Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Soru Cevap Arşivi (https://www.forum.medineweb.net/650-soru-cevap-arsivi)
-   -   Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz... (https://www.forum.medineweb.net/soru-cevap-arsivi/25323-aklimdaki-isaretlerini-gidermeme-yardim-edr-misiniz.html)

" İdiL Su " 03 Nisan 2013 22:35

Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Deccal olayıyla ilgili birkaç yazı okudum burdada paylasıcam bu yazılardaki hadisler sahih mi olaylar dogru mu bu konuda ikileme düştüm kafam çok karıstı bu konuda bilginiz varsa yardımcı olursanız cok sevinirim... ltfn52

Medineweb 03 Nisan 2013 22:36

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
siz yazın okuduklarınızı hocalarımız cevap verecektir

" İdiL Su " 03 Nisan 2013 22:36

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
  1. DECCAL olayı

    Deccal’ın zuhuru da Hz. Mehdi’nin zuhurunun alametlerinden biridir. Deccal’ı şöyle tavsif etmektedirler: Kafir birisidir. Bir gözü kördür. Bir gözü de alnındadır ve yıldız gibi parlamaktadır. Alnında şöyle yazılıdır: "Bu Kafirdir". Bunu okuma-yazması olan veya olmayan herkes okumaktadır. Beyaz bir merkebe binmektedir ki her adımı bir mil kadardır. Gökler onun emriyle yağmur yağdıraca...
    k ve yeryüzü bitki bitirecektir. Yeryüzünün hazineleri onun elindedir. Ölüyü diriltecek ve herkesin duyacağı gür bir sesle şöyle diyecektir: "Ben sizin yüce tanrınızım ki sizleri yaratmış ve rızık vermekteyim. Bana doğru koşunuz."

    Denildiğine göre bu şahıs Peygamber (s.a.a) zamanında hayatta olup adı da Abdullah veya Said b. Sayd idi. Peygamber ve ashabı tanrılık iddia eden bu şahsın evine gittiler. Ömer onu öldürmek istedi. Ama Peygamber engel oldu. Şimdiye kadar da güya sağ kalmış ve ahir zamanda İsfahan’ın yahudi köylerinin birinden zuhur edecektir. [1]

    Önceleri Hıristiyan olup H. 9. yılda Müslüman olan Temim-ud Dari’nin "Ben Deccalı bir adada gördüm ki zincirlere vurulmuştu." dediği nakledilmiştir. [2]

    Deccal’a ingilizce Antichrist denilmektedir ki "Mesih’in düşmanı (Anti-İsa)" manasını ifade etmektedir. Deccal kelimesi belli bir insanın adı değildir. Arapça’da yalancı ve hilekar herkese "deccal" diyorlar. İncil’de de "deccal" kelimesi bir çok yerde göze çarpmaktadır.

    Yuhanna’nın ilk mektubunda şöyle yazar: Yalancı kimdir? İsa’nın Mesih olduğunu inkar edenden başkası mıdır? Baba ve oğulu inkar eden deccaldır." [3]

    Yine aynı mektupta şöyle yazmaktadır: Deccal’ın geleceğini duymuşsunuzdur. Şu anda da deccallar oldukça çoktur. [4]

    Diğer bir yerinde: Mücessem olmuş (cisimleşmiş) İsa’yı inkar eden bir ruh, Allah’tan değildir, geleceğini duyduğunuz deccalın ruhudur ve şu anda dünyadadır. [5] yazmaktadır.

    Bir diğer babda ise şöyle geçmektedir: Dünyada bir çok sapıklar ortaya çıkmış cisimleşen İsa Mesihi inkar ediyorlar, işte onlar sapık ve deccal olanlardır. [6]

    Bu İncil ayetlerinden de anlaşıldığı gibi deccal yalancı ve sapıtıcı manasınadır. Deccalın çıkışı ve hayatta olması o zamanlar da hırıstiyanlar arasında yaygın idi ve de onun çıkışını bekliyorlardı.

    Hz. İsa, Deccal’ın çıkışını haber vermiş ve halkı onun fitnesinden sakındırmıştır. Bu yüzden hırıstiyanlar onu bekliyorlardı. Muhtemelen Hz. İsa’nın (a.s) haber verdiği Deccal da beş asır sonra zuhur ederek yalan yere peygamberlik iddiasında bulunan yalancı Mesih idi. Darağacına asılan da bu yalancı Mesih idi; Peygamber olan Hz. İsa Mesih değil. [7]

    İslam'da da Deccal’ın varlığı hakkında birtakım hadisler vardır. İslam Peygamber’i halkı Deccal’dan sakındırıyor ve çıkaracağı fitneleri haber veriyordu. Nitekim bir hadisinde şöyle buyuruyor: "Nuh’tan sonra gönderilen tüm peygamberler kavmini Deccal fitnesinden sakındırmışlardır." [8]

    "Kendini peygamber sanan otuz deccal zuhur etmedikçe kıyamet kopmaz." [9]

    Peygamber (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Otuz yalancı Deccal zuhur edip de Allah ve Resulüne yalan şeyler isnad etmedikçe kıyamet kopmayacaktır." [10]

    Keza Hz. Peygamber (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Deccal zuhur etmeden önce yetmiş Deccal zuhur edecektir." [11]

    Mezkur hadislerden de anlaşıldığı gibi Deccal belirli bir şahıs adı değildir.Tüm yalancı ve saptırıcı kimseler için kullanılmaktadır. Deccal kıssasının kökenini İncil’de ve hıristiyanlarda aramak gerekir. Daha sonra bu hususta bir çok hadis özellikle Ehl-i Sünnet kitaplarında ve onların tarikiyle nakledilmiştir. Velhasıl Deccal olayının aslı doğru olabilir, ama hakkındaki tavsif ve tariflerin güvenilir bir senedi yoktur.

    Dolayısıyla Deccal olayının aslı doğru da olsa bir takım hurafe ve asılsız şeylerle karışmış ve gerçek mahiyetini kaybetmiştir. Bu nedenle şunu söyleyebiliriz: Ahir zamanda ve Hz. Mehdi’nin zuhuruna yakın bir zamanda yalancılık ve hokkabazlıkta önde gelen birisi zuhur edecek ve bu şahıs yalancılıkta diğer Deccallerden daha önde olacaktır. Yalanlarıyla bir çoklarını saptıracaktır. İnsanlara hayat, su ve ekmeklerinin kendisinin elinde olduğunu söyleyerek onları kendine uyduracaktır. İnsanların bazısı da her şeyin onun elinde olduğunu sanacaktır. Yalancılıkta öyle bir hadde gelecektir ki iyi işleri kötü, kötü işleri de iyi göstermeye çalışacak. Cehennemi cennet ve cenneti de cehennem olarak gösterecektir. Ama küfür içinde bulunduğu herkese malum olacaktır.

    Ama Said b. Sayd’ın vaat edilmiş Deccal olduğu ve Hz. Resulullah’ın (s.a.a) zamanından şimdiye kadar da yaşadığı hususunda muteber bir delile sahib değiliz. Hem hadisin senedi zayıf hem de Peygamber (s.a.a) Deccal hakkında şöyle buyurmaktadır: "Mekke ve Medine’ye girmeyecektir." Halbuki Said b. Sayd Medine’de vefat etmiş ve halktan bir kısmı da onun öldüğünü görmüştür. [12]

    Faraza Hz. Peygamber (s.a.a) Said’i Deccal olarak tanıtmışsa da, yalancı manasındaki deccaldır, zuhurun alametlerinden biri olan vaat edilmiş Deccal değildir. Başka bir tabirle İslam Peygamberi Said’i görmüş ve onu ashabına bir deccal örneği olarak tanıtmıştır. Evet Peygamber (s.a.a) ahir zamanda zuhur edecek olan Deccal’den sözettiği için bu ikisi karıştırılmış ve insanlar bu hususta yanılgıya düşmüş olabilirler yani Peygamber’in deccal olarak adlandırdığı Said’in ahir zamanda zuhur edecek olan Deccal olduğunu sanarak onun sağ olduğunu ve uzun süre yaşadığını söylemişlerdir.

    [1] - Bihar-ul Envar, c.52, s.193-197, Sahih-i Müslim, c.18, s.46-87, Sünen-i Ebi Davud, c.2, s.212.

    [2] - Sahih-i Müslim, c.18, s.79, Sünen-i Ebi Davud, c.3, s.214.

    [3] - Yuhanna Risalesi, 2.Bab, 22.ayet.

    [4] - Yuhanna Risalesi, 1.Bab, 18. ayet.

    [5] - Yuhanna Risalesi, 4.Bab, 3.ayet.

    [6] - Yuhanna 2. Risale, 7. ayet.

    [7] - El- Mizan, c.3 ve "Iran'da Tarih ve Takvim" kitabına müracaat ediniz.

    [8] - Bihar-ul Envar, c.52, s.197.

    [9] - Sünen-i Ebi Davud, c.2.

    [10] - Sünen-i Ebi Davud, c.2.

    [11] - Mecme-uz Zevaid, c.7, s.333.

    [12] - Bihar-ul Envar, c.52, s.199.




Alıntı

" İdiL Su " 03 Nisan 2013 22:47

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Deccal Yaşıyor!

Fatıma binti Kays (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:
“…Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
−‘Allah’a yemin olsun ki, ben sizi bir sevinç yahut bir korku yüzünden toplamadım. Sizi, ancak (şu olaydan dolayı topladım) Temim Ed-Darî, Hristiyan biri idi, bana geldi biat edip Müslüman oldu. Benim size Deccal hakkında anlattıklarıma uygun bir olay anlattı.
Temim Ed-Darî şöyle anlattı:
−Temim, Lahım ve Cuzam kabilelerinden otuz kişiyle deniz yolculuğuna çıkmıştı. Dalgalar bir ay boyunca onlarla oynadı. Sonra güneş batımına yakın bir zamanda denizde bir adaya gemiyi yanaştırdılar. Sandallara binip adaya çıktılar. Müteakiben çok kıllı, hatta kıllarının çokluğundan önü neresi, arkası neresi belli olmayan bir yaratığa rastladılar.
Ona:
−Vay sana, sen de kimsin? diye sordular.
O:
−Ben Cessase’yim, dedi.
Onlar:
−Cessase nedir? diye sordular.
O yaratık:
−Ey kavim! Şu manastırdaki adama gidin. O sizin haberinizi şevkle beklemektedir, dedi.
Temim diyor ki:
−Bize adamı söyleyince onun şeytan olmasından korktuk. Hızlıca ona gittik, manastıra girince bir de baktık ki, cüsse bakımından en büyük insan, elleri birleştirilmiş vaziyette boynuna sıkıca bağlı, diz kapağı ile topukları arasında demirler vardı.
Ona:
−Vay sana sen de kimsin? diye sorduk.
O:
−Siz benim haberimi aldınız. Söyleyin siz kimsiniz? dedi.
Onlar:
−Biz Araplarız, deniz yolculuğuna çıkmıştık. Denizin dalgalı olduğu zamana denk gelmişiz. Dalgalar bir ay bizimle oynadı. Sonra senin adana gemiyi yanaştırdık. Sandallara binip adaya çıktığımızda çok kıllı hatta kıllardan önü neresi, arkası neresi belli olmayan bir yaratıkla karşılaştık.
Ona:
−Vay sana sen kimsin? diye sorduk.
O da:
−Ben Cessase’yim, dedi.
Biz:
−Cessase nedir? diye sorduk.
O yaratık da:
−Manastırdaki şu adama gidin, o sizin haberlerinizi şevkle beklemektedir, dedi. Hızlıca sana geldik. O yaratıktan korktuk, onun dişi bir şeytan olmadığından emin olamadık, dedik.
Manastırdaki demirlerle bağlı adam:
−Beysan hurmalıklarından haber verin, dedi.
Biz:
−Onun neyini soruyorsun? dedik.
O:
−Hurmalarından soruyorum, hâlâ meyve veriyor mu? dedi.
Biz:
−Evet, dedik.
O:
−Meyvelerinin kesilmesi yakındır, dedi.
Sonra:
−Taberiye gölünden haber verin, dedi.
Biz:
−Neyini soruyorsun? dedik.
O:
−Taberiye gölde su var mı? dedi.
Biz:
−Evet, suyu çoktur, dedik.
O:
−Suyun gitmesi yaklaşmıştır, dedi.
Sonra:
−Zugar pınarından haber verin dedi.
Biz:
−Neyini soruyorsun? dedik.
O:
−Zugar pınarının suyu var mı, insanlar o pınarın suyuyla ziraat yapıyorlar mı? diye sordu.
Biz:
−Evet, suyu çoktur, insanlar onunla ziraat yapıyorlar, dedik.
O:
−Ümmilerin Nebisinden haber verin, ne yaptı? diye sordu.
Biz:
−Mekke’den çıktı, Yesrib’e (Medine’ye) yerleşti, dedik.
O:
−Araplar Onunla savaştı mı? diye sordu.
Biz:
−Evet, dedik.
O:
–Onlara ne oldu? diye sordu.
Biz:
−Ona karşı gelen Araplara Onun üstün olduğunu ve Ona itaat ettiklerini haber verdik.
O:
−Öyle mi oldu? dedi.
Biz:
−Evet, dedik.
O:
−Ona itaat etmeleri onlar için hayırlı olur. Şimdi ben size kendimden haber vereyim:
−Ben Deccal’im, bana çıkmam için izin verilmesi yakındır. Çıkarım ve yeryüzünde dolaşırım. Kırk gecede girmediğim hiçbir belde bırakmam. Ancak Mekke ve Taybe (Medine) hariç. O iki belde bana haramdır. Her ne zaman onlardan birine girmek istesem, yalın kılıç bir melek beni karşılar ve oraya girmemi engeller. Oraların her geçidinde koruyucu melekler vardır, dedi.’
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bastonunu minbere vurarak:
−‘Taybe budur, Taybe budur, Taybe budur. Yani Medine’dir. Dikkat! Ben size bunu haber verdim mi?’ diye sordu.
İnsanlar:
−Evet, dediler.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Temim’in anlattıkları, benim size Deccal ve sıfatı hakkında anlattıklarıma uygun olması benim hoşuma gitti. Dikkat! Deccal, Şam denizindedir yahut Yemen denizindedir. Hayır, bilakis o doğu tarafındadır, doğu tarafındadır, doğu tarafındadır’ buyurdu ve eliyle doğu tarafına işaret etti.”
Fatıma binti Kays (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:
“İşte ben bu hadisi Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’den ezberledim.”
Müslim 2942/119, Ebu Davud 4326, İbni Mace 4074
alıntı

Ene Garip 03 Nisan 2013 23:58

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
bunların aslı yok bacım incilden bilmem nerden alıntılar,hocalarımız daha iyi aydınlatır seni benim kapasite pek yetmiyor.

Tuba_ 04 Nisan 2013 00:13

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
düşünceli000hocalarımızın cevabını bende bekliyorum

Yitiksevda 04 Nisan 2013 00:19

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Mehdi Mesih ve Benzeri Ütopyalar hakkında yapmış olduğum araştırmayı okuyunuz Yukarıda verilen bilgilerin gerçekliği yoktur Özellikle Şiada var olan Mehdi beklentisi üzerine yazılmış uydurmalardırlar. Allah Resulünden sonra Ne Mehdi Ne Mesih gelmeyeceği Kur'an ile sabittir.

Tuba_ 04 Nisan 2013 00:22

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Alıntı:

Yitiksevda Üyemizden Alıntı (Mesaj 254766)
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Mehdi Mesih ve Benzeri Ütopyalar hakkında yapmış olduğum araştırmayı okuyunuz Yukarıda verilen bilgilerin gerçekliği yoktur Özellikle Şiada var olan Mehdi beklentisi üzerine yazılmış uydurmalardırlar. Allah Resulünden sonra Ne Mehdi Ne Mesih gelmeyeceği Kur'an ile sabittir.

hadisi şerifler var ama mehdinin zuhur edeceğine dair

Yitiksevda 04 Nisan 2013 00:27

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Hadislerin var olması Kur'anın beyanına etki etmez Mehdi Mesih ve Deccal hakkındaki rivayetlerin tamamı Kabul Ahbar ve benzerlerinin eski inançlarından aktardıklarıdır Kur'an İslamı ile uzaktan yakından alakası yoktur uydurmadırlar ve Kur'anın önünde en büyük engel Hadis diye sunulan aslı astarı olmayan sözlerdir.

Tuba_ 04 Nisan 2013 00:28

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Büyük Ehl-i Sünnet alimi İmam Rabbani Hazretleri Hz. Mehdi (a.s.)’nin zuhuruyla ilgili olarak Mektubat-ı Rabbani adlı eserinde iki tane çok önemli ölçü vermiştir.

1. ÖLÇÜ

Bu ölçülerden birincisi Hz. Mehdi (a.s.)’nin Peygamberimiz (s.a.v.)’den bin sene geçtikten sonra zuhur edeceğidir.

Rabbani Hazretleri Mektubat-ı Rabbani’nin 1/569. sayfasında şöyle bildirmektedir:


Ancak beklenen odur ki; ARADAN BiN SENE GEÇTİKTEN SONRA bu saklı devlet tecid edile (yenilene). Ona bir üstünlük verilip suyu bulması, arttırıla... Böylece kemalatin (faziletlerin, mükemmelliklerin) aslı zuhur edip onun zilletini örte.. Ve yüce bağlılığa değer veren HZ. MEHDİ GELSİN. Allah ondan razı olsun.

(Mektubat-i Rabbani, 1/569)


Şu an Hicri 1430 yılındayız. Bu tarih, Peygamberimiz (s.a.v.)’den itibaren 1000 yılın geçmiş olduğunu göstermektedir. Bu da Rabbani Hazretleri’nin Hz. Mehdi (a.s.)’nin zuhuru için gerekli olduğunu ifade ettiği birinci ölçüsünün gerçekleşmiş olduğunu ispatlamaktadır.

2. ÖLÇÜ

Rabbani Hazretleri’nin Hz. Mehdi (a.s.)’nin zuhuruyla ilgili verdiği ikinci büyük ölçüsü ise “iki dişli münevver bir yıldızın” dünyanın yakınından geçmesi şartıdır.


Ashabın verdiği habere göre, Resulullah (sav) Efendimiz şöyle buyurmuştur:

"Vaad edilen Mehdi'nin zuhur mukaddimeleri olan Abbasi Melik Horasan'a vardığı zaman, ŞARK TARAFINDA İKİ DİŞLİ (1) MÜNEVVER (2) BİR BOYNUZ (3) ÇIKAR."

"ŞARK TARAFINDA BIR KUYRUKLU YILDIZ DOĞUP AYDINLIK VERECEKTİR."

Bu yıldız dahi doğmuştur. Amma o mudur, yoksa onun bir benzeri midir?

Bu yıldıza:

-Kuyruklu yıldız, adının verilmesi, ihtimal ki, şu anlatmalara dayanıyor:
-Sabitlerin seyri, MAĞRİBDEN (BATIDAN) MEŞRİKADIR (DOĞUYADIR)(4)...

Bu yıldızın durumu da, onun seyrine göredir. Yani yüzü meşrik canibine doğru, arkası dahi, mağrib tarafınadır. Bu uzun beyazlık dahi, onun arka tarafındadır. Bu mana icabı olarak, ona:

-Kuyruk... isminin verilmesi yerindedir.

ONUN HER GÜNKÜ IRTİFİ (GEÇİŞ YÖNÜ) İSE, MEŞRİKTEN MAĞRİBEDİR.(5) Ancak o, kısri (kendine has durumunda ağırlık taşıyan) seyri ile felek-i azamın seyrine bağlıdır.
Hakikat-i hali, en iyi bilen Sübhan Allah'tır.

İmam-ı Rabbani, Mektubat-ı Rabbani, 381. Mektup, s.1184

Ene Garip 04 Nisan 2013 00:28

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Alıntı:

Tuba_ Üyemizden Alıntı (Mesaj 254768)
hadisi şerifler var ama mehdinin zuhur edeceğine dair

hadisleri verirmisin ?
fecr hocamızda o hadislerin sahih olup olmadığını söyler inşallah sanırım bilgisi var bu konuda

Yitiksevda 04 Nisan 2013 00:30

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Tuba bacım Rabbani vs hiç farketmez bu hususta vermiş oldukları rivayetlerin aslı yoktur Uydurmadır Allah'a uyulması ve İtaat edilmesi bizlere farz iken asıl kaynak Kur'anda bu hususlara dair bilgi yok birilerinin var demesi boş ve manasızdır .

Ene Garip 04 Nisan 2013 00:34

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
“İmâmınız (size namaz kıldıran önderiniz Mehdî) kendinizden olduğu halde, Meryem oğlu sizin içinize indiği zaman (o da sizin dîninize uyduğunda) acaba sizler nasıl olursunuz?” (Buhârî, Enbiyâ:50, no:3265, 3/1272, Müslim, Îman:71, no:155, 1/136, Beyhakî, el-Esmâ ve's-Sıfat, no:3265, 2/166)


bu hadisin senedi sağlam hocam
[/B]

Tuba_ 04 Nisan 2013 00:35

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
abi sen şimdi bütün alimleri aldın çöpe attın hadisleri kabul etmemektir bu

Yitiksevda 04 Nisan 2013 00:37

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Alıntı:

Ene Garip Üyemizden Alıntı (Mesaj 254776)
“İmâmınız (size namaz kıldıran önderiniz Mehdî) kendinizden olduğu halde, Meryem oğlu sizin içinize indiği zaman (o da sizin dîninize uyduğunda) acaba sizler nasıl olursunuz?” (Buhârî, Enbiyâ:50, no:3265, 3/1272, Müslim, Îman:71, no:155, 1/136, Beyhakî, el-Esmâ ve's-Sıfat, no:3265, 2/166)


bu hadisin senedi sağlam hocam
[/B]

Şimdi bu rivayeti Kuran ile ele alalım İsa (a.s) Peygamberliğinin alınması gerekirki o zaman başka Bir Peygambere tabii olabilsin bunun olması söz konusu bile olamaz iken nasıl oluyorda kendi Şeriatını terk edip başka bir Şeriata uyacak Kur'an Her Peygambere ayrı bir Şeriat verdiğini söyler iken İsanın Şeriatını kaldırıp Muhammedin Şeriatına uydurmak sizce mantıklımı ?

Yitiksevda 04 Nisan 2013 00:40

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Tuba Bacım Alimleri çöpe atmak değil asla Alimlere saygı duyarım lakin İslamda olmayan ve İslamda varmış gibi gösterilmeye çalışılan hususlarda kim olursa olsun redederim Kur'ana uyarım.

''Bu Kur'an, kendisi ile insanları uyarasın ve müminlere öğüt veresin diye sana indirilen bir kitaptır. O halde bu görevi yaparken sakın ruhun sıkılmasın.

Rabbinizin katından size indirilene uyun; Ondan başka önderlerin ardından gitmeyin. Ne kadar az tutuyorsunuz aklınızda bunu.
(A'raf 2-3)

Acaba bu Ayetler neyi anlatıyor rica etsem izah edermisiniz?

Tuba_ 04 Nisan 2013 00:45

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
biz ibadetlerimizin bir kısmınıda peygamber efendimizin sünneti üzerine yapıyoruz sünnetide ravilerden öğreniyoruz o zaman kuranı kerimde olmayan ama bizim devam ettiğimiz ibadetleride kaldırıp atalım hadisler sahih değil diye

Yitiksevda 04 Nisan 2013 00:51

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Alıntı:

Tuba_ Üyemizden Alıntı (Mesaj 254780)
biz ibadetlerimizin bir kısmınıda peygamber efendimizin sünneti üzerine yapıyoruz sünnetide ravilerden öğreniyoruz o zaman kuranı kerimde olmayan ama bizim devam ettiğimiz ibadetleride kaldırıp atalım hadisler sahih değil diye

Tuba bacım Allah Resulü Muhammed'in Sünnetini Kur'andan ayrımı görüyoruz zaten Kur'anın canlı örnekliği Allah Resulü Muhammed'dir Lakin Allah Resulünden 150-200 yıl sonra yazılmaya ve dinde ölçü olarak anılmaya başlanan hadisler ne yazık ki İslam inancında olmayan şeyleri İslama yamamaya çalışanlar için en büyük koz ve kaynak haline dönüşmüştür isteyen istediği hususta rivayete Hadis damgası vurmuştur ve ne yazık ki Kur'anın anlaşılması hususunda en büyük engel olarak kendini göstermiştir. Yıllarca Hadis adı altında kaynaklardan dinlerini öğrenmeye çalışanlar o yıllarını Kur'ana verse idiler Sağlam bir itikad üzere olurdular ama Dinin asli kaynağı haline dönüşmüş hadis adı altındaki rivayetler öyle bir hal almışki Kur'anın hükmünü nesh edecek kadar delil olarak anılmaya başlanmıştır.

Tuba_ 04 Nisan 2013 00:55

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
uydurma hadisleri bende kabul etmem tabiki ama mehdiyle alakalı olanların bir kısmı mütevatir yani onlar çözememiş şimdi biz hiç çözemeyiz ben bu saate kadar ders çalışayım diye oturdum idil su gündeme oturdun :) sabah 9buçukta soru cevap var ben hala çalışamadım arkadaşlar uyanamazsam affedin gülümseyen000

Yitiksevda 04 Nisan 2013 01:00

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Tuba bacım Bakın bir daha izah edeyim . Allah'ın bizleri hesaba çekeceği Kaynak Kur'andır Falanca şahsa filanca rivayete vs vs niye uymadın neden kabul etmedin hususunda bir hesap yok o yüzden Kur'an dışında Şüphesiz hiçbir şey yoktur ancak ve ancak onunla amel ederiz Allah Resulünü yok sayma veya hafife alma olarak asla algılanmasın Kur'an Resule itaati Allah'a itaat olarak zaten belirtmiştir Allah Resulünün Kur'an dışı bilgiler ve ibadet belirtmesi Peygamberlik makamına ters düşer Mehdi ve benzeri uyuşturucu din anlayışları yalanlardan ibarettir hiçbir asli dayanağı yoktur.

Yitiksevda 04 Nisan 2013 01:10

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Şunuda belirteyim Mehdi Mesih Deccal hususlarında vardır diyenler bana Kur'andan delil getirsinler onun dışında delil olarak sunacakları hiçbir şeyi kabul etmiyorum. İspat etmek isteyen buyursun bende delillerine cevap vereyim . Bu tür gereksiz konular ile çok fazla uğraşmak ve cevap vermek istemiyorum sadece kardeşimizin sorusuna binaen konuya katılım sağladım isteyen istediğine uyar selametle kalın.

Zeynebİslamoğlu 04 Nisan 2013 02:06

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Alıntı:

Yitiksevda Üyemizden Alıntı (Mesaj 254770)
Hadislerin var olması Kur'anın beyanına etki etmez ve Kur'anın önünde en büyük engel Hadis diye sunulan aslı astarı olmayan sözlerdir.


çok saçma ve düşüncesizce düşünceler bunlar.hemende yapıştırıyorsunuz : "araştırmalarım bilgilerim filan makalem feşmekan çalışmam...." yaşar nuriyi geçtiniz yav.yukarıdaki cümlelerinizle sizi kuran ile yerden yere vururum.hani bu tartışmasız dediğiniz benimde inancım olan kuranı kerimden ayetler sunarak sizi kepaze ederim.lütfen saçma sapan düşüncelerinizi ham dimağ kafaları karıştırmak için kullanmayınız!

Alıntı:

Yitiksevda Üyemizden Alıntı (Mesaj 254774)
Tuba bacım Rabbani vs hiç farketmez bu hususta vermiş oldukları rivayetlerin aslı yoktur Uydurmadır Allah'a uyulması ve İtaat edilmesi bizlere farz iken asıl kaynak Kur'anda bu hususlara dair bilgi yok birilerinin var demesi boş ve manasızdır .

rabbaninin bir rekat namazının kalitesine sizin kapasiteniz yetmez.ondaki takva ondaki islami hassasiyetin zerresi sizde olsa alel ayn ve re's.sadece sizde değil tanımıyorum sizi.makalelerinizden yola çıkarak bu izlenimi edindim.rabbaniyi eleştirmek için önce rabbani rakibi olmak lazım ilim amel bazında.bu benimde sizinde haddiniz değildir.
bektaşi gibi ayetleri makaslayarak ne yapmaya çalışıyorsunuz.bilenlere gülünç oluyorsunuz.bakın ne diyorsunuz :"Allah'a uyulması ve İtaat edilmesi bizlere farz iken ...." bumudur ayet? sakladığın devamınıda yazsanıza! o ayette Allah ve Resuluna itaat geçer.Resulu ne yaptınız ? yaptığınız bektaşiliğin son versiyonu olmalı! hiç bir günahınız yoksa bu yaptığınız size vebal olarak yeter yitiksevda!

Alıntı:

Yitiksevda Üyemizden Alıntı (Mesaj 254784)
Şunuda belirteyim Mehdi Mesih Deccal hususlarında vardır diyenler bana Kur'andan delil getirsinler onun dışında delil olarak sunacakları hiçbir şeyi kabul etmiyorum. İspat etmek isteyen buyursun bende delillerine cevap vereyim . Bu tür gereksiz konular ile çok fazla uğraşmak ve cevap vermek istemiyorum sadece kardeşimizin sorusuna binaen konuya katılım sağladım isteyen istediğine uyar selametle kalın.

diyorsunuz ki :"....Kur'andan delil getirsinler onun dışında delil olarak sunacakları hiçbir şeyi kabul etmiyorum." buna Resulullah da dahildir o zaman ? ve artısı bu mantıksızlıkla yola çıkarsak elimizde ne kuran kalır ne islam ! madem kuran dışında hiç bir şey kabul etmiyorsunuz : "köpek etini yesenize,kaç rekat kaç vakit namazlarınızı nasıl kıldığınızı anlatsanıza,yüzlerce konu sünnet ile çözülmüşken ; bu çözümleri kurandan getirsenize ! "

islama en büyük düşmanlığı tasavuf uydurmaları sanırdım.ama anladım ki tasavufun yetiştirdiği ahlak bu kurancıların şebeke alanına uğramış değildir.en büyük düşmanlığı uydurma hadis sırtında siz vuruyorsunuz yitiksevda! uydurma hadisi seviyorum diyen tek alim bulamazsınız islamda.tüm alimler bu konuda muzdarip.ama uydurma hadis uğruna yorgan değil ev yakıyorsunuz ! hatta mahalle hatta islam dünyasını!

bu ön girişten sonra sorulan soruya verilecek islamca cevap şu olabilir.mehdi konusu islam tarihine mal edilmekle birlikte sahih sağlam kesinlik kazanan bir delile sahip değildir.
deccal konusu mehdiden farklıdır.deccalın ayrıntılarını menkibelerini dramatiklerini uydurma olarak görüyorum.ama deccalın geleceği kesindir mutevatirdir.
hem bunlar bizi ilgilendirmez.neden deccalı öğrenmedin sorusuna muhatap olmam.muttaki ilmi ile amil fıtratını bozmayan her amelinde namuslu bir müslümanmıydın değilmiydin sorusundan korkarım.

selam dua ile.

Zeynebİslamoğlu 04 Nisan 2013 02:19

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
ferdi abinin bir mesajını alıntılamak buraya süper gider diyerek eklemek isterim;

Alıntı:
F*E*R*D*İ´isimli üyeden alıntı [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Insanları eleştirmekten sıra hiç kurana gelmedi berhimin.kuran kuran deyıp sayıklamadan öte de gitmiyor.icraat nerde onu görelim.24 saat müslümanları karalama,rencide etme peşinde dolaşmaktan,delil bulmaktan fırsatın kalmadı ki kuranı yaşayasın.
Burada şaronu eleştirdiğine,abd puştlarını,siyonizmi,ekmek arası 100 dolar misyonerlerini,müslüman kızları umumhanelere sermaye eden yahudileri eleştidiğine az şahit olalım.istediğin ayetı bul getir ,onu yaşamadıktan sonra,kuran yüklü merkep olmaktan kurtulamayız.hepimiz için diyorum sana özel değil berhimin.
Evet müslümanlarda,cemaatlerde negatiflikler çok.bunu geçmişte çok eleştirmiş defalarca banlanmıştım.
Ama artık yapmıyacağım.çünkü bana hiç bir şey kazandırmadı.hep kaybettim.pislikleri eleştirirken pisliğin ortasında kokudan burnumun direği kırıldığını geç farkettim.
Müşrikler necistir nidası bana yeterli davadır.necasetleri temizleyeceksem müşriklerden başlamak gerekecek.biz müslümanlardan fırsat bulamadık.ve tebliğ ettiğimizi sandık hep.
Varımız yoğumuz enerjimiz hind ve zürriyetini eleştirmekle geçti.
Ne kazandık bakalım!?
Ben tevbe ettim yitik.sende yap derim.
şu kuranın kapağını açalım artık ama abdestlice.
Okuyalım inceleyelim ama nefsi emAremiz için.
öğrenmek için değil amel etmek için inceleyelim.

Mesela;

namazın bizi niye fuhşiyattan korumadığını...kıldığımız namaz mı namaz değil,kuranmı yanılıyor haşa?

Mesela ;

işkembemizi tıka basa doldurup,allah resulunun karnına taş bağladığını timsah gözyaşlarıyla dinliyoruz,anlatıyoruz.

Mesela ;

günde kırk yalan ile yaşıyoruz ama hadis uydurucuları hep hedefimizde.hani lanet yalancıların üzerinde idi! Hep başkasının yalanı bizi ilgilendirdi.biz aklımıza gelmedik.

Mesela ;

ayda üç beş farz namazı kaçırdığımız bize normal geliyor ama, geylaniyi eleştirmek daha şehvetli gelir.

Mesela ;

cebimizde kredi kartı eksik olmaz,her türlü rıba bize artık normal gelirken,dünyaya kabul etsekde etmesek de islamı (öyle yada böyle) yayan fethullah güleni eleştirmek daha bi orgazm ediyor bizi.

Mesela ;

kuranın bir ayeti hoşumuza gittiğinde,hemen not alıp başkasına aktarma hevesine düşeriz.kendinizi unuttmayın ayeti aklımıza bile gelmez.

Mesela ;

allahı unutanlar gibi olmayın ayeti nefsimizi ilgilendirmiyor.onu ibn teymiyeye tebliğ ediyoruz,allahı ona hatırlatmaya çalışıyoruz!

Mesela ;

evimizdeki konfordan ödün vermeyız,ama hiç bir zaman evi olmayan bediüzzamana tasaruf etmeyı öğretiyoruz.

Mesela ;

edepten adaptan mahrum konuşmalarımızı,şakalarımızı unutuyoruz,imam gazaliye edep öğretmeye kalkıyoruz.

Mesela ;
mesela ;
mesela ;
mesela ;
mesela ;
mesela ;

...............

Ey nefsi mutmainne,dön rabbine artık,yaklaş,secde et artık!

" İdiL Su " 04 Nisan 2013 03:35

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Zeynepislamoglu kardeşim bu deccal konusundaki seyler banada inanması güç dogru bulmadıgım şeyler fakat çok sevdgm biri bunların dogru oldugunu düşünmüş ona bunu açıklamak istedim fakat bian şüpeye düştügüm için burda sormak istedim bunları arastırmak gerekli degil araştırılmamalıda fakat onun aklındaki soru işaretlerini kaldırmam gerekiyodu... yorumun için teşekkürler

" İdiL Su " 04 Nisan 2013 03:39

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
yitiksevda kardeşim açıklaman için teşekkür ederim gerçekten açıklayıcı oldu hadisler sahih ise belki mahiyetini kaybetmiştir bilmiyorum bilgim olmadıgı için size sormak için yorum yapamıyorum o yüzden arkadasıma acıklayamadım ve dogru olmadıgını delilerle aklında soru işareti kalmadan acıklamak istedim cvp verdigin için teşekkür ederim...

" İdiL Su " 04 Nisan 2013 03:41

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Bazı şeyler tabiki tartışılarak anlaşılır ama lütfen saygı çerçevesinde olsun ben huzursuzluk olsun diye sormadım bunu dogruyu görmek için sordum lütfen bçyle olmasın kendimi kötü hissediyorum...

" İdiL Su " 04 Nisan 2013 03:43

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Alıntı:

Tuba_ Üyemizden Alıntı (Mesaj 254782)
uydurma hadisleri bende kabul etmem tabiki ama mehdiyle alakalı olanların bir kısmı mütevatir yani onlar çözememiş şimdi biz hiç çözemeyiz ben bu saate kadar ders çalışayım diye oturdum idil su gündeme oturdun :) sabah 9buçukta soru cevap var ben hala çalışamadım arkadaşlar uyanamazsam affedin gülümseyen000

Tuba kardeşim k.bakma vaktini almışım hakkını helal et lütfen inşallah yarın kalkmana mani olmam uzgn

FECR 04 Nisan 2013 09:25

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Deccal ile bilgi Kur'an'da geçmez. Sadece hadislerde geçer.Öncelikle Deccal ne anlama geliyor, ona bakalım:
Sözlükte, bir şeyi örtmek, yaldızlamak veya boyamak manasındaki ‘decl’ kökünden türemiş bir sıfat olup, çok yalancı, aldatıcı, hilekâr demektir.
Kavram olarak ‘deccal’, ahir zamanda ortaya çıkıp, göstereceği olağanüstü yeteneklerle insanları dalâlete sürükleyeceği kabul edilen kişidir.

Deccal ile rivayetleri incelediğimiz zaman tam bir uyumluluk görülmüyor. Deccalın özelliklerinden bahsedilirken farklı hadisler arasında tezatlıklar okuyan kimseler tarafından açıkça gözüküyor
Deccal konusu itikadi bir konu değildir. Yani Deccalin çıkıp çıkmaması imani bir konu değildir. İmanın konusu olması için hem delaleti hem de subuti kat'i olması lazımdır ki deccal ile ilgili bilgiler kat'i değil, zannidir.
Deccal kelimesi hadislerde, Hz.Peygamber zamanında Allahın hududuna girdiği düşünülen ve gayba ait bilgiler verdiği düşünülen herkese verilen bir ad idi.Allah Rasulu zamanında bazı kişilerin Deccal olduğundan şüpheleniliyordu.
1900 yıllarında televizyon çıktığında bazı insanlar televizyona deccal derlerdi. Yine bugünkü medya, deccal konumunda olabilir.Yani deccal ile bilgiler zannidir, vahyi değildir. Ayrıca deccal anlayışı Hıristiyanlarda da olan bir anlayıştır.

Deccal ile hadislerle ilgili hadisler hakkında Mustafa İslamoğlunun videosunu izlemek faydalı olabilir.

[YT]/HNVTFY6ulj4[/YT]

Yitiksevda 04 Nisan 2013 09:33

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Zeynep ablam Rabbani veya başkası zerre kadar umrumda değil onların öğretilerinide kaale almıyorum siz istediğiniz gibi hadisler ile amel edin sorun yok Kuran her konuda hüccettir gayrisi beni bağlamaz Allah Resulü hususunda zerre şüphem yoktur olanlar düşünsün Kurancılar vs yakıştırması Yaşar nuri ve benzerleri ile kıyas size yakışmamış.

alya dua 04 Nisan 2013 11:36

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
keşke girmez olaydım itikadım bozulmadan şu sayfadan çıkayım bari...

Yitiksevda 04 Nisan 2013 12:22

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Akşama kadar sabredin hepinizin itikadına verecek cevabım var.

" İdiL Su " 05 Nisan 2013 02:44

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Alıntı:

FECR Üyemizden Alıntı (Mesaj 254903)
Deccal ile bilgi Kur'an'da geçmez. Sadece hadislerde geçer.Öncelikle Deccal ne anlama geliyor, ona bakalım:
Sözlükte, bir şeyi örtmek, yaldızlamak veya boyamak manasındaki ‘decl’ kökünden türemiş bir sıfat olup, çok yalancı, aldatıcı, hilekâr demektir.
Kavram olarak ‘deccal’, ahir zamanda ortaya çıkıp, göstereceği olağanüstü yeteneklerle insanları dalâlete sürükleyeceği kabul edilen kişidir.

Deccal ile rivayetleri incelediğimiz zaman tam bir uyumluluk görülmüyor. Deccalın özelliklerinden bahsedilirken farklı hadisler arasında tezatlıklar okuyan kimseler tarafından açıkça gözüküyor
Deccal konusu itikadi bir konu değildir. Yani Deccalin çıkıp çıkmaması imani bir konu değildir. İmanın konusu olması için hem delaleti hem de subuti kat'i olması lazımdır ki deccal ile ilgili bilgiler kat'i değil, zannidir.
Deccal kelimesi hadislerde, Hz.Peygamber zamanında Allahın hududuna girdiği düşünülen ve gayba ait bilgiler verdiği düşünülen herkese verilen bir ad idi.Allah Rasulu zamanında bazı kişilerin Deccal olduğundan şüpheleniliyordu.
1900 yıllarında televizyon çıktığında bazı insanlar televizyona deccal derlerdi. Yine bugünkü medya, deccal konumunda olabilir.Yani deccal ile bilgiler zannidir, vahyi değildir. Ayrıca deccal anlayışı Hıristiyanlarda da olan bir anlayıştır.

Deccal ile hadislerle ilgili hadisler hakkında Mustafa İslamoğlunun videosunu izlemek faydalı olabilir.

[YT]/HNVTFY6ulj4[/YT]

COOOK seşekkür edrim allah razı olsun cok acıklayıcı ve beni tatmin edici bi cvptı ArO*

" İdiL Su " 05 Nisan 2013 02:53

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
arkadaslar herkes görüşünü bildirdi ben anladım tamam lütfen bu evliyaları reddetmeye hakarete birbirimize meydan okumaya dönmesin bu olursa ben çok üzülürüm benim yüzümden söylenenlereden dolayı allaha hesap veremem hadisler sahihse inanırım şuanda karışıklıklar oluyo tam anlamıyla bilgim olmadıgı için belki sahih olup olmadıgını arastırıyorum hadisleri yorumladıklarında ne kadar dogru buna emin olmak istiyorum sadece evliyalar tam anlamıyla her konuda hoca olmayı başarabilen bilgisi tam olduguna inandıgım kişilerin söylediklerini dinlemeye calısırım herzaman kuranı kerim rehberimiz herşeyimiz tüm sorulara cvp veren mucizemiz ama peygamberimiz ve onun yolundan yürüyen tam manasıyla yürüyen büyüklerimiz sözü senettir dediklerimizi kulak arkası edemem... Bunu ayırt etmeyi zamanla ögrenicem inşallah... allah razı olsun cvplar için herkese hakklarınızı helal edin...

Lütfen! 08 Nisan 2013 12:56

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Bazı Müslümanlarda "ırıgan otu huyu evrim geçirsede duraklama bilmedi." karşısındakine içindeki şifa yerine dışındaki ısırıcılığı öne çıkarmak,kaçırtmak.bilirsiniz ısırgan otu şifa harikası bir bitki.o şifaya göz diktiğimizde,bu ot fitri reflekslerle ısırır acı verir dokundurtmaz.
İnsanlar kazanmak yerine ısırmak meslek edinir hale geldi.
neden acaba ?
tarih tekerrür mü ediyor?
bu ısırgan tipler,ısırmadığı bir tek kişi kalmadı tarihte.öyle cahil cesurlar ki Resulullah'a dayandılar.Resulullahı ısırmak hadleri olmadığından,Onu işlevsiz hale sokma yolunu deniyorlar.

sünnet yoksa Resulullah hayatıma nasıl yansıyacak benim ne işime yarıyacak söylermisiniz Allah aşkına ?

Resulullah'a inanıyorum ama sünnet beni bağlamaz!
hadi ordan!..

Yitiksevda 08 Nisan 2013 13:06

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Lütfen ve Zeynep İslamoğlu Ablalarım bakın sizden yada başkasından çekinmem fikrimi inancımı alenen söylerim kimseninde benim gibi inanması hususunda dayatma yapmam ikide bir sözü Allah Resulünü inkar ediyormuşum gibi sunmanızdan rahatsız oluyorum İtikadi hususlarda Kur'an dışında kaynak tanımam tanımayacamda Hadis hususunda ise sizin gibi düşünmüyorum düşünmeyede niyetim yok .

Geçen yazılanlara cevap verecektim lakin vazgeçtim cevap vermekten ama bu sefer size ve sizin gibi düşünen kendilerini muttaki başkalarını belam görenlere sizin uslubunuz ile cevap verecem cevabım sonrasında buyrun istediğiniz gibi tartışalım konuşalım tekfirsiz.

Lütfen! 08 Nisan 2013 13:32

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
ben orda isim vermedim ve kimseye göndermede de bulunmadım.yarası olan alır merhem yapar.şahsımı hedef alarak muhatap almamanızı rica ediyorum.konuya odaklanın şahıslara değil.şahıslara inen konu ölmüştür.

Yitiksevda 08 Nisan 2013 14:40

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Alıntı:

Lütfen! Üyemizden Alıntı (Mesaj 257199)
ben orda isim vermedim ve kimseye göndermede de bulunmadım.yarası olan alır merhem yapar.şahsımı hedef alarak muhatap almamanızı rica ediyorum.konuya odaklanın şahıslara değil.şahıslara inen konu ölmüştür.

Sayın ablam konuyu şahsileştirmiyorum sadece ithamları üzerime aldığım için isminizi zikrettim yoksa hedefimde şahıslar yok selametle kalın.Konu hususunda fikrimi beyan edecem asla şahıslara indirgemeyecem yeterki benimle tartışacak kişiler indirmesin.

FECR 08 Nisan 2013 15:08

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Soruyu soran cevabını bulduğunu söyledi zaten. Konuyu farklı alanlara taşımak gereksiz. ltfn52 RcA*

serpil 08 Nisan 2013 21:53

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Alıntı:

Lütfen! Üyemizden Alıntı (Mesaj 257186)
Bazı Müslümanlarda "ırıgan otu huyu evrim geçirsede duraklama bilmedi." karşısındakine içindeki şifa yerine dışındaki ısırıcılığı öne çıkarmak,kaçırtmak.bilirsiniz ısırgan otu şifa harikası bir bitki.o şifaya göz diktiğimizde,bu ot fitri reflekslerle ısırır acı verir dokundurtmaz.
İnsanlar kazanmak yerine ısırmak meslek edinir hale geldi.
neden acaba ?
tarih tekerrür mü ediyor?
bu ısırgan tipler,ısırmadığı bir tek kişi kalmadı tarihte.öyle cahil cesurlar ki Resulullah'a dayandılar.Resulullahı ısırmak hadleri olmadığından,Onu işlevsiz hale sokma yolunu deniyorlar.

sünnet yoksa Resulullah hayatıma nasıl yansıyacak benim ne işime yarıyacak söylermisiniz Allah aşkına ?

Resulullah'a inanıyorum ama sünnet beni bağlamaz!
hadi ordan!..

evet000alkış000

Yitiksevda 08 Nisan 2013 23:22

Cevap: Aklımdaki ? işaretlerini gidermeme yardım edr misiniz...
 
Alıntı:

Yitiksevda Üyemizden Alıntı (Mesaj 254770)
Hadislerin var olması Kur’an’ın beyanına etki etmez Mehdi Mesih ve Deccal hakkındaki rivayetlerin tamamı Kabul Ahbar ve benzerlerinin eski inançlarından aktardıklarıdır Kur'an İslamı ile uzaktan yakından alakası yoktur uydurmadırlar ve Kur’an’ın önünde en büyük engel Hadis diye sunulan aslı astarı olmayan sözlerdir.

Alıntı:

Yitiksevda Üyemizden Alıntı (Mesaj 254774)
Tuba bacım Rabbani vs. hiç fark etmez bu hususta vermiş oldukları rivayetlerin aslı yoktur uydurmadır Allah'a uyulması ve İtaat edilmesi bizlere farz iken asıl kaynak Kur’an’da bu hususlara dair bilgi yok birilerinin var demesi boş ve manasızdır .

Alıntı:

Yitiksevda Üyemizden Alıntı (Mesaj 254779)
Tuba Bacım Âlimleri çöpe atmak değil asla Âlimlere saygı duyarım lakin İslam’da olmayan ve İslam’da varmış gibi gösterilmeye çalışılan hususlarda kim olursa olsun reddederim Kur’an’a uyarım.

''Bu Kur'an, kendisi ile insanları uyarasın ve müminlere öğüt veresin diye sana indirilen bir kitaptır. O halde bu görevi yaparken sakın ruhun sıkılmasın.

Rabbinizin katından size indirilene uyun; Ondan başka önderlerin ardından gitmeyin. Ne kadar az tutuyorsunuz aklınızda bunu.
(A'raf 2-3)

Acaba bu Ayetler neyi anlatıyor rica etsem izah ederimsiniz?

Alıntı:

Yitiksevda Üyemizden Alıntı (Mesaj 254781)
Tuba bacım Allah Resulü Muhammed'in Sünnetini Kur’an’dan ayrımı görüyoruz zaten Kur’an’ın canlı örnekliği Allah Resulü Muhammed'dir Lakin Allah Resulünden 150-200 yıl sonra yazılmaya ve dinde ölçü olarak anılmaya başlanan hadisler ne yazık ki İslam inancında olmayan şeyleri Islama yamamaya çalışanlar için en büyük koz ve kaynak haline dönüşmüştür isteyen istediği hususta rivayete Hadis damgası vurmuştur ve ne yazık ki Kur’an’ın anlaşılması hususunda en büyük engel olarak kendini göstermiştir. Yıllarca Hadis adı altında kaynaklardan dinlerini öğrenmeye çalışanlar o yıllarını Kur’an’a verse idiler Sağlam bir itikad üzere olurdular ama Dinin asli kaynağı haline dönüşmüş hadis adı altındaki rivayetler öyle bir hal almış ki Kur’an’ın hükmünü nesh edecek kadar delil olarak anılmaya başlanmıştır.

Alıntı:

Yitiksevda Üyemizden Alıntı (Mesaj 254783)
Tuba bacım Bakın bir daha izah edeyim. Allah'ın bizleri hesaba çekeceği Kaynak Kur’an’dır Falanca şahsa filanca rivayete vs. niye uymadın neden kabul etmedin hususunda bir hesap yok o yüzden Kur'an dışında Şüphesiz hiçbir şey yoktur ancak ve ancak onunla amel ederiz Allah Resulünü yok sayma veya hafife alma olarak asla algılanmasın Kur'an Resule itaati Allah'a itaat olarak zaten belirtmiştir Allah Resulünün Kur'an dışı bilgiler ve ibadet belirtmesi Peygamberlik makamına ters düşer Mehdi ve benzeri uyuşturucu din anlayışları yalanlardan ibarettir hiçbir asli dayanağı yoktur.

Alıntı:

Yitiksevda Üyemizden Alıntı (Mesaj 254784)
Şunu da belirteyim Mehdi Mesih Deccal hususlarında vardır diyenler bana Kur’an’dan delil getirsinler onun dışında delil olarak sunacakları hiçbir şeyi kabul etmiyorum. İspat etmek isteyen buyursun bende delillerine cevap vereyim. Bu tür gereksiz konular ile çok fazla uğraşmak ve cevap vermek istemiyorum sadece kardeşimizin sorusuna binaen konuya katılım sağladım isteyen istediğine uyar selametle kalın.

Konu içerisinde eleştiri yapan kardeşlerimizden bazıları Bektaşilik yaptığımı söylemişler. Kendileri yazmış olduğum cevaplar içerisinde yaptıkları Bektaşiliği neden görmüyorlar. İlk etapta Allah'a itaat farz iken sözümü Ayet kırpmak olarak belirten kardeşim daha sonrasında Resule İtaatin Allah'a itaat olduğunu neden görmemiş.

Hadisler Kur’an’ın beyanına etki etmez sözümün arkasındayım Kur'an'i kerimde var olan bir hükmü Hadis ile Nesheden bir anlayışa eyvallah mı diyelim. Recm hususunu Keçiye mi bağlayalım. Ebubekir Ömer dönemlerinde Kur’an’ın önüne geçmemesi adına hadislerin yazımının yasaklamalarını Peygamberi inkar olarak mı algılayalım! Yâda Şia’nın dediği gibi İmam Ali'nin halifeliği faziletlerini saklamak için yasaklandığını mı savunalım!

Konu ile alakalı hadislerin aslı astarının olmadığını söylemek ve bu tür hadislerin Kur’an’ın önünde engel olduğunu belirtmek neden birilerini rahatsız ediyor. Kur’an demek Kur’an ile amel etmek Kur’an’ı anlamak ve yaşamak Peygamberi inkâr etmek midir?

Sözde eleştiren kardeşlerimin sözleri içerisinde neden ise tek bir Ayete denk gelmedim laf kalabalığı ile duygu sömürüsü ile birilerinin alkış çalmasını sağlamak nasıl bir tartışma usulüdür? Sünnet ile Hadisi halen birbirinden ayıramayan kardeşlerime şunu izah edeyim:

Sünnet Kur’an’ın canlı örnekliği yaşanarak günümüze değin gelmiştir haccın edası namazın kılınışı orucun günleri vs. bu tür ameller yaşanarak bizlere aktarılmıştır ve bunların şekline itiraz eden ancak sefihlerdir. Hadisler ise günümüze sözlü olarak aktarılanlardır elbette doğru olanları vardır lakin mutlak olarak Allah Resulü söylemiştir onun ağzından çıkmıştır demek cesaret ister aynı şekilde reddetmekte cesaret ister. Mihenk Kur'an olunca Allah resulü söylemiş olabilir diyebiliriz ancak.

Medinewebin geçmişini iyi bilen kardeşlerimiz Sünnet hususunu her daim savunduğumu iyi bilirler. Sünneti ot böcek kabak vs. anlamadığımı her zaman belirtmişimdir Aslolan Sünnet Kur’an’ın yaşama aktarılmış şeklidir. Allah Resulünün tebliğ, beyan, hikmet vasıflarını bilmeyecek kadar yolumu kaybetmedim.

Sünni algıda var olan İman hususu bile yanlış bir söz ile ifade edilmekte.

Taklidi İman: Allah aşkına Taklidin neresi İmandır! Kur’an’da bu hususu Atalar dini olarak belirtir.

Onlara; «Allah'ın indirdiklerine uyun» denilince; «Hayır, biz atalarımızdan gördüklerimize uyarız» derler. - Peki, ya onların ataları hiçbir şeyi düşünemeyen, doğru yolu bulamamış kimseler idiyse de mi öyle yapacaklar?(Bakara-170)

Tahkiki İman: Tahkiki İman Hususunda Kur’an’dan sorumlu tutulacağımız birçok ayette geçer tek bir ayet ile örneklendireyim:

Doğrusu bu Kur'an sana ve ümmetine bir öğüttür, ondan sorumlu tutulacaksınız.(Zuhruf-44)

Doğru olduğu kuşkusuz olan bu kitap, takva sahipleri için hidayet kaynağıdır. (Bakara-2)

Bu ve benzeri birçok ayet mevcuttur. İnsanlar neden ise bir türlü idrak etmeye yanaşmıyorlar hiziplere bölünmeyi falancanın sözünü filancanın kitabını cemaatini vs. ön planda tutma uğraşındalar. Bugün bizlere din olarak menkıbeler, hulul inancı, vahdeti Vücud-vahdeti şuhud ve benzeri binlerce yoz fikir ve düşünce sunulmakta. Halisane bir niyet ile Rabbe ulaşma gayesinde olan ham dimağlar Kur’an’dan uzak Atalar inancı ile uyuşturulmakta sömürülmektedir. Allah var olan ve ibret alınması gereken tüm hususlarda uyanık olmamızı ve Temel Kaynak ile amel etmemizi emretmektedir.


SAAT: 20:23

vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321