Kırgızistan atasözleri
Kırgızistan atasözleri
Aç gözlüden ayran istesen, paran var mı, der
Atına saygı gösteren, yaya gitmez
Az kaygıyı aş bastırır, çok kaygıyı dost bastırır
Bahadır ölse, bir ölür, Korkak ölse, bin ölür
Bayram günü kadın alma, yağmurlu gün at koşturma
Çağrılmamış konuk, süpürülmemiş yere oturur
Çıktığın dağ yüksek ise, attığın taş uzağa gider
Danışılarak kesilen parmak ağrımaz
Doğru söz demiri keser, keskin söz kılıcı keser
Ecel gelince demir sandık giysi değil
Evinin zenginliğini göçerken bilirsin
Güneş bekleyen soğuktan donar, zengin bekleyen açlıktan ölür
Hakikat eğilir fakat kırılmaz
Halkını özlemeyen yiğit olmaz, yerini özlemeyen hayvan olmaz
Herkes her biri üçün, Her biri, herkes üçün
İlmin padişahı, akıl; sözün padişahı atasözü
İnsan demirden sert, gülden nazik
İnsan istese taştan su, balçıktan gül çıkarır
İşi yürüyenin köpeği ot yer, işi yürümeyenin gelini hırsızlık yapar
Kapısını görüp baş köşeye geç, anasını görüp kızını al
Kavak gibi boy vereceğine, iğne gibi akıl versin
Kaygı ömür bitirir, yalan bahtı bitirir
Kendi başındaki deveyi görmeyen, başkasının başındaki çöpü görür
Komşu iyi olursa, kör kız koca bulur
Kurnaz tilki, parasız kalmaz
Sabrın sonu sarı altın
Sağlam vücudun, ruhu da sağlam
Sarhoşun gücü dilinde
Sofu soğan yemez, yiyince de kabuğunu bile bırakmaz
Su içtiğin kuyuya tükürme
Suyun girdabı, ihtiyarın bedduası tehlikelidir
Şapka altında kurt yok deme, çene altında düşman yok deme
Tembele iş bulsan, kendine akıl öğretir
Vatanına bağlanmayan halk olmaz, halkını sevmeyen yiğit olmaz
Yağmur ile yer yeşerir, emek ile millet gelişir
Yedi defa ölçüp, bir defa kes
Yedi milletin dilini bil, yedi türlü bilim bil
Yiğit babasız olmaz, insan hatasız olmaz
Yiğit ölse adı kalır, korkak ölse nesi kalır
Yüz dost az, bir düşman çok
Zenginlik gaye değil, fakirlik ayıp değil