İmtihandasın... Ahdini bozma...

[enderhafızım]

İmtihandasın... Ahdini bozma...

Hayat bazan anlamsızlaşır
Ne söylesen , ne yapsan senin için bir anlam ifade etmez.
Yorulmuşsundur.
Geçmişini düşünür, sorgularsın ve elde ettiklerine, elinde kalanlara bakarsın.
Kocaman bir hiç gibi gözükür.
Aldanmışlığın çok olmuştur, nedenler ve niçinler dolanmaya başlar...
Dahada bir çaresiz hissedersin kendini.
Bunca hayatı sadece bunlarla doldurduğunu sanmanın ızdırabı vardır.
Tamda zirvedesin, uçurumun kenarında.
Ufak bir rüzgâr seni aşağı itecekmiş gibi hissedersin. Hatta o rüzgârı, ansızın geliversin diye hem korku hemde bi yanın özler gibi beklersin.
Karar vermesi zordur. içindeki yangınlar artık kendini hissettirmeye başlamıştır. Kavrulduğunu hissedersin.
İşte tamda uçurumun kenarındayken bunların iç muhasebesi seni çok zayıf bırakır.
Neden bunları yaptığına anlam veremezsin. Ama artık geçmişinde bunlar kaydedilmiştir.
Derin bir hüzün kaplar seni, uçurumdan atmak çözüm sanırsın. Çünkü artık kurtuluşu yok gibi görür, kendini dünyanın en çaresiz insanı hissedersin.
Kalu Bela da verdiğin ahdi hatırlar, sonra kendine hakim olamadığın gözyaşlarının arasında kalırsın.
Ahdini bozmanın verdiği elem, mahcubiyet...
Elini kaldırıp dilemek düşer aklına.
Kaldırırsın elini... yere düşer.
...Yok isteyemezsin.
Çünkü O senden istemişti, ama sen yapmamıştın
Şimdi hangi yüzle istersin ...
Hep bu düşüncelerle yaran daha bir derinleşir.
''Bana söz vermiştin hani kalu bela da'', nidaları beyninde uğuldar.
Hani söz vermiştin.
Söz vermiştin hani...


Şu ayet sana yeniden güç verir; ‘’ Kötülük işleyip bunun ardından tevbe edenler ve iman edenler; hiç şüphesiz Rabbin, bundan (tevbeden) sonra elbette bağışlayandır, esirgeyendir.’’

İmtihandasın...Ahdini bozma...


alıntı