Medineweb Forum/Huzur Adresi yükleniyor...

Medineweb Anasayfası Medineweb Forum Bugünkü Mesajlar Forum Grupları Kimler Online
Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB FORUM GENEL.::. > Edebiyat > Makale ve Köşe Yazıları
Üyemiz Ol Arama Bugünkü Mesajlar Forumları Okundu Kabul Et

Konu Kimliği: Konu Sahibi nur_çeşmesi,Açılış Tarihi:  12 Şubat 2009 (08:44), Konuya Son Cevap : Bugün (11:13). Konuya 1 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 12 Şubat 2009, 08:44   Mesaj No:1
Avatar Otomotik
Durumu:nur_çeşmesi isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 7020
Üyelik T.: 11 Şubat 2009
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj : 8
Konular: 8
Beğenildi:0
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Güzellik Aynada Kalır, İnsan Yolda

Güzellik Aynada Kalır, İnsan Yolda

Ayna ve kadın. Tahmin edileceği üzere uzunca bir süredir birbirlerinin yüzüne bakıyorlar. Kadın güzelleşme telaşında. Dudaklarını kızıllaştırıyor önce. Rujun ucu aynada geziniyor. Yanaklarında utangaç bir allık beliriyor. Fırça aynanın yüzünde geziniyor. Saçlarına geliyor sıra. Takılar aynaya takılıyor. Kulağının aynadaki görüntüsüne bir küpe resmi iliştiriyor. Boynunun göründüğü yere güzel bir gerdanlık çiziyor.

Hayır, hayır! Ayna karşısında bir makyaj değil bu. Ayna üzerinde! Kadın kendisini değil de aynadaki görüntüsünü süslemektedir. Makyajını aynanın yüzüne işlemektedir. Bir o kadar garip, bir o kadar da acı…

Makyajının bittiğini düşünüp gitmeye kalkarsa… Derin bir hayal kırıklığı. Buruk bir hüsran. Tuhaf bir aldanış. Aynaya yapılan makyaj ne aynaya yakışır, ne de ayna karşısında duraklayanda kalır. Kadının yüzüne, saçlarına, kulaklarına, gözlerine yapıştırdığı ziynetler çözülür. Adımını atar atmaz, makyajı dağılır. Ardı sıra gelmez güzelliği. Hepsi ayna üzerinde kalıverir.

Gençliğiyle ve gençliğine denk gelen güzelliğiyle övünen bir insanın da farklı bir şey yapmadığını düşünüyorum. Söz gelimi 2008 yılında gençliği ve güzelliğiyle övünen biri, büy Biliyor (mu?) Sadece sıranın kendinde olduğunu. Ama sadece sıranın kendine geldiğini. Sıra dediğin gelir de geçer de. Yirmilik delikanlı şimdi aynalara bakıp övünüyorsa, övündüğünden çok yerinme ve utanma da borçlanır. Niye mi? Henüz sıranın kendisinde olmadığı, gençlik ve güzellik sırasının başkalarında olduğu, ancak bir pıhtı halinde var olabildiği, kendisini aynaların bile ciddiye almadığı, “olsa da bir olmasa da bir” “şey” olduğu o günlere, meselâ, 1988 ve önceki yıllara da yazıklanmalıdır. Ve dahi şu anın pıhtılarına, bir çiğnemlik etlerine, düşecek olsa pekâlâ çöpe atılabilir zavallı ceninlerine, meselâ 2018’lerde bir derin mahcubiyet ödeyeceğini hatırında tutmalıdır.

Zamanın üzerimizdeki hükmü bugünler için gençlik olabilir, yaşlılık da olabilir, hayat da olabilir, ölüm de olabilir, henüz doğmamışlık da olabilir. Bu, bir ayna yüzeyine yapıştırılmış/çizilmiş süslerden kendi yüzümüze güzellik devşirmeye benzer. Oysa, aynaların bize yansıttığı bize kalmayacak.. Bir başka yılın aynasında yüzümüzde kırışıklıklar olacak, daha ötede bir aynada ise üzerimize toprak yığını ve en fazla soğuk bir taş düşecek. Nasibimiz bize kalansa, gençlik de değil nasibimiz, ihtiyarlık da... Ölüm de nasip değil, hayat da. Sahip olmak, sahip olduğumuzun bizde kalmasını, bizim de onda kalmamızı gerektirir. Ama… Zenginlik de yoksulluk da, başarı da başarısızlık da gelip geçer sadece. Bir süreliğine yanımızda tutulur hallerimiz. Karşılıklı iki trenin gelip geçişi gibi. Bir aralık. Bir anlık. Bir yan yanalık.

Şu nebevî gölge meselinde olduğu gibi: “Ben ve dünyanın misali bir ağaç gölgesinde dinlenen yolcunun misali gibidir.” Yolcu olduğunu unutup ağaç gölgesinde ebedî konaklamaya kalksan bile, gölge senin üzerinde kalmaz. Kalkar ve gider.

“Günler insanlar arasında dolaştırılır” der Kur’ân. Demek ki günler kadar asıl değiliz. Günler değil, insanlar gelip geçiyor günlerin önünden. Sabit olan günler, insanlar değişken. Bir nöbetçi gibi şimdilik dikildiğimiz bir kulübeciktir yıllar.

Halden hale yuvarlanıyor bedenlerimiz. Eksiliyor. Eskiyor.

Yaşadığımız her hâl, bize bir ara uğrayan bir misafir. Seferde hallerimiz. Bizde kalmaya kararlı değil. Vedası kavuşmasında başlıyor her lezzetin. Saklandığımız haz kuytularında eskidiğimizi unuttururuz kendimize. Her sabahın bir bugünümüzü daha dün ettiğini bilmez gibiyiz.

Her nefesin hesaptan düşüldüğünü hissetmeyiz. Kendimizi kendi ellerimizle iteriz unutuşun kuyusuna. Kalbimize uzanan umutlar bir ucuzcu bezirgânın elleri gibi satışa götürür bizi. Avuntu köşelerinde suskun birer sürgündür sevinçlerimiz. Baktığımız her köşede ölü bir deniz. Sanki yüzlerimiz bin kevgir. Üst üste durmuyor haz tuğlalarımız. Vedaları emziriyor gözlerimiz. Ne kadar acı ka(y)nıyor suskunluklarımızın dibinde bir bilseydik. Gelip geçeniz biz. Dökülüyor bir bir metal sevinçlerimiz.

Kısalıyor günlerimiz. Uzuyor gölgelerimiz. "yanaşsaydın yandaşım olsaydın bir sığınak /yağmur altında sığındığım bir kerpiç evcik /olsaydın olduğumu anlasaydım oldu olacak/ gelebilseydik bir kerecik göz göze ey yaşamak." (Yusuf Özkan Özburun)

"Ve'l asr. Hüsrandadır insan."

Konu Hâdimul İslam tarafından (Bugün Saat 11:08 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi nur_çeşmesi 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Gönlümün Gülü..MEDİNEWEB Hz.Muhammed(s.a.v) nurşen35 6 2532 21 Nisan 2009 09:55
Sevdiğin Kadar Sevilirsin... Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler enderhafızım 6 2833 20 Şubat 2009 18:16
SANA AĞLAYAN BİR ÇİFT GÖZ Hz.Muhammed(s.a.v) _bülbül_ 1 2162 19 Şubat 2009 16:02
HZ.MUHAMMED (SAV) Hz.Muhammed(s.a.v) nur_çeşmesi 0 1902 16 Şubat 2009 14:29
Hadiste Namaz Hadis-i Şerif NUR 2 1998 16 Şubat 2009 09:00

Alt Bugün, 11:13   Mesaj No:2
Medineweb Baş Editörü
Hâdimul İslam - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu: Hâdimul İslam isimli Üye şuanda  online konumundadır
Medine No : 14593
Üyelik T.: 15 Kasım 2011
Arkadaşları:15
Cinsiyet:
Memleket:MEDİNEWEB
Yaş:45
Mesaj : 13.268
Konular: 1461
Beğenildi:13484
Beğendi:9757
Takdirleri:31416
Takdir Et:
Standart

İnsanın kendine yakışanı bulması aynadaki görüntüyü süslemekle değil, ruhunu güzelleştirmekle mümkün. Gençlik geçiyor, güzellik soluyor, övündüklerimiz bir gün elimizden kayıp gidiyor. Bu nedenle yıllar önce paylaşılan bu satırları bugün yeniden okumalı
__________________




İnsanı BEDENEN ameliyat için BAYILTMAK gerekir.

RUHEN ameliyat etmek içinse AYILTMAK...


Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Konuyu değerlendir
Konuyu değerlendir:

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Bu yolda önce kendim kalkmalıyım Nebevi Sevda Makale ve Köşe Yazıları 0 02 Ekim 2020 02:49
söz uçar dua kalır... CaferTayar Dua Bölümü 3 19 Eylül 2017 21:01
Cennet Yolunda, Yolda Kalanlar ... YaŞuHa Muhtelif Konular 0 23Haziran 2011 14:41
Yolda gidiyorsunuz ve yerde birşey buldunuz ne yapmak gerekir? MERVE DEMİR Soru Cevap Arşivi 0 08 Nisan 2009 08:15
Buzlu yolda, elleriniz cepte yürümeyin Aysima Tıbb-ı Nebevi ve Alternatif Tıp Bilgileri 0 08 Ocak 2009 18:42

Yeni Sayfa 1 Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.