Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Ölüm-Ahiret-Sırat-Mizan-Kader (https://www.forum.medineweb.net/656-olum-ahiret-sirat-mizan-kader)
-   -   Ölülerin Haykırışı.. (https://www.forum.medineweb.net/olum-ahiret-sirat-mizan-kader/14466-olulerin-haykirisi.html)

akgün 05 Mayıs 2009 13:52

Ölülerin Haykırışı..
 
“İhlâsı kazanmanın ve muhafaza etmenin en müessir sebebi ‘rabıta-i mevt’tir.” Lem’alar

Dünyaya gelmeden önce, bilemezdik, hangi erkeğin sülbüne geçeceğimizi, hangi hanımın rahminde büyüyeceğimizi. Şimdi de bir başka cehalet tablosuyla karşı karşıyayız. Üzerinde seyahat ettiğimiz bu arz küresinden, berzah âlemine hangi vasıta ile göç edeceğiz? Bu yolculukta trafik kazasına mı bineceğiz, kalp sektesine mi? Hangi hastalık bizi ölümün eşiğine getirip, ölüm meleğine teslim edecek? Beşer olarak bu sorumuza cevap vermekten son derece âciziz.

Azrail (a.s.) hergün beşyüzbini aşkın insanın ruhunu kabzediyor. Hergün bir deste insan, bir bağ beşer kaldırıyor bu dünyadan. İçinde ihtiyarı da var genci de... Zengini de var fakiri de... Hepsinden önemlisi; içinde salihi de var, fasıkı da. Mü’mini de var kâfiri de...

Bu bağ ve desteler bize şunları haykırıyorlar:
“Ölümde herkes eşit... Bir gün de siz biçileceksiniz. Dikkat edin de gafil yakalanmayın. Ölüm meleği sizi isyan üzere bulmasın.

akgün 05 Mayıs 2009 13:54

RE: Ölülerin Haykırışı..
 
Kendinizi sefâhete değil, ibadete kaptırın. Gözünüzü başkasının şusuna busuna değil, kendi ebedî hayatınıza dikin; onu düşünün, onun için bir şeyler yapmaya gayret edin. Ölümünüz, vazifesini hakkıyla yapan bir askerin, kışlasını terk etmesi gibi olsun; yahut, imtihan kâğıdını doğru cevaplarla dolduran bir öğrencinin sınıftan çıkışına benzesin.

İhtiyarladığınızda sizi artık taşıyamayan ayaklarınıza eskimiş ayakkabılar nazarıyla bakın. Ağrılı sızılı bedeninizi yırtık elbise gibi değerlendirin. Bunlara fazla önem vermeyin. Yeter ki siz eskimeyin; ruhunuz dinç kalsın; bedeniniz yıprandıkça gönlünüze güç gelsin, kalbiniz kuvvetlensin...

Gönlünüz iman ve ibadet ile güçlü olursa, elbisenizden tamamen soyunacağınız o son günde sıkıntınız az olur. Kalbinizi ne kadar az şeye bağlarsanız, dünyadan kopmanız da o kadar kolay olur.

Bu sizin elinizde... Lâkin tatbikatınız bu yolda değil. Ölümü düşündükçe dünyaya daha fazla sarılıyorsunuz. Ondan ayrılmanız, ruhunuza her geçen gün biraz daha zor geliyor. Bilmeden kendi kuyunuzu kendi elinizle kazıyorsunuz.

Halbuki bu kabir âlemi, öyle pek korkulacak gibi değil. Aksine dünyadan daha güzel. O âlemden bu âleme sağlam doğabiliyor musunuz, gerisini hiç düşünmeyin. Buraya “berzah âlemi“ demeleri boşuna mı? Berzah, yâni perde... Dünya ile âhiret arasında bir geçit, bir köprü... Mü’minler için dünyadan daha güzel, Cennetten daha geri... İnanmayanlar için ise tam tersi; Dünyadan daha elim, Cehennemden daha ferah. Bir bakıma ilkbahar ve sonbahar gibi. Bu mevsimler de birer perde değil mi? Birisi kış ile yaz arasında, diğeri yaz ile kış arasında...

akgün 05 Mayıs 2009 13:54

RE: Ölülerin Haykırışı..
 
Fırsat elinizde iken, kabrinizi orada güzelleştirmeye bakın. Öyle çalışın ki, bu âlem sizin için seher vakti gibi olsun, akşamın alaca karanlığına benzemesin.

Biz bütün fırsatları kaybettik. Artık ne elimiz bizim, ne de dilimiz... Gafletinizi gördükçe, size bir şeyler söylemek, ondan da öte, bir şeyler haykırmak istiyoruz. Ama artık ne dudaklarımızla, ne dilimizle, ne ses tellerimizle ve ne de hava tabakasıyla bir alâkamız kalmadı... Şimdi bedenimiz, aslına rücû etmek üzere çürümeye terkedilmiş durumda. Artık istesek de ayaklarımızı hak yola bir adım olsun attıramıyoruz. Bir gün siz de bizim gibi olacak ve ömrünüzü daha iyi değerlendiremediğiniz için, “ah”lar çekeceksiniz.

Ölüm, insana verilen cüz’i iradenin son sınırı. Ömür, nefis ve cüz’i irade... Üçünün cenazesi birlikte kalkıyor. Artık bizim için bu üçü de çok gerilerde kaldı. Şimdi yaptıklarımızın karşılığını görmenin ilk durağındayız. Cüz’i irademizin acı ve tatlı meyvelerini burada tadıyoruz. Bize tanınan bütün fırsatlar şimdi son bulmuş durumda. Allah (c.c.)’ın mutlak iradesinin tam hükmü altındayız. O’nun lütfettiği kadar zevk alabiliyor, yahut O’nun irade buyurduğu kadar azap çekiyoruz. Bu âlemden mahşere yine O’nun iradesiyle çıkacak ve kendi keyfimizce değil, Allah (c.c.)’ın hâkimiyeti altında hesabımızı vereceğiz.

Biz mahşeri bekliyoruz, siz ölümden kaçıyorsunuz; ne garip değil mi?
Ölüm sizin önünüzde duruyor, bizim ise çok gerilerimizde kaldı. Yine de siz bize acıyor, bizim için elem çekiyorsunuz.

“Kabir, Cennet bahçelerinden bir bahçe, yahut Cehennem çukurlarından bir çukurdur.” Hadis-i Şerifi’ni duymuşsunuzdur. Bizler bu âlemde o Hadis-i Şerif’in mânâsını yaşıyoruz. Size ilk ve son tavsiyemiz: Ömrünüzü öyle geçiriniz ki, kabriniz sizin için bir küçük cennet olsun.”


SAAT: 09:14

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306