|  | 
| 
 Ebedi  Saadet  İçin.... Biz  Allah'ü  Teala'nın  varlığına  birliğine,  her  şeyi  yaratan  olduğuna  inandık  ve  teslim  olduk... Allah'ü Teala alemin içinde olmadığı gibi alemin dışında da değildir. Alemden ayrı olmadığı gibi alem ile bitişikte değildir. Allah'ü Teala'nın varlığını böyle bilmeli ve böyle aramalıdır.. Kalbinde zerre kadar dünya sevgisi olan veya kalbinde dünya ile zerre kadar ilgisi bulunan veya kalbine zerre kadar dünya düşüncesi gelen kimseye Allah'ü Teala'yı tanımak nasip olmaz. | 
| 
 Cevap: Ebedi  Saadet  İçin.... Kulun  dileği  ve  isteği  sadece  sahibinin  dileği  olmalıdır.  Başka  hiç  bir  dileği  bulunmamalıdır.  Böyle  olmazsa  kulluk  bağını  koparmış ,  kölelikten  kaçmış  olur.  Kendi  isteklerinin  arkasından  giden  bir  kul  kendi  keyfine ,  arzusuna  esir  demektir. Bu zamanımız fırsat zamanıdır. Fırsatta büyük nimettir. Sıhhat ile üzüntüsüz geçen vakitleri bulmak ganimettir. Her saati Allah'ü Teala'ya zikr etmekle geçirmelidir. Resulullah (sav)'a uygun olan her iş , hatta alış-veriş bile zikr olur. O halde her hareketin , her duruşun Resulullaha (sav) uygun olmalıdır. | 
| 
 Cevap: Ebedi  Saadet  İçin.... Kendi  aklına  güvenip  anlamadığına  inanmak  çok  yanlış  ve   haksızlıktır.   Doğru  olan  çok  şey  vardır  ki,  akıl  doğru  düzgün  olduğunu  anlayamaz.    Akıl   her  şeyi  doğru  olarak  kavrayayabilseydi  aklına  güvenenler  hiç  yanılmazlardı.. | 
| 
 Cevap: Ebedi  Saadet  İçin.... İnsan  yükselmek ,  büyük  başarılara  ulaşmak  için  azim  ve  imana  sahip  olmalı.  Her   yerde  her  zaman  hak  için  mücadele  etmeli,  Haktan  ötesini  istememelidir.  Layık  olduğu  hakka  razı  olmak ,  iyi  yetişmiş  ,  olgun  ve  erdemli  insanların  meziyetidir... | 
| 
 Cevap: Ebedi  Saadet  İçin.... Dünya  hayatında  insanlara  boş  vaadler  veren  şeytan  o  gün  geldiğinde  ''  Şüphesiz  ben  sizden  uzağım.  Çünkü  ben  Allah'dan  da  korkarım''  ( Enfal 48 )   diyerek  aslında  ne  kadar  büyük  bir  hata  yaptıklarını  hatırlatacaktır.  İnsanları bu  gafletten  kurtaracak  tek  yol  Allah'ı  (cc)  sıkça  zikretmek  ve  Allah  (cc)  rızasını  arayarak  yaşamaktır.  Namaz  kılmak  bu  yolda  yapılacak  en  önemli  ibadetlerden  biridir.  Bu  yüzden  namazı  huşu  içinde  kılmakta  son  derece  önemlidir.  Bu  özel  anlarda  şeytanın  fısıltılarına  kulak  vermek  yerine  tüm  kalbimizle  Allah'a  yönelmek  en  güzel  ve  en  doğru  hareket  olacaktır.. | 
| 
 Cevap: Ebedi  Saadet  İçin.... Her  varlık  bir  plan,  program  ve  ölçü  içinde  yaratılmıştır.  Alemde  gelişi  güzel  hiç  bir  şey  yoktur.  Yeraltında  ve  yerüstünde  insanın  yararına  sunulan  her  türlü  yiyecek ,  içecek  ve  insana  gerekli  olan  herşey ,  bir  ölçü  içinde  belli  bir  büyüklük ,  ağırlık  ve  yoğunlukla  yaratılmıştır.  Her  şeyi  bir  ölçüye  göre  yaratan  Allah  (cc)  evrendeki  her  varlığa  yapacağı  işe  uygun  yapı,  şekil ,  özellik  ve  yetenek   de  verilmiştir.  Allah'ü  Teala  kulunun  seçimine  göre  hayrı  ve  şerri  yaratmaktadır. O , insanlara iyi ve kötünün ne olduğunu göstermekte, iyilik yapmamızı ve kötülükten sakınmamızı istemektedir. Ayrıca Allah (cc) iyilik yapanı ödüllendireceğini, kötülük yapanı da cezalandıracağını açıkça belirtmektedir. Burada kötü olan, Allah'ın şerri yaratması değil, her türlü uyarıya rağmen kulun kötülüğü seçmesi ve yapmak istemesidir. | 
| 
 Cevap: Ebedi  Saadet  İçin.... Kader ,  ileride  yaratılacak  şeyleri  Allah'ü  Teala'nın  ezelde  bilmesidir.  Allah'ü  Teala,  herşeyi  kudreti  ve  ilmi  ile  yaratıyor.  İşte  kader  bu  ilimdir.  Kader  hiç  bir  şey  yaratılmadan  önce  Allah'ü  Teala'nın  ilim  sıfatının  mahluklara  olan  bağlılığıdır.   Kaderin  iyisi,  kötüsü ,  tatlısı,  acısı  hep  Allah'ü  Teala'dandır.  Çünkü ,  kader  bildiği  şeyleri  yaratmak  demektir.   Kaza , kader bilgisi Allah'ü Teala'nın kullarından sakladığı sırlardan biridir. Bu bilgiyi en yakın meleklere ve din sahibi olan Peygamberlerine ( aleyhimüsselam) bile açmamıştır. Bu bilgi büyük bir deryadır. Kimsenin bu denize dalması, kaderden konuşması caiz değildir. Şu kadar bilelim ki Allah'ü Teala insanları yaratıyor. Bir kısmı şakidir, Cehennemde kalacaktır. Bir kısmı da saiddir, Cennete girecektir. Hz. Ali'ye (ra) kaderi sorduklarında '' Karanlık bir yoldur, bu yolda yürüme'' diye buyurmuşlardır. Tekrar sorduklarında '' Derin bir denizdir'' buyurmuşlardır. Yine tekrar sorduklarında '' Kader Allah'ü Teala'nın sırrıdır. Bu bilgiyi senden sakladı'' buyurdular. Alemlerin yaradanı yarattığı ve yaratacağı şeylerin hepsini ezelden ebede, zerreden Arşa kadar hepsini maddeleri , manaları, bir anda ve bir arada bilir. | 
| 
 Cevap: Ebedi  Saadet  İçin.... Düşün;  kabir  ve  ahiret  suallerine  ne  cevap  hazırladın ? Allah'ü Teala'nın takdirine ne bahane bulacaksın. Kendine acı , suale çekileceksin. Oysa ki; verecek cevabın yok. Cehenneme girersen, ateşine dayanamazsın. Kendine ve herkese öyle iyilik et ki, başkası iyilik yapınca , sen yaptın sansınlar. Kendine ve kimseye kötülük etme ki, başkası bir fenalık yapınca, sen yaptın sanmasınlar.. | 
| 
 Cevap: Ebedi  Saadet  İçin.... Allah'ü  Teala ,  yapılan  amellerde  ,  ibadetlerde  kullarının  kalblerindeki  ihlasa  bakar.  Allah  rızası  için  yapılmayan  hayrat,  hasenat  ve  ibadetler  kabul  edilmez.  Amellerin,  ibadetlerin   kabul  olması  yani  sevap  verilmesi  için,  hem  şartlarına  uygun  olması,  hem  ihlas  ile  niyet  edilmesi  ve  hem  de  devamlı  olması  lazımdır. Peygamber Efendimize (sav) '' Hangi amelin daha kıymetli olduğu '' sorulunca cevaben '' Devamlı olan ameldir'' buyurmuşlardır. | 
| 
 Cevap: Ebedi  Saadet  İçin.... Bir  kimse , terk  edilmiş ,  unutulmuş  bir  sünneti  meydana  çıkarırsa yüz  şehit  sevabı  kazanır.  Ya  bir  farzı   veya   vacibi  meydana  çıkarmanın  sevabı ne  kadar  çok  olur ! O halde namazda tadil-i erkana dikkat edilmelidir. yani rükuda, secdelerde ve kavmede her aza hareketsiz olduktan sonra biraz durulmalıdır ki, Hanefi alimlerinin çoğu vacip demiştir. İmam-ı Yusuf ve İmam-ı Şafi ise farz demiştir. Bu bir ameli meydana çıkarana Allah yolunda harp edip , canını veren yüz şehit sevabından çok sevap verilir. Yani helal, haram, mekruh, farz, vacip ve sünnetlerden birini öğretip, gereğini yaptıran böyle sevap kazanır. | 
| SAAT: 02:41 | 
	vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
	
	User Alert System provided by 
		Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - 
		vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.