve dönmelere “tımar” olarak verir. (13) Amasya, Tokat, Çorum bölgesinde kırımdan kaçan Alevi köylerine doğudan getirilen Sünni Kürtler iskan edilir. Yörede konuştuğumuz Kürt Köylüleri 500 ila 300 yıllık bir zaman diliminde doğunun çeşitli vilayetlerinden geldiklerini söylemektedirler. Bölgede bazı Alevi Kürt köyleri de vardır.



3) Bölgeden biri olan ve Kürt kökenli İskilipli Ebussuûd Efendi (1545-1574)’in Şeyhülislâm olmasıyla ve 30 yılda verdiği fetvalarla “Kızılbaş Türkmen katliamı”nı “Sünni Şeriatı” kurallarına göre yasal hale gerirmiştir. Yedi Kızılbaş öldürenin “Cennete Gideceği” Osmanlı uleması tarafından halka camilerde anlatılmıştır. Bu nedenlede Anadolu’nun her yöresinde Alevi Türkmen avına çıkılmıştır.



4) 1568 yılında Amasya kadısının suçsuz görerek salıverdiği Alevileri; Osmanlı yönetimi “Gizli şekilde öldürün” diye ferman yollaması sonucu öldürülürler.



5) Amasya ve Merzifon’daki Kızılbaşların cezalandırılmasına ilişkin 1570 ve 1574 ve 1583 yıllarına ait buyruklar ile yörede keyfi katliamlar yapılmıştır.



6) Kuyucu Murat Paşa 6.12 l606’da sadrazam olduktan hemen sonra Anadolu’da geniş çaplı Alevi katliamı harekatı başlatır. 155 bin Alevi Türkmeni diri diri kazdırdığı kuyulara gömdürür. 1580-1620 yılarında Osmanlı ülkesin de tüm Alevilere devlet terörü uygulanır.



7) Köprülü Mehmet Paşa (1656-1661) Celali ayaklanmaları bastırmak ve eşkıya tedibi adı altında; Anadolu Türkmenlerini kırımdan geçirmiş sağ kalanlara da zülüm yapmıştır.





TC.B.O.A. Genel Müdürlüğünce “Mühimme Defteri”leri yayınlanmıştır. Çok sayıda Alevilere ilişkin belge vardır. Atilla Çetin; “Başbakanlık Arşiv Kılavuzu” İst.1979 Kitabında: Kızılbaşlar için özel ciltli gizli kayıtlar vardır ki bunlara “Mühimme-i Mektum” denmektedir.

Emekdar Üye 14 Şubat 2009 19:54

Cvp: yavuz sultan selim han
 
Hattaboğlu seninle şia yı özel bir başlık altında kaynaklarıyla tartışabiliriz o konu o kadar da basit bir konu değil

Medine-web 14 Şubat 2009 19:57

Cvp: yavuz sultan selim han
 
sevgililer gününde ;
mevlüde ali şeriatiyi,
hattaboğluna osmanlıyı,
bilgeye bir laptop hediye edelim mi :)

KARAKÖSE 14 Şubat 2009 20:01

Cvp: yavuz sultan selim han
 
benimki çift çekirdekli, 2GB Ram ve 200 GB sabit disk boyutunda olsun. yanında sarımsaklı yoğurt ve salçalı sos istiyorum:))

hattaboğlu 14 Şubat 2009 20:04

Cvp: yavuz sultan selim han
 
tartışalım...
---------------
kaynaklar alevi kaynakları olmasın..çok bunaltıyor beni..kimisinde alevilik din kiminde mezheb kiminde kültür..
hz ali kiminde allah kiminde rasul kiminde veli...
ama ben yinede tartışırım..kaynağınıza saygılıyım..
ha yukarda aktardığın fetvalar dan ibni kemal in ki bana uyar.diğeri zaten osmanlı için uyulması gerekilen biri değil..ama çıkmam lazım .işimi hledince yazarız..
--
osmanlı sevgisi veya humeyni sevgisi!!!

Emekdar Üye 14 Şubat 2009 20:07

Cvp: yavuz sultan selim han
 
tamam kaynaklar karşılaştırmalı sünni ve şia kaynakları soracağım veya cevaplayacağım konu iki taraftanda örneklerle
Benim sevgim öncelikle ALLAH'a Resulune ve Masum ehlibeytinedir.

hattaboğlu 14 Şubat 2009 20:09

Cvp: yavuz sultan selim han
 
o halde humeyni ye karşı gösterilen bu sevgi tarikat şeyhlerine gösterilse idi ne derdiniz diye bir masumane soru sorayım ve açık yüreklilikle cevap verin..
cenazesini bile parçalayacak kadar sevmek şeyhlere denildiği gibi şirkmidir ?

KARAKÖSE 14 Şubat 2009 20:13

Cvp: yavuz sultan selim han
 
Yaw arkadaşlar sıkmayın canınızı, bu kör bir çember. kimse kolay kolay inandığı değerlerden vazgeçmez.
Bu tartışma şeklinin osmanlı ile alakası yok, bizim değerlendirme şeklimizle ve alışkanlıklarımızla ve çocukluktan beri etkisinde olduğumuz söylemlerle alakası var.
Ben muaviyeden itibaren saltanat diyorum, hepsi bu kadar. ali şeriatinin değerlendirmeleride umrumda değil.
hatapoğlu saltanat yok, hepsi mübarek insanlardı diyor, buna da eyvallah derim. sorun biter.


SAAT: 19:30

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306