|  09 Kasım 2013, 23:39 | Mesaj No:1 | 
  |     Durumu:    Medine No :  14040  Üyelik T.:
01 Ağustos 2011  Arkadaşları:3 Cinsiyet:Byn Memleket:Ağrı Yaş:36 Mesaj :
300Konular:
103  Beğenildi:23 Beğendi:0
 Takdirleri:10 Takdir Et: 
	  Konu Bu  
				Üyemize Aittir! |   pratik arapça - BAZI EDATLAR- 
   pratik arapça - BAZI EDATLAR- Bazı Edatlar: Önünde emâme اَمَامَ Arkasında Halfe َخْلفَ
 Üstünde Alâ عَلَي
 Altında Tahte تَحْتَ
 İçinde Fî فِي
 …ye, ya, e, a İlâ ِاليَ
 Üzerinde Fevka َفْوقَ
 Yanında İnde عِنْدَ
 Beraber Meâ مَعَ
 İle Bi بِ….
 Ve Ve وَ
 Veya, yada Ev اَوْ
 Ve, takiben Fe فَ….
 Sonra Ba’de بَعْدَ
 Önce Kalbe قَبْلَ
 Daha sonra Sümme ثُمَّ
 Gibi Kemâ كَمَا
 Gibi Ke كَ…
 İçin li لِ… Sayılar: Türkçe Okunuşu Arapça
 Bir vahid واحد
 İki isnân اثنان
 Üç selâse ثلاثة
 Dört erbea اربعة
 Beş hamse خمسة
 Altı sitte ستة
 Yedi seb a سبعة
 Sekiz semâniye ثمانية
 Dokuz tis a تسعة
 On aşera عشرة
 On bir ehade aşer احد عشر
 On iki isnâ aşer اثنا عشر
 On üç selase aşer ثلاث عشر
 On dört erba a aşer اربعة عشر
 On beş hamse aşer خمسة عشر
 On altı sitte aşer ستة عشر
 On yedi seb a aşer سبعة عشر
 On sekiz sitte aşer ستة عشر
 On dokuz tis a aşer تِسْعَة عشر
 Yirmi işrûn عِشْرُونَ
 Yirmi bir vahid ve işrûn واحد و عشرون
 Yirmi iki isnân ve işrûn اثنان وعشرون
 Yirmi dokuz Tis’a ve işrûn تسعة وعشرون
 Otuz sela sûn ثلاثون
 Kırk erba ûn اربعون
 Elli ham sûn خمسون
 Altmış sit tûn ستون
 Yetmiş seb ûn سبعون
 Seksen semâ nûn ثمانون
 Doksan tis ûn تسعون
 Yüz mi e ماءة
 Yüz bir Mie ve vâhid مِاءَةٌ و وَاحِدٌ
 Yüz on Mie ve aşer مِاءَةٌ وَ عَشَرَ
 Yüz on bir Mie ve vahid aşer مِاءَةٌ وَاَحَدَ عَشَرَ
 Yüz yirmi Mie ve işrûn مِاءَةٌ وَعِشْرُونَ
 Yüz yirmi beş Mie ve hamse ve işrûn مِاءَةٌ وَخَمْسَةٌ وَ عِشْرُونَ
 İki yüz mietâni مِائَتَانِ
 Üç yüz selâsü mie ثلاثماءة
 Dört yüz erbâu mie اربعماءة
 Beş yüz hamsu mie خمسماءة
 Altı yüz sittu mie ستماءة
 Yedi yüz seb u mie سبعماءة
 Sekiz yüz semâni mie ثمانماءة
 Dokuz yüz tis u mie تسعماءة
 Bin elf الف
 İki bin elfân الفان
 Üç bin selâsü âlâf ثلاث آلاف
 Dört bin erbâu âlâf اربع آلاف
 Beş bin hamsu âlâf خمس آلاف
 Altı bin sittu âlâf ست آلاف
 Yedi bin seb u âlâf سبع آلاف
 Sekiz bin semâni âlâf ثماني آلاف
 Dokuz bin tis u âlâf تسع آلاف
 On bin aşare âlâf عشر آلاف
 On bir bin ehde aşar elf احد عشر الف
 Yirmi bin İşrûne elf عِشْرُون َالْف
 Yirmi bir bin Vahid ve işrûne elf وَاحِد وَ عِشْرُون َالْف
 Yüz bin Mie ve elf ماءة و الف
 İki yüz bin Mietâ elf مائتا الف Sık Kullanılan Fiiller: Türkçe Okunuşu Arapça
 Aldı Ehaze اَخَذَ
 İstedi Erâde اَرَادَ
 Gönderdi Ersele اَرْسَلَ
 Yedi Ekele اَكَلَ
 Emretti Emera اَمَرَ
 İnandı Âmene آمَنَ
 Ağladı Bekâ بَكىَ
 Açıkladı Beyyene بَيَّنَ
 Geldi Câe جَاءَ
 Etti, eyledi Ceale جَعَلَ
 Oturdu Celese جَلَسَ
 Çıktı Harece خَرَجَ
 Girdi Dehale دَخَلَ
 Gitti Zehebe ذَهَبَ
 Gördü Raâ رَئىَ
 Acıdı Rahime رَحِمَ
 Sordu Se ele َسَئلَ
 İskan etti Sekene سَكَنَ
 İçti Şeribe شَرِبَ
 Doğru söyledi Sadeka صَدَقَ
 Namaz kıldı Sallâ صَلَي
 Güldü Dahıke ضَحِكَ
 Zannetti Zanne ظَنَّ
 İbadet etti A bede عَبَدَ
 Saydı Adde عَدَّ
 Bildi Alime عَلِمَ
 Çalıştı Amile عَمِلَ
 Sözleşti Ahide عَهِدَ
 Sevindi Feriha فَرِحَ
 Yaptı Feale فَعَلَ
 Dedi Kâle قاَلَ
 Öldürdü Katele قَتَلَ
 Okudu Kara e قرَاَ
 Yazdı Ketebe كَتَبَ
 Kazandı Kesebe كَسَبَ
 İnkar etti, tanımadı Kefera كَفَرَ
 Konuştu Kelleme كَلَّمَ
 Engelledi, men etti Menea مَنَعَ
 Başardı Neceha نَجَحَ
 İndi Nezele نَزَلَ
 Baktı Nezara نَظَرَ
 Gerekti Vecebe وَجَبَ
 Buldu Vecede وَجَدَ
 Vaad etti Veade وَعَدَ
 Yol gösterdi hedâ هَدَي
 | 
  |  |   |