|  18 Aralık 2011, 20:44 | Mesaj No:1 | 
  |     Durumu:    Medine No :  14869  Üyelik T.:
30 Kasım 2011  Arkadaşları:0 Cinsiyet: Mesaj :
52Konular:
12  Beğenildi:0 Beğendi:0
 Takdirleri:10 Takdir Et: 
	  Konu Bu  
				Üyemize Aittir! |   Sadece müslüman olmak..Başka sıfata ihtiyaç yoktur. 
   Sadece müslüman olmak..Başka sıfata ihtiyaç yoktur.   Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
 Bunu İbrahim, oğullarına vasiyet etti, Yakup da: "Oğullarım, şüphesiz Allah sizlere bu dini seçti, siz de ancak müslüman olarak can verin" (diye benzer bir vasiyette bulundu.)
 (Bakara Suresi, 132)
 
 Nitekim İsa, onlarda inkarı  sezince, dedi ki: "Allah için bana yardım edecekler kimdir?" Havariler:  "Allah'ın yardımcıları biziz; biz Allah'a inandık, bizim gerçekten müslümanlar olduğumuza şahid ol" dediler.
 (Ali İmran Suresi, 52)
 
 De ki: "Ey Kitap Ehli, bizimle  sizin aranızda müşterek (olan) bir kelimeye (tevhide) gelin. Allah'tan  başkasına kulluk etmeyelim, O'na hiçbir şeyi ortak koşmayalım ve Allah'ı  bırakıp bir kısmımız (diğer) bir kısmımızı Rabler edinmeyelim." Eğer  yine yüz çevirirlerse, deyin ki: "Şahid olun, biz gerçekten müslümanlarız."
 (Ali İmran Suresi, 64)
 
 İbrahim, ne Yahudi idi, ne de Hıristiyandı: ancak, O hanif (muvahhid) bir müslümandı, müşriklerden de değildi.
 (Ali İmran Suresi, 67)
 
 O, melekleri ve peygamberleri Rabler edinmenizi emretmez. Siz, müslüman olduktan sonra, size küfrü mü emredecek?
 (Ali İmran Suresi, 80)
 
 Ey iman edenler, Allah'tan nasıl korkup-sakınmak gerekiyorsa öylece korkup-sakının ve siz, ancak müslüman olmaktan başka (bir din ve tutum üzerinde) ölmeyin.
 (Ali İmran Suresi, 102)
 
 Hani Havarilere: "Bana ve elçime iman edin" diye vahy (ilham) etmiştim; onlar da: "İman ettik, gerçekten müslümanlar olduğumuza sen de şahid ol" demişlerdi.
 (Maide Suresi, 111)
 
 De ki: "O, gökleri ve yeri  yaratırken ve O, (hep) besleyen (hiç) beslenmezken, ben Allah'tan  başkasını mı veli edineceğim?" De ki: "Bana gerçekten müslüman olanların ilki olmam emredildi ve: Sakın müşriklerden olma." (denildi.)
 (En'am Suresi, 14)
 
 "O'nun hiçbir ortağı yoktur. Ben böyle emrolundum ve ben müslüman olanların ilkiyim."
 (En'am Suresi, 163)
 
 "Oysa sen, yalnızca, bize  geldiğinde Rabbimiz'in ayetlerine inanmamızdan başka bir nedenle bizden  intikam almıyorsun. Rabbimiz, üstümüze sabır yağdır ve bizi müslüman olarak öldür."
 (Araf Suresi, 126)
 
 Rabbin meleklere vahyetmişti ki:  "Şüphesiz Ben sizinleyim, iman edenlere sağlamlık katın, inkar edenlerin  kalplerine amansız bir korku salacağım. Öyleyse (ey müslümanlar,) vurun  boyunlarının üstüne, vurun onların bütün parmaklarına."
 (Enfal Suresi, 12)
 
 Eğer yüz çevirecek olursanız, ben sizden bir karşılık istemedim. Benim ecrim, yalnızca Allah'a aittir. Ve ben, müslümanlardan olmakla emrolundum.
 (Yunus Suresi, 72)
 
 Musa dedi ki: "Ey kavmim, eğer siz Allah'a iman edip müslüman olmuşsanız artık yalnızca O'na tevekkül edin."
 (Yunus Suresi, 84)
 
 Biz, İsrailoğulları'nı denizden  geçirdik; Firavun ve askerleri azgınlıkla ve düşmanlıkla peşlerine  düştü. Sular onu boğacak düzeye erişince (Firavun): "İsrailoğulları'nın  kendisine inandığı (İlah'tan) başka İlah olmadığına inandım ve ben de müslümanlardanım" dedi.
 (Yunus Suresi, 90)
 
 Eğer buna rağmen size cevab  vermezlerse, artık biliniz ki, o, gerçekten Allah'ın ilmiyle  indirilmiştir ve O'ndan başka İlah yoktur. Öyleyse artık, siz müslüman mısınız?
 (Hud Suresi, 14)
 
 "Rabbim, Sen bana mülkten (bir pay  ve onu yönetme imkanını) verdin, sözlerin yorumundan (bir bilgi)  öğrettin. Göklerin ve yerin Yaratıcısı, dünyada ve ahirette benim velim  Sensin. müslüman olarak benim hayatıma son ver ve beni salihlerin arasına kat."
 (Yusuf Suresi, 101)
 
 O inkar edenler müslüman olmayı nice kereler dileyecekler.
 (Hicr Suresi, 2)
 
 Her ümmet içinde kendi  nefislerinden onların üzerine bir şahid getirdiğimiz gün, seni de onlar  üzerinde bir şahid olarak getireceğiz. Biz Kitab'ı sana, herşeyin  açıklayıcısı, müslümanlara bir hidayet, bir rahmet ve bir müjde olarak indirdik.
 (Nahl Suresi, 89)
 
 De ki: "İman edenleri sağlamlaştırmak, müslümanlara bir müjde ve hidayet olmak üzere, onu (Kur'an'ı) hak olarak Rabbinden Ruhu'l-Kudüs indirmiştir."
 (Nahl Suresi, 102)
 
 De ki: "Gerçekten bana: -Sizin İlahınız yalnızca bir tek İlah'tır" diye vahyolunuyor; artık siz müslüman olacak mısınız?"
 (Enbiya Suresi, 108)
 
 (İçinde de "Bana karşı büyüklük göstermeyin ve bana müslüman olarak gelin" diye (yazılmaktadır).
 (Neml Suresi, 31)
 
 Böylece (Belkıs) geldiği zaman ona:  "Senin tahtın böyle mi?" denildi. Dedi ki: "Tıpkı kendisi. Bize ondan  önce ilim verilmişti ve biz müslüman olmuştuk."
 (Neml Suresi, 42)
 
 Ve sen körleri düştükleri  sapıklıktan çekip hidayete erdirici değilsin; sen ancak, ayetlerimize  iman edenlere (söz) dinletebilirsin, işte müslüman olanlar bunlardır.
 (Neml Suresi, 81)
 
 (De ki "Ben, ancak bu şehrin Rabbine ibadet etmekle emrolundum ki, O, burasını kutlu ve saygıdeğer kıldı. Herşey O'nundur. Ve müslümanlardan olmakla emrolundum."
 (Neml Suresi, 91)
 | 
  |  |   |