|
Konu Kimliği: Konu Sahibi YaŞuHa,Açılış Tarihi: 18 Kasım 2013 (20:53), Konuya Son Cevap : 07 Ocak 2022 (23:49). Konuya 1 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
18 Kasım 2013, 20:53 | Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 13867 Üyelik T.:
24 Mayıs 2011 | Elli Tane Bahane Bulursun! Elli Tane Bahane Bulursun! Elli Tane Bahane Bulursun! “Eğer sana kâğıt üzerine yazılmış bir kitap indirseydik de onlar elleriyle onu tutmuş olsalardı, yine de inkâr ediciler: Bu, apaçık büyüden başka bir şey değildir, derlerdi.(En'am 7) Açıklama: Yeter ki bir insan bir şeye inanmak istemesin. Tüm kapılarını ardına kadar kapatır ve bir daha asla açmaz… İman etmek apayrı bir şey. İnsan bir şeye iman ettiği oranda bir başka şeyi inkâr eder. Biz Müslümanlar Allah’a ve dinine iman ettik. Asla ve asla diğer dinlere kapımızı açmayız. Asla ve asla; ‘acaba diğer dinlerden herhangi biri hak mıdır?’ diye de kalbimize vesvese gelmez… İslam dinine iman ettiğimiz gibi diğer dinleri aynı güçle inkâr ederiz. Allah’u Teâlâ bu ayeti kerimede kâfirlerin bu dinden asla razı olmayacaklarına dair en uç bir misalle bizlere bildirmiştir… Allah’u Teâlâ’nın vermiş olduğu bu misali dikkatlice incelediğimizde karşımıza şöyle bir tablo çıkar; Müşrikler Cebrail aleyhisselam’ın varlığını inkâr ediyorlar. ‘Eğer Allah’tan bir söz gelmiş olsa ya da gelecek olsa bunun yazı olarak inmesi gerekirdi.’ Diye inansalar bile yine inkar ederler. Eğer gökten kitap olarak inseydi emin olmak için dokunmak isterlerdi. Dokunmak istemeleri büyülenmediklerine delil olacaktı. Ya da sihirlenmediklerine… Bu niyetle elleriyle dokunmak isterler. Dokunmuş olduklarında tüm şüpheleri gidecek ve Kur’ana iman etmeleri gerekecekti… Ama buna rağmen ‘elleriyle onu tutmuş olsalardı, yine de inkâr ediciler: Bu, apaçık büyüden başka bir şey değildir, derlerdi.’ Bu inkâr psikolojisi için Seyyid Kutub şöyle der; Bu hasta karakterlerin yüce Allah'ın ayetlerine yüz çevirmelerine yol açan faktör, bu ayetlerin doğruluklarını kanıtlayan delillerin yetersizliği ya da bu ayetlerin belirsiz anlamlı veya akıl karıştırıcı olmaları değildir. Onları bu olumsuz tavrı takınmaya sürükleyen asıl faktör, koyu bir kendini beğenmişlik ve kör inatçılıktır. İşin daha başında ısrarla benimsedikleri reddetme, inkâr etme, delillerle ilgilenmeme, hatta taraflarına bakmama tutumudur. Bu yüzden, eğer yüce Allah Kur’an’ı, Peygamberine onların işleyişini gözleri ile göremedikleri vahiy yolu ile değil de gözle görülebilen, elle dokunulabilen somut kâğıt parçalarına yazıp gönderseydi, böylece onlar bu kâğıtlara elleri ile dokunabilselerdi, onu sadece başkalarından dinlemek ya da okunan metinlerin yazılarını görmekle yetinmek zorunda kalınsalardı, bu gördükleri ve elleri ile dokundukları somut ilâhi mesajları yine onaylamayacaklar, kesin ve vurgulamalı bir dille şöyle diyeceklerdi. "Bu apaçık bir büyüden başka bir şey değildir"! Çizilen bu karakter tipi arsız, iğrenç bir tiptir. Karşısındakilerde tiksinti ve düşmanlık duygusu uyandırır. Öyle ki, görenler hemen üzerine atlayıp onu ayakları altına almak isteyeceklerdir. Çünkü böyle bir karakterin sahibi ile ne tartışma yapılabilir, ne de kendisine kanıt ya da belge gösterilebilir. *** Bu ayet bizlere hidayetin tamamen Allah’ın dilemesiyle olduğunu da gösterir. Yeter ki Allah bir kimsenin hidayetini dilememiş olsun. O kişinin iman etmesi için Nuh aleyhisselam’a verilen 950 yıl kadar bir ömür de verilmiş olsa bir insana asla hidayetine vesile olamazdı. Çünkü kalpler Allah’ın elinde… Benzer teklifin bizlere yapıldığını varsayalım; gaybı bildiğini iddia eden bir insan bir milyon kere de tahminlerini tuttursa asla kendisi için gaybı bildiğini söylemeyiz. Tahminleri tuttu deriz o kadar… Burada temel espri ‘bir şeye inanmanın ispat edilmesi’dir.… Düşünsenize gökten yazılı bir kitap inecek ve kendileri de gökten indiğine şahit olacaklar… Ve efendimiz aleyhisselamın asla büyü işine bulaşmamış olduklarını bilecekler… Buna rağmen inanmak istemeyecekler… Bu kibirden başka bir şey değil… Bu ayeti kerimede Allah bizlere kâfirlerin karakterlerinden de bahsetmiş oluyor. Üstad Feyzulah Birışık
__________________ |
Konu Sahibi YaŞuHa 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Aile Edep demekti | Şiirler ve Şairler | YaŞuHa | 2 | 2280 | 04 Mayıs 2014 21:47 |
Kardeşimize dua lütfen | Dua Bölümü | MusabBinumeyr | 4 | 2546 | 04 Aralık 2013 19:38 |
Kilonuz mu Var? Sorun Değil Artık/Medineweb | Diyet | gün ışığı | 4 | 2986 | 27 Kasım 2013 21:45 |
Üzüm çekirdeği mucizesi | Tıbb-ı Nebevi ve Alternatif Tıp Bilgileri | YaŞuHa | 2 | 2470 | 27 Kasım 2013 21:34 |
Peki Anne senin yüregini kim sogutacak? | Makale ve Köşe Yazıları | Mihrinaz | 7 | 3345 | 26 Kasım 2013 20:23 |
07 Ocak 2022, 23:49 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 59105 Üyelik T.:
03 Şubat 2018 | 7."Eğer sana kâğıt üzerine yazılmış bir kitap indir-seydik de on*lar elleriyle onu tutmuş (ona dokunmuş) olsalardı, yine de inkâr edici*ler: Bu apaçık büyüden başka bir şey değildir, derlerdi." Kâfirlerin hakkı kabule yanaşmamalarının sebebini açıklıyor Rabbimiz. Kibir ve inat. Kibirleri ve iğrenç inatları yüzünden onlar bu kitabı reddediyorlar. Kibirleri ve inatları yüzünden bu kitabın âyetlerine karşı ilgisiz davranıyorlar. Eğer Cenâb-ı Hak bu kitabı peygamberine onların gözleriyle göremedikleri bir yolla, vahiy yoluyla değil de elle*riyle dokunabilecekleri, gözleriyle görebilecekleri bir kitap halinde in*dirmiş olsaydı yine de bu gerçeği kabul etmezler, bu apaçık bir büyü*dür derlerdi. Kibirleri, inatları ve cehaletleri galebe çalar yine de iman etmezlerdi. Bakın yine Rabbimiz Hicr sûresinde bu hususu şöyle an*latır: "Onlara gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çık*salar yine de: Gözlerimiz boyandı, daha doğrusu bize büyü yapılmıştır derler." (Hicr 14,15) Yine Tûr sûresinde: "Gökten düşen bir kütle görseler: "Üst üste yığılmış bulutlardır" derler." (Tûr 44) Evet eğer kitabı gözleriyle görseler, elleriyle dokunsalardı, bu defa da: 8."Muhammed’e (görebileceğimiz) bir melek indiril*seydi ya! dediler. Eğer biz öyle bir melek indirseydik el*bette iş bitirilmiş olur, artık kendilerine göz bile açtırıl-mazdı." Evet evet bunların, bu kâfirlerin itirazları bitmiyor. Peygamber üzerine onun peygamberliğini ispat edecek, onun gerçekten Allah’ın elçisi olduğunu bize söyleyecek bir melek gelmeli değil miydi derler. Eğer onların istedikleri gibi öyle bir melek indirseydik elbette iş bitiril*miş olurdu. Artık kendilerine göz açacak zaman bile verilmezdi. Besairul Kuran |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Konuyu değerlendir | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Kahve Bahane Medineweb Ailesi☕ | su damlası | Satır Arası Birkaç Kelam | 91 | 16 Ocak 2023 22:21 |
" hurma'yı , ya 1 tane, ya 3, ya da 5 tane yiyiniz." | Medineweb | Tıbbı Nebevî | 4 | 04 Şubat 2022 16:19 |
"Tane Tane Nohutlu Pirinç Pilavı "/medineweb | su damlası | Makarna ve Pilavlar | 0 | 07Haziran 2018 15:33 |
mantıktılı bir bahane | Muhteşem | Fıkralar-Hikayeler | 1 | 12 Ekim 2012 18:37 |
sabret gönül selameti bulursun | MescidiAksa | Şiirler ve Şairler | 3 | 30 Mayıs 2009 14:27 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|